Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/405 E. 2021/417 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/405 Esas
KARAR NO : 2021/417
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı, müvekkili hakkında …. İcra Müdürlüğünün 2019/… takip sayılı dosyasında alacak takibi yaptığını, takibe konu … … … şubesine ait … çek nolu, 430.000-TL tutarlı çek boş olarak ve müvekkilinin rızası dışında kötü niyetli olarak alındığını, çekin asli unsurları keşide yeri, keşide tarihi, miktarı da dahil olmak üzere davalı tarafından çok sonraki tarihte doldurulduğunu, bu durumun tespiti amacıyla davalı alacaklı … ‘dan alınacak imza örnekleri ile çekte bulunan yazıların davalıya ait olup olmadığının tespitini talep ettiklerini, müvekkili, davalı alacaklının işletmeciliğini yaptığı iş yerinde 2013-2019 tarihleri arasında sigortalı işçi olarak çalıştığını, haksız olarak işinden çıkarıldığını, müvekkili davalı ve abisinin ortak olduğu iş yerinin kasa bölümünde çalıştığı için daha önceden aldığı ve kullanmadığı çek koçanının daha sonra bankaya iade etmek için iş yerinin kasa bölümünde çalıştığı için iş yerinin kasasına koyduğunu, ancak davalı davaya konu çeki davacının rızası ve bilgisi dışında kötü niyetli olarak iktisap ettiğini, müvekkil ile davalı arasında hiç bir ticari ilişkin bulunmadığını, davalı taraf … İcra Hukuk Mahkemesi 2019/ … Esas sayılı cevap dilekçesinde, müvekkili tarafından daha önce aynı banka şubesine ait … seri numaralı, 70.000-TL tutarlı çekin davalıya verildiğini ve bu çekin ödendiğini iddia etmiş ise de müvekkili tarafından çek kullandığı dönemde dahi 50.000-TL üzerinde çek keşide etmediğini ve dava dışı 70.000-TL tutarlı çekin dahi davalı tarafından doldurulduğu ve davalının sahibi olduğu şirket tarafından ödendiği şüphesi taşındığından, bu iki çek üzerindeki yazıların ve her iki çek üzerindeki imzalar yönünden müvekkilce tereddüt bulunduğundan imzayada itiraz ettiklerini, müvekkili çekleri iade için banka şubesine müracaat ettiğinde davaya konu çek yaprağının eksik olduğunun bildirilmesi üzerine takipten önce bu çekin iptali için … ATM’nin 2019/… Esas sayılı dosyasında dava açtığını, çekin davalı kötü niyetli olarak ele geçirildiğinden şüphelenmesi üzerinde … CBS’nin 2019/… soruşturma dosyasında davalı hakkında yine takipten önce suç duyurusunda bulunulduğunu, açıklanan nedenlerle, davalarının kabulü ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalı tarafından kötü niyetli olarak iktisap edilen çekip iptalini, davalı tarafından alacağı olmadığı halde İstanbul 2. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyasında takibin durdurulmasını, takip konusu yapılan çekin müvekkile iadesini, icra takibinin haksız ve kötü niyetli yapılması nedeniyle takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan alınmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, kendilerine karşı başlatılan …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyadaki takibe konu olan 430.000-TL tutarındaki çekin hem bedelsiz olduğunu ve hem de sahte olduğunu ve çek üzerindeki tahrifat yapıldığını ileri sürerek menfi tespit davası açtığını, ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 09/07/1958 tarihli kararında sahtelik ve bedelsizlik iddilarının bir arada öne sürelemeyeceğini belirttiğini, davacı bir taraftan senedin bedelsiz olduğunu iddia edip kombiyo senedinin geçerliliğini kabul ederek bedelsizliğe dayalı, diğer taraftan senedin tahrifat edildiğini iddia edip kambiyo senedinin hükümsüz olduğunu kabul etmeyerek sahteliğe dayalı menfi tespit davası açmasının olanaksız olduğunu, davacı, müvekkiline … seri numaralı 70.000-TL bedelli, 04/12/2018 keşide tarihli ve … seri numaralı, 430.000-TL bedelli, 25/11/2019 keşide tarihli olmak üzere, kendi imzasını taşıyan 2 adet çek keşide ettiğini, davacı söz konusu borcundan kurtulmak için türlü yollar denediğini, … ATM’nin 2019/ … Esas sayılı dosyası ile … … şubesince kendisine verilmiş … ve … seri numaralı iki adet kendi imzasını taşıyan çeki bulamadığını ifade ederek, çeklerin iptalini istediğini, söz konusu davanın mahkeme tarafından reddedildiğini ve kesinleştiğini, başka bir yol olarak ise … CBS’nin 2019/ … soruşturma dosyasında yer aldığı üzere müvekkili ve eşi hakkında … ve … seri numaralı iki adet çeki çaldıkları ve kendi imzasını taşıyan çekler üzerinde sahtecilik yaptıkları şeklinde şikayette bulunduğunu, bu dosyada kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini ve bu kararında kesinleştiğini, davacı, alacağın tahsilini engellemek için başvurulan tüm yollardan sonuç alamadığını ve kendisine karşı bir icra takibinin başlatılacağının farkında olan davacı, malvarlığında bulunan taşınmazları kaçırma yoluna başvurduğunu, mal varlıkların devredildiği tarafların farkedilmesi üzerine davacıya karşı Tasarrufun iptali davası sonucunda, söz konusu malvarlıkları üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, bu devir işlemlerini yapan davacı, süreci uzatmak ve haciz işlemlerini engellemek amacıyla yine … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dosyasıyla icra takibindeki borca, yetkiye ve imzasına itiraz etmesine rağmen haksız ve hukuka aykırı olan bu davanın da mahkeme tarafından reddedildiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın usulden reddini, Sayın Mahkemece bu husus kabul olunmayacak ise, diğer belirtilen sebeplerden ötürü davanın esastan reddini, İİK m. 72/3 1.cümle gereğince “icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğinden” davacının bu talebinin reddini, yargılama giderlerinin davacı taraf üzerine bırakılmasını ve lehlerine vekalet ücreti tesis edilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
….İcra Müd. 2019/… E. sayılı dosyası, … CBS 2019/… nolu hazırlık dosyası, …. Asliye Ticaret Mah.2019/ … E. sayılı dosyası, … İcra Hukuk Mah. 2019/ … E. sayılı dosyası, davaya konu çek aslı ve fotokopisi, dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş ve tüm deliller toplanmıştır.
Davanın, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu görülmüştür.
… İcra Müd. 2019/… E. sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, davalı (alacaklı) tarafından, … A.Ş. … Şb., … çek nolu, keşidecisi davacı … olan,hamiline yazılı, 25/11/2019 keşide tarihli, 430.000 bedelli çekten dolayı, toplam 474.496,16-TL. üzerinden, davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe geçildiği görülmüştür.
… CBS 2019/ … nolu soruşturma dosyası celp edilip incelendiğinde, davacı tarafından davalı … ve dava dışı … aleyhine, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf nedeniyle, suç duyurusunda bulunulduğu, 22/11/2019 tarihli, 2019/ … karar nolu karar ile, savcılık tarafından “….. şüphelilerin atılı suçu işlediklerine dair “yeterli şüphe” oluşturacak nitelikte delil elde edilemediğinden …şüpheliler hakkında ayrı ayrı kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına…” karar verildiği, kararın müştekiye 16/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve herhangi bir itirazın olmadığı görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/10/2019 tarih, 2019/… E.-2019/ … K. sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, davacısının … olduğu, davaya konu çek de dahil olmak üzere, keşideci olarak imzasının bulunduğu iki adet çekin kaybolduğu iddiası ile açtığı çek iptaline ilişkin davanın, “…HMK.114/1-d maddesi uyarınca hukuki yarar yokluğundan reddine…” karar verildiği görüldü.
… İcra Hukuk Mah. 03/07/2020 tarih, 2019/… E.- 2020/… K. sayılı dosyası, celp edilip incelendiğinde, davacısı …, davalısı … olan dosyada, ….İcra Müd. 2019/… E. sayılı dosyasından yapılan usulsüz tebligat ile birlikte icra takibine itiraz (borca itiraz), yetkiye imzaya itiraz davası açıldığı ve “..Usulsüz tebliğ şikayetine yönelik itirazın reddine, dolayısıyla diğer itirazlar açısından da süresinde olmadığından reddine…” karar verildiği görüldü.
Davacı tarafından, keşideci sıfatıyla, davaya konu çek üzerinde bulunan imzaya itiraz edilmediği, ancak davaya konu çekin, zorunlu unsurları dahil sonradan doldurulduğu iddia edilmiş ise de, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun, 818/1-c maddesi yollaması ile, 680.maddesinde “Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmalara aykırı bir şekilde doldurulursa, bu anlaşmalara uyulmadığı iddiası, hamile karşı ileri sürülemez; meğer ki, hamil poliçeyi kötü niyetle iktisap etmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun” hükmü bulunmaktadır.Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere, bu hüküm uyarınca açığa senet düzenlenmesi mümkündür. Senedin boş olan kısımlarının sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının yazılı delille kanıtlanması gerekir.( Yargıtay 19. H.D E. 2011/8731,K. 2011/11501 T. 27.9.2011 ) Davacı bu hususta yazılı delil sunamamış, davalı hamilin kötü niyetli olduğunu ispat edememiştir.
Bedelsizlik iddiası ise, Türk Ticaret Kanunu’nun 687. maddesi anlamında bir “doğrudan doğruya defi”, kişisel defidir. Burada, kambiyo senedinden doğan kambiyo ilişkisi dışındaki nedenlere (temel borç ilişkisine) dayanılmaktadır. Bedelsizlik, bir kişisel defi olduğundan keşideci tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri sürülebilir (TTK, m. 687, 659.I, 825, I). Çünkü keşidecinin sadece lehtarla arasında bir temel borç ilişkisi vardır. Fakat borçlu, senedi bilerek kendi zararına devraldığını kanıtlamak koşuluyla hamile karşı da bedelsizlik def’ ini ileri sürebilir ise de hamilin senedi bilerek kendi zararına devraldığı iddiası davacı tarafından ispat edilememiştir.
Tüm dosya kapsamı, incelenen icra, mahkeme ve savcılık dosyaları ve tüm deliller değerlendirildiğinde, mahkememizde de, davacının, dava konusu çek dolayısıyla, davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş ise de, davacının, imzanın kendisine ait olmadığına ve çek borcunun ödendiğine ilişkin bir iddiası bulunmadığı, çekin, zorunlu unsurları dahil sonradan doldurulduğu iddiasını TTK.680. madde gereğince yazılı delil ile ispat edemediği, davalının TTK.785. ve 790. madde hükümleri gereğince yetkili hamil olduğu ve TTK. 792. Madde gereğince çekin kötüniyetle iktisap edilmiş olduğunun ispatlanamadığı anlaşıldığından, davacının davasının reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 59,30-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 7.343,33-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 7.284,03-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 38.550-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.