Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/443 E. 2021/888 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/443 Esas
KARAR NO :2021/888

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:02/09/2020
KARAR TARİHİ: 28/12/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davacının davalının “…” … yolundaki 28 katlı binada ve 2. Kattaki mağaza camlarının … malzemelerinin sökülmesi ve camların iç-dış silinmesi işini üstlenerek, 09/03/2020 tarihli 92.750,00 TL+KDV bedelli sözleşme yapıldığını, sözleşme gereği 30 Mart 2020 tarihinde sözleşme bedelinin %40 davacının hesabına ödeme yapılacağı hükmüne göre KDV dahil 48.557,78 TL fatura düzenlendiğini, verilen sürede davalı tarafından ödeme yapılmayınca faturanın ödenmesi için davalı ile iletişim kurulduğunu, ancak ödemenin 09/06/2020 tarihinde … Bankası havalesiyle davacı şirket hesabına yapıldığını, davalı şirketin bir kısım temizlik yapılacak alanları geç teslim etmemesi nedeniyle Temizlik Hizmeti 5 Mayıs 2020 tarihinde bitirildiğini ve 06/05/2020 tarihinde kalan 42.086,22 TL alacak bedelinin fatura edilerek şirkete gönderildiğini, davalı şirkete yapılan işlerin tamamının teslim edilmesine rağmen davalı şirketin gönderilen fatura bedelini zamanında ödemeyerek davacı şirketi mağdur ettiğini, bu nedenle … 6. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile 24/06/2020 tarihinde 42.086,22 TL alacak için icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının kötü niyeti nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini istediğini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; taraflar arasında yapılmış olan 09.03.2020 tarihli sözleşme ile … Yolu üzerinde Mahmutbey Mh. … Cd. No:1 …/… adresinde bulunan … … projesi olarak yeni inşa edildiğini 28 katlı binanın camlarının ve çerçevelerinin temizlik işi için anlaştıklarını, sözleşmeye göre işin süresi 37 gündür yani 09.03.2020 tarihinde işe başlanacağını ve 15.04.2020 tarihinde iş tamamlanacağını, … … 28 katlı yeni inşa edilmiş bir bina olduğunu, camlarının yeni takıldığını, davacının temizlik işine başladığı tarihte binanın … Caddesine yani … AVM ye bakam cephesinde dışarıdan cepheye takılı olan portatif inşaat asansörünün kurulu bulunduğunu, bu nedenle 28 kat boyunca asansorün kurulu olduğu aksın temizlik işinin en sona bırakıldığını, bu nedenle de iş sözleşmede belirtilen sürede tamamlanamadığını, temizlik elamanlarının puantaj taplosundan da anlaşılacağı üzere temizilik işi 06.05.2020 tarihinde bittiğini, çünkü asansörün kurulu bulunduğu akstaki camların en son temizlendiğini, davacının katların temizliğini yaptığını ve işi müvekkil şirket çalışanı … …’a hasar olmadan teslim ettiğini iddia ettiğini ancak … …’a imzalatılmış olan ve üzerinde sevk irsaliyesi yazan evrakların, 28 kat boyunca uzanan asansorün olduğu akstaki temiziliği kapsamadığını, bu nedenle davacının, işin tamamının hasarsız olarak yapıldığına dair açıklama yaparak bu iddiasına sevk irsaliyelerini dayanak göstermesinin olayın gerçekleri ile uyuşmadığını, asansör aksındaki camların temizliği en sona bırakıldığını ve işin tamamlandığı tarihin ise 06.05.2020 olduğunu, bu nedenle asansör aksındaki temizlik işinin hasarsız yapıldığına dair … … imzaladığının herhangi bir irsaliye veya yazı bulunmadığını, asansör aksındaki 1. kattan 28. kata kadar aks boyunca maalesef temizlik yapılırken kullanılan cam temizleme jileti nedeniyle hem camlar hemde cam fitillerinin zarar gördüğünü, ayrıca camlardaki inşaat artıkları yumuşatılmadan sökülmesi ve silinmesi nedeniyle de çizikler oluştuğunu, camların üreticisi olan … tarafından yayınlanan montaj kılavuzunda camların jiletle temizlenmemesi ve inşaat artıklarının yumuşatılmadan sökülmemesi ve silinmemesi gerektiği açıkça belirtildiğini, davacınında basiretli bir tacir olarak jiletle camların temizlik işinin yapılmayacağını bilmesi gerektiğini, camlardaki çizik ve kesikler müvekkilim tarafından fark edilmesine binaen konu hakkında tutanak tutulduğunu, camlardaki çizikler ve kesik fitiller nedeniyle oluşan hasar ve ayıplar davacı çalışanları ve yetkililerine derhal bildirildiğini, camların hasarlı şekilde işin sahibi olan … İnşaat firmasına teslimi mümkün olmadığını, Zira … inşaat firması yetkililerinin çizikleri ve kesik fitilleri gördükten sonra asansör aksındaki cizik camların ve hasarlı fittillerin tamamının değişimini davalıdan talep ettiklerini, ayrıca … İnşaatın camların ve fitillerin değişimi için davalıya talepte bulunduğunu, bu talep karşısında çaresiz kalan davalının cam siparişi verdiğini ve davacının kusuru sebebiyle 45.928,90.TL. cam bedeli ödemek zorunda kaldığını, hasarlı olan çamların ve fitillerin tamamının söküldüğünü, yerlerine yenilerinin takıldığını, sökülmüş olan camların davalı tarafından muhafaz edildiğini, bu nedenlerle başlatılan icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Keşif Mahallinde dinlenen tanıklar;
DAVACI TARAF TANIĞI … beyanında; Ben davacı şirkette halen çalışmaya devam ediyorum, söz konusu işte de fiilen çalıştım, burada iş başlangıcındın bitimine kadar ben vardım., çalışmaya başlamadan önce biz kontrol yaparız, eğer çalışmadan önce çizik olan camlar vs varsa çalışmaya başlamadan önce tespit ederiz ve haberdar ederiz, bazı camlarda çizik ve çatlak vardı, bunların fotoğrafını alarak … Hanıma bildirdik, her akşam yapılmış işleri biz tutanak ile tespit edip … Hanıma teslim ediyorduk, boş zamanlarımızda başlayacağımız işin kontrollerini yapıyorduk, bizim çalışmamızdan kaynaklı sadece fitil kesiklikleri oldu, camlarda herhangi bir şey olmadı, camların üzerinde solüsyon vardı, bunlar çıkarıldıktan sonra camlardaki çizik olup olmadığı ortaya çıkıyordu, ben biz işi yaparken çizik olduğunu görmedim, körelmiş jilet camda hiçbir şey çıkarmaz, her arkadaş günde 4-5 jilet kullanıyordu, toplam burada çalışan 6 camcı vardı, benim ile birlikte 7 kişiydik, 4 kişi balkonda, 2 kişi içerde çalışıyordu, bende kontrol ve malzeme temin işlerini yapıyordum, dava konusu edilen camların bulunduğu alandaki camlarda solüsyon yoktu, dedi devamında dışarda yoktu, içerde ki kısımda vardı,
DAVALI TANIĞI … beyanında; Ben davalı …’te çalışıyordum, söz: konusu işlerin yapıldığı dönemde çalıştım, şuan çalışmıyorum, ben camlar geldiği zaman ben teslim aldım, camlar geldiğinde biz taktık ve o zaman bir sıkıntı yoktu, camlar temizlendikten sonra biz tekrar kontrol ettik, son temizlik yapıldığı zaman biz camdan teslim etmek için buradaki sorumlu mühendis ile birlikte çıktık baktık camlar komple çizik, … Beye haber verdik camlarda çizik olduğunu söyledik, … Bey onlarla görüştü fakat ben burada iken müdahale eden olmadı, sonrasını bilmiyorum, biz camlar temizlenirken ve teslim edilirken buradaydım dolayısıyla yapılan işi gördüm, fiilen sürekli onların yanında değildim kontrol ederdim, camcılar temizliği yaptıktan sonra işin teslimi sırasında ben bulunmadım, işin başında cam temizleyenler camlardaki bir kısım fitilleri kesiyorlardı, o sırada ben müdahale ettim, davalı şirkette usta başıyım, benim camları teslik dme yetkim vardır,
DAVALI TANIĞI … beyanında; Ben o dönemde saha sorumlu uygulama şefi olarak davalı şirkette çalışmaktaydım, camlar geldikten sonra araçla teker teker katlara taşınıyordu, bende bunları takip ediyordum, camlarda eğer bir deformasyon vs var ise bunları tespit edip yeni sipariş oluşturuyorduk, camların takıldığında deformasyon vs söz konusu değildi, 2 ya da 3 adet cam kırıktı onları da değiştirmek için sipariş verdik ve değiştirdik, bizim orda montajdan sonra işimiz bitti temizlikçilere devri yaptık, daha sonra orada çalışan boyacı, sıvacı olsun bizim ekiptendi, ondan sonra temizliğe geçildi, temizlikten sonra teslimatı almak için şirket yetkilisi ile çıktık ve camların çizik olduğunu gördük, inşatta en son cam temizlik işi yapıldı, temizlikten sonra çizikleri gördük ve tutanak tuttuk, bunların ne sebepten çizildiğine ilişkin iletişim kurulmaya çalışıldı fakat sonuç alınamadı, ben temizlik işlerini her gün tek tek kontrol etmedim … Hanım vardı, ben sadece cam montaj görevinde idim, sadece cam temizlik işleri bittikten sonra kontrol ve teslimatta şantiye şefi … Bey ile camların çizik olduğunu tespit ettik, benimde tutanaklarda imzanı vardır, tarihi şuan net olarak hatırlamıyorum, camlar fabrikadan paletli ve usulüne uygun şekilde korumalı olarak kamyona yüklenir, daha sonra forklift ile şantiyeye alınır, şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller, mahallinde yapılan keşif, keşif mahallinde dinlenen tanık beyanları, alınan bilirkişi rapor-ek raporları ve tüm dosya kapsamına göre dava; hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemidir.
… 6. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, mahallinde keşif yapılmış bilirkişilerden rapor alınmıştır.
… 6. İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 42.086,22 TL fatura,311,12 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 42.397,54 TL alacak için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının tarafından süresinde itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut taraf çalışanları imzasını taşıyan Sevk İrsaliyesi başlıklı; 24.03.2020 tarihli tutanakta10.kata ilişkin tutulan tutanak olmadığı, 27.03.2020 tarihli 14.kata ilişkin tutanakta ” tutanak tutulan daire yoktur temizlik sonrası hasar gören fakat bizden kaynaklı değildir denilen daireler 7 kat (2 tane) 8.kat ” denildiği, 28.03.2020 tarihli 12.kata ilişkin tutanakta tutanak tutulan daire yok ” temizlik sonrası firmadan kaynaklı olmayanlar 3.daire ( iki tane) 7.daire” denildiği, 28.03.2020 tarihli 13.kata ilişkin tutanakta firmadan kaynaklı tutanak tutulan daire yok ” firmadan kaynaklı değildir” 8-7 daire, 3-6 daire denildiği, 31.03.2020 tarihli 28.kata ilişkin tutanakta ” temizlik firmasına tutulan tutanak yoktur önceden olan hasarlar vardır” denildiği, 20.04.2020 tarihli 25.kata ilişkin tutanakta ”tutanak tutulan daire yok önceden olan hasarlar var” denildiği, 21.04.2020 tarihli 24.kata ilişkin tutanakta ”tutanak tutulan daire yoktur önceden olan hasarlar var” denildiği, 29.04.2020 tarihli 19.kata ilişkin tutanakta ”tutanak tutulan daire yok” denildiği, 30.04.2020 tarihli 18.kata ilişkin tutanakta ”tutanak tutulan daire yoktur” denildiği, görülmüştür.
Davalı tarafından sunulan ve davalı çalışanlarınca tutulan; 06.05.2020 tarihli tutanakta özetle inşaat asansörünün bulunduğu akslardaki camlarda 1.kattan 28. Kata kadar cam temizleme jiletinden kaynaklı çizikler ve cam fitillerinde kesiklerin olduğunun yazıldığı,02.07.2020 tarihli tutanakta 82 adet camda çizik ve fitil kesi olduğunun yazıldığı ve davalı çalışanlarınca imzalandığı görülmüştür.
Taraaflar rasındaki ihtilaf davacı tarafından yapılan cam temizleme işleminin ayıplı ifa edilip edilmediği, süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı ve varsa alacağın miktarı üzerinde toplanmakta olup tüm deliler toplandıktan sonra mahallinde keşif yapılıp taraf tanıkları dinlenip bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Bilirkişiler Mali Müşavir … ve Kimyager … mahkememize sundukları 05/08/2021 tarihli raporlarında;
“…1- Davacı taraf … … Sistemleri ve İşlet. Tic. Ltd. Şti.’nin ticari kayıtlarına göre Davalı taraf … Ltd. Şti’nden 42.086,22 TL alacaklı olduğu;
2- Davalı taraf … Ltd. Şti.’nin ticari kayıtlarına göre; Davacı taraf … … Sistemleri ve İşlet. Tic. Ltd. Şti.’ne 39.193,- TL borçlu olduğu; (aradaki farkın davalının 19/8/2020 tarihli 2.894,- TL. lık yemek faturasının davacı hesaplarına intikal etmediğinden ileri geldiğini)
3- Davacı tarafın iddia ettiği ayıplı hizmetten kaynaklanan camlardaki çiziklerin ne zaman oluştuğu “camların hangi tarihte montajının yapıldığı ve etiketlerinin sökülüp sökülmediğinin belirlenemediği” bu nedenle çizikleri davacının personelinin temizlik sırasında oluştuğunun ispat edilemediğini, yapılan işin günlük irsaliye ile teslim alındığını, dosyadaki belgeler Üzerinde yapılan incelemeler ve keşifte heyetimizce davacının AYIPLI HİZMET kusuru olmadığı yönünde kanaat oluşturduğunu;
4- Ticari satışlarda ayıp ihbarları TTK.nın 25. maddesinde belirtilen süreler içinde yapılması zorunlu iken dosya kapsamında davalı tarafın iddia ettiği ayıp ihbarının süresi içinde ve belirtilen şekillere uygun yapıldığına dair herhangi bir belge mevcut olmadığını;
5- Tanık beyanlarında davalı tarafın iddia ettiği gibi zarar gören ayıplı olduğu iddia edilen camların sökülerek, yeni sipariş verilerek yerine yenilerinin takıldığı ve temizletildiğine dair … San ve Tic. A.Ş.’nin 2 faturası dışında (sipariş mektubu-irsaliye gibi) herhangi bir belge sunulmadığını;
6- Tanık ifadelerinde ayıplı camların yenileri ile değiştirildiğine dair ifadeleri bulunmadığını;
7- Dava konusu alacağını tahsil edemeyecek olursa sadece işgücüne dayalı hizmet veren davacı şirketin yasal yükümlülüklerini karşılayamayacağı, mahvına sebep olunacağını…” olduğunu belirtmişlerdir.
Taraf vekillerinin itirazları üzerine ek rapor alınmasına karar verilmiş;”…Ayıp, satılan malda ortaya çıkan, alıcının o maldan tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen eksiklikler ve aksaklıklar gibi özürleri ifade eder. (m.194) Normal olan tacirler arasında sözleşme konusu işin/edimin tarafların sözleşme ile kararlaştırıldıkları şekilde teslim edilmesidir. Bu doğrultuda yüklenicinin sözleşme gereğince üstlendiği bütün edimleri yerine getirmesi, işini sözleşmeye uygun olarak tamamlaması gerekir ki; bu davada davacı taraf günlük olarak işin gerektiği gibi yapılarak teslim edildiğini irsaliyeler ile kanıtladığını, davacı tarafın yüklendiği edimi yerine getirerek işi teslim ettiğini;
Ayıba karşı tekeffül borcu fiilen ve tamamen teslimin gerçekleşmesi ile doğar. Teslimi gerçekleşmemiş bir işin muayenesi de mümkün olamayacağını, günlük olarak muayene edilen işin teslimden aylar sonra ayıplı olduğunu iddia edilmesi mümkün görülemeyeceğini;
Ayıbın varlığı halinde satıcıyı maldaki ayıptan sorumlu tutabilmek için gerek BK gerekse 4077 sayılı TKHK hükümlerine göre birtakım maddi koşulların (ayıp sayılan bir eksikliğin mevcudiyeti, ayıbın önemli olması, ayıbın malın yarar ve zararının alıcıya geçtiği anda var olması, tüketicinin ayıbın varlığını bilmeden malı satın almış olması) gerçekleşmesi ve bazı biçimsel koşulların da (ihbar ve BK hükümlerinde muayene) alıcı tarafından sağlanması gerekeceğini,
Davalı tarafın açık ayıbın varlığı halinde, durumun işin/malın tesliminden itibaren 30 gün kere muhatabına bildirilmesinin gerekli olduğu, (TKHK, m.4/11).
Ayıp gizli, yani ortalama bir tüketici bilgisine göre olağan bir gözlemle tespit edilemeyecek veya sonradan ortaya çıkar mahiyette ise veya ayıp tüketiciden hile ile (kasten veya ağır kusurla) gizlenmişse alıcı 30 günlük süre ile bağlı olmaksızın, ayıbın ortaya çıktığı andan itibaren TKHK’nın 30. maddesi ve BK’nın 198/11-III maddesi hükmü gereği derhal, başka bir ifade ile dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede ayıbı ihbar etmeliydi ki iş bu dava konusu ayıp; birden fazla camda çiziklerin mevcudiyetinin, kesinlikle aylarca gizlenemeyecek ve saklanamayacak özellikte olduğu;
Huzurdaki dava dosyasındaki belgeler üzerinde yapılan incelemeler ve keşifte heyetimizce davacının AYIPLI HİZMET kusuru olmadığı…”görüşünü belirtmişlerdir.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, fatura, taraflarca tutulan tutanaklar, mahallinde yapılan keşif, dinlenen tanıklar ve tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli görülmüş, davalı tarafın ayıplı ifa iddiasında bulunmuş ise de her iki taraf çalışanın imzasının bulunduğu tutanaklardan yalnızca 7.03.2020 tarihli 14.kata ilişkin tutanakta ” tutanak tutulan daire yoktur temizlik sonrası hasar gören fakat bizden kaynaklı değildir denilen daireler 7 kat (2 tane) 8.kat ” denildiği, içeriğinden de davacı çalışanınca ayıplı fanın kabul edilmediğinin anlaşıldığı, diğer tutanaklarda davacıya atfı kabil bir ayıp olmadığının belirtildiği, 06.05.2020 ve 02.07.2020 tarihli tutanakların ise davalı taraf çalışanlarınca tek taraflı olarak tutulduğu ve davalının imzasının olmadığı bu nedenle itibar edilmeyeceği, davalı tanıkları tarafından cam temizleme sonrası yapılan kontrollerde çizik ve fitil kesilmesinin tespit ettiklerini beyan ettikleri, davacı tanığının ise çalışmaya başlamadan önce camlarda çizik ve çatlaklar olduğunu bunu davalı taraf çalışanına bildirdiklerini kendi çalışmalarında yalnızca fitil kesilmeleri olduğunu beyan ettiği, Mahkememizce yapılan keşifte ayıplı ifadan bahsedilen camların takılı olmadığının görüldüğü, bilirkişi raporu ile davalının ticari defterlerinde davacıya 39.193,00 TL borçlu olarak gözüktüğünün tespit edildiği, yalnızca davalı defterinde yemek faturası olarak 2.894,00 TL’lik davacıya borç kaydedildiğinin tespit edildiği, davacı defterlerinde ise 42.086,22 TL alacaklı gözüktüğünün tespit edildiği, taraflar arasındaki ilişki de yemek faturasının neden kaynaklandığının anlaşılamadığı ve davacının bu fatura bakımından bir kabulünün olmadığı, her iki taraf çalışanlarınca tutulan tutanaklarda temizlikten kaynaklanmayan hasarların olduğunun anlaşıldığı, davalı tanıklarının camlarda çizik ve fitil kesintisinin olduğu beyan edilmiş, davacı tanığı cam çizilmesinin olmadığını fakat fitil kesilmelerinin olduğunu beyan edilmiş ise de davalı tarafından iddia edilen ayıbın gizli bir ayıp olmadığı ve süresinde usulüne uygun bir ayıp ihbarının yapılmadığı ve davacı faturasının defterlere işlenip süresinde iade edilmemesi nedeniyle hizmetin mevcut haliyle kabul edildiği kanaatine varıldığı, davalının temerrüte düştüğüne dair dosyada mevcut bir ihbar yada ihtarın olmadığı bu nedenle takip öncesi işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı sonucuna varılarak davacının davasının kısmen kabulü ile davalının … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yaptığı itirazın; 42.086,22 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, takip konusu asıl alacağın %20’si olan 8.417,24 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının … 6.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yaptığı itirazın; 42.086,22 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Takip konusu asıl alacağın %20’si olan 8.417,24 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.874,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 718,73 TL ve 5,31 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik alınan bakiye 2.150,876 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınmasına,
4-Davacının yatırmış olduğu 718,73 TL peşin , 5,31 TL tamamlama harcı ve 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 778,44 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan 1.491,00 TL yargılama masrafı, 419,90 TL keşif harcı ve 430,00 TL keşif yolluğu olmak üzere toplam 2.340,90 TL nin ret ve kabul oranına göre 2.323,71 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
7- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13.maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince Adalet Bakanlığı Bütçesinden Arabulucuya ödenen 1.320 TL ücretin davanın kabul ve ret oranına göre 1.310,30 TL’sinin davalıdan, kalan 9,70 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.271,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 311,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
10- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır