Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/144 E. 2022/451 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/144 Esas
KARAR NO:2022/451

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:18/09/2014
KARAR TARİHİ:14/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ilaç ve tibbi cihaz alım satım, ithalat, ihracat ve üretimi işi ile uğraştığını, dava dışı satıcı firmadan satın aldığı, 22.05.2006 tarihli konşimento, 19.05.2006 tarihli fatura muhteviyatı bir kap 26 kg ilacın alıcısı olduğunu, davalılardan … AŞ’nin … Hava Limanında antrepo hizmeti verdiğini, diğer davalının ise bu firmanın sigortacısı olduğunu ve Yangın Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi kapsamında rizikoları teminat altına aldığını, konşimento muhteviyatı malın Avurturya’dan … Limanı’na geldiğini ve davalı … AŞ’nin antreposuna alındığını, 24.05.2006 tarihinde Hava Limanı’nın C Kargo terminalinde çıkan yangında antrepoda bulunan ilaçların yanarak zarar gördüğünü, uğranılan zararın 77.760.-EURO olduğunu belirterek fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla 77.760.-EURO tazminat, 5.437.-EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 83.197.-EURO’nun (169.447,30TL) davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
Davalı … A.Ş. vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşımada Varşova Sözleşmesi ve bunu değiştiren Lahey Protokolü’nün uygulanması gerektiğini, buna göre; alıcıya teslime kadar gerçekleşen zararın taşıyıcı sorumluluğunda olduğunu, müvekilinin antrepo işletmecisi olup ifa yardımcısı konumunda olduğunu, yangının müvekkilinin antreposu dışında … kontrolündeki sundurma bölümünde başladığını, gerçekleşen yangında müvekkiline atfı kabil kusur bulunmadığını, gerçekleşen zarar yönünden davacının hak sahibi olup olmadığının tespit edilerek aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davacıya karşı haksız fiil ve akdi bir sorumluluğunun bulunmadığını, Varşova Konvansiyonu hükümleri dikkate alındığında sınırlı sorumluluğun söz konusu olduğunu, müvekkilinin …’nin kiracısı olması sebebiyle bir kiracı olarak ne tür tedbir alırsa alsın, mücbir sebep teşkil eden büyüklükteki bir yangının sonuçlarını önleyemeyecek durumda olduğunu, müvekkilinin antrepo işleticisi olarak imkanlar ölçüsünde eşyaların istifi, kurtarılması ve yangınla mücadeleye ilişkin yükümlülüklerini yerine getirdiğini, üçüncü kişilerin ağır kusur hatta suç oluşturan eylemleri sebebiyle oluşan zarardan antrepo işletecisinin sorumlu olamayacağını, talebin tazminat miktarı yönünden de kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; BK 60/1. maddesi gereğince davanın zamanaşımına uğradığını, TTK.nun 1309. maddesi uyarınca ancak sigorta ettirenin kusurlu davranışının söz konusu olması halinde sorumluluğun doğacağını, yangının sundurma bölümünden kaynaklanması sebebiyle sigortalı firmaya kusur izafe edilemeyeceğini, sundurmadan çıkan yangının Havaş Kargo ve devamındaki … A.Ş. ve … AŞ işletimindeki bölümlere geçtiğini, … A.Ş.nin antreposuna geçtiğinde yangının önlememez boyuta ulaştığını, sigortalı şirketin kiracı olarak malların istifi, kurtarılması ve yangınla mücadele yönünden tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, bu sebeple zararın teminat dışında kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin Kapatılan 47. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devredilen, eski Beyoğlu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/04/2008 Tarih 2008/172 Esas, 2011/156 Karar sayılı ilamında,”….İşletmecisi ve o’nun sigortacısı aleyhine açılmış tazminat davasıdır.
Davacı şirkete ait ilaç emtiası, Avusturya’dan hava yoluyla … Limanı’na gelmiş, davalılardan … AŞ’nin antreposunda muhafaza edildiği esnada yanarak hasar görmüştür.
Davalılardan … Sigorta A.Ş, düzenlediği 31.12.2005-31.05.2006 tarihli Endüstriyel Yangın Abonman Sigorta Poliçesi ile davalı … A.Ş.nin antrepo – deposunda bulunan ham madde, yarı mamul ve mamul emtia ile her türlü kargo ve malzemeyi yangın rizikonusuna karşı sigortalamıştır. Düzenlenen poliçede… Terminali Antrepo ve Deposu için 22.000.000.-USD’lik teminat limiti belirtilmiştir.
BK.nun 125. maddesi hükmü nazara alınarak davanın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu dikkate alınarak zamanaşımı def’i reddedilmiştir.
Aralarında hukukçu, inşaat mühendisi, elektrik mühendisi, medikal malzeme ve yangın konularında uzmanlığı bulunan bilirkişilerin görüşlerine başvurulmuştur.
Bilirkişiler sunmuş oldukları 17.06.2010 tarihli raporlarında özetle, “…yangının çıktığı mahallin Maliye Bakanlığına ait olduğu, üzerindeki inşaatın … tarafından yapıldığı ve bu işletme tarafından antrepo işletenlere kiraya verildiği, kiraya verilen sundurmalara sirayet edilen yangın dolayısıyla davalı … AŞ’ne husumet yöneltilemeyeceği, zarar gören mal bedelinin 72.000.-EURO olduğu, diğer davalı sigortacının da sorumlu olmadığı…” mütalaasını bildirmişlerdir.
Taraflarca gösterilen diğer delillerle bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacıya ait 19.05.2006 tarihli 101387 sayılı fatura kapsamındaki ilaç emtiasının Avusturya’dan İstanbul’a hava yolu ile taşındığı, emtia bedelinin 72.000.-EURO olduğu, gelen emtianın … Hava Limanı’nda bulunan … Lojistik antreposunda bulunduğu sırada, 24.05.2006 tarihinde saat 15:00 sularında, kargo terminalinde çıkan yangın nedeniyle hasara uğradığı, taşınan emtianın henüz alıcısına teslim edilmeden yangın sonucu hasar gördüğünün tartışmasız olduğu, olay sonrasında yapılan soruşturmalarda görüşlerine başvurulan uzmanların yangının çıkış nedeni hakkında görüş birliğinin bulunmadığı, ancak söz konusu raporlarda yer alan ortak görüşün, ‘yangının hava limanının sundurma ve antrepo alanlarında çok hızla yayılıp büyümesinin sebebinin yekpare inşa edilmiş çatıda kullanılan poliüretan izolasyon maddesinin yanıcı özelliğinden kaynaklandığı’ yönünde olduğu, somut olayda davalı … AŞ.nin muhafaza görevini ifada gerekli ihtimamı gösterdiği, meydana gelen yangının, ‘kısa bir zaman aralığında tüm kargo binasına yayılması, büyük ölçekli olması, itfaiye ve Hava Harp Okulu itfaiyesinin takviyesi, hatta yangın uçaklarıyla müdahaleyi gerektiren boyuta ulaşması, buna rağmen kargo binasının tamamının zarar görmesinin engellenememesi’ hususları dikkate alındığında teknik açıdan inşa ve yangın söndürme sistemindeki yetersizliklerden dolayı antrepo işleticisinin sorumlu olamayacağı, davalı antrepocu yönünden bu durumun mücbir sebep mahiyetinde olduğu, nitekim Bakırköy C. Başsavcılığı tarafından alınan 27.06.2006 tarihli raporda da ‘yangının kesin çıkış sebebinin tespit edilemediği ancak çatıda kullanılan poliüretanın kolay ve hızlı yanıcı özelliğe sahip olması sebebiyle yangının sür’atle yayıldığı’ belirlenmiştir.
TTK.nun 781.maddesine göre; taşıyıcı eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim olunduğu tarihe kadar geçen müddet içinde uğradığı ziya ve hasardan mesuldur.
Varşova – Lahey Konvansiyonunun;
1.maddesine göre; bu sözleşme, uçak ile ücret karşılığı yapılan bütün uluislararası insan, bagaj veya eşya taşımalarında uygulanacaktır.
18/1. maddesine göre; taşıyıcı, kabul edilmiş herhangi bir bagaj veya eşyanın tahribi veya kaybı veya zarara uğraması halinde doğan zarardan sorumlu olacaktır, ancak zarara sebep olan olay hava yolu ile taşıma sırasında meydana gelmiş olmalıdır.
18/2. maddesine göre; önceki paragrafta kullanılan anlamda hava yolu ile taşıma, bagaj veya eşyanın bir havaalanında veya uçakta veya bir havaalanı dışında iniş yapılması halinde herhangi bir yerde, taşıyıcının sorumluluğunda bulunduğu süreyi kapsar.
Yukarıda gösterilen TTK 781.maddesi ile Varşova – Lahey Konvansiyonunun 1,18/1.ve 2. maddeleri gereğince dava konusu olay yönünden hava taşımacısının sorumluluğu asıldır. Aynı Konvansiyonun 20.maddesine göre, taşıyıcı kendisinin ve temsilcilerinin, zararı önlemek için gerekli tedbirleri almış olduğunu veya kendisi veya temsilcileri için bu gibi tedbirleri alma olanağı bulunmadığını ispat ederse sorumlu olmayacaktır.
Lahey Protokolü’nün XIV. maddesi ile sözleşmeye eklenen 25 a maddesi, taşıyıcının temsilcisi ve adamlarına karşı dava açılmasını mümkün kılmaktadır. Davaya konu emtia taşıyıcı tarafından antrepoya konulmuş olduğundan taşıyıcının temsilci ve adamlarına karşı dava açılması mümkün ise de, zarara sebep olan yangının çıkış sebebi yönünden davalı antrepo işletmecisine yüklenebilecek bir kusurun olmadığı, esasen böyle bir iddianın dahi söz konusu edilmediği, bilirkişi raporunda da ifade edildiği gibi yangın duvarlarının yapılmış olması yahut çatı örtüsünün yanıcı olmayan alüminyum malzemesi ile imal edilmiş olması halinde yangının diğer depolara geçmeyeceği, en azından geçişin yavaş olması sebebiyle halinde yangının diğer depolara geçmeyeceği, en azından geçişin yavaş olması sebebiyle yangının çıktığı bölge ile sınırlı kalabileceği, bu eksikliklerin dava dışı bina sahibinin yükümlülüğünde bulunduğu, dolayısıyla yangının başlamasında kusuru bulunmayan davalı antrepocunun, yayılmasında bir kusurunun bulunmadığı, yangının boyutu ve yayılma hızına göre muhafaza ve istif koşullarından dolayı zararın artmasından da söz edilemeyeceği, başka bir deyişle davalı antrepocunun BK.nun 41. maddesi anlamında gerçekleşen zararla illiyet bağı oluşturan hiç bir kusurlu eyleminin bulunmadığı, davalı sigorta şirketinin TTK 1309. maddesine göre, sigorta ettirenin kusurlu davranışlarından kaynaklanan zararları sigorta güvencesi altına alması ve sigortalı/davalı antrepo işleticisinin de kusursuz olması sebebiyle sigorta şirketinin sorumlu olmadığı sonucuna ulaşılmış, her iki davalı yönünden davanın reddine…” karar verildiği;
Kararın davacı vekilince temyiz edildiği, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 10.09.2013 tarih 2011/12276 E. , 2013/15343 K. Sayılı ilamında;”…. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA…” yönünde içtihadında bulunduğu,
Onama sonrası, davacı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulduğu, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 04.04.2014 tarih 2014/643 E., 2014/6643 K. Sayılı ilamında; “….Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK.’nın 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.2- Dava, davalıya teslim edildiği iddia edilen emtianın ambarda çıkan yangın nedeniyle zayi olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, taraflar arasında, davacıya ait emtianın Viyana’dan İstanbul’a Avusturya Havayolları Şirketi ile ulaştığı ve davalının işlettiği … Hava Limanı’ında bulunan antrepoya bırakıldığı ve emtia burada iken çıkan yangın nedeniyle emtianın yanarak zayi olduğu hususlarında ihtilaf yoktur. Emtia taşınmak için davalı antreposuna konulmuş olup, davalı ile Viyana Havayolları arasında yer hizmetleri sözleşmesi mevcuttur. Davalının taşıyan tarafından taşıma işi ile görevlendirildiği, Varşova/Lahey Sözleşmesi’nin XIV. maddesi ile eklenen madde 25/A/ fıkra 1 hükmüne göre davalının ifa yardımcısı (taşıyıcının adamları) olduğu, bu durumda meydana gelen zararın da Varşova/Lahey Sözleşmesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. Yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle davacı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 2011/12276 E, 2013/15343 K sayılı onama kararının kaldırılarak kararın davacı yararına BOZULMASINA,…” yönünde içtihadında bulunduğu,
Dosyanın mahkememize gelerek 2014/674 Esas sayıya kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu,.
Mahkememizin 18/06/2019 tarih, 2014/674 Esas, 2019/900 Karar sayılı kararı ile; “…Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; konişmento, ticari fatura, sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, ihtarname, hasar dosyası, ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş,teknik bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, mahkememizde de , davalı … Hizm. AŞ’nin, sorumluluğunun, mutlak ve kusursuz sorumluluk olduğu, ancak ardiyecilik görevinin gereği yükümlülüklerine aykırılık, ihmal ya da kusurunu gerektirecek bir durum tespit edilemediğinden, Varşova Sözleşmesi’nin 25/A/ fıkra 1 maddesinde belirtilen taşıyıcının tabi olduğu sınırlı sorumluluk şartlarına göre teknik bilirkişilerce hesaplanan tespit edilen 442 SDR’den sorumlu olacağı, davalı sigorta şirketinin, düzenlenen poliçe ve teminat kapsamında, kapsamında, sorumluğunun oluşmayacağı kanaati oluştuğundan, davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile 457,29-EUR’nun, 10.04.2008 tarihinden itibaren işleyecek, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte tahsiline, davalı … … A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine ve davalı … Sigorta A.Ş. yönünden davanın reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile (442 SDR Karşılığı) 457,29-EUR’nun, davalı … … A.Ş.’den, 10.04.2008 tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte tahsiline,
2-Davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Davacının davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden reddine,…” karar verildiği;
Kararın taraf vekillerince temyiz edildiği, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 18/06/2019 tarih 2020/1369 E. , 2020/4947 K. Sayılı ilamında; “…
1-HUMK’nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/2. maddesi hükmüne göre, miktar veya değeri 1.000 TL’yi geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar kesindir. Bu miktar, karar tarihi olan 18/06/2019 tarihi itibariyle 3.200.00 TL’dir. Somut olayda, davalı … A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile 457,29 Euro’nun davalıdan tahsiline karar verilmiş olup, kabul edilen tutar dava tarihindeki kurdan Türk Lirasına çevrildiğinde miktar itibariyle temyiz sınırının altında kalmaktadır. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün, 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı … A.Ş. vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile davalı … Sigorta A.Ş. yönünden verilen hükmün onanması gerekmiştir.
3-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
4- Dava, uluslararası havayolu taşıması sırasında taşınan emtianın yangın sonucu zayi olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının Varşova Sözleşmesi’nin 25/A/1. bendi uyarınca sınırlı sorumluluğunun söz konusu olduğu, bilirkişi raporuna göre belirlenen 442 SDR’nin dava tarihindeki EURO kuru üzerinden 457,29 Euro’nun davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de, olay tarihi itibariyle emtianın yüklendiği Avusturya’nın Montreal Sözleşmesine imza koymuş olması nedeniyle anılan sözleşmenin 1., 22., 23. ve 55. maddesi hükümleri ile yine olay tarihi itibariyle varış yeri olan ülkemizin taraf olduğu Lahey ve Montreal Protokolleri ile değişik Varşova Konvansiyonunun 22. maddesi hükmü gereğince, taşıyıcının sınırlı sorumlu olduğu hallerde ve dava açılması durumunda tazminata esas SDR biriminin karar tarihindeki kur dikkate alınmak suretiyle ilgili para birimine dönüştürüleceğinin öngörülmüş olması birlikte değerlendirildiğinde, davalının sorumlu olacağı tutarın belirlenen SDR birimi üzerinden karar tarihindeki Euro karşılığı olarak belirlenmesi gerekirken dava tarihindeki kur değerinin esas alınması doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı … A.Ş. vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile anılan davalı yönünden verilen hükmün ONANMASINA; (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA,…” yönünde içtihadında bulunduğu,
Dosyanın mahkememize gelerek 2022/144 Esas sayıya kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.

Konişmento, ticari fatura, sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, ihtarname, hasar dosyası, ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan bilirkişi inceleme sonucu ile birlikte rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Taraflar arasında, davacı şirkete ait ilaç emtiasının, Avusturya’dan hava yoluyla … Limanı’na geldiği, davalılardan … AŞ’nin antreposunda muhafaza edildiği esnada yanarak hasar gördüğü, davalılardan … Sigorta A.Ş, tarafından düzenlenen 31.12.2005-31.05.2006 tarihli Endüstriyel Yangın Abonman Sigorta Poliçesi bulunduğu ve davalı … A.Ş.nin antrepo – deposunda bulunan ham madde, yarı mamul ve mamul emtia ile her türlü kargo ve malzemeyi yangın rizikonusuna karşı sigortaladığı,düzenlenen poliçede… Terminali Antrepo ve Deposu için 22.000.000.-USD’lik teminat limiti olarak belirtildiği konularında ihtilaf bulunmamaktadır.
İhtilaf, davalı işletmeci … AŞ’ne yangının çıkış sebebi yönünden yüklenebilecek bir kusur olup olmadığı ve emtiaların uğradığı ziya bedelinin sorumluluğu oranında hesaplanacak tazminattan, davalı işletmecinin ve davalı sigorta şirketinin de sigorta poliçesi teminatı kapsamında sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 04.04.2014 tarih 2014/643 E. sayılı bozma ilamı doğrultusunda, tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş bilirkişiler, … Üniv. Biyomedikal Mühendisliği’nden Prof. Dr. …, … Üniv. Hukuk Fakültesi’nden Doç. Dr. … Light ve Hukukçu/Taşıma Uzmanı … tarafından hazırlanan 03/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak, “… arz ve izah edilen hususlar kapsamında Heyetimiz;
1-Yangın sebebiyle meydana geren zarardan 1 nolu davalı … Lojistik A.Ş.nin taşıma mevzuatı kapsamında meydana gelen olayda “taşıyıcının İfa yardımcısı’’ olarak kusuru bulunmadığı, bu nedenle davada talep edilen emtia zararından sorumlu tutulamayacağı,
2-Şayet bu olaydan ötürü 1 nolu davalı … Lojistik A.Ş., taşıyıcının İfa yardımcısı sıfatıyla sorumlu görülecek ise; taşman yükün toplam 26 kg. olması sebebiyle sınırlı sorumluluk ilkesi gereği sorumluluk limitinin 442.SDR olabileceği,
3-2 Nolu davalı sigorta şirketinin dosyada mevcut poliçe kapsamında sorumlu bulunmadığı ve ayrıca yangından dolayı 1 nolu davalının sorumlu olmaması sebebiyle de tazminat yükümlüsü olamayacağı…” görüş ve kanaatine varıldığı anlaşıldı.
Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmiş, itirazları değerlendirir ek rapor alınmasına karar verilerek bilirkişi heyetinden alınan 28/10/2016 tarihli ek raporda sonuç olarak; “… Heyetimize verilen görevlendirme kapsamında; Yargıtay bozma kararı nazara alınarak ifa yardımcısı olduğu tespit edilen davalı …’in, Varşova/Lahey Sözleşmesi kapsamındaki sorumluluğu değerlendirilmiş ve dosyada Kök raporumuzda değişiklik yaratacak yeni bir durumun mevcut olmadığı…” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davacı vekili tarafından bilirkiyi raporuna itiraz edilmiş, itirazları değerlendirir rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti Sigorta Hukukçusu Taşıma Hukuku Uzmanı … …, Eczacı … ve Kaptan Pilot/Uçak Y.Mühendisi … tarafından hazırlanan 27/10/2017 tarihli ikinci raporda sonuç olarak, “…
1-Davaya konu emtiaların … arasında havayolu ile uluslararası taşımanın sözkonusu olduğu, emtiaların alıcısına teslim edilmeden gümrüklü antrepoda bulunduğu sırada … sorumluluğunda bulunan SUNDURMA tabir edilen yerde meydana gelen yangının sirayeti sonucunda tamamen zayi olduğu, davalı … Hizm. AŞ ile Avusturya Hava yollan arasında yer hizmetlerinin görülmesi konusunda sözleşmesel ilişki bulunduğu bu sebeple taşıyıcının ifa yardımcısı görevini üstlendiği,
2-Meydana gelen yangının sirayeti sonucunda zayi olan ürünlerle ilgili doğan zararın 4 sayılı Montreal Protokolü ile değişik Varşova Sözleşmesi/Lahey protokolü hükümlerinin uygulanması gerektiği, buna göre sözleşmenin 25.A. md. gereğince İfa yardımcısı olarak davalı … Hizm. AŞ’ne dava yöneltilebileceği, sözleşmenin 25.A.1. md. düzenlemesine göre, davalının taşıyıcının sınırlı sorumluluğu hükümlerinden faydalandırılacağı,
3-Sözleşmenin değişik 20. Md. gereğince taşıyıcının dolayısıyla ifa yardımcılarının hava taşımasındaki yükün gecikmesinden kaynaklanan zararlardan kurtulması için kurtuluş beyyinelerinin düzenlendiği, ancak yükteki ziya ve hasardan sorumluluğunun MUTLAK VE KUSURSUZ SORUMLULUK olduğu, davalının da bu çerçevede mutlak ve kusursuz sorumluluğundan bahsedileceği, dosya kapağına sunulan, heyetimize tartışılması görevi verilen Yargıtay kararlan içerisindeki en yeni Yargıtay ll.HD. nin 2015-8026 E.2016-6755 K sayılı ilamının gerekçesinin bu yönde oluşturulduğu,
4-4 sayılı Montreal Protokolü ile değişik Varşova Sözleşmesinin 22/2-b maddesi gereğince taşıyıcının sorumluluğu kg başına olay tarihi itibarıyla 17 SDR (özel çekme hakkı) ile sınırlandırılmış olması sebebiyle, yukarıda yapılan hesaplama gereğince davalı üst sorumluluk sınırının 2.350,60 TL olduğu, davacının gerçek zararının 72.000 EURO olmasına karşın, davalı antrepo işleticisi 2.350,60 TL ile sınırlı sorumlu olacağı,
5-Düzenlenen poliçenin içeriği, teminat kapsamı tanımı ve davalı sigortalı … Hizm AŞ’nin zarardan sorumluluk gerekçesi dikkate alındığında (mutlak kusursuz sorumluluk) davalı … Sigorta AŞ’nin zarardan sorumluluğunun düşünülmediği,
6-Sayın Mahkemenin Heyetimizden inceleme ve değerlendirme yapma görevi verdiği Yargıtay Kararlarının incelenmesinde 1 karar dışında (Yargıtay ll.HD. nin 2011-13126 E.2012-19659 K) diğer kararlarda davacılara ait emtiaların bulunduğu Gümrüklü Antrepo işletmecilerinin taşıyıcının ifa yardımcısı olarak kabul edildiği ve sorumluluk tespitinde 4 sayılı Montreal Protokolü ile değişik Varşova Konvansiyonu/Lahey sözleşmesi hükümlerine göre zararın miktarının ve davaldar sorumluluğunun tartışılması hususuna işaret edildiği,
Sorumluluk şartlan yönünden Yargıtay ll.HD. nin 2015-8026 E.2016-6755 K sayılı ilamının heyetimizce yol gösterici bulunduğu,
Sorumluluklar konusu ispat hukukunu ilgilendirmesi ve hukuki nitelikte olması nedeniyle sayın mahkemenin takdirinde olacağı…” görüş ve kanaatine varıldığı anlaşıldı.
Taraf itirazlarını giderir ikinci ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 11/02/2019 tarihli ikinci ek raporda sonuç olarak, “…gerekçeleri yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davaya konu emtiaların … arasında havayolu ile uluslararası taşımanın sözkonusu olduğu, emtiaların alıcısına teslim edilmeden gümrüklü antrepoda bulunduğu sırada … sorumluluğunda bulunan SUNDURMA tabir edilen yerde meydana gelen yangının sirayeti sonucunda tamamen zayi olduğu, davalı … Hizm. AŞ ile Avusturya Hava yollan arasında yer hizmetlerinin görülmesi konusunda sözleşmesel ilişki bulunduğu bu sebeple taşıyıcının ifa yardımcısı görevini üstlendiği,
2-Davacının gerçekleşen zararının 72.000 EURO olduğu, meydana gelen yangının sirayeti sonucunda zayi olan ürünlerle ilgili doğan zararın 4 sayılı Montreal Protokolü ile değişik Varşova Sözleşmesi/Lahey protokolü hükümlerinin uygulanması halinde, sözleşmenin 25.A. md. gereğince ifa yardımcısı olarak davalı … Hizm. AŞ’ne dava yöneltilebileceği, sözleşmenin 25.A. 1. md. düzenlemesine göre, davalının taşıyıcının sınırlı sorumluluğu hükümlerinden faydalandırılması halinde sınırlı sorumluluk esasına göre tespit edilen miktarın 442 SDR olacağı, (hüküm tarihindeki kurun dikkate alınması sonucu TL değerine ulaşılacaktır.)
Davalı … Hizm. AŞ’nin BK 41. Md. göre sorumluluk tartışmasının dava dosyasında bulunan 01.12.2009 tarihli bilirkişi kök raporu ve 12.11.2010 tarihli ek raporunda tartışıldığı, ancak BK 41. Md. göre verilen red kararının Yargıtay ll.HD. nin 2015-8026 E.2016-6755 K saydı ilamı ile bozulduğu,
Sözleşmenin değişik 20. Md. gereğince MUTLAK VE KUSURSUZ SORUMLULUK hali dikkate alınarak sınırlı sorumluluk durumunun mu dikkate alınacağı, yoksa davalı taraf itirazında belirtilen BK 41. Md. belirtilen haksız fiil sorumluluğunun mu dikkate alınacağı kararının SORUMLULUĞA İLİŞKİN OLMASI NEDENİYLE SAYIN MAHKEMEYE AİT OLACAĞI,
Her iki esasa göre değerlendirmenin yapıldığı bilirkişi raporlarının dosyaya sunulu olduğu. (01.12.2009 tarihli bilirkişi kök raporu ve 12.11.2010 tarihli ek raporu, 27.10.2017 tarihli raporumuz ve işbu ek rapor)
3-Davalı … Sigorta AŞ’nin … numaralı 3.ŞAHIS MALİ SORUMLULUK SİGORTA POLİÇESİ kapsamında yangın rizikosu için teminat verilmemiş olması nedeniyle sorumluluğunun oluşmayacağı,
“… numaralı Endüstriyel Yangın Sigorta Poliçesi kapsamında verilen emtia yangın teminatının poliçede sigortalı olan … Hizm. AŞ’nin menfaatini sigortaladığı, 3. Şahsa talep hakkı vermediği, sigortalının menfaatinin emtia maliklerine karşı olan sorumluluğu olduğu, bu sorumluluğun da 4 sayılı Montreal konvansiyonu ile değişik Varşova/Lahey sözleşmesinin 2S.A. md. gereğince ifa yardımcısı olarak değerlendirilmesinden kaynaklanan sözleşmenin 25.A.1. md. düzenlemesine göre, tespit edilen 442 SDR olacağı…” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davaya konu emtiaların, … arasında havayolu ile uluslararası taşımanın söz konusu olduğu, emtiaların alıcısına teslim edilmeden, davalı … Hizm. AŞ’e ait gümrüklü antrepoda bulunduğu sırada … sorumluluğunda bulunan sundurma tabir edilen yerde meydana gelen yangının sirayeti sonucunda tamamen zayi olduğu, davalı … Hizm. AŞ ile Avusturya Hava yollan arasında yer hizmetlerinin görülmesi konusunda sözleşmesel ilişki bulunduğu bu sebeple taşıyıcının ifa yardımcısı görevini üstlendiği, davalı … Hizm. AŞ’nin, sorumluluğunun, mutlak ve kusursuz sorumluluk olduğu, Varşova/Lahey Sözleşmesi’nin XIV. maddesi ile eklenen madde 25/A/ fıkra 1 hükmüne göre değerlendirildiğinde, davalı … Hizm. AŞ’nin ardiyecilik görevinin gereği yükümlülüklerine aykırılık, ihmal ya da kusurunu gerektirecek bir durum tespit edilemediği kabul edilmiş ve 25/A/1 maddesinde belirtilen taşıyıcının tabi olduğu sınırlı sorumluluk şartlarına göre teknik bilirkişilerce yapılan hesaplama ile davalı … Hizm. AŞ’nin sorumluluğunun, 442-SDR olduğu tespit edilmiş, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 18/06/2019 tarih 2020/1369 E. Sayılı bozma kararı doğrultusunda, 14/06/2022 karar tarihindeki, SDR ve Kur bilgisi ile, 1 SDR=22,9500-TL. üzerinden hesaplanan 442-SDRX22,9500-TL=10.143,90-TL. olarak bulunan sorumluluk miktarı, dava dilekçesi talep sonucuna istinaden, 14/06/2022 karar tarihindeki 1 EUR=18,0650-TL. üzerinden hesaplanarak bulunan, 10.143,90-TL./ 18,0650-TL= 561,13- EUR miktar ile sorumlu olacağı, sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; konişmento, ticari fatura, sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, ihtarname, hasar dosyası, ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş,teknik bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 18/06/2019 tarih 2020/1369 E. sayılı bozma ilamı doğrultusunda, mahkememizde de, davalı … Hizm. AŞ’nin, sorumluluğunun, mutlak ve kusursuz sorumluluk olduğu, ancak ardiyecilik görevinin gereği yükümlülüklerine aykırılık, ihmal ya da kusurunu gerektirecek bir durum tespit edilemediğinden, Varşova Sözleşmesi’nin 25/A/ fıkra 1 maddesinde belirtilen taşıyıcının tabi olduğu sınırlı sorumluluk şartlarına göre teknik bilirkişilerce hesaplanan tespit edilen 442 SDR’den sorumlu olacağı, davalı sigorta şirketinin, düzenlenen poliçe ve teminat kapsamında, kapsamında, sorumluğunun oluşmayacağı kanaati oluştuğundan, davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile 561,13-EUR’nun, 10.04.2008 tarihinden itibaren işleyecek, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte tahsiline, davalı … … A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine ve davacının davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden, mahkememizce 18/06/2019 tarihinde verilen ilk karar yargıtay onama kararı ile kesinleşmiş olduğundan bu davalı hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile (442 SDR karar tarihindeki karşılığı) 561,13-EUR’nun davalı … … A.Ş.’den, 10.04.2008 tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince EUR cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte tahsiline,
2-Davacının davasının davalı … … A.Ş. yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Davacının davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden, mahkememizce 18/06/2019 tarihinde verilen ilk karar kesinleşmiş olduğundan bu davalı hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 692,92-TL. harçtan peşin alınan 2.287,60-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.594,68-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde (Davalı … Sigorta A.Ş. hakkında kesinleşen ilk kararda hüküm altına alınan harç ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) davacı tarafa iadesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100- TL. vekalet ücretinin (Davalı … Sigorta A.Ş. hakkında kesinleşen ilk kararda hüküm altına alınan vekalet ücreti ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla), davalı … … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 19.083,82-TL vekalet ücretinin, (Davalı … Sigorta A.Ş. hakkında kesinleşen ilk kararda hüküm altına alınan vekalet ücreti ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla), davacıdan alınarak davalı … … A.Ş. verilmesine,
7-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 18,40 TL başvurma harcı + 692,92 TL peşin harç toplamı olan 711,32 TL’nin, (Davalı … Sigorta A.Ş. hakkında kesinleşen ilk kararda hüküm altına alınan harç ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) davalı … … A.Ş. alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 6.870 TL bilirkişi ücreti + 354 TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 7.224 TL yargılama giderlerinin (Davalı … Sigorta A.Ş. için yapılan masrafların düşülerek hesaplanmış olup, Davalı … Sigorta A.Ş. hakkında kesinleşen ilk kararda hüküm altına alınan yargılama gideri ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) kabul ve ret oranına göre 432,46 TL’nin davalı … … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … Lojistik ve davalı … Sigorta vekilinin yüzüne karşı, fer i müdahil vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile temyiz için Yargıtay’a başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.