Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/487 Esas
KARAR NO:2021/531
DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/08/2021
KARAR TARİHİ:02/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili 19/02/2021 günü yaya olarak bulunduğu esnada, kavga eden şahıslar gördüğünü ve şahısları ayırmaya çalıştığı esnada … Caddesi üzerinde … Cad. İstikametinden … Caddesi istikametine giden ve plakası tespit olunamayan hafriyat kamyonu müvekkiline çarptığını, müvekkilinin sol bacağı ve sol bacağının üzerinden geçerek olay yerini terk ettiğini müvekkilinin söz konusu kazada hiçbir kusurunun olmadığını, müvekkili kendisine çarparak kaçan hafriyat kamyonu şoförünün tespiti halinde şahıstan şikayetçi olduğunu bildirdiğini, mezkur olaya ilişkin olarak … CBS’nin … soruşturma numaralı dosyası üzerinden soruşturma başlatıldığını, 15/04/2021 tarihinde sanık hakkında zamanaşımı bitimine kadar daimi arama kararı çıkarıldığını, sigortalının tespit edilmemesi nedeniyle müvekkili sürekli ve geçici iş göremezliğine ilişkin uğramış olduğu zararı gidermek amacıyla 05/07/2021 tarihinde davalı kuruma başvurulduğunu ve başvurunun reddedildiğini, fazlaya ilişkin talep , hak, alacak, dava ve sair her türlü yasal haklarının saklı kalması kaydıyla yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın kabulünü, müvekkilin geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle uğramış olduğu geçici ve sürekli işgöremezlikten kaynaklı tazminat taleplerine ilişkin olarak 6100 sayılı HMK’nın 107.maddesine göre belirlenecek maddi tazminat talepleri için şimdilik 1.000-TL’nin kuruma yapılan başvuru tarihi olan 05/07/2021 tarihinden itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretleriyle birlikte davalı kurumdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı kurum üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
1-09/12/2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5’inci maddesinden, sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
Madde 5/A-(1) Bu Kanunun 4. maddesinde verdiğinde kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şarttır.
Yine 7155 sayılı kanunun 22. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3’ncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.” cümlesi ile arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur.
Yine 7155 sayılı kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Kanunun Dördüncü bölümünden sonra gelmek üzere; “Dava şartı olarak Arabuluculuk” başlığıyla eklenen Beşinci Bölüm ve maddeye göre;
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A-(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
2)Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Somut olayda, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin dava dilekçesinde yer almadığı, davacı vekiline, bu hususa ilişkin ihtarlı hazırlık tutanağı gönderildiği, davacı vekilinin, 09/08/2021 tarihli dilekçe ile “…sehven arabuluculuk dava şartı yoluna başvurulmadığından, huzurdaki davanın usulden reddine karar verilmesini…” talep ettiği görülmüştür.
Dava dilekçesinde, davacı yanın son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin sunulmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2.maddesi uyarınca , davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 59,30-TL harç dava açılırken peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Mahkememize hitaben yazılmış, Mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/09/2021
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır