Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/742 E. 2023/647 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/742 Esas
KARAR NO:2023/647

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:27/11/2021
KARAR TARİHİ:03/10/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/10/2020 tarihinde saat 22:00 sularında … sevk ve idaresinde olan … plakalı araç ile … …’ye çarptığını, söz konusu kazada davacı tarafın yaralandığını, kaza sonrası davacı tarafın … Devlet Hastanesine kaldırıldığını, davacı tarafın belinde ciddi sakatlık meydana geldiğini bu nedenle yaklaşık 1 yıl yatağa bağımlı kaydığını ve ciddi manevi buhran yaşadığını, sigorta poliçesi kapsamında olan … plakalı araç nedeniyle sigortaya başvurulduğunu, ancak herhangi bir sonuç alamadığını, …/… arabuluculuk dosya numarası ile başvuruda bulunulduğunu, ancak anlaşmaya varılamadığını, davacı tarafın eğilip doğrulmakta ve ufak hareketleri bile yapamadığını bildirerek maddi ve manevi zararların giderilmesi nedeniyle işbu davayı açtıklarını belirterek, 50.000,00 TL manevi tazminat, 1.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplam 51.000 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak taraflarına verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı … tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
Davalı … SİGORTA A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın karayolları trafik kanunu gereğince usulü yükümlülüğü olan başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeden dava açtığını, davanın usulden reddi gerektiğini, erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik hükümlerine uygun olarak maluliyet oranının tespiti için rapor alınması gerektiğini, Anayasa Mahkemesi’nin 17.7.2020 tarih, 2019/… Esas ve 2020/… karar sayılı kararının işbu uyuşmazlık bakımından dikkate alınmaması gerektiğini,
davanın kabul manasında olmayarak kusur oranının tespiti bakımından adli tıp trafik ihtisas dairesine gönderilmesi gerektiğini, kaza ile davacı tarafın sakatlığı arasındaki illiyet bağının ve davacı tarafın kazadan kaynaklanan maluliyetinin tespiti bakımından dosyanın adli tıp 3. İhtisas kurumuna sevk edilmesi gerektiğini, davacı tarafın talebine konu tedavi süresince ortaya çıkabileceğini, iş gücü kaybı ve bakıcı giderleri ve diğer tüm giderlerin tedavi kapsamında olduğunu ve ilgili mevzuat kapsamında SGK tarafından karşılanması gerekli işbu giderlerden davalı tarafın herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafça gelire ilişkin belge sunulması halinde tazminatın asgari ücret üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, tazminat hesaplamasının genel şartlarda belirlenen usul ve esaslara uygun olarak yapılması gerektiğini, davacı tarafların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerekli olduğunu, tazminat talepleri karayolları trafik kanunu ve trafik sigortası genel şartları gereğince teminat dışı kalan hallerden olduğundan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, dava tarihi öncesinde müvekkili şirkete yapılan başvurunun usulsüz olup geçersiz olduğunu, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olmasını ve ayrıca faizin yasal olması gerektiğini belirterek davanın esastan ve usulden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazanın, müvekkiline ait aracın şoförünün asli kusuruyla meydana geldiğini iddia ederek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğunu, dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, davacı tarafın talebi doğrultusunda yapılacak olan maddi tazminat hesaplamasıyla meydana gelen kaza nedeniyle bir yarar elde edilip edilmediği dikkate alınması gerektiğini, kusur incelemesi yapılırken eylemin yasa tüzük ve yönetmeliklere belirlenen kurallara aykırılığını saptamanın yeterli olmadığını, ayrıca hangi eylem ve davranışın zararı doğurduğu üzerinde durulması gerektiğini, bir eylem ve davranış kurallara aykırı olduğunu, talep edilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu tazminat hukuku gereği tazminat talep edenin alacağı tazminat ile zenginleşmemesini, önemli olanın manevi olarak tatmin olmasını sağlamasını, talep edilen tazminat ile maddi gelir elde etme amacının güdülmemiş olunmaması gerekli olduğunu belirterek, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİL VE GEREKÇE:
Poliçe,, hastane kayıtları, sağlık raporları, hasar dosyası, … … Ceza Mahkemesinin… Karar sayılı dosyası, SGK ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; 09/10/2020 tarihinde saat 22:00 sularında sürücü … sevk ve idaresinde olan … lakalı aracı ile müvekkili … … mahallesi … … cad. Civarında yolun karşısına geçerken sağına, soluna ve karşısına bakarak yol kontrolü yapmasına rağmen hızla gelen aracın müvekkiline çarptığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talep etmiş ise de … … Ceza Mahkemesinin… Karar sayılı dosyasında mevcut ifade tutanaklarına ve kaza anına ilişkin CD çözüm raporuna göre olayın iddia edildiği gibi değil , araç içi kaza olduğu, anlaşılmıştır.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
… Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılan müzekkere ile davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması neticesinde, 03.12.2021 tarihli cevabi yazı ile, davacıya rücuya tabi ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Mahkememizce alınan maluliyete ilişkin Adli Tıp Kurumu raporunda sonuç olarak; … ve … kızı 2002 doğumlu …’nün 09.10.2020 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının;A.03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında yapılan değerlendirme ile meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak;Gr 1 X (1Aa……15) A%19 E cetveline göre: % 14,3 (yüzdeondörtvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı; 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, hükümlerine göre değerlendirildiğinde Kas İskelet Sistemi, Tablo 1.3’e göre Kategori II, özür oranı % 8 olarak tespit edildiğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 8 (yüzdesekiz) olduğu, Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce aktüerya ve adli tıp uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden alınan raporda sonuç olarak; … Cumhuriyet Savcılığı 2020/48011 nolu Soruşturma dosyasında mübrez 12.12.2020 tarihli Bilirkişi Raporunda; Olayda; Davalı Sürücü …’nin Asli (TAM) kusurlu olduğu , Davacı …”nün kusursuz olduğu kanaatine varıldığı, Adalet Bakanlığı Adli tip Kurumu Başkalığının 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 2022/6762/1556 sayı, 23.03.2022 tarih ve 4097 Karar nolu Raporunda; 2002 doğumlu …’in 09.10.2020 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceğine mütalaa olunduğu, Davacı …’nün 09.10.2020 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası; 6 ay Geçici İş göremezlik dönem zararının 15.663,27 TL, ve %8 maluliyet oranına göre sürekli iş göremezlik / Efor kaybı dönem zararının 480.472,28 TL olmak üzere toplam zararının 496.135,55 TL olabileceği, SGK tarafından davacının geçirdiği trafik kazası nedeni ile kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığı, kişinin 09.10.2020 tarihli trafık kazasında yaptığı ve yapacağı SGK tarafından karşılanmayan sağlık harcamalarının takdiren toplam; 2.460,00-TL (yol refakat ve ilave ilaç pansuman vbg) olduğu, Bu tutar içinde davalılar tarafından karşılanan miktarın tenzili gerektiğini, kişinin bel ağrılarının artması sonrası ameliyatla omurgalarının stabilizasyonunun sağlanması gerekli olduğunda bu durumunun tazminatında yeniden değerlendirilebileceği, Kazaya karışan Minibüs, davalı … A.Ş. tarafından, Karayolları Trafik Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesinin tanzim edildiği ve sigorta poliçesinde davalı sigorta şirketi tarafından verilen üst limitin kişi başı ölüm ve sürekli sakatlık/ Sağlık giderleri teminatı 410.000,00 TL olduğu, Sorumluluk, temerrüt tarihi, manevi tazminat ve faiz türü gibi hukuki olgular konusunda takdir tamamen Sayın Mahkemeye ait olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davacı vekili dava dilekçesindeki 1.000,00 TL maddi tazminat talebini 07.12.2021 tarihli dilekçesi ile tedavi ve bakım giderleri için şimdilik 250,00 TL maddi tazminat, geçici işgöremezlik için şimdilik 250,00 TL, sürekli işgöremezlik için 500,00 TL olarak açıklamıştır.
Davacı vekilinin 20/06/2023 tarihli talep artırım dilekçesi ile; tedavi ve bakım giderleri talebini 100,00 TL’den 2.460,00 TL’ye, Geçici İş göremezlik talebini 100,00 TL’den 15.663,27 TL’ye, Sürekli İş Göremezlik talebini 800,00 TL’den 480.472,28 TL’ye artırarak toplam talebi 498.595,55 TL’ ye çıkardığını belirterek harç yatırmıştır. Davacı vekili 07.12.2021 tarihindeki beyan dilekçesini dikkate almadan dava dilekçesindeki taleplerini yeniden ayrıştırarak tedavi ve bakım giderleri talebini daraltmış, sürekli işgöremezliği ise yükseltmiştir.
Davacı vekili tedavi bakım giderini ayrıştırmadığından 03.10.2023 tarihli celsede ilk açıklama olan 250,00 TL’lik talep yarı yarıyadır demiştir. Davacının geçici ve sürekli işgörmezlik bakımından alacağı dava açılırken talep edilenden fazla olduğundan ve talep artırımı da yapıldığından açıklama dişkeçesindeki daraltma sonuca etkili olmamıştır. Reddedilen bakım giderleri bakımından ise ilk açıklama dilekçesi olan 250,00 TL’nin yarısı dikkate alınmıştır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, 09.10.2020 tarihinde … plakalı araçta, araç içi kazanın meydana geldiği, davalı …’nin aracın sürücüsü olduğu, davacının araçta yolcu konumunda olduğu, tescil kayıtlarına göre aracın malikinin ve işletenin diğer davalı … olduğu, söz konusu aracın zorunlu sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından 16.12.2019-16.12.2020 tarihlerini kapsar şekilde yapıldığı, dolaysıyla davalıların pasif husumet ehliyetinin olduğu, ceza dosyasında yer alan araç içi kamera CD çözüm tutanağı, davacı ve davalı … ifadelerine göre aracın aniden tümseğe girmesi nedeniyle davacı ve yanındaki diğer şahsın havaya zıplayarak sarsıldıkları, davacının daha sonra araç içerisinde yerde kıvranmaya başladığının anlaşıldığı, olay anında havanın yağışlı ve karanlık olduğu, yolda kasisler olduğu, sürücünün ani fren yaptığı, hızını yol ve hava şartlarına göre ayarlamadığı ve aniden sert firen yaptığının anlaşıldığı, ani ve sert fren sonucunda da davacının yaralanmasına sebebiyet verildiği, ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalıya tam kusur verildiği, her ne kadar davalılar tarafından , sürücünün kusuru olmadığı, kusura ilişkin bilirkişi raporu alınması gerektiği ileri sürülmüş ise de olayın gerçekleşme şekli ve davalılar tarafından da meydana gelen kaza ve netice bakımından davacının somut bir kusurundan bahsedilmediği, soyut olarak kusur izafesinde bulunulduğu, dosya kapsamına göre kusurun mahkememizce de değerlendirilebileceği, bu nedenle kusura ilişkin bilirkişiden rapor alınmadığı, olayın gerçekleşme şekli ve davalılar tarafından davacının somut bir kusurunun varlığının iddia ve ispat edilememesi nedeniyle, davalı sürücünün hava ve yol şartlarını dikkate almadan seyrederken ani fren yapması sonucunda meydana gelen olayda ve neticede davacının bir kusurunun olmadığının, dava konusu araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun değerlendirildiği, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görüldüğünden, davalıların aracın işleteni, sürücüsü ve ZMM Sigortacısı olduğu, kaza tarihinde poliçe limitinin 410.000,00 TL olduğu, maddi tazminat bakımından davalı sigortacının sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğu, alınan ATK maluliyet raporuna göre davacının sürekli işgöremezlik oranının %8 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin ise 6 ay olduğu, hesaba ilişkin alınan bilirkişi raporuna göre, davacının geçici işgöremezlik zararının 15.663,27 TL, olduğu, sürekli iş göremezlik zararının 480.472,28 TL olduğu, SGK tarafından davacının geçirdiği trafik kazası nedeni ile kendisine herhangi bir ödeme yapılmadığı, SGK tarafından karşılanmayan sağlık harcamalarının takdiren toplam 2.460,00-TL olduğu, alınan ATK raporuna göre davacının sürekli yada geçici bakıma muhtaç durumda olmadığı, davacının 03.10.2023 tarihli celse beyanına göre bakıcı gideri talebinin 125.00, TL olduğu, davacının bilirkişi raporu ile hesaplanan tutar kadar alacaklı olduğu, değerlendirilmekle davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 480.472,28 TL sürekli iş göremezlik+15.663,27 TL geçici iş göremezlik+ 2.335,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 498.470,55 TL maddi tazimatın davalılar( davalı … A.Ş. yönünden 410.000,00 TL sigorta limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ) … ve …’dan kaza tarihi olan 09.10.2020 tarihinden itibaren, davalı … A.Ş. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve bakıcı gideri talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat bakımından tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, kusur durumu, meydana gelen neticenin ağırlığı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma durumu gibi hususlar gözetilerek davacının manevi tazminat talebinin; davalılar … ve … yönünden kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 09.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, davalı … A.Ş. yönünden ise manevi tazminatın poliçe kapsamı dışında olması nedeniyle reddine, karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat bakımından sigorta şirketi yönünden dava tümden ve farklı nedenle reddedildiğinden, sigorta şirketi yararına ayrı vekalet ücretine, yine davalı sigorta şirketi yönünden maddi tazminat talepleri bakımından sigorta limiti gözetilmediğinden bu davalı için ayrıca vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 480.472,28 TL sürekli iş göremezlik+15.663,27 TL geçici iş göremezlik+ 2.335,00 TL tedavi gideri olmak üzere toplam 498.470,55 TL maddi tazimatın davalılar( davalı … A.Ş. yönünden 410.000,00 TL sigorta limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ) … ve …’dan kaza tarihi olan 09.10.2020 tarihinden itibaren, davalı … A.Ş. yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve bakıcı gideri taleplerinin reddine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin; davalılar … ve … yönünden kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 09.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, davalı … A.Ş. yönünden reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 35.416,72-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 870,96-TL ve 8.498-TL ıslah harcının mahsubu ile eksik alınan bakiye 26.047,76-TL karar ve ilam harcının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yatırmış olduğu 870,96-TL peşin, 8.498-TL ıslah harcı ve 59,30TL başvurma harcı olmak üzere toplam 9.428,26-TL nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 6.302,20-TL yargılama masrafının ret ve kabul oranına göre 5.956,12-TL sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
6- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13.maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince Adalet Bakanlığı Bütçesinden Arabulucuya ödenen 1.320-TL ücretin davanın kabul ve ret oranına göre 1.247,51-TL’sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak, kalan 72,48-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Kabul edilen maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 75.785,88-TL vekalet ücretinin davalılardan ( … Anonim Şirketi 63.4000,00 TL’sine kadar sorumlu olmak kaydıyla ) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900-TL vekalet ücretinin davalılardan … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9- Reddedilen Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
10- Reddedilen Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı … Anonim Şirketi’ne verilemesine,
11-Reddedilen bakıcı gideri bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 125,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak ret sebebi aynı olduğundan eşit bir şekilde kendisini vekille temsil ettiren davalılar … ve … Anonim Şirketi’ne verilmesine,
12-… Anonim Şirketi yönünden reddedilen maddi tazminat bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
13- Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır