Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/710 E. 2022/45 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/710 Esas
KARAR NO:2022/45

DAVA:Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ:20/05/2020
KARAR TARİHİ:01/02/2022

Mahkememizde görülmekte olanAlacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin uzun yıllardır … ilinde hayvan yemlerine takviye gıda üretimi yaptığını, ülke içinde çeşitli illere ve ülke dışına birçok ülkeye de ihracat gerçekleştiren köklü bir firma olduğunu, müvekkili şirketin ürünlerinin ihtiyacı olan ham maddeyi genellikle …’den getirmekte olduğunu, ancak son zamanlarda tüm dünyayı etkisi altına alan COVİD-19 virüsü sebebiyle … ile olan ticaretin durduğunu ve müvekkilinin ihtiyacı olan hammaddeleri ithal edememiş olduğunu, iç pazar içerisinde hammadde arayışına giren müvekkili şirketin davalı ile iletişime geçtiğini ve çeşitli hammaddelerin alımı konusunda anlaşmaya varıldığını, Müvekkili şirket ve davalı taraf arasında sözlü olarak akdedilen sözleşme gereği 300 kg bakır sülfat, 400 kg manganes dioksit, 25 kg kobalt sülfat ve 500 kg çinko oksit olmak üzere dört kalem ürünün 12.624,76-TL karşılığı alamı konusunda anlaşmaya varılmış bulunduğunu, söz konusu ürünlerin teslimi müvekkili şirketin yer aldığı … ilinde yapılacağını, tarafların bu hususta anlaşmaya vardığını, söz konusu ürünlere ilişkin ödeme müvekkili şirketçe, davalının banka hesabına 21/02/2020 tarihinde gerçekleştirildiğini, bunun üzerine ürünler davalı tarafça meram kargo isimli firma ile müvekkiline gönderildiğini, bakır sülfat, manganes dioksit ve kobalt sülfat 25/02/2022 tarihinde çinko oksit ise 26/02/2020 tarihinde iki parça olarak müvekkiline teslim edildiğini, müvekkili şirket yetkililerince ürünlerin tesliminden sonra yapılan incelemede ürünlerin sözleşmeye aykırı olarak gönderildiğini, ürünlerde ciddi anlamda ıslaklığın bulunduğunu, toz halinde olması gereken ürünlerde kristalleşmelerin olduğunu ve bu haliyle kullanılma imkanının bulunmadığını açık bir şekilde görülmüş olduğunu, ürünler taahhüt edilen ve olması gereken vasıf ve mahiyette olmadığını, hayvan yemi katkı maddesi üreten müvekkilinin davaya konu hammaddeleri gönderildiği hali ile ürünlerinde kullanılmasına imkan bulunmamakta olduğunu, bununla birlikte gönderilen ürünlerin kimyevi ürünler olmasına rağmen işin gereği gibi paketlenmediğini, gıda çuvallarında yırtık paketlerde ve kömür torbalarında gönderilerek özen verilmemiş olduğunu, yine aynı şekilde gönderilen ürünlerin kimyevi ürünler olması sebebi ile ambalajlar üzerinde yeterli bilgilendirme yazılarının bulunmadığının görülmekte olduğunu kanun ve yönetmeliklere uygun bir paketleme gerçekleştirilmemiş olduğunu, sözleşme ifa yerinin … ilinde bulunan müvekkiline ait fabrika olduğu düşünüldüğünde davalının özen ve sorumluluk yüküne aykırı davrandığını ve yeterince yerine getirmediğinin açık bir şekilde görülmekte olduğunu, ürünlerin sözleşmeye aykırı ve olması gereken vasıf ve mahiyeti taşımaması üzerine müvekkilince iki günlük yasal süre içerisinde 26/02/2020 tarihli … 16.Noterliğinin … yevmiye numaralı ihbarnamesi ile ayıp bildiriminde bulunulduğunu ve ayıplı mal sebebiyle seçimlik hakları arasında yer alan sözleşmeden dönme haklarını kullandığını davalıya bildirerek bedelin iadesi talep olunmuş olduğunu, ancak belirlenen makul süre içerisinde taraflarına bir dönüş sağlanmamış olduğunu, ayıp bildiriminin yanı sıra ürünlerin durumunun tespiti amacıyla ve olası bir hak kaybının önüne geçmek adına 26/02/2020 günü taraflarınca … 2.Sulh Hukuk mahkemesinin … değişik iş esas sayılı dosyası üzerinden tespit talebinde bulunulduğunu, 28/02/2020 tarihinde mahkeme hakimi ve bilirkişi eşliğinde tespit yapıldığını, bu dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporunda da ürünlerin ıslak olarak teslim edildiği ürünlerin üzerinde gerekli bilgilendirme yazılarının bulunmadığınıda belirtmiş olduğunu, davalı tarafın tüm çağrılarına rağmen ayıplı malların bedelini iade etmeye yanaşmamış olduğunu, en son olarak yapmış oldukları arabuluculuk görüşmelerinde de uzlaşmaya yaklaşmayan davalı taraftan alacaklarının tahsili amacıyla Mahkememize başvurma zorunluluğunun hasıl olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; sözleşmeye konu ve ayıplı olan mallara ilişkin ödenen toplamda 12.624,76-TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına iadesini, sözleşmeye konu ürünlerdeki ayıptan dolayı sulh hukuk mahkemesinde delil tespiti için yapmış oldukları 969,70-TL ve ayıp ihbar bildiriminde bulunmak için yaptıkları 248,70-TL noter masrafı olmak üzere asıl mal bedeli ile beraber tüm dava için toplamda 13.843,25-TL’nin taraflarına ödenmesini, … 2.Sulh hukuk mahkemesinin … değişik iş sayılı tespit dosyasının celbini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan aranarak taraflarına verilmesine karar verilmesini talep ile dava ettikleri görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafın her ne kadar dava dilekçesinde taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca ürünlerin tesliminin … ilinde yapılacağı hususunda anlaşmaya varıldığını iddia etmiş ise de ürünün teslim yerinin İstanbul olduğunu, müvekkilinin ürünler için teklif formu olan praforma faturayı borçluya mail olarak göndermiş olduğunu, borçlu ile ürünlerin teslim adresi olarak İstanbul olduğunun borçluya praforma fatura ile de bildirilmiş olduğunu, nitekim taraflar arasındaki satım konusu ürünlerin gönderilecek borç olarak kabul edilmekle birlikte malın bulunduğu yerin veya borçlunun ikametgahının ifa yeri olduğunu, taraflar arasındaki görüşmelerde görüldüğü üzere, ürünleri davacıya göndermekle borçlu müvekkilinin, masrafı ve hasarı alacaklıya ait olmak üzere malı alacaklının göstereceği yere gönderme mükellefiyetini üzerine almış olduğunu, müvekkilinin ürünlerin nakliyesinde nakliye hizmetlerine karışmamış olup, ürünlerin müvekkili tarafından davacının göstermiş olduğu adreste bulunan kişilere teslim edilmiş olduğunu, müvekkili şirketin ham madde temini sağlayarak alıcılara ham madde olarak kullanılan ürünlerin satışını yapmakta olduğunu, davacı ile müvekkil arasında 300 Kg Bakır Sülfat, 500 Kg ÇinkoOksit, 400 Kg Mangenes Dioksit, 25 Kg Kobalt Sülfat satışı hususunda anlaşmaya varılmış olunduğunu ve müvekkilince siparişe ilişkin 21/02/2020 tarihli Praforma Fatura düzenlenerek davacıya gönderilmiş olduğunu, Praforma fatura ile birlikte fiyatlara KDV dahil olmadığını ve ürünlerin teslim yerinin İstanbul olduğu hususunda da alıcı taraf bilgilendirilmiş olduğunu, praforma faturanın davacının …@….com.tr adresine gönderilmiş olduğunu ve davacı tarafından