Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/115 E. 2022/428 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/115 Esas
KARAR NO :2022/428

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşleminden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/02/2021
KARAR TARİHİ:08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 17/02/2021 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili alacaklı ile dava dışı … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında daha önce Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi ve … Card Üyelik Sözleşmesi akdedilmiş olduğu ve davalı/Borçlunun işbu Sözleşmeleri müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış ve dava dışı şirketin borçlarına kefil olduğunu, sözleşmeler gereğince, dava dışı Şirkete kredi ve kredi kartı kullandırılmış çek karnesi verilmiş olduğunu, ancak dava dışı Şirkete kullandırılan krediden ve kredi kartından kaynaklanan borçlar ödenmediği gibi, iki (2) adet çek yaprağı da müvekkili şirkete iade edilmemiş olduğunu, müvekkili Bankanın, sözleşmeden doğan söz konusu alacağını tahsil etmek ve iade edilmeyen çeklerden kaynaklı yaprak bedelinin de depo edilmesini sağlamak amacıyla, Davalı/Borçluya ve dava dışı Şirket ile diğer kefile borcu ödemeleri veçek yaprak bedellerini depo etmeleri hususunu içerir hesap kat ihtarnamesi göndermiş olduğunu, ihtara rağmen borç ödenmemiş ve çek yaprak bedeli depo edilmemiş olduğundan, söz konusu alacağın tahsili ve çek yaprak bedelinin depo edilmesi amacıyla, Davalı/Borçlu ve dava dışı Şirket ile diğer kefil hakkında …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatmış olduğu, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emrinin Davalı/Borçluya tebliğ edilmiş olduğu, ancak Davalı/Barçlunun, borca ve borcun fer’ilerine itiraz ederek icra takibini durdurmuş olduğunu, Davalı/Borçlunun borca ve ferilerine yönelik itirazının, tamamen haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup hukuken geçersiz olduğu, ve borca ve ferilerine yönelik itirazı kabul etmediklerini, dava konusu borcun dava dışı şirketin müvekkili bankadan kullandığı ticari kredi, ticari kredi kartı ve çek yaprak bedeli borçlarından kaynaklanmakta olduğu, itiraz dilekçesinde Davalı/Borçlunun her ne kadar dava dışı Şirketteki hisselerini 17.04.2014 tarihinde diğer ortağa devrettiğini iddia etmişse de, şirket hisselerinin devri kefilin kefaletten kaynaklı sorumluluğunu ortadan kaldırmamakta olduğu, dava dışı şirketteki hisselerini devrettiğini iddia eden Davalı/Borçlunun, devir tarihinden sonra ve 09.05.2014 tarihinde devir öncesi 201.500,00 TL olan kefalet limitini 300.000,00 TL’ye arttırdığını, yani bu tutar için yeni bir kefalet beyanında bulunduğunu, Davalı/Borçlunun hisse devri iddiasının dinlenmesinin hukuken mümkün olmayıp, Davalı/Borçlu dava dışı Şirketin kefili olarak dava konusu borçtan sorumlu olduğu, bu sebeple, Davalı/Borçluların yaptığı itirazın, alacaklının alacağını elde etmesine engel olmayı amaçlayan tamamen haksız ve kötü niyetli bir itiraz olduğunu, müvekkilinin söz konusu alacaklarının tahsili amacıyla ve işbu davayı ikame etmeden önce Arabulucuya başvurmuş olduğu ve yapılan arabuluculuk görüşmesinde ise anlaşmaya varılamamış olduğunu, Davalı/Borçlunun tamamen haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, Davalı/Borçlunun mazeret bildirmeksizin arabuluculuk toplantısına katılmadığı da dikkate alınarak, 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11. fıkrası uyarınca, her halükarda tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, Davalı/Borçlular tarafından yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, Davalı/Borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine, Davalı/Borçlunun mazeret bildirmeksizin arabuluculuk toplantısına katılmadığı da dikkate alınarak, 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11.fıkrası uyarınca davanın kısmen ya da tamamen reddi halinde dahi tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin Davalı/Borçlu üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, ticari kredi sözleşmeleri ve ticari kredi kartından kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celbedilmiş ve incelenmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 29/11/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı … Bankası tarafından dava dışı … San. ve Tic. Ltd. Şti firması ile arasında imzalanan 10.04.2013 tarihli 149.,500,00 TL tutarlı Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi (söz konusu sözleşme 29.08.2013 tarihinde 201.500,00 TLye, 09.05.2014 tarihinde ise 300.000,00 TL ye çıkartılmıştır.) dahilinde, davalı firmaya 1 adet taksitli kredi, 1 adet ticari kredi kartı ve 1 adet ticari kredili mevduat hesahı açıldığı ve çek karnesi verildiği, davalı …’nın 300.000 TL limit dahilinde sözleşmede kefil olarak imzasının bulunması nedeniyle, kendi temerrüt tarihlerinde 300.000,00 TL limit dahilinde söz konusu banka alacaklarının ödenmesinden davalı şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu, davacı banka tarafından davalıya kullandırılan kredili mevduat hesabı, taksitli kredi, çek bedeli kredisi ve kredi kartlarından kaynaklanan alacak tutarları nedeniyle davalılar hakkında T.C. ….lcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından 09.05.2019 tarihinde başlatılan icra takibinde tespit edilen alacak tutarının davacı alacaklının takip talebinde talep ettiği, iade edilmeyen çek bedellerine ilışkin 6.090.00 TL depo talebinde bulunduğu, söz konusu tutarlar için takip tarihi itibariyle depo talep edebileceği, davacının inkâr tazminatı, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti vb. gibi taleplerinin sayın mahkememizin takdirierinde bulunduğunu raporda bildirilmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 08/03/2022 tarihli bilirkişi EK raporuna göre; Hukuk Genel Kurulu görüşü doğrultusunda yapılan incelemede, “…5411 Sayılı Bankalar Kanunu’nda “gayri nakdi kredi” kavramı tanımlanmadığın, ancak, 5941 Sayılı Çek Kanunu’nun 3. maddesi uyarınca muhatap banka, süresinde ibraz edilen çekin karşılığının bulunmaması hâlinde yasal sorumluluk miktarına kadar ödeme yapmak çekin karşılığının kısmen bulunması durumunda ise, kalan meblağı tamamlamakla yükümlüdür. Aynı maddede ödeme yükümlülüğü ile ilgili bu hususun, hesap sahibi ile muhatap banka arasında çek defterinin teslimi sırasında yapılmış olan dönülemeyecek bir gayri nakdi kredi sözleşmesi hükmünde olduğu açıklanmıştır. Bu ödeme külfeti, sözü edilen Kanun gereğince bankalara yükletilmiş olduğundan, borçlunun bankadaki mevduatının bankaca müşterisine verilen her çek yaprağı için yasal sorumluluk miktarı ile sınırlı olarak banka lehine rehinli olduğunun kabulü zorunlu olduğunu, banka ile müşterisi arasında yapılan teminat mektubu veya çek hesabı açma sözleşmelerinde banka lehine risk gerçekleşmeden teminat mektubu bedeli veya karşılıksız çek
bedelinden bankanın ödemek zorunda kalacağı meblağın depo edilmesini isteme yetkisi, söz konusu alacağın mevcut olduğunu göstermediği gibi, istenebilir olduğunu da göstermeyeceğini, Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun, 27.12.2017 tarih, 2016/1 E., 2017/6 K. sayılı kararı) kefaletin verildiği anda borcun belirli ya da belirlenebilir olması gerektiği, kefalet sözleşmelerindeki belirlilik ilkesi uyarınca kefil olunan açısından belirli yani ferdileştirilmiş bir borcun varlığının
arandığı, kefilin yalnızca kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile bağlı olduğu- Kredi sözleşmesini imzalayan müteselsil kefilin risk altındaki çek yaprakları nedeniyle bankanın Çek Kanunu uyarınca ödemesi gereken asgari miktarlarla ilgili olarak depo talebinden sorumlu olabilmesi için kredi sözleşmesinde bu yönde açık bir hüküm bulunması gerektiği” yönündeki hükümleri incelendiğinde davalı banka ile dava dışı … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında
imzalanan Genel Kredi ve Gayrinakdi Krediler Sözleşmesinde kefilin risk altındaki çek yaprakları nedeniyle bankanın Çek kanunu uyarınca ödemesi gereken asgari miktarlarla ilgili olarak depo talebinden sorumlu olacağı yönünde açıkça bir hüküm olmadığı görülmüş olup, takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; davacı banka tarafından depo talebinde bulunulan 6.090 TL. çek bedeli riskinden davalı kefilin sorumlu olmayacağını raporda bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, temlik eden banka ile davalı dışı … San. ve Tic.Ltd. Şti arasında genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi ile … card üyelik sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşmelerde davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu, bu sözleşmelerden doğan borçların ödenmemesi nedeniyle banka tarafından asıl borçlu ve davalıya hesap kat ihtarnamesi gönderildiği ve …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin davalı yönünden durduğu, kredi sözleşmeleri , ihtarname, icra dosyası, temlik eden bankanın kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle davaya konu krediler için hüküm kısmında belirtilen miktarlarda alacaklı olduğu kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davaya konu sözleşmelerde çek depo talebi ile ilgili kefil yönünden açık hüküm bulunmadığından davacının davalı kefilden çek depo talebinin yerinde olmadığı gözetilerek bu talep reddedilmiş, nakdi alacağın likit olduğu gözetilerek kabul edilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin;
a)Taksitli ticari kredi için 12.446,27-TL asıl alacak, 267,18-TL işlemiş faiz, 13,36-TL BSMV olmak üzere toplam 12.726,81-TL üzerinden devamına,
-12.446,27-TL asıl alacağa yıllık %33,60 oranında temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına,
b)Çek bedeli kredisi için 2.030-TL asıl alacak, 32,37-TL işlemiş faiz, 1,62-TL BSMV olmak üzere toplam 2.063,99-TL üzerinden devamına,
-2.030-TL asıl alacağa yıllık %31,80 oranında temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına,
c)Ticari kredili mevduat hesabı için 41.088,58-TL asıl alacak, 970,37-TL işlemiş faiz, 48,52-TL BSMV olmak üzere toplam 42.107,47-TL üzerinden devamına,
-41.088,58-TL asıl alacağa yıllık %31,80 oranında temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına,
d)Ticari kredi kartı için 4.163,37-TL asıl alacak, 98,32-TL işlemiş faiz, 4,92-TL BSMV olmak üzere toplam 4.266,61-TL üzerinden devamına,
-4.163,37-TL asıl alacağa yıllık %31,80 oranında temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına,
2-Fazlaya ilişkin talebin ve depo talebinin REDDİNE,
3-Kabul edilen alacağın %20’si oranında 12.232,97-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre, Nakdi alacaklar açısından alınması gereken 4.178,17 TL harç ile Gayri Nakdi alacaklar açısından alınması gereken 80,70 TL maktu harç olmak üzere toplam 4.258,87 TL harçtan, peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 3.366,58 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ve 892,29 TL peşin harç toplamı olan 951,59 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince Nakdi alacaklar açısından hesaplanan 8.751,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.344,60 TL yargılama giderinin davalının arabuluculuk görüşmelerine katılmaması nedeniyle 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 18/A-11.maddesi gereğince tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13.maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince Adalet Bakanlığı Bütçesinden Arabulucuya ödenen 1.320 TL ücretin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/06/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı