Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/698 E. 2022/191 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/698 Esas
KARAR NO :2022/191

DAVA:3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:15/12/2020
KARAR TARİHİ:22/03/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ödenmeyen faturalar ile ilgili müvekkiline …. İcra Müdürlüğü … … Esas sayılı ve …. İcra Müdürlüğü … … sayılı takip başlatıldığı, başlatılan takipleri itiraz edildiğini, ancak müvekkilinin imzası ve onun eli ürünü olmadığı sahtecilik eseri olduğunu, bilirkişi imza incelemesi yapılması gerektiği ve müvekkilinin davalı şirket ile hiçbir sözleşmesi bulunmadığı ve hizmet alımı söz konusu olmadığını, müvekkilinden tahsil olunan 2.022,00 TL davalıdan istirdadına ve gider ile avukat masrafları olan 7.000,00 TL maddi, cebri icra ve haciz işlemleri nedeniyle müvekkilinin üzüntü yaşaması nedeniyle 20.000,00 TL manevi tazminat ve tüm giderlerin davacı tarafından karşılanması talep ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili şirket arasında ki sözleşmeye dayalı icra takibi başlatıldığı, takibe itiraz edilmiş ve dava açılmış ise de davacı tarafın dava şartı arabuluculuk sürecini başlatmadığından davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, davacının … … … Esas nolu dosya borçlusu olduğu davanın 3. Şahıs tarafından açılan menfi tespit davası olamayacağını, 11/01/2017 tarihinde müvekkili ile davacı arasında abonelik sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağından icra takibi başlatıldığını, davacının … … … Esas nolu dosyaya itiraz etmiş ve takibi durdurduğundan cebri icra ve haciz tehditi altında olduğu iddiasıyla müvekkilinden tazminat talep edemeyeceği ve tazminat şartlarının oluşmasına sebep bir fiil gerçekleşmediğini, davanın şartlarının yerine getirilmemiş olmasından usulden reddini ve tüm harç ve masrafların, vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep ettiği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava; haksız icra takip nedeniyle yapılan ödemenin istirdatı ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacının tacir olup olmadığının tespiti bakımından … Ticaret Sicil Müdürlüğüne , … Vergi Dairesi Başkanlığına, … Esnaf Ve Sanatkarlar Odasına müzekkereler yazılmıştır.
… Esnaf ve Sanatkarlar Odasının 20.12.2021 tarihli yazısında davacının kaydının olduğu ve kaydının 03.06.2020 tarihinde sildirdiğini bildirilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğünün 21.12.2021 tarihli yazsında davacının şahsi sicil kaydının olmadığı devam eden iki adet şirketin kurucu ortağı ve yetkilisi olduğu bildirilmiştir.
… Vergi Dairesi Başkanlığı 22.12.2021 tarihli yazısında davacının 28.02.2021 tarihinde faaliyetine son verdiği 2017,2018,2019 ve 2020 yılında bilanço esasına göre defter tuttuğu bildirilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü ve … Vergi Dairesi Başkanlığının cevabı yazılarından davacının tacir olduğu, her iki tarafından tacir olma şartının gerçekleştiği ve mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK’nın 138.maddesine göre Mahkemeler öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinde karar verir.
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A-1 maddesinde; bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu hükmü getirilmiştir.
Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir beyan bulunmadığı gibi dava dilekçesine arabuluculuk anlaşamama tutanağının eklenmediği, sadece boş bir form sunulduğu görülmekle davacı vekiline 14.12.2021 tarihli celse 10 numaralı ara kararı ile arabuluculuk son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini ibraz etmesi için 1 haftalık kesin süre verildiği, davacının süresi içerisinde arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı, Somut davada davacı haksız takip nedeniyle ödemek zorunda kaldığı 2.022,00 TL’nin istirdatı ile kötüniyet tazminatı ile 7.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş olup,maddi ve manevi tazminat talepleri arabuluculuk kapsamında olduğu gibi, istirdat talebinin soyut olarak zorunlu arabuluculuğa tabi olmadığı düşünülse de davacının ayrıca bir menfi tespit talebinin olmadığı, doğrudan bir miktar paranın istirdadına dair hüküm kurulması istediği dolayısıyla bu isteminde arabuluculuğa tabi olduğu, davanın TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu davalardan olduğu, bu nedenle dava şartının bulunmadığı anlaşıldığından davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70 -TL harçtan peşin alınan 54,40 TL ‘den mahsubu ile eksik kalan 26,30 -TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarını kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.100-TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde, kullanılmayan gider avansının, ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır