Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/180 E. 2022/367 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/180 Esas
KARAR NO :2022/367

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:06/07/2018
KARAR TARİHİ:25/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 06/07/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; 22/10/2017 tarihinde davalı … Sigorta A.Ş. Nin nezdinde sigortalı bulunan …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın takla atması ile meydana gelen trafik kazası sonucunda araçta yolcu konumunda bulunan müvekkili …’un kısmi olarak iş göremez hale geldiğini, dava konusu kazanın gerçekleşmesinde araç sürücüsü …’in kusurlu olduğunu, bu kaza sonucu müvekkilinin belinde kırık meydana geldiğini, kazaya karışan … plakalı aracın sigortasının … poliçe numarası ile … Sigorta A.Ş. Tarafından yapıldığını, Yukarıda arz edilen nedenlerle; haklı davalarının kabulü ile fazlaya dair talep haklarının saklı kalmak kaydıyla, tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 1.000-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsilini, yargılama sonucunda müvekkili için kalıcı iş göremezlik tazminatının maddi tazminat değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik asgari 3.000-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranları ile davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği dilekçesinde özetle; Davaya ilişkin delillerin taraflarına tebliğ edilmesini, davanın Karayolları Genel Müdürlüğü’ne ihbarını, davacının yolcu konumunda olduğu araç sürücüsünün kaza sonrası yapılan ölçümde alkollü çıktığını, davacının alkollü sürücünün aracına binmekle talihsiz kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, dava konusu olayda hatır taşıması söz konusu olduğundan davanın müvekkil kuruma yöneltmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, kazanın meydana gelmesinde yol çalışması ve yol durumu sebebi ile yeterince önlem almayan kurumun da kusuru söz konusu olmakla müvekkili bakımından davanın reddine karar verilmesini, araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının maluliyetinin kesin ve denetime elverişli şekilde belirlenmesi gerektiğini, maluliyet oranı belirlenirken ilgili yasal düzenlemelerin dikkate alınması gerektiğini, davacının herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılmasını, davacının gelir durumunu somut belgelerle ispat etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale geldiğini, bu sebeple mahkememizce faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu, Yukarıda açıklanan gerekçelerle; usule ilişkin itirazlarının öncelikle karara bağlanmasını, davanın Karayolları Genel Müdürlüğü’ne ihbarını, davacının haksız ve mesnetsiz davasının müvekkil şirket bakımından reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: dava, trafik kazası sonrasında açılan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkindir.
Mahkememiz 23/02/2021 tarihli duruşmasında “DAVANIN KISMEN KABULÜNE, 800.00-TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 14.518,12-TL sürekli iş göremezlik tazminatının, davalının temerrüde düştüğü 27.04.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalıdan ( trafik kaza tarihi olan 2017 yılı poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere ) alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” kararı verilmiş, bu karara karşı davacı vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40.Hukuk Dairesi 2021/923 Esas 2022/130 Karar sayılı 25/01/2022 tarihli ilamı ile “Somut olayda davacı …’un, alkollü olduğunu bildiği dava dışı sürücü …’in idaresindeki otomobile bindiği anlaşılmaktadır. Nitekim otomobilde yolcu olarak bulunan … adındaki kişi kollukta alınan anlatımında, davacının sürücü …’e “bu kadar içme dedim, içtin” dediğini, şahısların alkollü olduklarını beyan etmiş, kolluk tarafından düzenlenen “Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı” içeriğinde sürücünün 0,42 promil oranında alkollü olduğu saptanmıştır. Böylece davacının alkollü olduğunu bildiği sürücünün idaresindeki araca bindiğinin anlaşılması karşısında, birlikte kusur nedeniyle sürekli iş göremezlik tazminatından %20 oranında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi yerinde olmamıştır. Diğer yandan takdiri indirim sebebi niteliğindeki hatır taşıması bulunduğu gerekçesiyle reddine karar verilen maddi tazminat talebi bakımından davacı aleyhine vekâlet ücretine hükmolunması da yerinde değildir. Davacı vekili tarafından 28/9/2021 tarihli dilekçe ile sulh protokolü uyarınca maddi tazminat taleplerinde ve maddi tazminata ilişkin istinaf talebinden feragat ettiklerini bildirmiştir. Bu itibarla davacı vekilinin hakkın özünden feragat etmediği de gözetilerek, dilekçe ekinde sunduğu “Sulh Protokolü, İbraname, Feragatname ve Makbuz” başlıklı belgeye göre hakkın özünden feragat edip etmediği sorularak, oluşacak sonuca göre karar verilmesinde zorunluluk bulunmaktadır. ” gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılmıştır. Davalı vekili 24/05/2022 tarihli dilekçesi ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Davacı vekili 25/05/2022 tarihli celsede davadan ve hakkın özünden feragat ettiklerini bildirmiştir. Davacı taraf davadan feragat ettiğinden ve davadan feragat HMK nun 307. ve devamı maddeleri gereğince davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, davalı vekilinin talebi doğrultusunda kendi lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilmemiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 53,80-TL.harcın peşin harç ve ıslah harcından mahsubu ile artan 34,10 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığından davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2022

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*