Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/504 E. 2021/693 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/504 Esas
KARAR NO:2021/693

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:28/09/2020
KARAR TARİHİ:02/11/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … isimli şahsın müvekkili şirketinin sağlık sigortası güvencesi kapsamında bulunmakta olduğunu, sözü edilen sigortalının 18/06/2018 tarihinde … plakalı araç içerisinde trafik kazası sonucu yaralandığını, bu kaza sebebiyle tedavi görmüş olduğunu, söz konusu tedavi giderlerinin müvekkil şirket tarafından karşılandığını, müvekkili şirketin sigortalısının yaralanmasına sebep olan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunun tespit edildiğini, sigortalının halefi olduğu hususunun 01/04/2020 tarih sayılı yazı ile davalı şirkete bildirildiğini, söz konusu yazı ile tedavi masraflarının sağlık uygulaması tebliği kapsamında kalan kısmının 10.417,37-TL olduğunu, bu tutarın … tarafından ödenmesinin talep edildiğini, tedavi masraflarının SUT’u aşan kısmının 83.484-TL olup bu tutarın davalı şirket tarafından ödenmesinin talep edildiğini, aynı zamanda … plakalı aracın da kusurlu olduğunun tespit edildiğini ve bu çerçevede sorumlu bulunduğunun bildirildiğini, davalı şirket tarafından müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunu, diğer davalı …’ya ise 05/05/2020 tarih sayılı yazı ile başvurulmuş olup tedavi masraflarının SUT kapsamında kalan kısmının ödenmesinin talep edildiğini ama işbu davalı tarafından da ödeme yapılmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; yargılamayı gerektiren alacaklarının davalılar için tespit edilecek sorumluluk oranları kapsamında şimdilik 5.000-TL tazminatın müvekkil şirketin ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları bakımından müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, müvekkili şirketin 6111 sayılı yasa ve Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen “Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” gereği, bu yönetmelik kapsamında belirlenen sorumluluklarını, yönetmeliğin belirlediği vadelerde ve Sigorta Bilgi Merkezinin ilgili dönemlerde ne kadar ödeyeceklerini bildirdiği tutarları Sosyal Güvenlik Kurumu’na düzenli ödemeler gerçekleştirerek yerine getirmekte olduğunu, 6111 sayılı yasa ve sonraki yasal düzenlemeler gereğince tedavi gideri talepleri yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ilgili kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanacağını, ilgili Kanun’un 59, geçici 1’inci maddeleri ile getirilen yeni hükümler çerçevesinde Trafik kazalarına bağlı olarak Sigorta Şirketleri aleyhine açılmış olan tedavi masrafları tazminatı ile ilgili Şirketin yükümlülüğünün sone ermekte olduğunu, dolayısı ile davacının tedaviye ilişkin talebinin muhatabının artık … olduğunu, bu nedenle müvekkil şirket yönünden açılan davanın reddinin gerekeceğini, sağlık giderleri ve tedavi giderlerinin poliçe teminatı dışında olduğunu, hiçbir surette davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkili şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu, sigortacı olan müvekkili şirketten olay tarihinden itibaren ticari faiz talebinde bulunulmasının hatalı olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; haksız davanın reddini, dava dilekçesi ve delillerin taraflarına tebliğini, davacı yanın tedavi gideri taleplerinin poliçe teminatı dışında olması sebebiyle taleplerinin reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava; sağlık sigortasından kaynaklı tedavi giderlerinin rücuan tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının sağlık sigortası kapsamında ödediği tedavi giderlerinini davalıya rücu edip edemeyeceği, rücu miktarı ve kusur oranı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizin 09.02.20201 tarihli ön inceleme duruşmasının 8 nolu ara kararı ile davalılardan … hakkındaki davanın bu dosyadan ayrılmasına ve görev hususunun bu dosyada celse arasında değerlendirilmesine karar verilmiş ve … hakkındaki davanın Mahkememizin 09.02.2021 tarihli … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verildiği görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde mahkememizce bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; “…davalı … A.Ş. ZMSS sigortalısı … plakalı araç ve sürücüsü …’ın kazanın oluşumunda, %100 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı araç ve sürücüsü ile, araç dışında bulunan yolcuların söz konusu kazanın oluşumunda atf-ı kabil kusurları bulunmadığı, Tıbbi yönden;
14/06/2018 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’a yapılan
tedavilerin; kazada yaralanması ile ilgili ve uygun olduğu, tedavi giderlerinin tedavi olduğu kuruma göre uygun olduğu. Sigorta hukuku yönünden:
davacının sigorta poliçesi teminatında kalan tedavi gideri bedelini ödeyerek
halefiyet ilkesi gereği tazminat talep ve dava hakkı bulunacağı,
Davalı … nın SUT hükümleri kapsamında 10.417,37.-TL tedavi gideri ile sorumlu olacağı,
davalı … A.Ş. nin … nın sorumlu olacağı tedavi gideri mahsubu
akabinde 83.484,00.-TL tutarlı tedavi gideri ile 14/04/2020 tarihinden
itibaren işleyecek faiz ile sorumlu olacağı,
davalı … ya yapılan başvurunun 05/05/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olması
sebebiyle 06/05/2020 tarihinden itibaren faiz ile sorumlu olacağı…” belirtildiği görüldü.
Mahkememizce alınan bilirkişi ek raporunda sonuç olarak; “…
kusur yönünden; davalı … A.Ş. ZMSS sigortalısı … plakalı araç ve
sürücüsü …’ın kazanın oluşumunda, %100 oranında asli kusurlu
olduğu, … plakalı araç ve sürücüsü ile, araç dışında bulunan yolcuların söz konusu kazanın oluşumunda atf-ı kabil kusurları bulunmadığı, tıbbi yönden; 14/06/2018 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’un tedavi ve
tedavi giderleri değerlendirildiğinde:
tedavilerin kazada yaralanması ile ilgili ve uygun olduğu,
tedavi giderlerinin tedavi olduğu kuruma göre uygun olduğu, dosya içeriğindeki ödeme belgelerine göre davacı … Sigorta
A.Ş.’nin …’un kazada yaralanması ile ilgili sağlık kurumu ve
hekime 133.284,36-TL ödediği, …’a kazada yaralanması ile ilgili yapılan tedavilerin dosya içeriğindeki belgelere göre SUT’a göre puanının 5.788,66 ve SUT fiyatının %8
KDV dahil 3.707,29-TL olduğu, dosya içeriğinde özellikle 80.832,73-TL tutarındaki fatura ile ilgili olmak üzere dava konusu tedavi giderleri ile ilgili faturalandırılan hizmet dökümü belgesi
olmadığı, sayın Mahkemeniz tarafından … SUT esasları ve fiyatı ile sorumlu kabul
edilirse sağlık kurumundaki faturalandırılan tedavi giderlerinin hizmet dökümü
temin edildiği takdirde tekrar değerlendirilebileceği, Sigorta hukuku yönünden: davacının sigorta poliçesi teminatında kalan tedavi gideri bedelini ödeyerek
halefiyet ilkesi gereği tazminat talep ve dava hakkı bulunacağı,
davalı …’ nın SUT hükümleri kapsamında 3.707,29.-TL tedavi gideri ile sorumlu olacağı,( davanın tefrik edildiği belirtilmektedir.) davalı … A.Ş.’ nin …’ nın sorumlu olacağı tedavi gideri mahsubu
akabinde 129.576,99.- TL. tutarlı tedavi gideri ile 14/04/2020 tarihinden itibaren
işleyecek faiz ile sorumlu olacağı davalı … ya yapılan başvurunun 05/05/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olması sebebiyle 06/05/2020 tarihinden itibaren faiz ile sorumlu olacağı…” belirtildiği görüldü.
Kaza tarihi 18.06.2018 olup, dava tarihinden önce, 25/01/2011 tarih ve 27857 sayılı, Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı yasanın 59.maddesiyle değişik, 2918 sayılı yasanın 98.madde hükmüne göre;rafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Hükmünü içermektedir. 6111 sayılı yasanın geçici 1.maddesi ile de, “Bu kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağı” düzenlenmiştir.
Kazaya neden olan aracın, işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı kaza nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumlu olup, tedavi giderleri bu kapsamdadır. Ancak, 6111 sayılı Yasa ile getirilen bu düzenleme ile aracın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısının, yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü sona ermiştir.
28038 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in 4/1 maddesine göre ise; “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları tedavinin gerektirdiği tüm sağlık hizmet bedelleri kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Kurum tarafından sağlık uygulama tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda karşılanır.” denilmektedir.
2918 sayılı Yasanın 98.maddesine incelendiğinde; kazazedenin, devlet hastanesi, üniversite hastanesi, özel hastane gibi hiçbir ayırım gözetmeksizin tüm resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarından alacakları sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağının açıkça belirtilmiş olup ödeme esaslarına ilişkin sınırlamanın olmadığı anlaşılmaktadır. Kanunun lafzına ve amacına aykırı olarak tarafların sorumlulukları yönetmelikle değiştirilemez ve daraltılamaz.
Dosya kapsamı ve yukarıda yapılan açıklamalar ışında; davacı sigorta şirketi nezdinde sağlık sigortalı bulunan …’un geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda Özel sağlık kuruluşlarında tedavi gördüğü ve tedavi giderlerinin davacı tarafından ödendiği, davalı sigorta şirketinin kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğu, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında talep konusu tedavi giderleri ile ilgili tüm sorumluluğun 6111 sayılı Yasa ile değişik 2918 sayılı KTK’nun 98.madde hükümleri uyarınca …’na geçtiği, aracın işleteni, sürücüsü ve ZMM sigortacısının sorumluluğunun sona erdiği anlaşılmakla davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının Pasif Husumet Yokluğu Nedeniyle Usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 85,39 TL + 2.130 TL ıslah harcı toplamı olan 2.215,39 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.156,09-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır