Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/11 E. 2021/672 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2021/11 Esas
KARAR NO:2021/672

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/01/2021
KARAR TARİHİ:26/10/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan …. Ltd Şti’ne ait … plakalı aracın 27/07/2019 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araca çarpması sonucu … ilinin … ilçesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, bu kaza sonucu davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsünün yüzde yüz kusurlu bulunduğunu, hasarın eksper raporuyla KDV dahil 26.491,74-TL olarak tespit edildiğini, bu hizmet için ekspertiz şirketine fatura karşılığı 287,64-TL ödendiğini, hasar onarım bedelinin tazmini için 11/09/2020 tarihinde 20.E… sayılı hasar dosyası ile sigorta tahkim komisyonuna başvuruda bulunulduğunu ve 07/12/2020 tarih, K-…/… sayılı kararı ile dosyadan el çekilmesine karar verildiğini, taraflarınca davalıya 04/08/2020 tarihinde ihtarname gönderildiğini, davalının kendisine gönderilen ihtarnameye rağmen hasar onarım bedelini ödemediğini, yukarıda açıklanan nedenlerle; kaza sebebiyle oluşan hasar onarım bedeli alacaklarının şimdilik 100-TL sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminini, dava konusu hasar onarım bedeli tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 287,67-TL’nin (TTK 1448/3 maddesi gereği sigortacı hasarın tespitine ilişkin masrafları ödemekle yükümlüdür.) HMK 323/F gereğince ve Yargıtay 17. HD 2015/6276 E. Ve 2016/4564 K. Sayılı kararı gereği yargılama giderlerinin davalı tarafından müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın hasar tazminat alacağının kayıtsız şartsız … Otomotiv’e temlik etmiş olup temlik sözleşmesi gereği başvuran tarafın alacak üzerindeki hakkının sona erdiğini, başvuran tarafın dava açma hakkının olmadığını, isticvap talep ettiklerini, davacının mahkeme nezdinde dinlenilmesinin talep ettiklerini, davacı tarafın dava konusu alacağı eksper raporu alarak tespit ettirmiş olmasına rağmen davasını belirsiz alacak davası olarak açtığını, dava açılmadan önce aracın onarımının tamamlanmış olup ekspertiz raporunun alınmış olduğundan artık dava değerinin bilinemeyeceğinden alacağın belirsiz olduğundan bahsedilemez olduğunu, sahte belge düzenleyerek sigorta şirketinden tazminat almak suçundan dosyadaki ekspertiz bürosunu ve avukatları savcılığa şikayet edildiğini, davacı tarafın sunmuş olduğu ekspertiz raporunun delil olarak değerlendirilemeyeceğini, davacı tarafından iddialarının somut deliller ile ispatlanamamış olduğundan davanın reddinin gerektiğini, taraflar arasında borcu söndüren işlem olan ibranamenin mevcut olduğunu, davacı tarafından verilen temliknameden de görüleceği üzere aracın servisten eksiksiz teslim alınmış olduğunun ikrar edildiğini, davacının ödemesini yapmadığı parça bedelleri için yapılan indirim – iskonto farkını talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkil tarafından eşdeğer ya da çıkma parça üzerinden değil orijinal parça tedariği ile aracın tamir edildiğini ve müvekkil şirket tarafından da bu bilgiler dahilinde tedariklere ve davacıya ödeme yapıldığını, davacı tarafın dava dilekçesindeki iddialarının somut dayanaktan yoksun olduğunu, hasar gören parçaların eksiksiz şekilde servis tarafından tedarik edilmiş olup tedarikçilere kdv dahil 5.542,60-TL ödenmiş olduğunu, davacı tarafın aracının onarımının tamamlanmış olduğunu ve servisten teslim alındığını, aracın onarımı için talep edilecek işçilik ücreti için servis tarafından fatura kesilmeyeceğinin belirtildiğini, bu nedenle kdv hariç 2.200-TL müvekkil şirket tarafından davacıya ödendiğini, aracın onarımının kendi tercihlerine göre yapıldığını ve servis tarafından verilen bilgiler dahilinde müvekkil tarafından tedarik edilen yedek parça bedellerinde halihazırda iskonto uygulanmış olduğundan artık gerçek zararın servise ödenen tutar olduğunu, davacı tarafından müvekkilce ödenen bedel haricinde aracının onarımı için servise ekstra bir ödeme yapıldığı ya da aracının onarımının eksik yapıldığının iddiasının da bulunmamakta olduğunu, aracın onarımının eksiksiz tamamlanmış ve servisten teslim alınmış olup davacı tarafından aracın onarımı için ekstra bir ödeme yapıldığının somut delilleri ile ispat edilememiş olduğunu, henüz sigorta şirketine başvuru yapmadan ekspertiz raporu alan tarafın iyi niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğini, kaza tarihinden itibaren faiz taleplerinin reddi gerektiğini, en yüksek temerrüt faizi diye bir faiz türünün olmadığını, faiz talebinin reddi gerektiğini, davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava; trafik kazasından kaynaklı hasar bedelinin dava dışı işletenin sigortacısı davalıdan tazminine ilişkindir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, dava dışı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, dava dışı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, dava dışı işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında dava dışı işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davacı tarafından dosyamıza sunulan 02.06.2020 tarihli ekspertiz raporu incelendiğinde; hasar bedelinin 26.491,74 TL olarak hesaplandığı görülmüştür.
İhtilaf, vaki kazadaki kusur oranı ile hasar miktarı ve davalının kazalı aracı tamir ettirmesi nedeniyle alacağın olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve tazminat miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmekte olup mahkememizce bilirkişiden bu hususta rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; “…Söz konusu kaza tarihinde araç sürücüleri … ve …tarafından düzenlenen ve imzalanan Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre; … plakalı araç ve sürücüsü …’ın, Karayolları Trafik Yönetmeliği 94. Maddesi ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 46. Maddesinde belirtilen; ‘‘Aksine bir işaret bulunmadıkça sürücüler: a) Araçlarını, gidiş yönüne göre yolun sağından, çok şeritli yollarda ise yol ve trafik durumuna göre hızının gerektirdiği şeritten sürmek, b) Şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemek, c) Trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemek, zorundadırlar’’ kuralını ve Karayolları Trafik Yönetmeliği 103. Maddesi ve Karayolları Trafik Kanunu’nun 54. ve 55. Maddesinde belirtilen; ‘‘Sürücülerin önlerinde giden bir aracı geçmeleri için; 1.Kendisini takip eden sürücülerin kendisini geçmeye başlamamış olması, 2.Önündeki sürücünün başka bir taşıt veya aracı geçme niyetini belirten uyarma işaretini vermemiş olması, 3. Geçeceği aracın hızı ile geçme esnasındaki kendi hızını da göz önüne alarak iki yönlü trafiğin kullanıldığı taşıt yollarında karşıdan gelen trafik dahil karayolunu kullananların tümü için tehlike veya engel olmadan geçme için kullanacağı şeridin yeteri kadar ilerisinin boş olması, Zorunludur.’’kuralını ve, Karayolları Trafik Kanunu’nun 56. maddesinde belirtilen; ‘‘a) Şerit izleme: 1. Sürücülerin; geçme, dönme, duraklama, durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları, 4. İşaret vermeden şerit değiştirmeleri, Kanunu’nun 84. maddesinde belirtilen; ‘‘Araç sürücüleri trafik kazalarında; g) Şeride tecavüz etme, Hallerinde asli kusurlu sayılırlar.’’ kurallarını ihlal ettiği için %100 oranında asli kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. ”
”Söz konusu kaza neticesinde, … plakalı araçta oluşan hasar miktarına ilişkin olarak; Aracın hasarlı halini gösteren fotoğraflar incelendiğinde, aracın temel parçalar olarak ön sol çamurluk ve sol ayna, parçalarının değişime ihtiyaç duyulacak şekilde hasara uğradığı, küçük meblağlı yedek parça olarak ise; sol yan sinyal, çamurluk davlumbazları, kapı çıtası v.b. ilintili parçaların değişime ihtiyaç duyulacak şekilde hasara uğradığı, arka sol çamurluk, sol ön kapı, ön tampon, sol far ayağı ve ilintili parçaların, sağ ve sol arka jantların ise onarımı ile hasarın giderilebileceği kanaatine varılmış olup, sigorta şirketi vekilince dosyaya ibraz edilen fotoğraflar ve faturalar incelendiğinde de, onarımın yukarıda özetlendiği şekilde yapıldığı, ancak sol ön kapı için değişime gidildiği görülmektedir. Davalı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen 4 adet faturanın (5 adetin bir tanesi mükerrerdir), toplam bedeli 1.561,42._TL (KDV Dahil) olduğu, dilekçede belirtildiği üzere, 2.200._TL işçilik bedeli olduğu ve aracın 5.542,60._TL’ye anahtar teslim onarıldığı beyan edildiğine göre, 1.781,18._TL’lik farkın içeriği (yedek parça veya servis dışı onarım v.b.) belirtilmemiş olup, hasara uğradığı düşünülen sol ön kapı camı ve ilintili parçalara ve bunların değişim/onarım işçiliklerine dair olabileceği düşünülmektedir. Dosya içeriğinde görülen fotoğraflar incelenerek yapılan değerlendirmede, … plakalı araçta oluşan hasarın onarımına dair davalı vekili tarafından belirtilen, temlik ve/veya ibraname dosya içeriğinde görülmemiş olup, bahse konu temlik/ibraname olması durumunda hukuki takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, bahse konu hasarın, ön sol çamurluk, sol ayna, sol yan sinyal, çamurluk davlumbazları, kapı çıtası v.b. ilintili parçaların değişimi, sol ön kapı için değişime ihtiyaç duyulmadığı, onarılabileceği kanaatine varılmış ise de, dosyada mübrez faturalardan sol ön kapının da değiştirildiği anlaşıldığına göre, o da dahil edilerek değişimi ile ve arka sol çamurluk, ön tampon, sol far ayağı, arka jantlar ve ilintili parçaların ise onarımı ile hasarın giderilebileceği kanaatine varılmış olup, toplam onarım bedeli için, dosyada mübrez faturalar da incelendiğinde, Ağustos 2019 piyasa rayiçlerinde küsüratlar yuvarlatılarak, 3.000._TL’si yedek parça, 3.000._TL’si işçilik olmak üzere toplam 6.000._TL (KDV Dahil) bedel karşılığında onarımın tamamlanabileceği kanaatine varılmıştır. Sigorta şirketi tarafından, aracın anahtar teslim onarımı için ödendiği iddia edilen 5.542,60._TL ile aradaki farkın sebebi, işçilik bedeli için tarafımızca 2.500._TL takdir edilmesi ve KDV miktarından kaynaklanmaktadır. Dosya içeriğine davalı sigorta şirketi vekilince ibraz edilen fotoğraflardan da açıkça görüldüğü üzere, sol arka çamurluk parçasının değişime uğramadığı aşikardır. Benzer şekilde özel ekspertiz mütaalasında belirtilen işçilik bedelleri de Ağustos 2019 piyasa rayiçlerinde abartılı bulunmuş olup, mütaalanın ve mütaala faturasının tarihinin de kazadan 1 yıl sonraya dair olduğu da düşünüldüğünde, dosyada mübrez özel ekspertiz mütalaasına itibar edilmemiştir.” Şeklinde rapor sunulmuştur.
Davacı tarafından sunulan 20.09.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak dava miktarı bilirkişi raporu doğrultusunda 357,00 TL artırılarak 457,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan …. Ltd Şti’ne ait … plakalı aracın 27/07/2019 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araca çarpması sonucu oluşan kazada sigortalanan araç sürücüsünün yüzde yüz kusurlu bulunduğunu, hasarın eksper raporuyla KDV dahil 26.491,74-TL olarak tespit edildiğini, belirterek şimdilik 100,00 TL’nin tahsilini talep etmiş, davalı ise aracın tamir edildiğini ve ibra ve temlik verildiğini ileri sürmüş, tamire ilişkin faturalar sunmuştur. Davalı sigorta şirketi tarafından ibra ve temlike ilişkin herhangi bir belge dosyaya sunulmamış, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda dosyaya sunulan fotoğraflara göre hasarın 3.000,00 TL işçilik ve 3.000,00 TL yedek parça olmak üzere 6.000,00 TL’ye tamir edilebileceği, sigorta şirketi tarafından aracın anahtar teslim onarım için ödendiği belirtilen 5.542,60 TL ile aradaki farkın işçilik ücreti ve KDV’den kaynaklandığı, davacı tarafından sunulan özel ekspertiz raporundaki meblağın 2019 yılı için abartılı olduğu, kazadan bir yıl sonra düzenlenen özel ekspertiz mütaalasına itibar edilmediği yönündeki raporu hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli görülmüştür. Davacı tarafından aracın tamirine ilişkin dava dilekçesinde bir beyanda bulunulmadığı gibi, tamire ilişkin bir itiraz da da bulunulmamış, her ne kadar fazlaya ilişkin haklar saklı tutulsa da bilirkişi raporu gibi ıslah talebinde bulunulmuştur. Sonuç olarak dava konusu araç davalı sigorta şirketi tarafından tamir edildiğine göre davacı tarafın bilirkişi raporunda belirtilen işçilik ve KDV’den kaynaklı farkı talep edemeyeceği, eksik ve ayıplı ifadan kaynaklı bir davada bulunmadığından davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 457,40-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı Vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır