Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/461 Esas
KARAR NO : 2022/675
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ….Tic. Ltd. Şti. ile … Belediyesi arasında 26.1.2017 tarihinde “…” anlaşması imzalandığını, bahse konu işin 2018 yılı Haziran ayında geçici kabulü yapılarak … Belediye’sine teslim edildiğini, bahse konu iş kapsamında beş firma ile alt yüklenici ve taşeronluk sözleşmesi imzalandığını bu kapsamda çalıştığını, …TİC. LTD. ŞTİ firmasının da bu iş kapsamında alt yüklenici olarak firmalarına bu kapsamda hizmet verdiğini, işin yapımı sürecinde …’nin işi geciktirdiğini ve sözleşme şartlarına uymadığı için müvekkili firma tarafından yazılı olarak uyarıldığını, bunun üzerine … Şti İle … (…) arasında bu iş kapsamında yapılan binaların tamamının Ahşap Cephe Kaplamalarının Malzeme ve İşçilikli yapılması ile ilgili bir anlaşma yapılıp yapılmadığı hususunda bilgi sahibi olmamalarına karşın inşaat alanına ahşap kaplama malzemesinin getirildiğini, ancak ahşap cephe kaplama işi … firması tarafından tamamlamış olduğunu, yapılan ahşap işlerine ilişkin ödemelerin imzalı ve faturalı hak edişler karşılığında müvekkili firma tarafından … firmasına ödendiğini, müvekkili firmanın ne sözleşme anlamında ne de işin yapılması anlamında … ile hiçbir şekilde görüşmemiş, anlaşmamış ve kendisinden herhangi bir hizmet almamış olduğunu, tüm bunların yanında müvekkili firmanın muhasebe ve defter kayıtlarından da görüleceği üzere alt yüklenici firma olan … Tic. Ltd. Şti.’den 210.000,00 TL (İkiyüzonbintürklirası) alacaklı durumda olduğunu, …’ın kendisinin alacaklı olduğu … 26. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası … Ltd. Şti. aleyhinde takip başlattığını, alacaklı olduğunu iddia eden …’ın müvekkili hakkında takip işlemine girişmemiş olduğunu ancak aynı dosyadan müvekkili şirkete 89/1 haciz ihbarnamesi tebliği şirketin adresten ayrılmış olması sebep gösterilerek kapıya asılmak suretiyle yapıldığını, ancak müvekkili şirket adresinde faaliyetlerine devam etmekte olduğunu, adresin kapalı olmasının söz konusu olmayacağını, müvekkili şirketin tebligattan haberdar olmadığından haciz ihbarnamesine geç cevap verildiğini, ayrıca İcra Müdürlüğünün dosyasında yapmış oldukları inceleme neticesinde müvekkili şirkete yazılan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin de düzenlendiğini öğrenmiş olduklarını, her ne kadar da müvekkili şirkete icra dosyasından 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri yazılmış olsa da şirkete ulaşan bir tebligatın bulunmamakta olduğunu, haciz ihbarnamelerinin tümünün usulsüz olarak tebliğ edildiğini, bu nedenle usulsüz tebligat nedeni ile … 3. İcra Hukuk Mahkemesinin …E. Sayılı dosyası ile davanın ikame edildiğini, ilgili davanın halen derdest olduğunu ve istinaf incelemesinde olduğunu, müvekkili şirketin … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye borcu olmadığının tespitine ayrıca ilgili icra dosyası nedeni ile müvekkili şirketin yönünden İİK. 72/2.maddesi gereğince teminatsız bu talepleri mümkün görülmez ise teminatlı olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile icra dosyasındaki mevcut hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini belirterek, müvekkili şirketin davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye borçlu olmadığının tespitine, … 26. İcra Müdürlüğünün…E. sayılı dosyasındaki hacizlerin kaldırılmasına, İcra dosyası kanalı ile 13.08.2020 tarihinde ödenen 80.229,75 TL bedelin müvekkiline faizi ile birlikte iadesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın takip borçlusu …’nden olan alacağının tahsili için … 26. İcra Dairesi Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesini müteakiben 07.11.2018 tarihli talepleri doğrultusunda 89/1 haciz ihbarnamesi hazırlandığını ve davacının bilinen en son adresi olan “…” adresine tebliğe çıkartıldığını, adresin kapalı olması üzerine tebligat memurunun mahallinde gerekli araştırmayı yaptığını, tebligat adresi ile karşı karşıya olan 31 kapı numaralı … unvanlı firmaya sorduğunu, davacının adreste tanınmadığını tespit ettiğini ve tebligat mercine iade edildiğini, tebligatın iade gelmesi üzerine 25.12.2018 tarihinde davacının Ticaret Sicili’nde kayıtlı adresine (aynı adresine) T.K. md. 35’e göre yeniden 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmiş olduğunu ve usulüne uygun tebligat yapıldığını, birinci haciz ihbarnamesine süresi içerisinde itiraz edilmemesi üzerine 20.01.2019 tarihinde 89/2 haciz ihbarnamesi düzenlenerek T.K. md. 35’e göre aynı adrese gönderildiğini, bu haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra da herhangi bir itiraz ve ödeme yapılmaması üzerine, 15.02.2019 tarihinde 89/3 haciz ihbarnamesi düzenlenerek T.K. md. 35’e göre aynı adrese gönderildiğini ve 21.02.2019 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, davacı tarafın 21.02.2019 tarihinde (süresinden sonra) dosyaya 89/1 haciz ihbarnamesi cevabı gönderdiğini, 25.02.2019 tarihinde ise (İİK md. 89’da böyle bir itiraz yolu bulunmadığı halde) 89/3 haciz ihbarnamesi cevabı adı altında bir beyan gönderdiğini, davacının her iki dilekçesi de 89/2 haciz ihbarnamesi tebliğ edilip itiraz süreleri geçtikten sonra dosyaya sunulduğunu, süresinden sonra yapılan bu itirazların dosyaya bir etkisi olmadığını, davacının yapması gereken, 89/3 haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden sonra 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde takip alacaklısına karşı menfi tespit davası açmak iken, bunu da yapmadığını, 89/3 haciz ihbarnamesi borçluya 21.02.2019 tarihinde tebliğ edildiğini ve menfi tespit davası açma süresinin 08.03.2019 tarihinde dolduğunu, 20 günlük süre içerisinde yani 13.03.2019 tarihine kadar da dava açıldığına dair bir bilginin dosyaya sunulmadığını, davacı taraf davasını İİK MD. 89/3 kapsamında menfi tespit talepli olarak açtığı iddiasında ise, 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı için davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerekeceğini, davacı tarafın UYAP sistemi üzerinden davayı açarken dava değerini 1.000,00 TL olarak gösterdiğini ve 1.000,00 TL üzerinden harçlandırdığını, dava dilekçesinin sonuç kısmında 80.229,75 TL’nin iadesini talep ettiğini, davacı tarafa eksik harcı tamamlaması için kesin süre verilmesi gerektiğini belirterek, dava dilekçesinin sonuç kısmında istirdadı talep edilen 80.229.75 TL üzerinden yatırılmayan eksik harcın tamamlanması için davacı tarafa kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde harcın tamamlanmaması durumunda davanın reddine, dava İİK md. 89/3 kapsamında üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davası olarak kabul edilecek ise, 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddine, dava İİK md. 89/5 kapsamında üçüncü kişinin açtığı istirdat davası olarak kabul edilecek ise, zorunlu arabuluculuk kapsamında olmasına rağmen arabuluculuğa başvurulmadan açıldığı için davanın dava şartı yokluğundan reddine, davanın esasına girilerek bir karar verilecek ise, müvekkilimin kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa tahmilini karar verilmesini taleple cevap verdiği görüldü.
CEVAP: Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Eldeki dava, borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir.
… 26. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celbedilmiş ve incelenmiştir.
Bilirkişiler tarafından düzenlenen 01/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; bilirkişinin 4/b, c maddelerindeki tespitleri muvacehesinde İİK. 89/1 tabir edilen haciz ihbarnamesinin tebligat kanunu 35 ve 7.maddeleri, nizamnameye aykırı tebliğ edildiğinin sayın mahkemenin kabulü halinde, sonraki ihbarnamelerde yok hükmünde ve sonuçta İİK. 89.maddesine uygun davacı borçlunun yasal olarak borçlandırılmadığından, 13/08/2020 tarihinde davacının Belediye nezdinde istihkakı haczedilmesi sonucu davalı takip alacaklısı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ödenen 80.229,75-TL’nin 09/09/2020 dava tarihinden itibaren faizi ve dava masrafları ile birlikte istirdadı ile davacı …Tic. Ltd. Şti. Şirkete ödenmesi girektiğini belirtmişlerdir.
İstanbul Bam 16.Hukuk Dairesinin 2018/2500 Esas, 2019/1552 K., 16/07/2019 tarihli ilamında “Dava, İİK’nun 89.maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasıdır. İİK’nun 89/3 maddesine göre açılan davanın 3.haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir. Somut olayda üçüncü haciz ihbarnamesi davacıya 05/01/2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup eldeki davanın ise 05/02/2016 tarihinde, yani hak düşürücü süreden sonra açıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla mahkemece süre yönünden red kararı verilmesi usul ve yasaya uygundur.” gerekçesi ile İİK 89.maddeye göre açılan menfi tespit davasının 15 günlük süre içinde açılmadığı takdirde davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Ankara Bam 23.Hukuk Dairesinin 2017/1106 E., 217/866 K., 28/09/2017 tarihli ilamında ” alacaklı tarafından icra takip işlemlerine devam edilerek cebri icra yolu ile davacıdan davaya konu edilen para tahsil edilmiştir. Davalı yasal prosedüre uygun olarak takip işlemlerini yapmıştır. Davacı ise, haciz ihbarnamelerine gereği gibi itirazda bulunmadığı gibi menfi tespit davası da açmamıştır. Dolayısıyla davalıyı kötüniyetli saymak mümkün değildir. Bu konuda ibraz edilen delillerin mahkemece yeterli görülerek davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmuştur.” gerekçesi ile yasal prosedüre uyarak para tahsil eden alacaklının kötü niyetli olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir.
2004 Sayılı Yasanın 89. Maddesi gereğince kendisine gönderilen haciz ihbarnamelerine yasal süresinde itiraz etmeyen 3. kişi, borcu olmadığı bedeli ödemek zorunda kalması halinde yasal yollar yasanın 89/5 maddesinde düzenlenmiş olup İİK’nun 89/5 maddesi “Üçüncü şahıs, kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde haciz ihbarnamesine itiraz etmediği takdirde 65 inci madde hükmü uygulanır. (Değişik cümle: 17/07/2003 – 4949 S.K./22. md.) Her halde üçüncü şahıs, borçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı paranın veya teslim ettiği malın iadesini isteyebilir.” düzenlenmesine yer verilmiştir. Maddede belirtildiği halde, davacının ödeme yaptığı alacaklıya karşı dava açma hakkı “alacaklının kötü niyetli olması” hali ile sınırlandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının davalı … ile alt yüklenici ve taşeronluk sözleşmesini imzaladığını, bu kapsamda bu davalıdan alacaklı olduğunu, diğer davalı …’ın ise davacı şirkete 89/1,2 ve 3 ihbarnameleri gönderdiğini, icra dosyası kapsamında ödeme yapıldığını belirterek davalı … borçlu olmadığının tespitine ve ödediği bedelin her iki davalıdan istirdatını talep ettiği, dava konusu 3.haciz ihbarnamesinin 21/02/2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, eldeki davanın ise hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı, bu nedenle davalı … karşı İİK 89.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasının hak düşürücü süre yönünde reddinin gerektiği, davalı … karşı açılan istirdat davasının ise İİK 89/5 maddesi gereğince alacaklının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden reddedildiği, alınan rapor ile davacının davalı … alacaklı olduğunun anlaşıldığı, bu kapsamda davacının … Belediyesindeki alacağından icra dosyasına aktarılan 80.229,75 TL’nin davalı … tarafından davacıya iade edilmesi gerektiği kanaatiyle davacının … karşı açtığı istirdat davasının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye karşı açılan menfi tespit davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine,
2-…’a karşı açılan istirdat davasının reddine,
3-Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne karşı açılan istirdat davasının kabulü ile 80.229,75 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı … San. Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebinin reddine,
5-Alınması gerekli 5.480,49 TL harcın peşin harç ve tamamlama harçlarından mahsubu ile bakiye 2.595,09 TL. harcın davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç ve 2.831 TL tamamlama harçları toplamı olan 2.939,80 TL’nin davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 12.836,76 TL vekalet ücretinin davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 12.836,76 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 2.311,75 TL yargılama giderinden davalı … için yapılan 56,50 TL nin mahsubundan sonra kalan 2.255,25 TL masrafın davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın davacı tarafa iadesine,
11-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den tahsiliyle hazineye irat kaydına,
Davacı vekilinin ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
05/10/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.