Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/428 E. 2022/293 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/428 Esas
KARAR NO : 2022/293

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/07/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Dairesi … E. sayılı dosyası ile ilamsız takiplerde haciz yolu ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalının itirazı üzerine söz konusu takibin icra dairesince durdurulmuş olduğunu, davalının icra takibine bulunduğu itirazları hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflarınca dava şartı olduğundan bahisle …Arabuluculuk Bürosuna …  dosya numarası ve… başvuru dosya numarası ile başvurulmuş olduğunu ve anlaşamama yönünde arabuluculuk son tutanağı düzenlenmiş olduğunu, takip konusu alacağın bir para borcu olmasından mütevellit somut olayda HMK 6. maddesinde düzenlenen genel yetki kuralı değil TBK 89. Maddesindeki özel yetki kuralını nazara alarak para borçlarında borcun ifa yerinin yetkili olacağı değerlendirmesini de ayrıca yapmak gerektiğini, öte yandan taraflar arasında imzalanmış sözleşmede uyuşmazlıkta yetkili organın İstanbul mahkemeleri olacağının akdedilmiş olduğunu, alacaklı olan müvekkili şirketin ödeme zamanındaki yerleşim yerinin …Mah. … Cad. No:… Kağıthane / İstanbul olduğundan, yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul İcra Müdürlükleri olduğunu, davalı borçlunun icra takibine hak düşürücü süreye uymayarak usul ve yasaya aykırı itirazlarda bulunmuş olduğunu, davalının müvekkili şirketin dağıtımını sağladığı elektriği abonesiz, kaçak kullanımına ilişkin ilgili memurlar tarafından tutanaklar tutulmuş ve faturalar kesilmiş olduğunu, söz konusu fatura tutarları bakımından davalı/borçlu aleyhine icra takibi başlatılmış olsa da bu takip borçlunun itirazı üzerine durdurulmuş olduğunu, dava konusu alacağa ilişkin tüm bilgi ve belgeler ile davalının fatura ve kaçak elektrik borcuna istinaden tutulan tutanakların müvekkili şirketten celbini talep ettiklerini, davalının ilamsız takibe niteliğinden ötürü bir itiraz dilekçesi sunarak alacaklının alacağına kavuşmasını engellemekte ve bu sayede zaman kazanmaya çalışmakta olduğunu, davalının icra takibine hak düşürücü süreye uymayarak usul ve yasaya aykırı itirazıyla borcundan kurtulmaya çalışmakta olduğunu, bu doğrultuda hukuki hakları kötüniyetli ve haksız yönde kullanmakta olduğunu, hal böyle iken haksız ve kötüniyetli itirazın hükümden düşürülmesi hukukun ve hakkaniyetin bir gereği olduğunu, açıklanan tüm nedenler ve toplanacak delillerin borçlunun itirazının yerinde olmadığını göstereceğini, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın kabulünü, İstanbul … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaliyle takibin takip talebindeki şartlarla devamını, davalı yanın %20’den aşağı olamamak kaydı ile icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmamış olduğunu, her ne kadar icra takibinde yetkiye itiraz edilmese de açılan itirazın iptali davasında mahkememizin yetkisinin bulunmamakta olduğunu, müvekkilinin adresinin “… Mah. …Yolu Cad. 28 … Res… Blk K:.. D:204 Esenyurt / İstanbul ” olduğundan ötürü işbu davaya bakmakla yetkili mahkemenin Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, bu nedenlerle mahkememizce dosyanın esasına girilmeden yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak işbu icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olduğundan yasal süresi içerisinde taraflarınca borca itiraz edilmiş olduğunu ve takibin durdurulduğunu, davacının bu kez de itirazlarının iptali ve takibin devamı için huzurdaki haksız davayı ikame etmiş olduğunu, davacı tarafın dava dilekçelerinde müvekkili şirket aleyhinde hukuki haklarını kötü niyetle kullandığına ilişkin iddialarının tamamen soyut ve subjektif olup maddi dayanaktan yoksun ve yersiz olduğunu, müvekkili şirketin icra takibine konu olacak herhangi bir borcu veya böyle bir borç oluşturacak herhangi bir eyleminin söz konusu olmadığını, Ticaret Sicili Gazetesi’nde görüleceği üzere müvekkili şirketin işbu davaya konu adreste hiç bulunmamış olduğunu, müvekkili şirketin bu adreste hiç bulunmadığı gibi şirkete ait herhangi bir işin icrası amacıyla veya başkaca bir nedenle de bu adresin kullanılmamış olduğunu, bu icra takibine konu düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağının tamamen mesnetsiz ve haksız çıkar sağlamaya yönelik gerçek dışı iddialar olduğunu, müvekkili şirketin kaçak elektrik kullanmasını gerektirecek yahut buna neden olacak hiçbir durumu ya da gerekçesinin olmadığını, davacı kurumun kaçak elektrik ile mücadele ederken adil davranması gerektiğini, ancak davacı tarafın, müvekkili şirketin herhangi bir şekilde bulunmadığı bir adres üzerinden böyle bir icra takibi yapmaya çalışmasının ve dava açmasının hakkaniyetten ve adil davranıştan tamamen uzak olduğunu, davacı tarafça müvekkili şirkete haksız olarak borç yükletilmek istenilmiş olduğunu,

müvekkili şirketin davacı tarafından aleyhine başlatılan icra takibinde belirtilen adreste bulunmadığı faaliyetinin olmadığı ve haliyle de icra takibe konu borçlu olarak değerlendirilmesinin de mümkün olmayacağının gözükmekte olduğunu, ayrıca kaçak elektrik kullanım tutanağı üzerinde müvekkili şirketin yetkililerine ait herhangi bir imzanın da bulunmamakta olduğunu, bu yönüyle de açılan icra takibinın ve huzurdaki davanın mesnetsiz olduğunu, tutanaklar üzerinde yapılacak imza incelemesi neticesinde de bu durumun ayrıca ispat olunacağını, işbu sebeplerle açılan davanın reddi gerekmekte olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkisizlik yönüyle usulden reddine karar verilmesini, müvekkilinin takip ve dava konusu borçla bir ilişiğinin bulunmaması sebebiyle davanın esastan reddini, davacı aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına çarptırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı, fatura, dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm deliller toplanmıştır.
İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine kaçak elektrik tutanağına dayalı olarak asıl alacak, işlemiş faiz ve faizin KDV olmak üzere toplam, 50.479,55-TL. üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %16,80 gecikme faizi ve fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal yedi günlük süre içerisinde borcun tamamına itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Davalı borçlu, kaçak elektrik tüketimine konu tutanağa konu adreste faaliyetinin bulunmadığını, tutanak üzerinde şirket yetkililerine ait imzanın da bulunmadığını, bu nedenle borçlu olmadığı savunmasında bulunmuştur.
Davaya konu, 15/09/2014 tarih, … seri numaralı kaçak elektrik tutanağı incelendiğinde, tutanağın …Belediyesi adına düzenlendiği, tutanağa, … Belediyesi tarafından, 07/04/2015 tarihli dilekçe ile “…tutanağın düzenlendiği yerin belediyeye ait olmadığı,…Belediyesi …’ye ait …İnşaat firması şantiyesi tarafından kullanıldığının tespit edildiği…” beyanı ile itiraz edildiği, davacı şirketin 16/05/2015 tarih 758 sayılı komisyon raporu ile tutanak isminin …Ltd.Şti.olarak düzenlenerek isim değişikliği yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava dışı …’ye yazılan müzekkereye, 29/12/2021 tarihli cevap ile tutanağa konu adreste, “….Abone Bilgi Sistemi ve Arşiv kayıtlarında yapılan tetkik sonucunda ilgili adreste …Ltd.Şti.’ne ait şantiye aboneliğinin bulunmadığı..”’nın bildirildiği görülmüştür.
Dava dış…Belediyesi’ne yazılan müzekkere ile tutanağa konu yerin davalı şirketin kullandığına dair bilgi ve belgeler talep edilmiş ise de, 12/04/2022 tarihli cevap ile “….arşiv kayıtlarının tetkikleri sonucunda … Taahhüt İnşaat Tic.San. Ltd.Şti.’ne ait herhangi bir belge ve evrak kaydı bulunmadığının….” bildirildiği görülmüştür.
Dava dışı …’ye yeniden yazılan müzekkereye, 12/04/2022 tarihli cevap ile ,”…. Bahse konu alanın … Ltd.Şti.tarafından şantiye alanı olarak kullanıldığı ve işin geçici kabulünün 02/03/2007 tarihinde, kesin kabulünün ise 29/04/2008 tarihi itibariyle onaylandığı..” bildirilmiş olmakla ekinde gönderilen sözleşme incelenmiş, taraflarının “… ve … Ltd.Şti.”, sözleşme tarihinin 01/03/2006 olduğu görülmüştür.
Davalı şirketin, kuruluş ilanının Ticaret Sicil Gazetesinin 25/08/2011 tarih …sayı numarası ile yayınlandığı ve şirket adresinin “…Mah…cad. …Bulvarı …Apt. No:.. Beylikdüzü/İstanbul”, şirketin, Ticaret Sicil Gazetesinin 19/12/2017 tarih …sayı numarası ile yayınlanan güncel adresinin ise “…Zafer Mah….yolu CAd. 28…C Blok. K:..D:204 Esenyurt/İstanbul” olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu, 15/09/2014 tarih, … seri numaralı kaçak elektrik tutanağının, dava dışı … Belediyesi’nin beyanı üzerine, 16/05/2015 tarih 758 sayılı komisyon raporu ile tutanak isminin …Ltd.Şti.olarak değiştirildiği, tutanak adresinde, davalı şirketin şantiye alanı bulunduğu ve bu adresin davalı yanca şantiye alanı olarak kullandığına ilişkin, dava dışı …in beyanı dışında, herhangi bir belge, bilgi buna ilişkin delil sunulamadığı anlaşılmakla, (İstanbul BAM 16. HD.,15/11/2018 T. 2017/1168 E.-2018/2461 K. ) ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 80,70-TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 609,67-TL. harcın mahsubu ile fazla alınan 528,97-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.362,34-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktara göre kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.