Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/273 E. 2022/435 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/273 Esas
KARAR NO :2022/435

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/07/2013
KARAR TARİHİ:08/06/2022

BİRLEŞEN İST….ATM.NİN 2016/… ESAS SAYILI DOSYASINDA;

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 02/07/2013 havale tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında 20.09.2004 tarihli protokol ve Akaryakıt İstasyonu İşletme Sözleşmesi imzalandığını,protokolün 3.md.ile işleticinin her yıl 2.000 ton /yıl akaryakıt ve 6 ton/yıl madeni yağ almayı,her eksik ton başına akaryakıtta 50 USD /ton madeni yağda ise 5.000 USD cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği,işleticinin … dışı şirket ve şahıslardan akaryakıt alıp satmasının tespiti halinde 50.000 USD cezai şart ödeyeceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmede kefil sıfatı ile imzası bulunan şahısların da tonaj ihlalinden dolayı müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduklarını, davalı şirketin 20.09.2009 -18.09.2010 döneminde 796 ton akaryakıt tonaj ihlali yaptığını belirterek 10.000 USD cezai şart alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalılar (… mirasçıları hariç) vekilinin mahkememize verdiği dilekçesinde özetle; sözleşmenin 20 yıl süreli olarak imzalandığını , Rekabet Kurulu kararı ile bu tür sözleşmelerin 5 yıl ile sınırlandırıldığını ve bu nedenle sözleşmenin 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, müvekkillerinin sözleşmeye aykırı davranışı olmadığını ,her türlü önlem alınmasına rağmen satış taahhüdünü yerine getirmekte zorlandıklarını, davacı tarafından müvekkillerinin taahhüdün altında kalması durumunda uyarılmadıklarını ,cezai şartın sözleşmenin yürürlükte bulunduğu süre içinde hiç gündeme gelmediğini, sözleşmenin cezai şarta ilişkin hükmünün geçerli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesinini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi …/…2 Es sayılı dosyası;
TALEP : Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; ; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 20/09/2004 tarihli akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesi ve 20/09/2001 tarihli protokol akdedildiğini …, …,’ın kefil olduklarını, davalı şirketin sözleşme ve protokol gereği müvekkili şirketten her yıl belli bir tonajda madeni yağ ve akaryakıt almayı ve tonaj ihlali yapılması durumunda cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, ancak sözleşmenin son dönemi olan 20/09/2009 ve 18/09/2010 tarihleri arasındaki dönemde akaryakıt tonaj ihlalinde bulunduğunu, bu nedenle cezai şart alacağı için 10.000 USD üzerinden …. Asliye Ticaret Mahkemesine dava açtıklarını beyanla, huzurdaki davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin… E. Saylı dosyası ile birleştirilmesini, taraflar arasındaki sözleşme ve protokol ihlalinden kaynaklanan 29.800- USD cezai şart alacağının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Taraflar arasındaki uyuşmazlık akaryakıt bayilik sözleşmesi ve eki asgari alım taahhüdünde öngörülen yıllık asgari alımı taahhüdüne aykırı davranıldığı iddiasına dayalı cezai şart alacağından kaynaklanmaktadır.
İlk bozma sonrası mahkememize gelen dosya… Es, kayıt edilerek yargılamaya devam olunmuş ve Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, 20/12/2018 tarihli duruşmada “Davanın KABULÜ ile, 10.000 USD nin dava tarihi olan 02/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4a maddesine göre devlet bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Birleşen davanın kısmen KABULÜ ile, 10.000 USD nin birleşen dava tarihi olan 07/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4a maddesine göre devlet bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,” kararı verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 07/12/2020 tarih, 2020/3499 E., 2020/5703 K. Sayılı ilamında “1-Mahkemece alınan 06.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu edilen cezai şart miktarının davalının ekonomik mahfına sebebiyet vermeyeceği vergi kayıtları da incelenmek suretiyle tespit edilmiştir. Bu durumda cezai şart tutarından indirim yapılması doğru olmadığı gibi mahkemece yapılan takdiri indirim sonucunda reddedilen tutar üzerinden davacı aleyhine vekalet ücreti takdiri de doğru olmamıştır.
2-Taraflar arasındaki sözleşmede cezai şart döviz bazında yazılmışsa da daha sonra cezai şart talebinde bulunan davacının alacağını faturalandırırken TL olarak tercihte bulunduğu gözetilerek hükmün TL bazında kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararından sonra bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir. Mahkememizce alınan 06/01/2015 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu edilen cezai şart miktarının davalının ekonomik mahfına sebebiyet vermeyeceği tespit edildiğinden cezai şart tutarında indirim yapılmamış, davacının alacağını faturalandırırken TL olarak tercihte bulunduğu gözetilerek hükmün TL bazında kurulmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın kısmen kabulü ile 18.526-TL’nin 02/07/2013 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen davanın kısmen kabulü ile 55.207,48-TL’nin 07/12/2016 birleşen dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Asıl davada alınması gereken 1.265,51 TL harçtan, peşin alınan 329,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 935,91 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına ,
5-Davacı lehine avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince taktir olunan 5.100 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğunda avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince taktir olunan 772,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan davalılara verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 24,30 TL başvurma harcı ve 329,60 TL peşin harcın toplamı olan 353,90 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan kabul ve ret oranına göre hesaplanan 3.151,40 TL yargılama giderinin 3.025,33 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı … Petrol Ürünleri San.ve Tic.Ltd.Şti tarafından yapılan 35,70 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1,42 TL’sinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN İST.16.ATM.NİN 2016/1212 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
1-Birleşen davada 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 3.771,22 TL harçtan peşin alınan 1.751,72 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.019,50 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-Davacı taraf lehine avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince taktir ve hesap olunan 7.976,97 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden taktir ve hesap olunan 6.957,72 TL nispi vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ve 1.751,72 TL peşin harcın toplamı olan 1.780,92 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı ve Davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/06/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı