Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/404 Esas
KARAR NO:2023/871
DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/06/2021
KARAR TARİHİ:28/11/2023
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/06/2019 tarihinde sürücü (dava dışı) … sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla müvekkiline ait … plakalı araca asli ve tam kusurlu olarak carpmış ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, 22/06/2019 kaza tarihinde tutulan kaza tespit tutanağında, kazanın oluşumunda kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü …’un asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise bu kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmakta olduğunu, 22/06/2019 tarihli kaza neticesinde müvekkilinin aracında meydana gelen araç mahrumiyet zararının tespiti için eksper …’a dosya teslim edildiğini ve eksper dosyaya tespit raporunu sunduğunu, raporda da görüleceği üzere müvekkilinin aracında 12.500,00 TL mahrumiyet zararı tespit edildiğini, zincirleme trafik kazasına karışan ve müvekkilinin aracının aracını kullanamamasından ötürü zarara uğramasına sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihi ile maliki ve işleteni … olduğunu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda, müvekkilinin aracında kaza sonrası meydana gelen zararların kazaya sebebiyet veren kusurlu aracın malikinden haksız fiil hükümlerine göre tahsil edilmesine karar verilmesi gerektiğini, ilgili araç kaza tarihini kapsar şekilde 63282081 poliçe numarası ile… Sigorta A.Ş’nin teminatı kapsamında olduğunu, müvekkilinin uğramış olduğu ikame araç bedelinin tazmini için sayın mahkemenize başvuru zorunluluğu hasıl olduğunu, yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda, müvekkilinin aracında kaza sonrası meydana gelen hasar, değer kaybının ve araç mahrumiyet bedelinin kusurlu aracın malikinden haksız fiil hükümlerine göre karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin kaza sonrasında meydana gelen hasarın giderilmesi için aracını servise bırakmak zorunda kaldığını, bu süreç içerisinde aracını kullanamadığını, işbu sebeple sadece davalı …’nin sorumluluğu bulunmak üzere araç ikame bedeli talep zorunluluğu hasıl olduğunu, araç ikame bedeline dair ekspertiz raporuna istinaden ödenen bedelin de davaya sebep olan davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, zira söz konusu raporun düzenlenmesi zararın tespiti amacıyla zorunlu olduğunu, i alacağın taraflar arasında belirsiz ve çekişmeli olması nedeniyle araç mahrumiyet zararı taleplerinin bilirkişi marifetiyle tespiti ile araç mahrumiyet zararı taleplerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda taleplerinin HMK m. 107 uyarınca arttırmak üzere şimdilik 100,00 TL araç mahrumiyet zararı taleplerinni bulunduğunu, yukarıda bulunan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İkame edilen davaya karşı zamanaşımı itirazında bulunduklarını, haksız fiillerde dava açma süresi iki yıl olduğunu, dava iki yıllık süre dolduktan sonra açılmış olduğundan davacının tüm talepleri zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava dilekçesinde kazanın meydana gelmesinde davalı müvekkil şirkete ait … plaka sayılı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu iddiasını kabul etmediklerini, kazanın oluşumu ve tespit tutanağı incelendiğinde davacı tarafın araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, bu sebeple davacı tarafın kusura ilişkin iddialarını kabul etmediklerini, zincirleme gerçekleşen bir kazada kusurun sadece bir araç sürücüsünde olduğu iddiası kabul edilebilir olmadığını, diğer bir husus araçta meydana gelen hasar sebebiyle davacıya ait aracın 5 gün tamir için serviste kaldığı iddiasına ilişkin olarak ise olayın meydana gelişi kaza sonucu araçta sadece aracın ön konsülünde boyasında küçük sıyrıklar oluşmuş olduğunu, davacının aracının 5 gün serviste tamir için beklemesi imkansız olduğunu, yapılacak inceleme ile tamir süresinin belirlenmesini talep ettiklerini, dosyaya sunulmuş olan eksper raporunu kabul etmediklerini, dosyaya sunulmuş olan resimlerden görüleceği üzere kaza önce araçta zaten var olan araç hasarlarıda iş bu süre içerisinde yaptırıldığını, resimlerden anlaşılacağı gibi daha önceden çatlak olan araç ön camının değiştirilmesi, aracın ön kısmında kazadan dolayın küçük birkaç çizik olduğu halde aracın tüm ön konsülü cam vs.dahil hepsi tamir edildiğini, iş bu kaza sebebiyle oluşan hasarın tamir süresinin 1 günü geçmeyeceği ortada iken aracın serviste tamir için 5 gün kaldığı iddiasını kabul etmediklerini, araçta daha önceden var olan hasarlara ilişkim bakım sürelerininde eklenilmesi kabul edilir olmadığını, ayrıca ekspertiz raporunda davacı aracının günlük 2.500 TL gelir getirdiğine ilişkin ve aracın 5 gün x2.500 12.500 TL, kullanamamadan dolayı zarar hesap edilmiş olup günlük 2.500 TL. hesaplamayı kabul etmediklerini, iş bu aracın masraflar çıkarıldıktan sonra 2.500 TL. gelir getirmesi imkansız olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİL VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası ndeniyle davacının aracının çalışamaması nedeniyle meydana gelen kâr kaybı zararına ilişkin tazminat davasıdır.
Kaza tespit tutanağı, dava dışı sigorta şirketlerinde oluşturulan hasar dosyası, trafik kayıtları, servis faturası, ekspertiz raporu ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Davacı, 22/06/2019 tarihinde davalının … plakalı aracıyla kendisine ait … plakalı araca asli ve tam kusurlu olarak çarptığını, davalının asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını, kaza nedeniyle meydana gelen araç mahrumiyet zararının tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile uğranılan kâr kaybı bedelini tespiti noktalarında toplanmakta olup, kusur oranı ve tazminat miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak;Davalı … San. Tic. Ltd Şti’nin maliki olduğu … plakalı araç sürücü …’un, 22.06.2019 tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun Madde 84/j ile Karayolları Trafik Yönetmeliğinin Madde 157/a-10’da belirtilen asli dardan “Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama,” kusuru nedeniyle %100 kusurlu olduğu; davacı … Ltd. Şti.’nin maliki olduğu … Plakalı otobüs sürücüsünün kazasının meydana gelmesinde, atfı kabil bir kusurunun olmadığı, … plakalı aracın hasarlı bölgelerinin ön kısımlarında ön cam ve ön tampon kısımlarında olması ve hasarın kısmi hasar olarak değerlendirileceği, düşünüldüğünde, hasar tarihinden itibaren onarımının yapılması için 5 gün onarım süresinin yeterli olacağı, dava konusu … plakalı otobüsün tüm gider ve amortisman pay düşüldükten sonra, hesaplanan günlük ortalama net kazanca göre 5 (beş) günlük kazanç kaybının 5.875,36TL olacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davalı tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de kaza tarihinin 22.06.2019 tarihi olduğu, davanın ise 22.06.2021 tarihinde açıldığı buna göre 6098 sayılı yasanın 72/1 maddesi ve 2918 sayılı yasanın 109/1 maddesi kapsamında 2 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından, davalının zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir. Tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizce de davalı ait … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı aracın halk otobüsü olarak kullanıldığı, davacının, bilirkişi tarafından hesaplanan tamirde kalma süresi ve net kazancı ile toplamda 5.875,36-TL.kazanç kaybının bulunduğu, anlaşılmakla, davacının davasının kabulü ile 5.875,36 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile 5.875,36 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 401,35 TL karar ilam harcından dava açılırken alınan 59,30 TL peşin harç+ 100,00 TL ıslah harcı toplamı olan 159,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 242,05 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 100 TL ıslah harcı ve 59,30 TL peşin harcın toplamı olan 218,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.876,36 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 147,60 TL tebligat+müzekkere gideri, 323,91 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.971,51 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320 TL Arabuluculuk ücretinin; davalı taraftan alınarak, hazineye irad kaydına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/11/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır