Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/358 E. 2022/699 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/358 Esas
KARAR NO :2022/699

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:03/06/2021
KARAR TARİHİ:11/10/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin taşeronu olan davalı şirketin personeli …’ın davacı ve davalı aleyhine …. İş Mahkemesi’nin … Esas sayısı ile işe iade davası açtığını, bu davadan kaynaklı olarak cebri icra tehdidi altında davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına ödenen 18.433,09TL’nin, davalı tarafından davacıya, ödeme tarihi olan 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğini, taraflar arasında 22.09.2014 tarihli “Destek Hizmeti Alım Sözleşmesi”nin imzalandığını, sözleşmenin 14. maddesinde işçilerin mali sosyal ya da özlük haklarının yerine getirilmemesinden yüklenici firma olan davalının sorumlu olduğunun düzenlendiğini, mahkeme kararlarında İş Kanunu m. 2 çerçevesinde müşterek müteselsil sorumlu tutulmaları ve davalı şirketin icraya ödeme yapmaması nedeniyle ödeme yapıldığını, sözleşme gereğince davalı şirket personellerinin mali sosyal ve özlük haklarının yerine getirilmesinden davalı sorumlu olduğundan ödenen miktarın rücuen tahsili için işbu davanın açıldığını beyan etmiş ve fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davacı tarafından ödenen 18.433,09TL’nin ödeme tarihi olan 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankası’nın kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalıştırılan işçiye yapılan ödemenin rücuan tahsili davasıdır.
Taraflar arasında imzalanan 22.09.2014 tarihli Destek Hizmeti Alım Sözleşmesi incelendiğinde; sözleşmenin konusunun bina, araç, gereç, tesisat bakımı, kreş, yiyecek içecek sunumu gibi yardımcı işlere ilişkin olduğu, 14/1 maddesinde, yüklenicinin sözleşme kapsamında çalıştırılacak personele karşı yürürlükteki mevzuat çerçevesinde bağımsız işveren sıfatıyla sorumlu olacağı düzenlenmiştir
Sözleşmenin 14/5 maddesinde,“…, Yüklenicinin veya onun asıl işveren olarak ilişki kurduğu Alt Yüklenicilerin çalıştırdığı işçilerin uğradığı kazalardan ya da mali, sosyal ya da özlük haklarının yerine getirilmemesinden dolayı hiçbir şekilde sorumlu olmayacak, bunların tamamı Yüklenici veya Alt Yükleniciler tarafından ödenecektir. …’ca herhangi bir şekilde bu madde kapsamına giren bir ödemede bulunulması halinde ödenen tüm bedeller faiz ve masraflarıyla birlikte yüklenici tarafından …’a ilk talepte nakden ve defaten ödenecektir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
…. İş Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dava dosyası incelendiğinde; Dava dışı işçi … tarafından davacı ve davalı hakkında işe iade sitemli olarak dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, davacının yasal sürede başvurmasına rağmen işe iade edilmemesi halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının takdiren davacının 4 aylık brüt ücret tutarı olarak belirlenmesine yine davacının 4 aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesine” karar verildiği, İstinaf ve Yargıtay aşamasından geçerek kesinleştiği görülmüştür.
Dava dışı işçi … tarafından davacı ve davalı hakkında başlatılan …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı ilamsız takip dosyası incelendiğinde; 955,44 TL ihbar tazminatı farkı, 1.988,26 TL Kıdem tazminatı farkı, 8.940,00 TL boşta geçen süre alacağı ve diğer sosyal haklar, 14.000,00 TL işe başlatmama tazminatı, 293,49 TL işlemiş yasal faiz, 1.136,69 TL mevduata uygulanan faiz, olmak üzere toplam 2731388 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiği, davacının ise yasal kesintilerden sonra 6.580,43 TL boşta geçen süre alacağı, 9.134,70 TL işe başlatmama tazminatı olmak üzere toplam 15.715,13 TL’yi kabul ettiği diğer kalemlere itiraz ettiği, kabul ettiği tutar üzerinden yapılan hesaplama sonucu 31.12.2018 tarihinde 18.433,09-TL ödeme yaptığı görülmüştür.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi heyetinden davacının alacağının olup olmadığı, varsa miktarı bakımdan rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Takdir Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere Mali bakımdan değerlendirme yapıldığında: Hukuki durumun ve tüm delillerin takdir ve değerlendirmesi Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere salt mali ve sektörel incelemelere dayalı olmak üzere bu kapsamda yapılan muhasebesel tetkikata göre ödenen 18.433,09-TL yasal faizi oranı (toplam %54,01) göre hesaplanan tutarın 28.388,35-TL. olduğu, 2. İş hukuku bakımından değerlendirme yapıldığında: Davacı ile davalı şirketin imzalamış olduğu destek hizmeti alım sözleşmesinin MATT hizmetlerine ilişkin bölümü kapsamında promatör olarak çalışan dava dışı işçi …’in davacı ve davalı şirket aleyhine başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında alacaklıya ödenen 18.433,09TL’nin davalı şirkete rücu edilmesi talebi ile açılan davada hizmet alım sözleşmeleri ile teknik şartnamelerde yapılan incelemede; işçinin hizmet süresi içerisinde davacı ve davalı şirketlerin imzaladığı sözleşmede, alt işveren personellerine yapılacak ödemelerden davacı şirketin sorumlu olmadığı, ödemelerin tamamının alt işveren tarafından ödeneceği belirtildiğinden davalı şirketin dava dışı işçi …’in işçilik alacaklarına kapsamına giren ödemelerden münhasıran sorumlu olduğu, 3. Borçlar mevzuatı yönünden değerlendirme yapıldığında: a. Taraflar arasında 22.09.2014 tarihinde imzalanan “Destek Hizmeti Alım Sözleşmesi”ndeki irade beyanları TBK m. 19/I hükmü gereğince yorumlandığında taraflar arasında imzalanan “Destek Hizmeti Alım Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin karma nitelikte düzenlendiği, sözleşmenin içeriğinde hem TBK m. 470 vd. hükümlerinde düzenlenen eser sözleşmesinin hem de TBK m. 502 vd. hükümlerinde düzenlenen vekâlet sözleşmesinin edimlerinin yer aldığı; b. Sözleşmenin 14. maddesinde davalının, sözleşme konusu işte çalıştıracağı personele karşı bağımsız işveren olarak sorumlu olduğu, davacının, davalının veya onun ilişki kurduğu alt yüklenicilerin çalıştırdığı işçilerin mali, sosyal ya da özlük haklarının yerine getirilmemesinden dolayı sorumlu olmayacağı; bunların davalı tarafından ödeneceği hususlarının kararlaştırıldığı; c. Sözleşme özgürlüğü kapsamında TBK m. 1 hükmü gereğince tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarının uyuşması neticesinde geçerli olarak kurulmuş sözleşmenin 14. maddesinde açık bir şekilde sözleşme kapsamındaki işgörme ediminin ifasına ilişkin olarak “davacının, davalının veya onun ilişki kurduğu alt yüklenicilerin çalıştırdığı işçilerin mali, sosyal ya da özlük haklarının yerine getirilmemesinden dolayı sorumlu olmayacağı; bunların davalı tarafından ödeneceği” kararlaştırılmış olduğundan uyuşmazlığa konu edilen işçi ödemesi açısından davacı tarafından ödendiği iddia edilen 18.433,09TL’nin (ödemenin yapıldığı kabul edilir ise), sözleşme gereğince bu borcun borçlusu sayılabilecek davalıdan (TBK m. 526 hükmünde düzenlenen vekâletsiz işgörme gereğince) talep edilebileceği, mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan destek hizmeti alım sözleşmesi, teknik şartname, icra takip dosyası, yapılan ödemeye göre mahkememizce alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu, taraflar arasında imzalanan destek hizmeti alım sözleşmesinin 14. maddesinde davalının sözleşme kapsamında çalıştırılacak işçilerden bağımsız işveren olarak sorumlu olduğu,işçilerin mali, sosyal ya da özlük haklarının yerine getirilmemesinden ve ödenmesinden davalının sorumlu olacağının kararlaştırıldığı, dava dışı işçi bakımdan taraflar müteselsil olarak sorumlu ise de tacir olan tarafların sözleşme serbesti gereği imza ettikleri sözleşmelerle bağlı olacakları, davacının imzalanan sözleşme gereği dava dışı işçiye yaptığı ödemeyi davalıya rücu edebebileceği kanaatinin mahkememizde hasıl olduğu davalı tarafça mahkememizce alınan bilirkişi raporuna bir itirazda da bulunulmadığı gözetilerek davacının davasının kabulü ile 18.433,09 TL’nin 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile 18.433,09 TL’nin 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 1.259,16-TL harçtan, peşin alınan 314,80-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 944,80 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf lehine A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı + 314,80-TL peşin harç + 3.600,00-TL bilirkişi ücreti + 211,00-TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 4.185,1‬0-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.