Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/204 E. 2021/704 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/204 Esas
KARAR NO:2021/704

DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar SebebiyleAçılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:26/12/2013
KARAR TARİHİ:02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi …’ın 03.12.2006 tarihinde … sevk ve idaresindeki, davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın kaza yapması sonucu vefat ettiğini, kazada müteveffanın bir kusuru bulunmadığını, kaza sebebiyle ….Ağır Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında ceza yargılamasının yapıldığını, talep edilen maddi tazminatın destekten yoksun kalma tazminatı olduğunu, 3.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili verdiği cevap dilekçesi ile; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, kazaya karışan aracın müvekkili şirket nezdinde poliçe ile sigortalı olduğunu teyit ettiklerini, müvekkili şirketin sorumluluğunun 225.000 TL poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın, sigortalılarının kusurunu ispat etmesi gerektiğini, varsa ceza davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, davacı tarafın zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davacıların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/07/2014 tarih ve …E.-… K. sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize gönderilen ve … Esasına kaydı yapılan dosyada yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizin, 16/10/2018 tarih, … E.-… K. sayılı kararında, “… 03.12.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında; davacı …’ın ve …’ın babası davalı …’ın boşandığı eski eşi …’ın vefat ettiği, olayın meydana gelmesinde …’ın kusurunun bulunmadığı, diğer araç sürücüsü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu, …’nin kullandığı … plaka sayılı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının davalı … şirketi tarafından yapıldığı, olay tarihinde geçerli sigorta poliçesinin bulunduğu, davacı …’ın kaza tarihinden önce 17.05.1994 tarihinde eşi …’dan boşandığı, bu davacının vefat eden eski eşi …’ın desteğinden yararlandığına ilişkin herhangi bir belge ve delil sunmadığından bu davacı hakkında davanın reddine, davacı …’ın ve …’a davacı … şirketi tarafından yapılan ödemelerin güncelleştirme sonrası belirlenen miktarların mahsubundan sonra davalı … … talep edebileceği tazminat miktarının 5.604,37 TL, davacı …’ın 49.913,48 TL olduğu ve bu miktarların poliçe limitleri dahilinde kaldığı anlaşıldığından bu davacılar yönünden davanın kabulüne karar vermek gerektiği,….1-Davacı …’ın davasının reddine, 2-Davacılar … ve …’ın davalarının kabulü ile; davacı … için 5.604,37 TL tazminatın, davacı … için 49.913,48 TL tazminatın dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, …” dair karar verildiği,
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 18/02/2021 tarih ve 2019/359 Esas- 2021/266 Karar numaralı ilamında, ” …Dosya kapsamından , 03.12.2006 tarihinde davacıların murisi …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile dava dışı … sevk ve idaresindeki, davalı şirkete sigortalı … plakalı( kamyon) aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında …’ın vefat ettiğinden destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, Mahkemece … plakalı kamyon sürücüsünün tam kusuruna göre ve dosyadaki ödeme belgelerine göre davalı tarafından yapılan ödemelerin güncellenerek indirim yapılması ile bulunan tutar üzerinden davacılar … ve … için tazminata karar verildiği anlaşılmaktadır.
Taraf vekillerinin istinaf başvuru dilekçelerinde belirttiği aynı konuda aynı araç için daha önce (murisin diğer çocuklarının da davacı olduğu) …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 5.11.2008 tarih, … Esas ve … Karar sayılı dosyası incelendiğinde, desteğin boşandığı eşi Şahide ve çocukları tarafından davalı …Ş. aleyhine destekten yoksun kalma tazminat talebi ile dava açıldığı, Mahkemece çocuklar için davanın kabulüne, davacı … için ise davanın reddine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 04.05.2009 tarih, 2009/414 E. ve 2009/2765 K. sayılı kararı ile bozulmasına karar verildiği, bozma sonrası …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve 2011/225 Karar sayılı karar ile davacı … için de 22.725,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Ancak bu kararın kesinleşip kesinleşmediğine dair dosyada bilgi yoktur.
Aynı trafik kazası nedeni ile destek …’ın ölümü üzerine …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. dosyasından açılan davada verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 04.05.2009 tarih, 2009/414 E. ve 2009/2765 K. sayılı kararı ile “Nüfus aile kayıt tablosundan davacı eş … ile ölen kocası …’ın 1994 yılında boşandıkları, ancak birlikte yaşamaya devam ettikleri ve 1997 yılında müşterek çocukları …, 2000 yılında da …’ın doğduğu anlaşılmıştır. Jandarmanın 22.11.2007 tarihli ekonomik ve sosyal durum araştırma yazısı ile de davacı …’nin 5 çocuğu ile birlikte ölen kocanın evinde yaşadığı tespit edilmiştir. Bu durum karşısında, davacı … resmen boşansa dahi ölen eşinden fiilen destek aldığının kabulü gerekir. O halde davacı lehine destekten yoksun kalma tazminatına karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur. Bu bozma ilamında anlaşılacağı üzere davacı …’ın boşanmış olmakla birlikte müteveffa ile aynı evde çocukları ile beraber yaşadığı bu nedenle müteveffanın desteklik durumunun devam ettiği anlaşıldığına göre İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçe ile davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminat davasının reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
İlk Derece Mahkemesince SGK’ya yazılan müzekkere cevabına göre davacılara rücuya tabii bir ödeme yapılmadığının bildirilmiş olmasına göre davalı vekilinin bu hususa değinen istinaf talebi yerinde değildir.
Dosyada mevcut hasar dosyasının … plakalı araç için açıldığı ve mahkeme kararına göre ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. O halde İlk Derece Mahkemesince …. Asliye Hukuk Mahkemesinde aynı taraflar arasında aynı kaza nedeni ile açılan tazminat dosyası ile ve ödemeye ilişkin tüm belgeler getirtilerek öncelikle eldeki uyuşmazlıkta kesin hüküm dava şartı yönünden inceleme yapılması, kesin hüküm dava şartı bulunmuyor ise davadan önce yapılan ödemelerin hesaplanan tazminattan güncellenerek düşülmesi ve sigorta limitine bakiye bedel kalıp kalmadığı konusunda ek rapor alınarak hasıl olacak sonucu karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır. …” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği, istinaf kaldırma kararından sonra, mahkememize gelen dosyanın 2021/204 Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
….Ağır Ceza Mahkemesinin … E., …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E., …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E., …. İcra Müdürlüğünün … E., …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyaları celp edilmiş, SGK’dan ödemelerin rucüya tabi olup olmadıkları sorulmuş, poliçe ve araç trafik kaydı celp edilmiş ve istinaf kaldırma kararı öncesinde bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Dava, destekten yoksun kalma tazminat davasıdır.
Davacı vekilinin, mahkememize sunduğu 16/04/2018 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesinde 3.000-TL olarak talep ettikleri tazminatın, her bir davacı için 1.000-TL olarak talep ettiklerini açıkladığı, davacı vekilinin mahkememize sunduğu ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini 55.517,85-TL’na çıkarttıklarını beyan ettikleri anlaşıldı.
…. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 05/11/2008 tarih, … E.-… K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacılarının, …, Feride Özaydın, …, … ve mahkememiz dosyası davacıları …, …, …, davalısının … olduğu, davanın, 20/06/2006 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’ın mirasçıları olan davacılar tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminat talebine ilişkin olduğu ve davacı … yönünden davanın reddi ile diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür.
…. Asliye Hukuk Mahkemesinin,28/02/2011 tarih, … E.-2011/225 K. sayılı dosyasının incelenmesinde, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 05/11/2008 tarih, … E.-… K. Sayılı kararının, Yargıtay 17.HD. 04/05/2009 Tarih, 2009/414-2765 E.-K. Sayılı bozma kararı ile yargılama yapılan dosyada, davacıların davasının ıslah dilekçesi ile birlikte kabulüne karar verildiği, kararın 08/04/2011 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yazılan müzekkere cevabına, 10 yıllık zamanaşımı süresi sebebiyle imha edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası kararının infazı için takip yapıldığı görüldü.
HMK 114/1 maddesi dava şartlarını tek tek sıralamış olup, HMK 114/1 madde (i) bendinde; “…Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması…” emredici hükmüne amirdir.
Aynı Kanunun 115/2 maddesi uyarınca şartı noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir ve bu durum kamu düzeni ile ilgilidir.
Somut olayda, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin, 28/02/2011 tarih, … E.-2011/225 K. sayılı dosyasının, mahkememiz tarafları ile aynı, aynı tarihli kaza nedeni ile açılan destekten yoksun kalma tazminatı davası olduğu, iş bu dosyadan verilen kararın 08/04/2011 tarihinde kesinleştiği, aynı konu hakkında kesinleşmiş bir karar olduğu, HMK 114.maddesinin 1.fıkrasının (i) bendi ve HMK gereğince aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması, dava şartlarından olduğundan davanın HMK.114/1-i ve HMK.115/2. Maddeleri gereğince, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların davasının, HMK 114.maddesinin 1.fıkrasının (i) bendi ve HMK.115/2. Maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın USULDEN REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 24,30-TL peşin harç + 185-TL tamamlama harcı toplamı olan 209,30-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 150-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 48,30-TL tebligat giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır