Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/513 E. 2022/974 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2020/513 Esas
KARAR NO:2022/974

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:01/10/2020
KARAR TARİHİ:30/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 29/08/2019 tarihinde saat 21:55 sıralarında davalı …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın, müvekkilin kullanmış olduğu … plakalı motorsiklete çarptığını, bu çarpma neticesinde müvekkilin sol kolunun bilekten kırıldığını, parçalanan kaşına altı dikiş atıldığını, bu dikişlerin izinin yüzünde kaldığını, müvekkilinin kolunun bilekten kırılması sebebiyle çalıştığı iş yerinden çıkartıldığını ve üç ay evde yatarak bakım hizmeti gördüğünü, meydana gelen kaza sebebiyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararın zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında tazmini maksadıyla taraflarından 13/12/2019 tarihinde davalı …Ş.’ye posta yoluyla başvurulduğunu ve söz konusu başvurularının 17/12/2019 tarihinde davalı …Ş.’ye teslim edildiğini, davalı …Ş. tarafından başvurularına yasal süresi içerisinde cevap verilmediğini, arabulucuya başvurulduğunu ve anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığı kazada davalı …’un asli kusurlu olduğunu, davalı …’un müvekkilinin hiçbir zararını gidermediğini, kazaya karışan … plakalı aracı zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalayan … A.Ş.’den ve davalı …’dan müvekkilinin maruz kaldığı maddi ve manevi zararın karşılığı olan tazminat olarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte şimdilik 1.000-TL maddi tazminatın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında davalı …Ş.’den alınarak müvekkiline ödenmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 1.000-TL maddi tazminat ile olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 15.000-TL manevi tazminatın davalı …’dan alınarak müvekkiline ödenmesini, müvekkilinin uğradığı maddi zararın bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, bu sebeple davayı belirsiz alacak davası olarak açtıklarını belirterek davanın kabulüne, davalılar aleyhine ayrı ayrı olacak şekilde vekalet ücretine hükmedilmesini ve yargılama giderlerinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin tüm iddialarının müvekkili açısından gerçeklerden uzak, haksız ve mesnetsiz olduğunu, 29.08.2018 tarihinde saat 21:55’te davalı müvekkili, sürücüsü olduğu … plakalı araç ile teknecik sokağa doğru dönüşünü, trafik kurallarına uygun bir şekilde sola dönüş ışığını yakmak suretiyle tamamlamak üzere iken, kaza tutanağında da açıkça belirtildiği üzere … plakalı motosiklet kavşağa girerken hızını azaltmayarak müvekkilinın aracına çarptığını, kaza tespit tutanağında, trafik zabıtasının değerlendirmesinde de görüleceği üzere tek kusurlu tarafın davacı taraf olduğunu, trafik zabıtasının, davacı tarafın KTK’nun 52/1-a maddesi gereği tek kusurlu taraf olduğunu belirttiğini, kaza tespit tutanağının detaylı incelendiğinde davacının tek kusurunun bu olmadığının anlaşılmakta olduğunu belirterek, müvekkili yönünden dava şartı gerçekleşmediğinden usulen reddini aksi halde müvekkilinin kazaya sebebiyet vermemesi nedeniyle davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı …Ş. vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; sigortalısı olan araç sürücüsünün kazada kusursuz olduğundan davanın reddinin gerekmekte olduğunu, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğu gözönüne alınarak öncelikle davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısı araç sürücüsünün kusuru bulunduğunun ispat edilmesinin gerekmekte olduğunu, mahkememizce müterafik kusur hususlarının araştırılarak, tazminat tutarından indirim yapılmasını talep ettiklerini, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerekli olduğunu, geçici iş göremezlik zararları; tedavi ve bakıcı giderleri müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale geldiğini, mahkememizce faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu belirterek, itirazları kapsamında davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
03/11/2021 tarihli ATK raporuna göre; … oğlu, 10/01/1996 doğumlu …’ın 29/08/2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğini belirtmişlerdir.
08/03/2022 tarihli ATK raporuna göre; davalı sürücü …’un %90 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ın %10 oranında kusurlu olduğunu belirtmişlerdir.
21/03/2022 tarihli ATK raporuna göre; … oğlu, 10/01/1996 doğumlu, …’ın 29/08/2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 20/02/2019 tarih, 30692 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 30/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu ‘nun 24.01.2022 / 856 sayılı raporu incelendiğinde; davacı …’ın Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe göre sürekli iş göremezlik oranının olmadığı görüldüğünden kazazede yönünden sadece geçici iş göremezlik hesabı yapıldığını, geçici iş göremezlik hesabının geçmiş (bilinen) dönem içerisinde sonlanan bir hesap olması sebebiyle, gerek yapılan ödeme tarihine göre, gerekse rapor/hesap tarihine göre yapılacak hesaplamalarda hangi yaşam tablosunun kullanıldığının ve hesap yöntemi olarak progresif rant yöntemi ya da aktüeryal yöntem kullanılmasının hesaplamaya herhangi bir etkisinin bulunmadığını, davalı …Ş. ya da dava dışı SGK tarafından davacıya yapılan herhangi bir ödeme tespit edilemediğinden davacının hesaplanan zararından bu açılardan herhangi bir indirimin söz konusu olmadığını, davacı …’ın hesaplanan geçici iş göremezlik zararının 8.083,60 TL olduğunu belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu kaza nedeniyle yaralanan davacının maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, kaza nedeniyle kusur oranının tespiti için ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 08/03/2022 tarihli raporla davacının %10 oranında, davalı sürücünün %90 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacının maluliyet durumunun tespiti için kaza tarihindeki yönetmeliğe göre alınan 21/03/2022 tarihli ATK 2.İhtisas Kurulu raporu ile davacının sürekli maluliyetinin olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, aktüer bilirkişiden alınan raporla davacının maddi zararının hesaplandığı, davacının 01/10/2022 tarihli dilekçesi ile talebini ıslah ettiği ve ıslah harcını yatırdığı, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu kaza nedeni ile geçici iş göremezliği oluşan davacının maddi tazminat talep etmede haklı olduğu, davacının kaza nedeniyle kaşından ve el bileklerinden yaralandığı, yaralanmanın mahiyet ve derecesine göre davacının kask takmadığının anlaşıldığı, kafa bölgesindeki yaralanmanın ağırlık derecesini artırdığı ve Yargıtay uygulamasına göre %20 indirim yapılması gerektiği kanaati ile davacının talep ettiği maddi tazminattan %20 indirim yapılmış ve maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, müterafik kusur indiriminin takdiri indirim olması nedeniyle reddedilen tutar bakımından davalı taraf yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş ve yargılama giderleri paylaştırılmamış, kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, birlikte değerlendirilerek kazanın, davacıda yarattığı elem ve ızdırabın ağırlığı ve manevi tazminatın belirlenmesine ilişkin tüm ilke ve kurallar nazara alınarak davacının manevi tazminat davasının da kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile 5.820,20-TL maddi tazminatın davalı …’dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı …’un 1.000-TL için 29/08/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olması şartıyla) tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-10.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 29/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Alınması gereken 1.080,67 TL harçtan peşin alınan harç ve ıslah harcının mahsubu ile bakiye 912,6‬0 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına, (davalı … şirketinin sorumlu olduğu miktarla orantılı olarak sorumlu olacak şekilde)
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 58,07 TL peşin harç ve 110 TL ıslah harcının toplamı olan ‭222,47‬ TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan 5.820,20 TL. vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,(davalı …’un 1.000-TL’sinden sorumlu olması şartıyla)
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200 TL. vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesaplanan 5.000 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan ve ATK fatura bedelleri dahil hesaplanan 3.971,80 TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 3.017,96 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı … tarafından yapılan 94,10 TL yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 29,40 TL’sinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
10-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre 1.003 TL’sinin davalılardan tahsili ile, geriye kalan 317 TL.nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
11-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
30/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır