Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/27 E. 2023/286 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/27 Esas
KARAR NO :2023/286

DAVA:İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/09/2014
KARAR TARİHİ:11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nın davalılardan … Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş.’de Yönetim Kurulu üyesi ve hissedarı iken 11/01/2013 Tarihinde yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğini ve tüm hisselerini davalılardan …’a protokol gereği devrettiğini ve işbu protokolde yer alan şartlardan birinin; davalıların, müvekkilinin … … Şubesi … İBAN nolu hesabında bulunan ipotek karşılığı kullandığı banka kredisinin protokol tarihi itibariyle anapara ve faiz toplamı 326.366,67-TL ( aylık ödemesi 9.552,24-TL)‘nin 30/09/2013 tarihine kadar olan tüm borcunu kapatmayı peşinen kabul ve taahhüt ettiği ve işbu kredi borcu tutarında …’ın şahsi teminatını temsil etmek üzere avalini içeren teminat senedini borç kapatılınca geri alınmak üzere müvekkiline vereceği şeklinde olduğunu, protokolün aynı zamanda ikale sözleşmesi olmasının kabul edilmesi ve ikale sözleşmesinin iki tarafa borç yükleyen nitelikte bir sözleşme olduğu için işbu protokolün iki taraflı bir sözleşme olduğunu, bahsi geçen kredi taksitlerinin ödemesinde yaşanan aksaklık sebebiyle müvekkiline … A.Ş’nin TB 59888 sayılı ve 23.08.2013 tarihli ihbarname ile 2013 yılı Ağustos ayı kredi taksitinin en kısa zamanda ödenmesi gerektiği şeklinde ihtar edildiği için davacı tarafından, davalılara … 6. Noterliği ‘nin 04.09.2013 Tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi çektiği, davalılara akde aykırılığının giderilmemesi halinde tüm yasal yollara başvuracağını ihbar ve ihtar ettiğini, işbu ihtarnameye rağmen akde aykırılık giderilmediği için 11.01.2013 tarihli protokolün 4. ve 10. maddeleri gereği muacceliyetlik kesbeden 276.000-TL’lık bakiye alacak için 08/01/2014 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalılarca yapılan itiraz neticesinde takibin durduğunu, işbu itirazın haksız ve kötüniyetli olduğu ve takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, ayrıca 23/07/2013 tarihinde Genel Kurul yapıldığı ve bu genel kurulda müvekkiline ait nominal değeri 212.550-TL olan nama yazılı 8.502 adet payın, müvekkilinin rızası varmış gibi imzası taklit edilerek …’a devredildiği ve şirketin tek pay sahibinin … olduğu, tek pay sahipli A.Ş. olarak faaliyetine devam edeceğine karar verildiği ve bu işlemle TTK’ nın 416. Maddesine aykırı olarak bir devir işlemi gerçekleştiği, geçerli bir devir olmaksızın yapılan hisse devrinin müvekkilini telafi imkânsız zararlara uğrattığını, bu konu ile ilgili suç duyurusunda bulunulduğunu, bu nedenler ile borçlu davalının itirazının iptaline, müvekkili lehine %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ve vekaletin davalı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı …’ın davaya dayanak protokolde taraflar arasında sayılmadığından ve işbu protokol davalı …’a şirket hisselerinin davacı tarafından bedelsiz devir hükümleri içerdiği için davalı … tarafından imzalandığı ve işbu protokolün hisse devri sözleşmesi niteliği olduğu için davalı … yönünden husumet itirazında bulunduğu ve bahsi geçen protokol davacının iddiası gibi ikale sözleşmesi olması halinde bile …’ın ikale sözleşmesinin tarafı olamayacağını ve bu durumun işbu protokolün 3. kişi yararına sözleşme niteliğinde olmasına engel bir durum olmayacağını, davacının, … 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/… Esas sayılı dosyasına verdiği beyan dilekçesinde ve cevap dilekçesinin ekinde davacının el yazısı ile yazılmış hisse devrine ilişkin yazısı gereği bahsi geçen protokolün aynı zamanda hisse devri sözleşmesi olduğunu, diğer davalı … Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş.’nin davacının hisselerini …’a devretmesi halinde bahsi geçen protokol gereği yapması gerekenlerden birinin de davacının … … Şubesi’nden çekmiş olduğu ipotek karşılığı kredinin kalan taksitlerinin ödenmesi olduğunu ve bu taksit ödemelerinin 20/03/2014 tarihine kadar iyi niyetle yapıldığı halde davacının hisse devri gerçekleşmesine rağmen kötü niyetli bir şekilde devri inkâr etmeye çalıştığı ve müvekkil şirketin ekonomik sıkıntılar yaşaması sebebiyle kredi taksit ödemelerini durdurduğunu, 27/05/2013 Tarihli genel kurulda … % 100 hisse sahibi olduğu için imza taklit edilmesinin söz konusu olmadığını, müvekkili şirketin, sadece birkaç taksidi aksattığı ilgili bankadan sorulması halinde taksitlerin 2016 yılına kadar devam ettiğinin görüleceği, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, kötüniyet nedeniyle karşı yana % 20 oranında tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin 10/04/2019 tarih, … sayılı dosyasında; “…
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından davacı tarafından davalılar aleyhine 276.000,00 TL asıl alacak,13.109,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 289.109,53TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalılar vekili tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişiler … ve Prof.Dr. … tarafından hazırlanan 16/10/2015 tarihli bilirkişi heyeti raporunda sonuç olarak;” Davacının davalılardan …. İcra Müdürlüğünün … eses sayılı dosyası ile 14/01/2014 takip tarihli itibariyle 272.964,68 TL alacak, 10.734,72 TL faizi olmak üzere 283.699,40 TL alacaklı olduğu, 272.964,68 TL asıl alacaklı olduğu, takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar, alacak tutarını TCMB değişen avans faiz oranları üzerinden ve faizin % 5 gider vergisine talep edebileceği,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Tarafların itirazlarını değerlendirir ek rapor alınmasına karar verilmiş bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 05/06/2017 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda sonuç olarak;” …. İcra Müdürlüğünün … Eses sayılı dosyası ile 14/01/2014 takip tarihli itibariyle 272.964,68 TL alacak, 10.734,72 TL faizi olmak üzere 283.699,40 TL alacaklı olduğu, 272.964,68 TL asıl alacaklı olduğu, takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar, alacak tutarını TCMB değişen avans faiz oranları üzerinden ve faizin % 5 gider vergisine talep edebileceği,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Tarafların bilirkişi ek raporuna itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişi tarafından rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … tarafından hazırlanan 29/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;” davalılardan …, İcra Müdürlüğümün 2014/839E, sayılı dosyası ile takıp tarihi itibariyle 272.964,68 TL asıl alacak ve 10.734,72 TL işlemiş faiz olmak üzere 283,699,40 TL alacaklı olduğu husumet meselesi bu dosyaya daha önce sunulan Bilirkişi Raporunda tartışıldığından, bizim bu Raporumuzda o hususa temas etmemizin bahis konusu olmadığı, ilgili genel kurulda bu kapsamda ibra edildiği görülecek olursa ibranın kapsamı gözetilerek ona göre hüküm kurulması gerektiğini,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 276.000,00 TL asıl alacak,13.109,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 289.109,53TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı – borçlu …’a 18/01/2014 Tarihinde tebliğ edildiği, diğer davalıya çıkarılan tebligatın iade döndüğü ve davalılar vekili tarafından tarafından 21/01/2014 tarihinde yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu davacı alacakı tarafından 22/04/2014 Tarihinde yasal bir yıllık süresi içerisinde İİK 67. Maddesi gereği itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalı … arasında 11/01/2013 tarihli protokol düzenlendiği ve davacının …’daki hisselerini geçerli bir şekilde davalı …’a devrettiği, devir protokolündeki şartlar gereği davalıların davacının … … şubesinden kullandığı kredinin 326.366,67TL sını taksitler halinde ödemesi gerektiği, protokol gereği borç ödenmeyince davacının öncelikle ihtarname keşide ettiği, akabinnde icra takibi yaptığı ve icra takibine davalıların itiraz etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalı … vekili; hisse devri sözleşmesinde müvekkilinin taraf olmadığını bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini iddia etmiş ise de; ödenmesi kararlaştırılan kredi borcunun teminatı olarak …’ın şahsi teminatını sağlamak üzere teminat senedi vermesi, anonim şirkette halen hissedar olması ve basiretli bir tacir gibi davranması gerektiği dikkate alındığında; davalı …’ın attığı imza ile hisseleri devir talebinde bulunabilme hakkı olduğu gibi bahsedilen kredi borcuna da müteselsilen borçlu olduğunun kabulü gerekmiştir. Bu nedenle davalı vekilinin husumet itirazı yerinde görülmemiştir. Yine davalı vekili her ne kadar 25/05/2015 tarihli takas mahsup talebinde bulunmuş ise de; protokolde buna ilişkin bir hüküm bulunmaması, takas mahsup talebinin dava konusu protokolle ve alacakla bir ilgisinin bulunmaması ve ayrı bir yargılamayı gerektiren ayrı bir dava konusu olması nedeniyle davalı vekilinin bu talebi yerinde görülmemiştir.
Davalı … vekili; müvekkilinin davalı şirkette genel müdür olduğu dönemde yapmış olduğu bir işlemle ilgili davacıdan kaynaklı bir zarara uğraması nedeniyle tazminat talepli İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile dava açmış, davanın mahkemeniz dosyası ile birleşmesine karar verilmiş ancak birleşen dosyanın yargılamasının işbu dosyanın yargılamasını uzatacağı, davaların birlikte görülmesinin bir faydasının bulunmadığı anlaşıldığından dosyanın tefrikine karar verilmiştir.

İddia , savunma alınan kök ve ek rapor , 2. Rapor , icra dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tüm raporlar denetime açık, karar vermeye elverişli ve oluşa uygun görüldüğünden mahkememizce itibar edilmiş; ….Davanın KISMEN KABULÜNE; Davalıların ….İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı icra takibine vaki itirazlarının KISMEN İPTALİ ile 272.964,68 TL asıl alacak 10.734,72 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 283.699,40 TL üzerinden takibin DEVAMINA, asıl alacağın takip tarihi olan 14/01/2014 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE…” karar verildiği,
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 09/12/2021 tarih, 2019/1319 Esas ve 2021/1541 Karar sayılı ilamıyla; “…
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının, davalı şirketin ortağı iken ortaklık payını 11.01.2013 tarihinde yazılı devir sözleşmesi ile diğer davalıya devir ettiği, devir hususunun şirketçe kabul edilerek Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği ve şirketin tek ortaklı anonim şirket olarak faaliyetine devam ettiği ihtilafsızdır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine, 14.01.2014 tarihinde, 276.000,00 TL protokolde belirlenen devir bedeli ve 13.109,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 289.109,53 TL’nin tahsili için ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından keşide edilen … 6. Noterliğinin 04.11.2013 tarihli ihtarı ile protokol hükümlerine göre İşbankası … şubesinden kullanılan kredi borcu olan 326.366,67 TL’nin 30.09.2013 tarihine kadar ödenmesi gerektiği, ancak ödemelerin geç yapılması ve Ağustos 2013 tarihine ilişkin taksitin ödenmemesi nedeniyle bankaca kendisine ihtar gönderildiği, akde aykırılığın üç gün içerisinde giderilmemesi halinde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesinde; sözleşmenin taraflarının davacı ile davalı şirket olduğu, sözleşmenin konusunun ise davacının davalı şirketteki hisselerinin protokolde belirlenen şartlarla devir edilmesi ve tarafların borç ve alacaklarının belirlenmesi olarak düzenlendiği anlaşılmıştır. Sözleşmenin 3. maddesinde davacının yükümlülükleri düzenlenmiştir. Buna göre, davacının protokol tarihinde davalı şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifa ederek şirkette bulunan 8052 payını 212.550,00 TL bedelle protokolle davalı …’a bedelsiz olarak devir edeceği, davalı şirketin 5,6,10 ve 11. maddelerinde yer alan yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi halinde alınan teminat senedinin davalı şirkete iade edeceği düzenlenmiştir. Davalı şirketin yükümlülükleri ise sözleşmenin 4,5,6 ve 7. maddelerinde belirlenen banka borçları ile davacının şirketteki çalışmaları karşılığı alacaklarının ödenmesi, sekizinci maddede belirlenen aracın ve dokuzuncu maddede belirtilen telefondan davacının ne şekilde yararlanacağı olarak düzenlenmiştir.
Sözleşmenin 10. maddesinde, dördüncü maddede belirlenen borçlara karşılık davalı şirketin davacıya 30.09.2013 tarihli 350.000 TL bedelli ciro edilemez kaydı bulunan bir teminat senedi verileceği, borcun süresinde ödenmemesi halinde senedin tahsil edilebileceği, borcun ödenmesi halinde ise senedin şirkete iade edileceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin 10/c maddesinde “Teminat senedi üzerinde Bahadır Kuzucan’ın şahsi teminatını temsil etmek üzere avali bulunacaktır” düzenlemesi bulunmaktadır.
İlk derece mahkemesince, sözleşmede belirtilen hüküm ve davalı … yönünden edim kararlaştırılması nedeniyle basiretli bir tacir olan davalının kredi borcundan müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Yukarıda incelenen sözleşmede davalı … taraf değildir. Sözleşmenin hiçbir maddesinde anılan davalının protokolde belirlenen borçtan sorumlu olduğuna ilişkin hiçbir hüküm bulunmamaktadır. Sözleşmenin 10/c maddesinde sözleşme borcundan sorumlu olan şirketin vereceği teminat senedinde anılan davalının avali bulunacağı düzenlenmiştir. Davacının, bu davadaki talebi kambiyo senedine dayalı değildir.
Uyuşmazlık, davacı tarafından dava dilekçesinde ileri sürülen … … Şubesi’nde bulunan kredi borcunun davalılar tarafından ödenip ödenmediği veya ne kadarının ödendiğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince anılan kredi borcu için yapılan ödemelere ilişkin araştırma yapılmıştır. Protokol tarihinden sonra davalılar tarafından yapılan öremeler tam olarak belirlenmediği gibi, davalıların bu kredileri ödememesi nedeniyle davacının bankaya ne kadar bakiye kredi borcu ödemesi yaptığı da belirlenmemiştir. Bu nedenle, taraflar arasında düzenlenen 11.01.2013 tarihinden itibaren davalılarca, davacının … A.Ş. … Şubesi’nde bulunan kredi borcundan ne kadarının ödendiği taraflardan sorularak ve gerekirse banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak belirlenmelidir. Protokol tarihinden sonra davalı tarafça yapılan ödeme tutarları belirlenip kredi borcundan ne kadar kaldığı, davalı tarafın ödeme yapmayı bırakması nedeniyle davacının yaptığı ödemelerin toplamının ne olduğu hususları denetime elverişli bir şekilde belirlenmeli ve davacının protokol tarihinden sonra bu kredi yönünden yaptığı toplam ödemelerin davacının gerçek zararı olduğu değerlendirilerek bu miktarın tespiti ile bir karar verilmesi gerekirken, denetime elverişsiz bilirkişi raporuyla karar verilmesi doğru görülmemiş…. davalıların esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına ….davanın yeniden görülmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine…” karar verildiği, İstinaf kaldırma kararı sonrası, mahkememize gelen dosyanın 2022/27 Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, protokol, ödeme dekontları, banka kayıtları, ticari defter ve belgeler ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacının, davalılardan, protokolde belirlenen devir bedeli alacağından kaynaklı olarak, 276.000-TL. asıl alacak, 13.109,53-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 289.109,53-TL. ve asıl alacak tutarlarına takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalıların süresi içerisinde, borca, faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Davacının, davalı şirketin ortağı iken ortaklık payını 11/01/2013 tarihinde yazılı devir sözleşmesi ile diğer davalıya devir ettiği, devir hususunun şirketçe kabul edilerek Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiği ve şirketin tek ortaklı anonim şirket olarak faaliyetine devam ettiği ihtilafsızdır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalılardan, protokolden kaynaklanan alacağına dayalı takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
İstinaf kaldırma kararından sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Bankacılık Uzmanı … tarafından hazırlanan 09/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda; “…
-11.01.2013 protokol tarihinden sonra davacı …’ya ait, … … Şubesi nezdindeki … IBAN numaralı hesabına, protokol gereği, … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. ve … tarafından, kredi taksitleri için toplam 100.964,53 TL’nin gönderildiği, bu bedeller ile kredinin 21.01.2013 – 20.11.2013 vadeli 19 – 29. taksitler olmak üzere toplam 11 adet taksit ödemesinin yapıldığı, 101.163,19 TL içinde; 20.11.2013 vadeli 29. taksitin sadece 5.000 TL’sinin ödenebildiği,
-Davacı … tarafından, 20.11.2013 – 20.04.2014 vadeli 29 – 34. taksitlerin ödendiği, 14.08.2014 tarihinde söz konusu kredinin tamamen kapatıldığı, davacının 20.11.2013 – 14.08.2014 tarihleri arasında 251.860,35 TL anapara, 23.832,02 TL faiz ve 3.509,82 TL fon olmak üzere toplam 279.202,19 TL ödeme yaptığı, 279.202,19 TL içinde; 20.11.2013 tarihli 29. taksitin kalan 5.018,93 TL taksit borcunun davacı tarafından ödendiği,
-Davacının dava dilekçesi ve tüm dilekçelerindeki beyanları ile icra takibindeki talepleri ve davalıların cevap dilekçesi ve tüm dilekçelerindeki savunmaları ile icra takibine itirazlarının hukuken değerlendirilmesi ve takdirinin Sayın Mahkeme’nin uhdesinde olduğu,
-Sayın Mahkemece davanın … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. yönünden kabulü ve işbu bilirkişi raporumun Sayın Mahkemece denetlenerek kabul görmesi halinde,
-Davacı …’nın, davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. ‘nden, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı, 14.01.2014 takip tarihi itibariyle,
-11.01.2013 tarihli protokolden kaynaklanmış, 276.000 TL asıl alacak ve 12.592,03 TL avans faiz olmak üzere; toplam 288.592,03 TL alacağının olduğu,
Asıl Alacak
Avans Faizi
Toplam
276.000,00
12.592,03
288.592,03
-İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2019/1319 E. ve 09.12.2021 tarih ve 2021/1541 K. sayılı ilamında “11.01.2013 tarihli Protokol’de davalı …’ın taraf olmadığı, Protokol’ün hiçbir maddesinde davalı …’ın protokolde belirlenen borçtan sorumlu olduğuna ilişkin hiçbir hükmün bulunmamakta olduğu, sözleşmenin 10/c maddesinde sözleşme borcundan sorumlu olan şirketin vereceği teminat senedinde davalı …’ın avalinin bulunacağının düzenlendiği, davacının, bu davadaki talebinin kambiyo senedine dayalı olmadığı” denmekte olduğu,
-Tahsilde tekerrür oluşturmamak ve Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi uyarınca; takip tarihinden sonra yapılabilecek kısmi tahsilatların öncelikle faiz ve borcun ferilerine mahsubu sağlanmak kaydıyla, 276.000 TL asıl alacak tutarına, takip tarihinden asıl alacağın tamamen ödendiği tarihe kadar, T.C. Merkez Bankası’nın, ilgili dönem itibariyle ilan ettiği yıllık % 11,75 ve değişen oranlarda avans faiz oranı üzerinden temerrüt faizi hesaplanmak suretiyle, takibin bu rakamlar üzerinden devam edeceği…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Davacı tarafından keşide edilen … 6. Noterliğinin 04/09/2013 tarih, … yevmiye nolu ihtarı ile protokol hükümlerine göre … … şubesinden kullanılan kredi borcu olan 326.366,67-TL’nin 30/09/2013 tarihine kadar ödenmesi gerektiği, ancak ödemelerin geç yapılması ve Ağustos 2013 tarihine ilişkin taksitin ödenmemesi nedeniyle bankaca kendisine ihtar gönderildiği, akde aykırılığın üç gün içerisinde giderilmemesi halinde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesinde; sözleşmenin taraflarının davacı ile davalı şirket olduğu, sözleşmenin konusunun ise davacının davalı şirketteki hisselerinin protokolde belirlenen şartlarla devir edilmesi ve tarafların borç ve alacaklarının belirlenmesi olarak düzenlendiği anlaşılmıştır. Sözleşmenin 3. maddesinde davacının yükümlülükleri düzenlenmiştir. Buna göre, davacının protokol tarihinde davalı şirketin yönetim kurulu üyeliğinden istifa ederek şirkette bulunan 8052 payını 212.550-TL bedelle, davalı …’a bedelsiz olarak devir edeceği, davalı şirketin 5,6,10 ve 11. maddelerinde yer alan yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi halinde alınan teminat senedinin davalı şirkete iade edeceği düzenlenmiştir. Davalı şirketin yükümlülükleri ise sözleşmenin 4,5,6 ve 7. maddelerinde belirlenen banka borçları ile davacının şirketteki çalışmaları karşılığı alacaklarının ödenmesi, sekizinci maddede belirlenen aracın ve dokuzuncu maddede belirtilen telefondan davacının ne şekilde yararlanacağı olarak düzenlenmiştir.
Sözleşmenin 10. maddesinde, dördüncü maddede belirlenen borçlara karşılık davalı şirketin davacıya 30/09/2013 tarihli 350.000-TL bedelli ciro edilemez kaydı bulunan bir teminat senedi verileceği, borcun süresinde ödenmemesi halinde senedin tahsil edilebileceği, borcun ödenmesi halinde ise senedin şirkete iade edileceği, sözleşmenin 10/c maddesinde “Teminat senedi üzerinde Bahadır Kuzucan’ın şahsi teminatını temsil etmek üzere avali bulunacaktır” düzenlemesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilince, her ne kadar 25/05/2015 tarihli dilekçe ile, takas mahsup talebinde bulunulmuş ise de; protokolde buna ilişkin bir hüküm bulunmaması, takas mahsup talebinin dava konusu protokolle ve alacakla bir ilgisinin bulunmaması ve ayrı bir yargılamayı gerektirmesi, ayrı bir dava konusu olması nedeniyle, davalı vekilinin bu talebi yerinde görülmemiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre, İstinaf kaldırma kararı göz önünde bulundurularak alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında imzalanan 11/01/2013 tarihli protokolde, davalı …’ın taraf olmadığı, protokolün, hiçbir maddesinde anılan davalının protokolde belirlenen borçtan sorumlu olduğuna ilişkin hüküm bulunmadığı, protokolün 10/c maddesinde sözleşme borcundan sorumlu olan şirketin vereceği teminat senedinde anılan davalının avalinin bulunacağının düzenlendiği, davacının, bu davadaki talebinin kambiyo senedine dayalı olmadığı anlaşıldığından, davalı … yönünden pasif husumet nedeniyle davanın reddine; davacının, … … Şubesi nezdindeki hesabına, protokol gereği, davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. ve … tarafından, kredi taksitleri için protokol tarihinden sonra, toplam 100.964,53-TL’nin gönderildiği, bu bedeller ile kredinin 21/01/2013 – 20/11/2013 vadeli 19 – 29. taksitler olmak üzere toplam 11 adet taksit ödemesinin yapıldığı, 20/11/2013 vadeli 29. taksitin sadece 5.000 TL’sinin ödenebildiği, davacı tarafından, 20/11/2013 tarihli 29. taksitin kalan 5.018,93 TL taksit borcu, 20/04/2014 vadeli 29 – 34. taksitlerin ödendiği, 14/08/2014 tarihinde söz konusu kredinin tamamen kapatıldığı, davacının protokol tarihinden sonra, 20/11/2013 – 14/08/2014 tarihleri arasında, bankaya 251.860,35-TL anapara, 23.832,02-TL faiz ve 3.509,82-TL fon olmak üzere toplam 279.202,19-TL ödeme yaptığı iş bu nedenle, protokolden kaynaklanan takip talebine konu, 276.000-TL asıl alacak ve 12.592,03-TL avans faiz olmak üzere toplam 288.592,03-TL.’nı davalı şirketten talep edebileceği anlaşıldığından, davacının davasının, davalı … Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 276.000-TL. asıl alacak, 12.592,03-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 288.592,03-TL. üzerinden yaptığı itirazının iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren avans faizi (değişen oranlarda) uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, davalıların şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının, davalı … yönünden pasif husumet nedeniyle reddine,
2-Davacının davasının, davalı … Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 276.000-TL. asıl alacak, 12.592,03-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 288.592,03-TL. üzerinden yaptığı itirazının iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren avans faizi (değişen oranlarda) uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Kabul edilen alacağın, %20’si olan 57.718,40-TL. icra inkar tazminatının davalı … Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş. den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalıların kötü niyet tazminat taleplerinin reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 19.713,72-TL. harçtan peşin alınan 4.713,40-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 15.000,32-TL. harcın davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’nden tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 43.402,88-TL. vekalet ücretinin davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’nden alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200-TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı …’a verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 517,50-TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’a verilmesine,
9-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 25,20-TL. başvurma harcı + 4.713,40-TL. peşin harç toplamı olan 4.738,6-TL.’nin davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’nden alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan 2.500-TL. bilirkişi ücreti + 320-TL. tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 2.820-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 2.814,92-TL.’nın davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’nden alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı … tarafından yapılan 28-TL. yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
12-Davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan 1.000-TL. yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 1,8‬0-TL.’nin davacıdan alınarak davalı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.’ne verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
13-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır