Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/659 E. 2022/308 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/659 Esas
KARAR NO :2022/308

DAVA:Tespit
DAVA TARİHİ:02/06/2015
KARAR TARİHİ:28/04/2022

Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; müvekkilinin Bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izni Bakanlar Kurulunun 20.04.1994 gün ve 1994/5483 sayılı kararı ile kaldırılıp, iflas tasfiyesi İstanbul 1. İflas Müdürlüğünün 1995/19 sayılı dosyasıyla … Fonunca atanan tasfiye memurlarınca sürdürülmekte olan Müflis … Bankası A.Ş.nin hissedarlarından olduğunu, bankanın faaliyetlerine son verilmeden önceki sermayesinin 550.000.000.000 TL olduğunu, bu sermayenin her biri 100.000 TL nominal değerli 5.500.000 paya bölünmüş olduğunu, banka sermayesini temsil eden hisselerin değişik tertip ve farklı değerlerde kupürler halinde düzenlendiğini, bankanın faaliyetinin durdurulduğu tarih itibarıyla müvekkilinin, banka sermayesinin % 4,5454 payına sahip iken, bankanın faaliyetinin durdurulmasından sonra çeşitli tarihlerde bankanın diğer hissedarları; …’ın %7,0763, …’ın %6,9778, …’ın %5,2090, …’nın %2,5181, …’ın %9,0909 ve … … Holding’in %5,0545 hisselerini de devraldığını, buna göre müvekkilinin banka sermayesindeki payının % 40,9722’ye yükseldiğini, 16.09.2010 tarihinde … Fonu ile düzenlenen protokol uyarınca müvekkilinin maliki olduğu, değişik tertip ve farklı değerde kupürler halindeki bu hisselerden bankanın, 120.230.000.000 TL sermayesine karşılık gelen, 1.202.300 hisseyi temsil eden farklı tertip ve değişik değerde kupürler halindeki 20.477 adet hisseyi … Fonuna devir/temlikle mülkiyetini …’ ye intikal ettiğini, 100.165.000.000 TL sermayeye karşılık gelen 801 650 adet payı temsil eden farklı tertip ve kupürler halindeki 6.798 adet hisseyi de, protokolün teminatı olarak yeddiemin sıfatıyla … Fonuna teslim ettiğini, Fon ile yapılan protokolde, müvekkilin …’tan alıp …’ye temlik ettiği hisselerden, 7B tertipli …-… seri numaralı 26 adet hissenin beheri 500.000.000 TL kupür değeri üzerinden toplam değeri 13.000.000.000 TL iken, protokolde kupür değeri zuhulen 500.000 TL ve devredilen hisselerin toplam değeri olarak da 13.000.000 TL yazıldığını, bu maddi hatadan sarfınazar edildiğinde, …’ ye temliken ve teminaten teslim edilen hisselerin nominal değerleri toplamının 213.382.000.000 TL (2.133.820 pay) olduğunu, … ile yapılan protokol süreci ve devamında, müvekkilinin maliki olduğu banka sermayesinin 11.965.000.000 TL’ye karşılık gelen banka hisselerini bulamamışsa da, sonrasında tasfiyeyi yürüten … nezdinde yapılan araştırma neticesinde, … … Holding A.Ş.’den temlik alınan, bankanın 1.500.000.000 TL sermayesini temsil eden, 1.000.000 TL kupür değerli toplam 1.500 adet hisse bulunduğunu, diğer hisse senetlerinin tüm aramalara rağmen bulunamadığını, zayi edildiği anlaşıldığını, zayi edilen hisseler dışında kalan hisse senetlerinin açıklandığı üzere, …’ye teslim edildiğini, zayi nedeniyle iptalini talep ettikleri hisselerin, gerek temliken gerekse teminaten …’ye teslim edilen hisselerle birlikte aynı sözleşme kapsamında müvekkilince temlik alınmış olması, müvekkilinin bankanın faaliyetlerinde son verilmeden önce bankanın beheri 100.000 TL nominal değerdeki 250.000 adet payının maliki olduğu husunun, resmi belge ve kayıtlara intikal etmiş olması, müvekkilinin kendi namına olup da zayi ettiği hisseler dışındaki hisselerinin …’ye teslim edilmiş olduğu birlikte değerlendirildiğinde, müvekkilinin zayi nedeniyle iptal kararı verilmesini talep ettikleri hisselerin malik ve zilyedi olduğunun kuşkusuz olduğunu, banka ortaklar pay defterinin de bu hususu doğrulamakta olduğunu belirterek, hisse senetlerinin zayi nedeniyle iptaline ve zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize verdiği 14.07.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle, dava konusu hisse senetlerinin mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili verdiği cevap dilekçesi ile; davacının müflis bankanın %36,43 oranında hissesine sahip olduğunu beyan ettiğini ve fiilen de bu hisseleri protokol imzalayarak fona devrettiğini, davacının zayi nedeniyle iptalini talep ettiği hisse senetlerini kanuna uygun olarak temlik alıp almadığının belli olmadığını, kaldı ki pay defterinin de iflas idaresinde bulunmamakta olduğunu, mülkiyet iddiası ile tasfiyenin kapanışında hak iddia edebilecek iyiniyetli kişilerin haklarının korunması gerekmekte olduğunu, müflis bankanın kapanışında tasfiye bakiyesinin dağıtılması aşamasında müflis banka hissedarları davet edilerek hak sahipliğini ispat eden belge ile başvurmaları talep edileceğini, bu nedenle kayıp olduğu iddia edilen hisse senetlerine ilişkin olarak olası bir devir işlemi sonucu hak sahibi olan iyiniyetli şahısların haklarının ihlal edilmemesini teminen açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizde yapılan yargılama sonucunda 24.05.2018 tarih ve 2015/571 E., 2018/414 K. sayılı karar ile; davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul BAM 12.HD.nin 10.11.2020 tarih ve 2018/2332 E., 2020/1148 K. sayılı ilamı ile Mahkememiz kararı kaldırılmış ve dosya Mahkememize gönderilmiştir. Mahkememizce bilirkişi rapor ve ek rapor alınmıştır.
Mahkememizin 03/03/2016 tarihli ve 01/03/2018 tarihli celsesinde davanın takipsiz bırakılması nedeniyle davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve davacı tarafından her defasında dosya yenilenmiş, dava 24/02/2022 tarihli celse de taraflarca takipsiz bırakılmıştır.
HMK’nın 150/6. maddesinde davanın 2 den fazla takipsiz bırakılmayacağını aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek esas kaydının kapatılacağı düzenlenmiştir. Mahkememizin bu dosyası 3. kez takipsiz bırakıldığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açılanan nedenlerle;
1-Dosyanın bilirkişide olduğu sırada, 24/02/2022 tarihli geçen celsede, taraflarca takip edilmediğinden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve daha sonra davacı vekilinin talebine istinaden dosya yenilenmiş ve bu güne duruşma günü verilmiş ise de; daha önce de 03/03/2016 ve 01/03/2018 tarihli celselerinde davanın takipsiz bırakılması nedeniyle işlemden kaldırıldığı ve 24/02/2022 tarihli celsede 3. kez takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından, 24/02/2022 tarihli duruşmadaki işlemden kaldırma ara kararı ile 01/03/2022 tarihli davanın yenilenmesine ilişkin ara kararlardan vazgeçilmesine, 3. KEZ TAKİPSİZ BIRAKILAN DAVANIN HMK.nın 150/6. maddesi gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 53 TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalının yapmış olduğu 100 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

**Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*