Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/819 E. 2021/877 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/819 Esas
KARAR NO:2021/877

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:24/12/2021
KARAR TARİHİ:28/12/2021

Mahkememizin 2021/811 E. Ve 2021/876 K. Sayılı dosyasından davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden davanın tefrikine karar verilmiş ve bu davalı hakkındaki dava mahkememizin yukarıdaki sırasına kaydı yapılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davacının 26.02.2020 günü saat 19.00 sularında, gerekli dikkat ve özeni gösterip ve yolu Kontrol ederek yaya geçidinden, yolun karşı tarafına geçmek istediği sırada, davalı “…”in kullandığı … plaka sayılı otomobilin hızlı bir şekilde gelerek ve hiç durmadan, fren yapmadan şiddetle kendisine çarptığını, çarpma nedeniyle davacının sağ kolunun bilek hizasından parçalı olarak kırıldığını, düşme esnasında başını da park halindeki başka araca çarptığını, Davalının kullandığı aracın … SİGORTA A.Ş. tarafından Zorunlu |Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalandığını, kaza sebebiyle davalı hakkında… Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, davalının aracıyla davacıyı “… Vakıf Üniversitesi Hastanesi”ne götürdüğünü, davacının koluna platin takıldığını, her türlü bakım, tedavi ve müdahaleye operasyona rağmen iyileşme olmadığını ve sağ kolunun sakat kaldığını,davacının”… Vakıf Üniversitesi Hastanesi’nde ücretli” olarak tedavi edildiğini, davalıların hiçbir maddi ve manevi desteği olmadığını, ayrıca davacının kaza nedeniyle iş gücü kaybı yaşadığını ve malul kaldığını, 22 aydanberi çoğu zamanını hastanelerde tedaviye gidip gelmekle geçirdiğini, kolundaki sakatlığın kalıcı olduğunu, sağ kolunun işlevini yerine getiremediğin ve mevcut hali ile devamlı acı-sızı ve ızdırap verdiğini, evli üç çoculu olan davacının, kazadan sonra iki yıla yakın zamandır yardım ve desteğe muhtaç hale geldiğini, maddi ve manevi yönden büyük kayıplara maruz kaldığını, maddi tazminat yönünden davalı … Sigortaya yapılan telefon ve yazılı başvurulardan bir sonuç alınamadığını, son olarak 13.09.2021 tarihli yazılı dilekçeyle “ İadeli Taahhütlü Mektup” … Sigorta şirketine gönderilerek, maddi zararın karşılanmasını istediklerini, 14.09.2021 tarihinde tebliğ edilen tazminat talebine bir karşılık verilmediğini, davacının maddi ve manevi zararlarının karışlanmadığını, trafik kazasından doğan, fazlaya ilişkin hak ve talepleri ve hesaplanacak tüm maddi zararları için (maluliyet,hastane tedavi masrafları, işten uzak kalma karşılıklarının hesap edilmesi) şimdilik 10.000.-TL belirsiz alacak maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ve 80.000.-TL.manevi tazminatın da, davalı … ile … Sigorta A.Ş.’den kaza tarihi itibariyle en yüksek avans faizi takdiriyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
HMK’nın 115/1. maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK’nın 138. maddesine göre Mahkemeler öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinde karar verir.
Arabuluculuk Kanunun 18/A- (Ek:6/12/2018-7155/23 md.) maddesi ” (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” Hükmünü içermektedir.
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A-1 maddesinde; bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu hükmü getirilmiştir.
Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir beyan bulunmadığı gibi dava dilekçesine arabuluculuk anlaşamama tutanağının eklenmediği, buna göre arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açıldığı, davanın TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu davalardan olduğu, bu nedenle dava şartının bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açılanan nedenlerle;
1-TTK’nın 5/A-1, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30 TL peşin ve 59,30 TL başvurma harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan bir yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır