Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/82 E. 2022/1087 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/82 Esas
KARAR NO :2022/1087

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/02/2021
KARAR TARİHİ:27/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin 23/09/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde uğradığı maddi zarara karşılık gelen 1.916,59 Euro tutarındaki maddi tazminatın davalılardan tahsilini talep ettiğini, dava dışı sürücü …’ın sevk ve iradesindeki … plakalı aracıyla … İli …. İlçesi …. Sokaktan … istikametine seyredip 232. Cadde kavşağına yaklaştığında kendisine dur trafik işaret levhası olmasına rağmen kontrolsüzce kavşağa girdiği esnada aracın kod 5-6 kısmıyla bu esnada müvekkili davacı sürücü …’ın sevk idaresindeki … plakalı aracıyla 232 caddeden doğudan batı istikametine seyredip …. Sokak Kavşağına geldiğinde aracın kod. 10 kısmıyla çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası tutulan kaza tespit tutanağına göre sürücü …’ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m.47/1-c bendinde öngörülen “trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemesi ile belirtilen veya gösterilen hususlara uymama kusurunu işlemesi nedeniyle kazanın meydana gelişine tamamen kusurlu olduğu kayıt altına alındığını, aynı tutanağa göre ve kazanın meydana geliş biçimi de değerlendirildiğinde trafik kurallarına uygun biçimde aracını sevk ve iradesinde bulundurulan müvekkil davacıya isnat edilecek herhangi bir kusurun bulunmadığını, müvekkili davacı sigortalısı …’ın aracında kaza nedeniyle 4.476,11 Euro tutarında maddi hasar meydana gelmiş olup söz konusu zarar Almanya’da yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporla da sabit olduğunu, müvekkilinin ayrıca aracında meydana gelen maddi zararın tespiti amacıyla da 799,56 Euro Tutarında bilirkişi masrafı yapmış olup müvekkilinin kaza nedeniyle uğradığı toplam maddi zararın 5.275,67 Euro’ya ulaştığını, müvekkilinin davacı kasko sigortası ile sigorta teminatı altına aldığı … plakalı araçta meydana gelen maddi hasara karşılık olmak üzere davacılardan …’a 07/05/2020 tarihinde 1.916,59 Euro tutarında hasar tazminatı ödeyerek hukuki sorumluluğunu yerine getirdiğini, müvekkili davacı …’ın, aracında meydana gelen maddi zarar nedeniyle kasko sigortasına başvurduğundan 300 Euro tutarındaki katılım payına katlanmak zorunda kalmış olduğunu, bunun yanısıra aracındaki hasarı tespit ettirebilmek için 799,56 Euro tutarında harcama yapmış olup kaza neticesinde 1.099,56 Euro daha maddi zarara uğradığını, müvekkili davacı sigorta şirketinin, sigortalısının uğradığı maddi zarara karşılık olmak üzere 1.916,59 Euro hasar tazminatı ödeyerek hukuki sorumluluğunu yerine getirdiğini, bu nedenle TTK m. 1472 uyarınca halefiyet hakkını elde eden müvekkili sigorta şirketinin, sigortalısının uğradığı kaza nedeniyle yaptığı harcamaları davalılardan rücuen tazminini talep etme hakkı doğduğunu, dava dışı … sevk ve iradesindeki … plakalı araç diğer davalı … adına kayıtlı olup diğer davalı … Sigorta A.Ş (Eski ünvanı … Sigorta A.Ş) tarafından 26/03/2019 tarih ve … nolu zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığını, davalı … sigorta A.Ş sigortalısına ait araç sürücüsü kazanın meydana gelişinde tamamen kusurlu bulunduğunu, kazanın ardıdnan müvekkil davacının uğradığı maddi zararın giderilmesi amacıyla davalılara gerçekleştirilen başvuruya istinaden davalılardan … Sigorta A.Ş (Eski Ünvanı … Sigorta A.Ş) tarafından davacı …’ın uğradığı maddi zararlarına karşılık olmak üzere 11/12/2019 tarihinde 5.932,16 TL tutarında kısmi bir ödeme yapıldığını, davacı …’ın bakiye maddi zararları ise karşılanmadığını, davalı … Sigorta A.Ş tarafından yapılan ödeme, ödeme tarihi itibariyle 894 Euro’ya karşılık geldiğinden müvekkili davacının gerçek zararının karşılanmadığını, yine müvekkili sigorta şirketi sigortalısının karşılanmayan bakiye zararlarına karşılık toplam olarak 1.916,59 Euro tutarında ödeme yapmış olduğundan ve gerek davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısı …’a yapılan 1.916,59 Euro tutarındaki ödemenin ve gerekse davacı …’ın katlanmak zorunda kaldığı 799,56 euro tutarındaki bilirkişi ekspertiz ücreti ile 300 Euro tutarındaki sigorta katılım payının da davalılarca tazmini gerekmekte olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; müvekkili tarafından sigortalısının aracında meydana gelen maddi hasar nedeniyle uğradığı toplam 1.916,59 Euro tutarındaki zarara karşılık gelen 1.916,59 Euro tutarındaki zarara karşılık gelen 1.916,59 Euro tutarındaki maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, avukatlık ücreti ve yargılama masraflarıyla birlikte davalılar …’tan ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen tahsilini ve müvekkilinin dava sonunda alacağını tahsil edebilme imkanı bulunması için davalı … adına kayıtlı olan … plakalı aracın kaydını ve davalının taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, müvekkili …’ın karşılanmayan 300 Euro tutarındaki zararına karşılık gelen maddi tazminatın davalılar … ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere … Sigorta A.Ş.’den kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda müvekkili … tarafından ödenen 799,56 Euro tutarındaki bilirkişi ücretinin yargılama gideri olarak kabulü ile kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarının “Rizikonun Gerçekleşmesi Halinde Sigortalı ve/veya Sigorta Ettirenin Yükümlülükleri” başlıklı B.I.maddesi gereğince, sigortalı ve/veya sigorta ettiren, rizikonun gerçekleşmesi halinde rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren en geç beş iş günü içinde sigortacıya bildirimde bulunmak yükümlülüğü altında olduğunu, dava dosyası incelendiğinde sigortalı davaya konu kazaya ilişkin rizikonun gerçekleştiği kaza tarihi itibariyle genel şartlarda belirtilen bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, söz konusu bu düzenlemenin emredici nitelikte olup davacı yanın işbu yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması nedeniyle meydana geldiğini iddia edilen zararın davacının, müvekkili sigorta şirketinden talep edebilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle haksız davanın reddi gerektiğini, Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartlarının “Rizikonun Gerçekleşmesi Halinde Sigortalı ve/veya Sigorta Ettirenin Yükümlülükleri” başlıklı B.I.-1.5 maddesi gereğince, sigortalı ve/veya sigorta ettiren, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının isteği üzerine rizikonun gerçekleşmesi nedenlerini ayrıntılı şekilde belirlemeye, zarar miktarıyla delilleri saptamaya ve rücu hakkının kullanılmasına yararlı, sigortalı ve sigorta ettiren için sağlanması mümkün gerekli bilgi ve belgeleri gecikmeksizin sigortacıya vermekle yükümlü olduğunu, davaya konu olayda davacının her ne kadar müvekkili sigorta şirketine başvuru yaptığını iddia etmiş ise de söz konusu başvuru süresinde yapılmadığı gibi, usulüne uygun da yapılmamış olduğunu, gerekli bilgi ve belgeler başvuru esnasında müvekkili sigorta şirketine sunulmadığını, yukarıda değinilen maddeler kapsamında sigortalı aracın müvekkili şirket tarafından incelenme imkanı tanınmamış olduğunu, bu nedenle ekspertiz ve hasar gözetimi imkanı verilmediğini, yani her ne kadar sigortalı davacı başvuru yaptığını iddia etmiş ise de; ilgili hasarın neden kaynaklandığını tam olarak ortaya koyamadığı gibi usulüne uygun başvuru yapılıp müvekkili sigorta şirketinin araç üzerinde inceleme yapılmasına olanak da tanınmamış olması nedeniyle davacı yanın davalı müvekkili sigorta şirketinden ek tazminat talep etme hakkı bulunmadığını, davaya konu kazada müvekkili sigorta şirketince sigortalanan aracın herhangi bir kusuru bulunmadığını, zira davacı yan her ne kadar davalı sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu belirtmiş ise de bu iddiasını salt davalının beyanına dayandırmakta olduğunu, kusur durumunun sadece buna dayanılarak ortaya konulması mümkün olmayıp, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak kazaya ilişkin görüntü ve kayıtlar da incelenmek suretiyle denetime elverişli bir şekilde kusur durumunu ortaya koyan bir rapor alınması gerektiğini, davanın trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkin olmakla davanın dayanağı bu haliyle haksız fiil olduğunu, haksız fiilden kaynaklı taleplerde talep eden karşı tarafın kusurunu ve kendi zararını ispat külfeti altında olduğunu, yukarıdaki bentte kusur durumuna ilişkin açıklama yapıldığını, zarar unsuruna gelince davacı yan her ne kadar kazadan kaynaklı yapılan ödemenin üzerinde bir zararının meydana geldiğini belirtmiş ise de işbu zararını ispatlayacak tatmin edici bir delil ortaya koyamadığını, davacı yanın da kabulünde olduğu üzere yapılan müracaat üzerine gerekli inceleme yapılarak 5.932,16-TL ödeme yapıldığını, davacının bunun üzerindeki zararını ispatlayamadığı gibi bunu ortaya koyacak yeterli bir delil de gösteremediğini, davacı yanın her ne kadar araçtan kasko sigorta şirketine 300 euro katılım payı ödediğini iddia ettiğini ödemişse de işbu talep sigorta teminatının dışında kalmakla buna ilişkin talebin müvekkili sigorta şirketinden istenilmesinin de mümkün olmadığını, ayrıca dava konusu miktarın harca esas değerinin TL olarak belirlenmesine rağmen talep kısmında bu miktarın TL cinsinden değerinin belirtilmemesi ve yapılan ödeme yokmuş gibi dava açılmasının taraflarınca kabul edilmediğini, davacı yanın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, meydana gelen olaydan sonra tespit yapılarak rapor alındığını belirtmiş ise de, müvekkili sigorta şirketinin yokluğunda tek taraflı olarak yapılan inceleme sonucu alınan raporun ve yapılan tespitin işbu davada delil olarak kabul edilmesi ve hükme esas alınması mümkün olmayıp sayın mahkemenizce tarafların katılımını sağlayacak bir biçimde inceleme yapılması gerekmekte olduğunu, davacı yanın da dava dilekçesinde ödeme yapıldığını doğrulandığını, davaya konu araca ait sigorta poliçesi incelendiğinde açıkça görülecektir ki müvekkili sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olacağı limitler belirlendiğini, davacı yanın işbu limitlerin üstünde bir bedeli davalı müvekkili sigorta şirketinden talep edebilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle kabul anlamına gelmemekle birlikte herhangi bir tazminatın mahkemece kabulü halinde müvekkili sigorta şirketinin ancak bu limitler dahilinde sorumlu olacağının kabul edilmesi gerektiğinin, yukarıda açıklanan nedenlerle; haksız ve yasal dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Sigorta poliçeleri, hasar dosyası, ekspertiz raporu, kaza tespit tutanağı, ödeme dekontu, fotoğraflar ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, 23/09/2019 tarihinde, davacı sigortacıya sigortalı, davacı … ‘ın sevk ve idaresindeki maliki bulunduğu … plaka sayılı araç ile davalı sigortacıya sigortalı, davalı …’ın maliki olduğu, dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçların çarpışması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle, … plaka sayılı araçta oluşan hasar tazminat tutarı, sigorta katılım payı ve ekspertiz ücretinin, davalılardan tahsiline ilişkin olduğu, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile … plakalı araçta meydana gelen hasar tazminat bedelini ve yapılan harcamaların tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Makine Mühendisi … ve Sigorta Uzmanı … tarafından hazırlanan 23/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…
1-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen sigorta poliçesinin Sigorta Konusunu oluşturan … plakalı otomobilin sürücüsü … olayda %100 oranında kusurlu olduğu,
2-Davacıya sigortalı … plakalı otomobil sürücüsü …’ın olayda kusursuz olduğu,
3-
Somut olayda bahsi geçenlerin dışında herhangi bir kimseye atfı kabil kusur imkânının bulunmadığı,
4-Davacı … … şirketine sigortalı … plaka numaralı otomobilin Almanya şartlarında hazırlanan ekspertiz raporuna tamamen uygun olarak gerçekleştirilmesi durumunda … şartlarında onarım bedelinin5.932,16 TL, Almanya şartlarında ise 3.110,59 Euro olduğu,
5-Davalı … Sigorta Şirketinin 11.12.2019 tarihinde 5.932,16 TL (=894,00 Euro) ödeme yaptığı,
6-Almanya şartlarında masraflar dahil KDV hariç 671,90 Euro – %19 KDV dahil 799,56 Euro ekspertiz bedeli uygun olduğu,
7-Tespit edilen tutarların tamamının, poliçe teminat limitlerini aşmadığı, hasarın yakın sebebinin Sigorta Sözleşmesi ile temin edilen risklerden olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 07/02/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
1-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen sigorta poliçesinin Sigorta Konusunu oluşturan … plakalı otomobilin sürücüsü … olayda %100 oranında kusurlu olduğu ve davacıya sigortalı … plakalı otomobil sürücüsü …’ın olayda kusursuz olduğu yönündeki kök raporda belirtilen tespit, görüş ve kanaatte herhangi bir değişiklik olmadığı
2-Dava konusu … plakalı taşıtın … şartlarında onarım bedelinin 5.932,16 TL, Almanya şartlarında ise 3.110,59 Euro olduğu, davalı … Sigorta Şirketinin 11.12.2019 tarihinde 5.932,16 TL (=894,00 Euro) ödeme yaptığı, Almanya şartlarında masraflar dahil KDV hariç 671,90 Euro – %19 KDV dahil 799,56 Euro ekspertiz bedeli uygun olduğu yönündeki kök raporda belirtilen tespit, görüş ve kanaatte herhangi bir değişiklik olmadığı…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraf vekillerinin itirazları değerlendirilerek, yeni bir bilirkişi heyetinden den rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Makine Mühendisi … ve Sigorta Uzmanı … tarafından hazırlanan 31/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “…
-Davalı taraf sürücüsü …’ın 100% oranında tam kusurlu, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu,
-Olay nedeniyle zarar gören …plakalı aracın orijinaline uygun onarımının ekonomik olduğu, ortaya çıkan gerçek zarar miktarının olay tarihi itibariyle 19.688,44-TL olarak hesaplandığı, Kusur oranı doğrultusunda bu meblağın tamamından davalı tarafın sorumlu tutulabileceği, söz konusu zararın iki nolu davalı sigorta 36.000-TL poliçe limitleri içinde olduğu, iki nolu davalı sigortanın 5.932,16-TL ödemede bulunmuş olduğu,
-Bir nolu davacı tarafın talebinin, kasko sözleşmesi gereği katılım payı olarak ödemiş olduğu 300-Euro ve araçtaki hasar tutarının tespiti için ekspere ödemiş olduğunu belirttiği 799,56-Euro tutarındaki (toplamda 1.099,56-Euro) bedele ilişkin olduğu, hasar bedelinin içerisinde olan 300-Euro bedelin olay tarihindeki TL karşılığının 1.890,81-TL olduğu, hasarın tespitine yönelik zorunlu gider 799,56-Euro ekspertiz ücretinin TL karşılığının 5.039,39-TL olduğu,
İki nolu davacı … Sigorta Şirketinin talebinin kasko sözleşmesi gereği ödemiş olduğunu ileri sürdüğü 1.916,59-Euro bedele ilişkin olduğu, ancak bu bedel hesaplanırken davalı sigorta şirketinin ödemiş olduğu 5.932,16-TL bedel karşılığının 894-Euro olarak alınmış olduğu, oysaki olay tarihinde bu bedelin Merkez Bankası Efektif Satış Kuruna göre 941,21-Euro bedele karşılık geldiği, arada oluşan 47,21-Euro değerin tenzilinden sonra geriye kalan hasar bedeli için ödenen (1.916,59 – 47,21 = 1.869,38-Euro) olay tarihindeki TL karşılığı 11.782,14-TL’den davalı tarafın sorumlu olacağı,
Yukarıda yapılan açıklamalar sonucu, Bir nolu davacı’nın talep edebileceği miktar için dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, İki nolu davacı … Sigorta Şirketinin talebinin ise sigortalısına ödeme yaptığı tarih olan 11.12.2019 tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davacı vekilince her ne kadar, dava dilekçesinde EUR olarak tazminat talep edilmiş ise de, Yargıtay 17. HD., 08/02/2021 T. 2019/2025 E.- 2021/925 K.”… Davacı sigorta şirketi sigortalısına USD para birimi üzerinden 10/10/2002 tarihinde ödeme yapıp bu tarih itibariyle de halefiyet ilkesi gereği sigortalısının haklarına sahip olmuştur. Davacının düzenlediği poliçe gereği USD üzerinden ödeme yaptığı; dava dışı sigortalı ile davalı arasında döviz üzerinden borç doğuran bir ilişki bulunmadığı ve TBK’nun 99. maddesi dikkate alınarak, ödeme tarihindeki kur bedelinden hesap edilecek ülke parası üzerinden, davalının sorumlu olduğu miktarın hüküm altına alınması gerektiği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddi isabetsiz olmuştur….” ilamı gereğince, ödeme ve dava tarihlerindeki TL. karşılığı üzerinden karar verilerek hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre alınan 31/10/2022 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, davalı sigorta şirketine sigortalı, davalı …’ın maliki bulunduğu … plakalı aracın dava dışı sürücüsü Süleyman Sakar’ın meydana gelen trafik kazasında, %100 oranında kusurlu olduğu, davalıların dava dışı sürücünün kusuru oranında meydana gelen zarardan sorumlulukları bulunduğu, bilirkişiler tarafından hesaplanan zararın nitelik ve miktar olarak davalı sigortanın teminat limiti kapsamında kaldığı, olay nedeniyle zarar gören … plakalı aracın orjinaline uygun onarımının ekonomik olduğu, davalı sigorta şirketinin 11/12/2019 tarihinde 5.932,16-TL. ödeme yaptığı, ödeme tarihi itibariyle bu bedelin EUR karşılığının (1 EUR. 6.4479-TL.) 920,01-EUR. olduğu, davacı sigortanın, sigortası kapsamında, meydana gelen trafik kazası nedeniyle, … plakalı araçta meydana gelen zarar bedelinin 3.110,59-EUR. olarak belirlendiği, 300-EUR katılım bedeli ve davalı sigortanın 920,01-EUR ödemesi mahsup edildiğinde kalan 1.890,58-EUR’unun davacı sigortanın sigortalısına ödeme tarihi olan 07/05/2020 tarihindeki TL. karşılığı (1-EUR. 7.8202-TL.) 14.784,71-TL.’nın davalılardan temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile talep edebileceği, davacı …’ın sigorta sözleşmesi gereği ödemiş olduğu 300-EUR. sigorta katılım bedelinin dava tarihindeki TL. karşılığı olan (1-EUR. 8.5842-TL.) 2.575,26-TL.’nı davalılardan temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edebileceği kanaatine varılarak, davacı sigorta şirketinin fazlaya ilişkin talebinin reddine, davalı …’ın 799,56-EUR ekspertiz bedeli talebinin dava tarihindeki TL. karşılığı olan 6.863,58-TL.‘nın yargılama gideri olarak kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı …’ın davasının kabulü ile 2.575,26-TL.’nin, davalı … A.Ş.’den 11/12/2019 tarihinden, davalı …’tan 23/09/2019 kaza tarihinden itibaren, yasal faiz uygulanmak suretiyle müştereken ve müteselsilen davalılardan (davalı sigorta şirketinden sigorta poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olacak şekilde) tahsili ile davacı …’a verilmesine,
2-Davacı …’nin davasının kısmen kabulü ile 14.784,71-TL.’nin davalı … A.Ş.’den 11/12/2019 tarihinden, davalı …’tan 23/09/2019 kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle müştereken ve müteselsilen davalılardan (davalı sigorta şirketinden sigorta poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olacak şekilde) tahsili ile davacı …’ne verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 1.185,85-TL. harçtan peşin alınan 340,69-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 845,16-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200-TL. vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) alınarak davacılara verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.589,34-TL. vekalet ücretinin davacı … den alınarak davalı … Sigorta A.Ş ye verilmesine,
6-Davacılar tarafından başlangıçta yatırılan 59,30-TL. başvurma harcı + 340,69-TL. peşin harç toplamı olan 399,99-TL.’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan 2.000-TL. bilirkişi ücreti + 294,20-TL. Tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 2.294,20-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 1.996,41-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) alınarak davacılara verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı … tarafından yapılan 6.863,58-TL. ekspertiz ücreti masrafı yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) alınarak, davacı …’a verilmesine,
9-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 2.000-TL. bilirkişi ücretinin kabul ve ret oranına göre 26,80-TL’nin davacı … den alınarak davalı … Sigorta A.Ş’ye verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360-TL. arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre 1.183,47-TL.’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde), 176,53-TL.’nın davacı … den tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı sigorta vekilinin yüzüne karşı, davalı …’ın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır