Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/651 E. 2022/195 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/651 Esas
KARAR NO :2022/195

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/11/2020
KARAR TARİHİ:22/03/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya verdiği ürünlerden kaynaklı 5 adet satış faturasından işlemiş temerrüt faizi dahil olmak üzere toplam 47.651,41-TL miktarlı alacağı olduğu, alacağın uzun süre ödenmemesinden kaynaklı …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı şirketin hiçbir borçlarının bulunmadığını belirterek takibe, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiğini, toplam 47.651,41-TL alacağın tahsili için itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili olduğu şirketin adresi … olduğundan … Mahkemelerinin yetkili olduğunu, açılan icra takibinden icra dairesinin yetkili olmadığını, müvekkili ile davacı arasında yapılmış yazılı geçerli bir sözleşme bulunmadığını, müvekkiline herhangi bir fatura, sevk irsaliyesi tebliğ olmadığını, davacı şirketin bir hizmet de bulunmadığını, açılan dava yasal dayanaktan yoksun olduğundan reddi ve davacının icra inkar tazminatına çarptırılmasına, mahkeme masrafları ile vekalet ücretin davacıya yüklenmesini talep ettiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 5 adet faturadan kaynaklı faturadan kaynaklı 39.099,15-TL asıl alacak, 8.552,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47.651,41-TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde yetkiye, borca ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf icra müdürlüğü ve mahkememiz yetkisine itiraz etmiş olmakla birlikte, BA formu ile dava konusu faturaların vergi dairesine bildirildiği sözlü de olsa taraflar arasında sözleşme ilişkisinin olduğunun anlaşıldığı, takip ve davanın faturadan kaynaklı para alacağı olduğu ve alacaklının yerleşim yeri mahkeme ve icra müdürlüklerinin de yetkili olduğu anlaşıldığından davalının yetki itirazları yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf fatura konusu malın teslim edilip edilmediği, alacağın varlığı ve miktarı noktalarında toplanmakta olup, tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesi gerektiğinden, ticari defter incelemesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerden olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereğince mahkemenin taraflardan birinin talebi veya kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerektiğinden mahkememizin 01.06.2021 tarihli celse 2 numaralı ara kararı ile bilirkişiden rapor alınmasına, tarafların ticari defter ve kayıtlkarını inceleme günü ibraz etmedikleri takdirde defter ibrazından kaçınmış sayılacakları ve duruma göre diğer tarafından beyanlarının kabul edileceği ihtarını içerir ara karar oluşturularak ve davalıya ihtaratlı tebligat yapılarak bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan 09/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;
Davacı tarafından ibraz edilen yasal defterlerin usulüne uygun tutulmuş ve sahibi lehine
delil olma özelliğine haiz olduğu,
davacı şirket yasal defterlerine göre davalının 39.099,15.-TL borçlu olduğu, davalı şirket tarafından yasal defter ve belgelerin ibraz edilmediği ancak incelenen BA/BS
formlarında davacı yanca keşide edilen satış faturalarının kayıtlı olduğu ve Maliye
Bakanlığına bildirim yapıldığı,davacı tarafından takipte faiz talep edilmişse de davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair bir
belgenin dava dosyasında yer almadığı ancak Sayın Mahkeme aynı kanaatte değilse faturaların keşide tarihlerinden takip tarihine akadar geçen süre için 7.992,20.-TL faiz hesaplanabileceği, şeklinde mütalaada bulunulduğu görüldü.
İddia, savunma, faturalar, icra dosyası, BA-BS formları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu, her ne kadar davalı taraf fatura konusu malların teslim edilmediğini iddia etmiş ise de faturaların e fatura olduğu, faturaların iade edilmediği gibi davalı tarafından BA formu ile vergi dairesine beyan edildiği, defterlere kaydedilen ve iade edilmeyen faturalar bakımından mal ve hizmet tesliminin artık yapıldığının kabul edilmesi gerektiği, inceleme gün ve saatinde davalının ticari defter ve belgelerini ihtarata rağmen bilirkişi incelemesi için ibraz etmediği, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu hususları hep bilikte gözetildiğinde davacının bilirkişi tarafından hesaplanan tutar kadar alacaklı olduğu, davalının takip öncesinde usulüne uygun olarak temerrüte düşürüldüğüne dair bir ihbar veya ihtarın davacı tarafından iddia ve ispat olunamadığı bu nedenle takip öncesi işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı, davalının posta yoluyla yapılan davette rağmen arabuluculuk ilk oturumuna katılmadığı ve arabuluculuğun sonlandırıldığı arabuluculuk son tutanağından anlaşılmakla Arabuluculuk Kanunun 18/A-11 maddesi gereğince davalının yargılama giderlerinin tamamından sorumlu olacağı ve lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulü ile davalının ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yaptığı itirazın; 39.099,15 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan asıl alacağın %20’si olan 7.819,83 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yaptığı itirazın; 39.099,15 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacağın %20’si olan 7.819,83 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2670,86 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 575,51 TL. Harcın mahsubu ile 2.095,35 TL davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.864,87 -TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54.40 TL başvurma harcı ve 575,51TL peşin harcın toplamı olan 629,91 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1019,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320 -TL Arabuluculuk ücretinin; davalı taraftan alınarak, hazineye irad kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır