Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/603 E. 2023/455 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2021/603 Esas
KARAR NO:2023/455

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:29/09/2021
KARAR TARİHİ:07/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davacı taraf Cari Hesap Ekstresinden dolayı borcundan dolayı ….İcra Dairesi 2021/… Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı taraf icra dosyasına haksız itirazda bulunduğunu Mahkememize dilekçeye ek olarak sundukları Cari Hesap Ekstresi ve faturalardan görüleceği üzere belge mündericatına ilişkin bir itiraz söz konusu olmadığını, ilgili belgeler ile davalının borcunun sarih olduğunu, bu nedenle davalının borca itirazı yersiz olup usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı, icra dosyasına itiraz dilekçesinde “benim dosyada adı geçen firma ve kişilerle bir ticaretim olmamıştır… Firma ile ticaretim yoktur.” şeklinde iddialar beyan ettiğini, keza müvekkili firma ile davalının sürekli bir ticareti olduğunu, nitekim davalının, 08.02.2021 tarihinde 24.790,00 TL müvekkil hesabına EFT yaptığını, dekonttan da anlaşılacağı üzere davalı tarafın iddiasının aksine; müvekkili ile davalının ticaretleri var olduğunu, dekontun açıklama kısmına da “metin basum 24.800 TL’lik fatura ödemesi” şeklinde beyanı bulunduğunu, bu sebeple Cari Hesaptan kaynaklanan eksik kalan tutar blan 28.740,88 TL icra takibi başlatıldığını, anılan tüm nedenlerle haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamını, davalının kötü niyetli itirazları nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, itirazın iptali davasıdır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”6100 Sayılı HMK’nın 2.maddesinde ise Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmünü haizdir.
TTK hükümlerine göre, nisbi ticari davanın varlığından söz edilebilmesi için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerekir.Bu iki koşuldan birinin olmaması halinde ortada bir ticari davanın varlığından bahsedilemez. Başka bir deyişle yasada ifade edilen iki koşulun aynı anda gerçekleşmesi zorunludur.Taraflardan birinin tacir olması durumunda ticari işten bahsedilebilirse de, ticari davanın mevcut olduğundan söz edilemez.
İstanbul Bam 37.Hukuk Dairesinin 2022/209 E., 2022/2455 K., 20/10/2022 tarihli ilamında, “… Vergi Dairesi Müdürlüğünün 21/05/2021 tarihli cevabi yazısında davalının ikici sınıf tüccar olduğunu, işletme hesabına göre defter tuttuğu, uyuşmazlık konusu yıla ait gelirinde VUK 177/1. Maddesinde bildirilen sınırı aşmadığı bildirilmiş olup, mahkemelerce usulüne uygun şekilde oda ve sicil kaydı ilişkin yeterli araştırmanının yapılmadığı, vergi müdürlüğünce müzekkere ekinde gönderilen vergi beyannamelerine göre davalının birinci sınıf tüccar olmasını gerektirecek tutarda alım ve satımının bulunmadığı tespit edilmiş olup, bu haliyle davalının tacir olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı ve esnaf olarak kabulü gerektiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın da mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığı anlaşılmakla, takibinin ilamsız takip olmasına göre uyuşmazlığın, …. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.” gerekçesi ile davalı ikinci sınıf tüccar olsa da, VUK 177/1.maddesinde belirtilen sınırları aşmaması nedeniyle esnaf olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
… Vergi Dairesi’nin 13/06/2022 ve 05/06/2023 tarihli cevabi yazısı ile davalının VUK 177/1 sınırlarını aşmadığı, ikinci sınıf tüccar sınıfına dahil olduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen 07/06/2022 tarihli yazı cevabı ile davalının ticaret sicil kaydının bulunmadığı belirtilmiş olup, davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ve sunulan deliller kapsamında uyuşmazlığın, TTK 4. maddede belirtilen, mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, aynı maddede dayanağını bulan nispi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı görülmektedir. HMK 114. Maddesinde; mahkemenin görevli olması hususunun dava şartı olarak belirtildiği, HMK 115. maddesinde de, dava şartlarının, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceği açıklanmakla yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK. 4. ve 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Uyuşmazlığın niteliğine göre dava tarihi nazara alınarak davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiği Mahkememizin GÖREVSİZ olduğu anlaşılmakla HMK 114/1 c ve 115/2 maddesi gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde RESEN, HMK’nın 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde gider avansının ilgili mahkeme veznesine aktarılmasına
Davacı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır