Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/89 E. 2021/118 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/89 Esas
KARAR NO:2021/118

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/02/2021
KARAR TARİHİ:10/02/2021

Mahkememize açılan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının
yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; Müvekkili …’in tecrübeli bir avukat olup mesleğini icra etmekte olduğu bürodaki mesleki iş ve işlemlerini yürütmek adına yukarıda ismi belirtilen şirketten internet hizmeti aldığını, bu hizmet karşılığında ilgili şirket ile abonelik sözleşmesi imzalandığını, …’in söz konusu sözleşmeyi 10/12/2019 tarihinde iptal ettiğini, sözleşme ilişkisi uyarınca her daim faturalarını süresinde ve tam ödeyen müvekkilinin sözleşmeyi iptal etmeden önce de tahakkuk eden 01/11/2019-30/11/2019 tarihli döneme ilişkin son faturasını da ödediğini, nitekim ilgili fatura, faturaya ilişkin ödeme makbuzu ve müvekkilin ödemelerini ne denli düzenli yaptığını gösterir banka kayıtlarını delil olarak sunduklarını, son fatura döneminden sonra müvekkili tarafından 10/12/2019 tarihinde sözleşmenin iptal edildiğini, fakat ilgili şirket tarafından müvekkile atılan 22.01.2020 tarihli mail ile 807,71 TL. ödenmemiş fatura bedeli olduğunun bildirildiğini ve söz konusu bedeli ödemezse hakkında icra takibi başlatılacağının belirtildiğini, tüm faturalarını düzenli ödemesine ve sözleşmeyi iptal ettiği sırada kendisine başka bir borç bildirilmemesine rağmen, haksız ve hukuksuz söz konusu bedeli icra tehdidi nedeniyle ödemek zorunda kaldığını, ancak daha sonra haricen yapılan araştırmada işbu bedelin müvekkilin sözleşmeyi iptal etmesi nedeniyle ödeyeceği taahhüt olduğu ve bu bedelin tahakkuk etmemiş ve iptal sonrasına ilişkin hizmet bedellerinden oluştuğunun anlaşıldığını, davalı ….nin müvekkilden tahsil ettiği bedelin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ilgili şirket ile yapılan sözleşme esnasında müvekkile herhangi bir taahhütten bahsedilmediğini, nitekim sözleşmenin iptali esnasında da müvekkile bu hususta herhangi bir bilgi verilmediğini, müvekkilinin bugüne kadar faturalarını düzenli bir şekilde ödediğini ve kendisine taahhütlü abonelik sözleşmesine ilişkin hiçbir bilgi verilmediğini, müvekkilinin davalı şirkete böyle bir borcu bulunmadığını, bu nedenlerle; davalının müvekkilinden haksız olarak tahsil etmiş olduğu 807,21TL bedelin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak artan oranlardaki faizi ile birlikte davalıdan tahsiliyle müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Uyuşmazlık abonelik sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmayan ve ödenen bedelin iadesine ilişkin alacak davasıdır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesine göre; her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede altı bent halinde sayılan davalar, ticari dava sayılır. Taraflardan biri, tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
6335 Sayılı kanunun 2.maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. Maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülerek karara bağlanır. Aynı düzenleme gereğince Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce re’sen incelenir.
Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Avukatlık mesleğini ifa eden davacının tacir olmadığı açıktır. Açıklanan nedenle davacının sıfatı ve avukatlık bürosunun ticari işletme olmadığı anlaşıldığından davada asliye hukuk mahkemeleri görevli olduğundan; mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE, Karar kesinleştiğinde ve kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli …BUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde, talep halinde HMK nun 20.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve aynı yasanan 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2021

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*