onaylanarak sözleşmenin kurulduğunu, davacının sipariş ettiği ürünlere ilişkin fatura düzenlendiğini, davacı tarafa, müvekkillerince ürünlerin müvekkili şirket adresinden teslim edileceği hususunda … verilmesi ile birlikte ürünleri alacak kişi, nakliye ve ambar bilgileri davacı tarafından müvekkile … verilerek müvekkili tarafından davacının talep ettiği ve yönlendirdiği kişilere ürünlerin teslim edildiğini, müvekkili şirketten davacının satın aldığı ürünleri davacının talep ve isteği üzerine göndermesiyle kendine düşen ifa muamelesinin tamamlanmış olduğunu, gidiş sırasındaki hasar ve gecikme risklerinin kural olarak alacaklıya ait olduğunu, malın alacaklıya ulaştığında borcun sona ermiş olduğunu, müvekkilinin tek mükellefiyeti nakliyenin normal seyrine müdahale etmemek olduğunu, müvekkili şirketten davacıya ulaştırmak amacıyla teslim alan firmanın … Ve … Ticaret A.Ş. olduğunu, husumet yöneltilmesini ve husumet yokluğu sebebiyle müvekkili açısından davanın reddini talep ettiklerini, teslimat edilirken ürünlerde bozukluk, paketlerinde yırtık ya da ıslaklık bulunmaz iken aracı firmada taşınma halinde meydana gelen maldaki zararın müvekkiline atfedilmesinin kabul edilemez olduğunu, davacının teslim ettiği kişi veya kişilerin malı tam ve sağlam teslim aldığını tutanak altına alınmış olduğunu, bu nedenle de müvekkiline malların ayıplı olduğu yönünde yöneltilen husumetin taraflarınca kabul edilemez olduğunu, davanın … Ve … Ticaret A.Ş.’ ne ihbar olunması gerektiğini, bilirkişinin yaptığı incelemede ürünlerin beyaz görünümlü olduğunu ve ürünün çinko oksit olduğu bilgisini verdiğini, davacının, müvekkilinden talep ettiği ürünlerin davacıya doğru ve eksiksiz olarak teslim edilmiş olduğunu, davacının ürünlerin doğru ürünler olmadığı yönünde iddialarının gerçeği yansıtmadığı gibi davacı tarafından ürünler üzerinde yapılmasını talep ettiği bilirkişi inceleme neticesinde yapılan tespit dosyasının da bu hususu doğrulamakta olduğunu, yalnızca anılan bu nedenle dahi işbu davanın dava açmada hukuki yarar yokluğundan reddi gerekmekte olduğunu, davacının iddia ettiği üzere ıslak, nemli, yırtık malların ilgili kişilerce teslim alınmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ürünleri teslim alan kişilerin ürünlerde bir yırtık veya ıslaklık görmüş olması durumunda hayatın olağan akışında davacıya bildirim yapacağı veya itirazi kayıt ile ürünleri teslim alacağının açık olduğunu, tekrardan kaçınmak kaydıyla kargo fişinde de ürünlerin tam ve sağlam alındığı beyan edilerek aracı kişi tarafından imza altına alındığını, taraflarınca ürünlerin davacının gösterdiği kişilere teslim edildiği göz önünde bulundurularduğunda ürünün davacı tarafından ıslatıldığını veya davacının ürünlerin muhafazasını doğru şekilde yapmadığını, ürünleri İstanbul’dan teslim aldıktan sonra … iline giderken doğru şekilde muhafaza edilmediğinin sabit olduğunu, ürünlerin tamamı davacının talebi doğrultusunda hazırlanmış olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; öncelikle ilk itirazlarının dikkate alınarak mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesini ve dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, husumet itirazlarının kabul edilerek davanın reddini, … ve … Ticaret A.Ş.’ne husumet yöneltilmesini, davanın … Ticaret A.Ş.’ ne ihbar edilmesini talep ettiklerini, davanın esasına girilmesi durumunda haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
… 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası, ihtarname, ödeme dekontu, faturalar, sevk irsaliyeleri, BA ve BS formları, tanık beyanları ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu ile birlikte rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
… 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 15/10/2020 tarih, … E.- … K. sayılı yetkisizlik kararı ile mahkememize gelen dosyada yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, davacının davalıdan satın aldığı kimyasal ürünlerin ayıplı olması nedeni ile sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Davaya konu ürünlerin, davacı yanca 21/02/2020 tarihinde ödemesinin yapıldığı, ürünlerin 25/02/2020 ve 26/02/2020 tarihlerinde davacıya teslim edildiği hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak davacı taraf, teslim edilen ürünlerin ayıplı olduklarını iddia etmiştir,uyuşmazlık, davaya konu kimyasal ürünlerin sözleşme şartlarına uygun teslim edilip edilmediği, ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı ve davacının sözleşmeden dönerek bedel iadesi seçimlik hakkını kullanıp kullanamayacağı noktasında toplanmakta olup, kimyasal ürünlerin tespiti ve belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Mahkememizce öncelikle, tanıkların dinlenmesi için, … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasına yazılan talimat ile davacı tanığı … … dinlenmiş olup, tanık ifadesinde; “Ben davacı şirkette yaklaşık 11 yıldır ön muhasebe işlerine bakmaktayım, davalı şirket ile dava dilekçesinde belirtilen bakır sülfat, manganes dioksit, kobalt sülfat ve çinko oksit hammaddelerini satın almak için anlaşma yapmıştır, bu malzemeler tarafımıza iki parça olarak teslim edilmiştir, bu malzemeler teslim alındığında ürünlerin standartlara aykırı olarak ıslak olduğunu, paketlenmesinin gelişi güzel şeker çuvalı un çuvalı gibi malzemelerle sağlandığı gördük, bu konuda bilirkişiye inceleme yaptırılmıştır, ürünlerin ödemelerini yaptık ancak ürünlerin geri alınması için başvurmamıza rağmen iadesi alınmamış, ödenen para bize gönderilmemiş ve geri dönüş yapılmamıştır.” beyanında bulunduğu görüldü.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasına yazılan talimat ile davacı tanığı Ahmet Karaböcü dinlenmiş olup, tanık ifadesinde; ” Ben davacı şirket yanında usta başı olarak çalışmaktayım, bildiğim kadarıyla davalı şirket ile şirketimiz arasında ham maddi anlaşması olmuş, bunun üzerine ham maddeler fabrikaya geldi, ham maddelerde bakır sülfatı yere koyduğumuz yerin ıslattığını ve ıslak olduğunu, mangenez dioksitin bulgur torbalarında fabrikaya gönderildiğini, kobalt sülfat normal paketlenmiş halde bu üç ham maddenin paketlerinin her biri ağzı bağlanmış ve kapalı şekilde fabrikaya gelmişti, buna karşılık çinko oksitin açık halde gönderildiğini ve üzerinde çinko olduğuna dair herhangi bir açıklayıcı ibare yoktu, ardından ben durumu şef … beye haber verdim, kendisi de bildiğim kadarıyla davalı şirket ile iletişime geçip sonrasında bize bu ham maddeleri kullanmayın, bunlar iade edilecek olduğu gibi dursun dedi, bizde ham maddeleri kullanmadık, sonrasında ise anlaşamayarak mahkeme açıldığını öğrendim.” beyanında bulunduğu görüldü.
Mahkememizce, davaya konu ürünler üzerinde mahallinde keşif ve davacı defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ve … 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasında, bilirkişi Kimyager … tarafından hazırlanan 15/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…
a)Davacı … Dış Tic Ltd Şti firması etiketleme yönetmeliğine uygun kimyasal satış sağlamadığı, proformada ürünlerin saflık derecesinin belirtilmediği,
b)Ürünlerin proformada ürünler olup olmadığına dair analiz yapılabileceği ancak analiz sonucunda kimyasalların gerçek olduğunun tespitinde de ürünlerin ayıplı mal olduğunun değiştirmeyeceği, Esas olanın teslimat halindeki etiketleme olduğu,
c)Ürünlerdeki bozulma nakliyeden kaynaklı olmasından ziyade, paketlemeden kaynaklandığı, (Çünkü ürünler iki kısım halinde teslim edilmiştir. Her iki teslimatta da her kimyasalda aynı kusur mevcut değildir. Eğer nakliye kaynaklı problem olsaydı, ilk teslimatla gelen bakır sülfat, manganes dioksit, kobalt sülfatın hepsi ıslak olurdu. Burada ıslaklık ve kristallenme sadece bakır sülfatta gözlemlenmiştir. Ve ikinci teslimatta big bag ile gelen, üzerinde ‘kılıç’ ibaresi bulunan çuval (ıslak olduğu tespit edilen beyaz toz; proformadaki tanımlama çinko oksit) Denizcilik firması olan ‘Kılıç Deniz Ürünleri’ firması, deniz ürünleri pazarlamaktadır. Bu da çuvalın ıslak olmasına sebep olacaktır. Kimyasaldaki ıslaklık, muhtemel çuval kaynaklıdır. )
d)Sayın Mahkemenizce Kimyasalların doğruluğu ile ilgili analizinin yapılması uygun görüldü takdirde, çuvallarında mutlaka analizinin yapılması gerektiği…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
… 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasında alınan, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 06/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…
a)Dava konusunun, taraflar arasında sözlü akdedilen sözleşme doğrultusunda davacı yanın davalı yandan dava konusu ürünleri 12.624,77 TL bedel ile satın aldığı, ancak ürünlerin kusurlu olması nedeni ile davacı yanın ödenen bedelin iadesinin istenmesinden ibaret olduğu;
b)Davacının 2020 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
c)Davacının ticari defterlerine göre; davacı yanın, dava konusu satın aldığı ürünlere ilişkin 12.624,77 TL bedelli faturayı kayıtlarına aldığı ve fatura bedelinin banka havalesi ile ödediği;
d)Söz konusu faturanın davacı yan tarafından BA formunda beyan edildiği;
e)Sayın mahkemenizce ürünlerin kusurlu olduğu kanaatine varılırsa, kusurlu ürün bedeli kadar davacı yanın davalı yandan alacaklı olacağı…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
… 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası celp edilip incelendiğinde, davacı … Yem San. ve Tic. A.Ş. tarafından, 26/02/2020 tarihinde ürünler üzerinde mahallinde keşfen bilirkişi incelemesi ile tespit yapılmasının talep edildiği,27/02/2020 tarihinde yapılan keşif ile birlikte, 18/03/2020 tarihli bilirkişi kimya Mühendisi …’dan alınan bilirkişi raporu ile, “…
Söz konusu kimyasal maddeler … A.Ş. Tarafından … Ltd. Şti’ne yazılı sözleşme olmadan sözlü olarak sipariş verilmiştir.
Tespit isteyen firma tarafından teslim alınan ürünler tarafımdan gözle ve elle yapılan incelemeler sonucu; kimyasal maddelerde görünüm, renk ve yapısal bakımından çok büyük bir uygunsuzluğa rastlanmamıştır. (bu kimyasal bileşiklerde bakır, mangan, çinko kobalt içeriği ve yüzdesi bakımından detaylı … … Gıda Kontrol laboratuar Müdürlüğünce analizleri yapılmaktadır. ) Fakat bazı ürünler nemli hatta ıslaktır. Bazılarının da üzerinde de ürün bilgileri olmayan torbalara gelişi güzel ambalajlanmıştır. Bazı ürünler ise firmaca istenilen gibi toz şeklinde değildir…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nun 23/1-c maddesi; “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” şeklinde düzenlenmiştir.
TBK’nın 227. maddesi gereğince, “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3-Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını istemez. 4-İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.
TTK’nın 18/3. Maddesine göre, tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılmalıdır. Elbetteki bu düzenleme bir geçerlilik şartı getirmemekle birlikte bir ispat kuralı getirmektedir.
Davacının, … 16.Noterliği’nin 26/02/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile, “…Sözleşmeye aykırı olarak göndermiş olduğunuz ürünlere ilişkin ayıp bildirimi (ihbarı) ve bedelin iadesi talebi ile ayıba ilişkin “sözleşmeden dönme” seçimlik hakkımızı kullandığımızın ihtarıdır…” içerikli ihtarname gönderdiği görülmüştür.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tespit dosyası, ihtarname, ödeme dekontu, faturalar, sevk irsaliyeleri, tanık beyanları ve dayanılan diğer tüm deliller, denetime ve hüküm kurmaya elverişli talimat dosyasından alınan bilirkişi raporu tüm dosya kapsamına göre, mahkememizde de, taraflar arasında kimyasal ürün satışına ilişkin ticari ilişki bulunduğu,davacı yanca ürünlerin satış bedelinin, 21/02/2020 tarihinde ödemesinin yapıldığı, davalı yanca ürünlerin 25/02/2020 ve 26/02/2020 tarihlerinde davacıya teslim edildiği, teslim edilen kimyasal ürünlerin, mahkememizce talimat dosyasından yaptırılan inceleme ile teknik bilirkişi tarafından, ürünlerin etiketleme yönetmeliğe uygun şekilde kimyasal satışının sağlanmadığının, proformada ürünlerin saflık derecesinin belirtilmediğinin ve ürünlerin ayıplı olduğunun, ürünlerdeki bozulmanın paketlemeden kaynaklandığının, ürünlerin bir kısmının ıslak olduğunun tespit edildiği, davadan önce yaptırılan D.İş tespit dosyasında alınan raporda da, bazı ürünlerin nemli ve ıslak olduğunun, ürün bilgileri olmayan torbalara gelişi güzel ambalajlandığının, bazı ürünlerin firmaca istenilen gibi olmadığının tespit edildiği,tanık beyanlarında da ürünlerin gelişi güzel çuvallarla ve ıslak olarak geldiğinin beyan edildiği, davacının söz konusu ayıbı TTK.23/1 maddesi uyarınca 2 gün içerisinde, davalıya noter ihtarı tebliğ ederek ihtarda bulunduğu, bu şekilde ihtar/ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği, ayıp nedeniyle davacının kimyasal ürünleri kullanmasının mümkün olmadığı, davacının,TBK 227 maddesi uyarınca seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ile bedele iadesine karar verilmesi talebinde haklı olduğu ve TBK 207/2 maddesi gereğince tarafların edimlerinin aynı anda ifası söz konusu olduğu kanaati oluştuğundan, davacının davasının kabulü ile satış bedeli olan 12.624,76-TL.’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayrıca birlikte ifa kapsamında sözleşmeye konu,21/02/2020 tarihli proforma faturada belirtilen 300 kg. Bakır Sülfat, 400 kg.Manganes Dioksit, 25 kg. Kobalt Sülfat ve 500 kg. Çinko Oksit kimyasal maddenin davacıdan alınarak davalıya teslimine, davacının satış bedeli alacağına, teslim tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, delil tespiti ve ihtarname giderinin yargılama gideri olarak davalıdan alınmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile satış bedeli olan 12.624,76-TL.’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayrıca birlikte ifa kapsamında sözleşmeye konu,21/02/2020 tarihli proforma faturada belirtilen 300 kg. Bakır Sülfat, 400 kg.Manganes Dioksit, 25 kg. Kobalt Sülfat ve 500 kg. Çinko Oksit kimyasal maddenin davacıdan alınarak davalıya teslimine, davacının satış bedeli alacağına, teslim tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 862,39-TL harçtan, peşin alınan 236,41-TL harcın mahsubu ile eksik alınan 625,98-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL. başvurma harcı + 236,41-TL. peşin harç + 419,90-TL. keşif harcı + 1.500-TL. bilirkişi + 307,50-TL. tebligat-müzekkere + … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından alınan delil tespiti için yapılan 969,70-TL. ve 248,70-TL. ihtarname masrafları olmak üzere toplam 3.736,61-TL. yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davalıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır