Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/327 E. 2022/377 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/327 Esas
KARAR NO :2022/377

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/07/2020
KARAR TARİHİ:31/05/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete vekaleten davalı taraf şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibi neticesinde ödeme emri tebliğ edilmesi üzerine davalı borçlu tarafın borcun bir kısmını kabul edip ödediğini, ancak borcun tüm takip alacağı üzerinden ödenecek kısmının sadece 31.474,57 TL olan kısmına ise kısmi itirazda bulunarak müvekkilinin haklı ve doğmuş alacağını ödemediğini, her ne kadar ödeme emrinde talep edilen alacağın bir kısmına itiraz ile borcu olmadığını beyan etmiş ise de yapılan itirazın kötü niyetli ve hukuki dayanaktan da yoksun olduğunu, zira davalı tarafın cari hesap ilişkisini kabul ederek 18.03.2019 tarihinde mutabakat mektubu ile borcu olduğunu kabul ettiğini, ayrıca davalı tarafa … 4. Noterliği 10.05.2019 tarihinde … yevmiye no.lu ihtarname ile davalı/borçlu tarafa keşide edilen ihtarnamede borç bildirimi yapıldığını, müvekkili şirketin davalı tarafa ilişkin 08.03.2019 tarihli ve … yevmiye no.lu 963.333,93 TL olan ve mutabık kalınan alacağından ödenmeyen bakiye alacak olarak kalan 288.333,93 TL kalan alacak ile ilgili olarak müvekkili şirketin alacağını tahsil için …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın bu icra takibinin toplam kapak hesabından bakiye olarak 31.474,75 TL olan kısmını bilerek ve kötü niyetli olarak itiraz ederek ödemediğini, Davacı müvekkilinin, haklı ve doğmuş ticari alacağına karşı davalı tarafından yapılan kısmi borca itirazın kötü niyetli olup, borcun ödendiğini iddia etmekte ise de, ispatı gerektiğini, dolayısıyla ispat külfetinin cari hesap hesap ilişkisini kabul edip borcu ödediğini iddia eden davalıya geçtiğini iddia ederek,Davalarının kabulü ile, …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı icra takibine karşı yapılan kısmi itirazın iptali ile takibin devamına, takip alacağına itiraz tarihinden bu yana ticari faiz işletilmesine, davalı borçlu aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ve %10 para cezasına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin haksız yere itiraz eden davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketi aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin başlatılan icra takibi üzerine kayıtlarını kontrol ettiğini ve kontrol neticesinde kısmen borcu olmasından dolayı kabul etmiş olduğu borcu ödediğini, davacı tarafından 08.03.2019 tarihli 963.333.93 TL tutarındaki faturaya istinaden, müvekkili tarafından 22.03.2019 tarihinde 275.000.00 TL, 26.04.2019 tarihinde 200.000,00 TL, 17.05.2019 tarihinde 200.000,00 TL ödendiğini, 01.07.2019 tarihinde 272.639,93 TL ise …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasına ödendiğini, kalan 15.694 TL’nin Davacının 2017-2018 yıllarını kapsayan depo kira bedeli ile mahsup edildiğini, davacı tarafın müvekkili şirketten herhangi bir alacağı olmadığını ve icra takibine itiraz edildiğini, davacı aleyhine yüzde yirmiden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep ettiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağı nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine sözleşme kapsamında fatura alacağı nedeniyle 288.333,93 TL asıl alacak,7.465,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 295.799,01 TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı,26.06.2019 tarihinde ödeme emrinin tebliği üzerine davalının 27.06.2019 tarihinde 272.639,93 TL’nin kabulü ile kalan kısma ve bu kısmın ferilerine itiraz ettiği ve takibin bu miktar için durdurulduğu görülmüştür.
Takip dayanağı faturanın 08.03.2019 tarih ve 963.333,93 TL olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen 25.08.2015 tarihli hizmet sözleşmesi incelendiğinde; davalının … sağlık Bakanlığına verdiği eğitim ücretlerinin tahsil edilmeyen kısımlarının tahsilinin davalı tarafından sağlaması konusunda tarafların anlaştığı ve sözleşmenin 3.maddesinde de ücretin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Taraf iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre alacağın varlığı ve miktarı konusunda bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Taraf itirazları irdelenerek ek rapor ve yeniden rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan 28/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;
Taraflar arasında 25.08.2015 tarihli hizmet sözleşmesi imzalandığı ve sözleşme kapsamında ticari ilişkilerinin bulunduğu, davacı şirketin 08.03.2019 tarihli Müşavirlik Hizmet Bedeli açıklamalı … seri nolu fatura alacağından kalan 288.333,93 TL miktar için T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 21.06.2019 tarihinde borçlu … Sağlık Hizmetleri A.Ş. aleyhine icra takibi başlattığı, davalı şirketin T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 288.333,93 TL asıl borç için kısmi itiraz ettiği 15.694,00 TL lık miktar için belge sunmadığı bu nedenle itirazını ispatlayamadığı, davacı şirketin dava dilekçesinde 31.474,57 TL kalan miktar ile ilgili talebinin yerinde olmadığı, davacı şirketin T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalı borçlu tarafından kabul edilip ödenen miktar düşüldükten sonra 23.159,08 TL asıl alacak miktarı üzerinden takibe devam edebileceği, icra inkar tazminatı, para cezası, masraf ve vekalet ücreti hususlarındaki taleplerinin takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu yönünde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce alınan 11/08/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda sonuç olarak;
Gerek İcra dosyası, gerekse dava dosyası içeriği ve sunulan belgeler üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; taraflar arasında 25.08.2015 tarihli hizmet sözleşmesi imzalandığı ve sözleşme kapsamında ticari ilişkilerinin bulunduğu, davacı şirketin 08.03.2019 tarihli Müşavirlik Hizmet Bedeli açıklamalı … seri nolu fatura alacağından kalan 288.333,93 TL miktar için T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 21.06.2019 tarihinde borçlu … Sağlık Hizmetleri A.Ş. aleyhine icra takibi başlattığı, davalı şirketin T.C. …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 288.333,93 TL asıl borç için kısmi itiraz ettiği 15.694,00 TL lık miktar için belge sunmadığı bu nedenle itirazının yerinde olmadığı, davacı şirketin takip tarihi itibariyle 288.333.93 TL asıl alacağının bulunduğu, hesaplanan işlemiş faiz miktarının 7.465,08 TL olduğu, talep edilen faiz miktarının yerinde olduğuna dair görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan 28/03/2021 Tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak;
Davacı şirket defterlerine göre; 21.06.2019 takip tarihi itibariyle davalı şirketin 288.333,93 TL borç bakiyesinin bulunduğu, söz konusu bakiyenin takip ve dava konusu edildiği, davalı şirket defterlerine göre ise belirtilen tarih itibariyle davacı şirketin 272.639,93 TL alacak bakiyesinin bulunduğu; taraf bakiyeleri arasındaki farkın, davalı şirket tarafından düzenlenen toplam 15.964,00 TL tutarındaki (depo) kira faturalarından kaynaklandığı, söz konusu depo kira faturalarının kayıtlarına ilişkin, davalı şirket tarafından herhangi bir belge (kira sözleşmesi vs.) ve bilgi ibraz edilmediği, 15.964,00 TL depo kira bedeline ilişkin 19 adet faturanın davalı kayıtlarında olduğu, ve bunlardan 6 adetinin manuel, diğerlerinin e fatura olduğu, davacı defterlerinin kapanış onayı olmadığı ve envanter defteri ibraz edilmediğinden TTK’ya göre usulüne uygun tutulmadığı, davalının defterlerinin usulüne uygun tutaulduğu, dolayısıyla davacının alacağından mahsup edilmesi gerektiğini ileri sürdüğü 15.964,00 TL kira alacağının varlığı ile, mahsup edilip edilemeyeceğinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu, takip talebinin tebliği üzerine davalı şirket tarafından, kira faturalarının mahsubu ile söz konusu borcun 272.639,93 TL’sinin kabul edilerek kısmi itirazda bulunulduğu, verilen cevap dilekçesinde ise belirtilen tutarın ödendiğinin ifade edildiği, davacı şirket kayıtlarına göre ise; 267.743,21 TL tahsilat yapıldığının görüldüğü, dolayısıyla, Sayın Mahkemece icra dosyasına yapıldığı ifade edilen 272.639,93 TL’nin dikkate alınması halinde davacının 15.694,00 TL asıl alacağının, davacı şirket kayıtlarının dikkate alınması halinde ise 20.590,72 TL asıl alacağının bulunduğu, davalı şirketin, düzenlemiş olduğu depo kira faturalarından dolayı alacağının bulunduğu ve borcundan mahsup edilmesi gerektiğinin kabulü halinde; toplam 15.964,00 TL kira fatura bedelinin, davacı asıl alacağından düşülmesi gerektiği, bu noktada takdirin Sayın Mahkemende olduğu, davacı şirket işlemiş faiz talebinin kabulü halinde ise; taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında, ücretlerin fatura tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ödenmesinin kararlaştırıldığı dikkate alınarak, %9 yasal faiz oranıyla işlemiş faiz alacağının 6.967,41 TL olarak hesaplandığı, mütaala edilmiştir.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Taraflar arasındaki ihtilafın19 adet faturadan kaynaklı toplam 15.964,00 TL depo kira bedelinden kaynaklanmaktadır. Taraf defterleri arasındaki takip tarihi itibariyle farkta bu miktar olup, davalıda icra takibine asıl alacaktan bu miktarı düşerek takibe itiraz etmiştir.
Her ne kadar davacı defterlerinin kapanış tasdiki yapılmamış ise de davacı alacağının davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, uyuşmazlığın davalı defterlerinde yer alan depo kira bedeline ilişkin olduğu, davalı tarafından depo kira bedelinin neden kaynaklandığının açıklanmadığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin kira alacağı doğuracak nitelikte bir sözleşme olmadığı, davalının depo kira bedeline ilişkin faturalarının davacı tarafta kayıtlı olmadığı, yalnızca davalı defterlerinde kayıtlı olmasının mal tesliminin/hizmetin verildiğini göstermeyeceği, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarnamenin 15.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği 3 gün süre verildiği, davalının 19.05.2019 tarihinde temerrüde düştüğü takip tarihine kadar 33 günlük yasal faizin 2.378,75 TL olacağı mahkememizce resen hesaplanmıştır. Her ne kadar davacı tarafından kapak hesabı üzerinden dava açılmış ise, takip giderlerinin (takip harç masraf ve vekalet ücretinin ) dosyanın ödenmesi anında icra müdürlüğünce hesaplanması gerektiği, zira harç ve masrafların değişebileceği ve infazda sorunlar yaratabileceği değerlendirilerek mahkememizce itiraz edilen asıl alacak ve faiz üzerinden hüküm kurulmuş hüküm kurulan alacak ile fazla talep edildiği anlaşılan ve reddedilen 5.086,33 TL faiz esas alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmetmek gerekmiş, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiş ve reddedilen tutar bakımından davacının kötüniyeti ispat edilmediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebi de reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yaptığı itirazın; 15.694,00 TL asıl alacak, 2.378,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.072,75 TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 1.234,54-TL harçtan peşin alınan 54,40-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 1.180,14-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin, davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 54,40-TL başvurma harcı + 54,40-TL peşin harç toplamı olan 108,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 2.100,00-TL bilirkişi ücreti + 97,50-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 2.197,50-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 78,03 (1.714,70-TL) oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 800,00-TL bilirkişi ücretinin kabul ve ret oranına göre % 21,97 (175,76‬-TL) oranında davcıdan alınarak davalıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 78,03 (1.029,99-TL) oranında, davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
10-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 21,97 (290,01‬-TL) oranında, davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
11-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/05/2022

Katip …

Hakim …