Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/337 E. 2021/509 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/337 Esas
KARAR NO :2021/509

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:26/05/2021
KARAR TARİHİ:05/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; zorunlu olarak başvurulan arabuluculuk müessesi kapsamında yapılan görüşmelerde, herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, müvekkili şirket, Yap-İşlet-Devret modeli çerçevesinde yaptırılması hakkında kanun hükümlerine göre … ve… işletme hakkı sahibi olduğunu, davalı … ve …plakalı araçları ile 04/09/2018-26/03/2020 tarihleri arasında ücret ödemeksizin, işletme hakkı müvekkili şirkette olan … ve bağlı otoyolundan ihlalli geçişler gerçekleştirdiğini, yasal cezanın ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalı ise herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle takibe, borca, faize ve her türlü ferilerine itiraz ettiğini, davalının itirazının hukuki mesnetten yoksun olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması nedeniyle, davanın kabulünü, davalı …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, davalının İİK m. 67/2 maddesi uyarınca takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, fatura, Vergi Dairesi Müdürlüğü, … Ticaret Sicil Müdürlüğü, … Esnaf ve Sanatkarlar Odası cevabi yazıları celp edilip incelenmiştir.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
6100 Sayılı HMK’nın 2.maddesinde ise Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmünü haizdir.
TTK hükümlerine göre, nisbi ticari davanın varlığından söz edilebilmesi için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerekir.Bu iki koşuldan birinin olmaması halinde ortada bir ticari davanın varlığından bahsedilemez. Başka bir deyişle yasada ifade edilen iki koşulun aynı anda gerçekleşmesi zorunludur.Taraflardan birinin tacir olması durumunda ticari işten bahsedilebilirse de, ticari davanın mevcut olduğundan söz edilemez.
… Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanlığının 07/06/2021 tarihli cevabi yazısı ile davalının 63/52001 sicil numarası ile odaya kayıtlı olduğunun bildirildiği, …/… Vergi Dairesi’nin 03/06/2021 tarihli cevabi yazısı ile davalının gerçek usulde vergilendirildiği ve VUK 177/1 sınırlarını aşmadığının bildirildiği, … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 16/06/2021 tarihli cevabi yazısı ile davalının ticaret sicil kaydının bulunmadığı bildirilmiş olup, davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ve sunulan deliller kapsamında uyuşmazlığın, TTK 4. maddede belirtilen, mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, aynı maddede dayanağını bulan nispi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı görülmektedir.
HMK 114. Maddesinde; mahkemenin görevli olması hususunun dava şartı olarak belirtildiği, HMK 115. maddesinde de, dava şartlarının, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceği açıklanmakla yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK. 4. ve 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmakla görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına
4- Süresi içinde gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, miktara göre KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır