Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/309 E. 2022/988 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/309 Esas
KARAR NO :2022/988

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/05/2019
KARAR TARİHİ:06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının sürücü olduğu … Plakalı aracı ile 20/04/2018 tarihinde İstanbul ile … ilçesi, … yolu otobanında seyir halinde kendi şeridinde ilerlerken, sol şeridinde bulunan davalı … uluslararası nakliyat gümrükleme ltd. Şti.’e ait … Plaka sayılı ticari aracın davalı …’ın kontrolü halinde iken müvekkilinin sürdüğü araca çarptığını ve aracın hasar gördüğünü, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında davalı …’ın kazanın oluşumunda asli kusurluğunu, müvekkilinin aracının ilk kazası olduğunu, serviste yapılan tamir soncu 15.140,00-TL masraf çıktığını, davacının ayrıca … adlı firmanın gıda ürünlerinin taşımacığılını yaptığını kaza sırasında ürünlerde hasar meydana geldiğini, fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kaldığını, araçta meydana gelen değer kaybının davalılardan tahsilini, ödenen hasar borcunu, kaza sırasında arçta bulunana ve kaza ile brlikte kullanılmaz hale gelen ürünler için yetkili firmaya ödenen ücretin davalılardan tahsilini, 1 ve 2 nolu davalılardan manevi tazminat tahsilini, kaza sonrası aracın çalışmaması sebebiyle davacının mahrum kaldığı kazancın 1 ve 3 nolu davalılardan tahsilini talep ettiğini, davacının aracında meydana gelen değer kaybının şimdilik 1.000-TL’lik maddi tazminat olarak kaza sebebiyle yaşadığı sıkıntılar sebebiyle 10.000-TL maneviz tazminatı kaza tarihi olan 20/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı … Ulus. Nakl. Ve Güm. Ltd. Şti vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açılmış olup, görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini, zira gerek davacı gerekse de davalı müvekkili şirketin ve diğer davalı … … A.Ş. Tacir olduğunu, tacirin bütün işlemlerinin, aksi ispat edilmedikçe ticari iş olduğunu, TTK hükümleri uyarınca bir taraf için ticari olan iş, diğer taraf için de ticari iş sayılmakta olduğunu, bunun yanı sıra, 6102 sayılı türk ticaret kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret kanunu’nda düzenlenen hususların ticari davalar olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın usulden reddini, davanın görevsiz Mahkemede açılmış olması nedeniyle usule ilişkin dava şartı yokluğundan davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddini, davanın yetkisizlik nedeniyle reddini, dosyanın görevli ve yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini, davanın husumetten reddini, davanın zamanaşımı yönünden reddini, davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddini, her halükarda haksız ve mesnetsiz davanın esastan da reddini, davanın esastan da reddini, davanın … Sigorta A.Ş.’ye, … … A.Ş.’ye, … … SİGORTA A.Ş. ‘ye ihbarı ile davanın müzekkere cevapları sonrası belli olacak sigorta şirketlerine ihbarını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı … … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı araç müvekkil şirket nezdinde … No’lu 03/05/2017-2018 vadeli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçe kapsamında maddi zararlar açısından kaza tarihinde araç başına azami teminat limitinin 33.000-TL olduğunu, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun; azami teminat limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olup sadece gerçek zarara ilişkin olduğunu, huzurda görülmekte olan uyuşmazlığa ilişkin davacı yanın taleplerinin Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş olduğundan esasa girilmeden önce talebe ilişkin Sayın Mahkeme’nin görevli olup olmadığının tespiti gerekmekte olduğunu, 14/04/2016 tarihinde Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan değişiklik ile birlikte mağdurların dava yoluna gitmeden önce sigorta şirketine başvuru zorunluluğu getirilmiş olup davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir başvuruda bulunulmamış olduğunu, bu yönüyle de dava şartı yerine getirilmediğinden davanın düzenleme kapsamında reddi gerekmekte olduğunu, hiçbir kabul anlamına gelmemekle birlikte araç hasarı ve değer kaybı olup olmadığının; varsa miktarının tespitinin ancak uzman bilirkişi marifeti ile tespitini talep ettiklerini, yukarıda açıklanan nedenlerle; davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı …’a usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Sigorta Poliçesi, hasar dosyası, kaza tespit tutanağı, fatura, trafik kaydı, tramer kayıtları, ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacının aracında ve araçta bulunan emtialarda oluşan hasar bedelinin tazmini ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, maliki bulunduğu, sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı şirketin maliki bulunduğu, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu, 20/04/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde … plakalı değer kaybı, ve araçta bulunan emtialarda hasara ilişkin zararın meydana geldiği, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından da ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle, aracında meydana gelen değer kaybı ve hasar ile birlikte manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile davacının aracında ve araçta bulunan emtialarda meydana gelen değer kaybı ve hasar bedelinin tespiti noktalarında toplanmakta olup, kusur oranı ve tazminat miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Sigorta Uzmanı …, Mali Müşavir …, Makine Mühendisi … tarafından hazırlanan 14/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “….
-Dava konusu her iki olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı Trafik Kazası olduğu,
-Meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisi olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu,
-Davaya konu edilen kazanın oluş şekli dikkate alındığında davacı vekilinin dilekçesinde belirtmiş olduğu parçaların hasar görmüş olabileceği,
-Ancak dosya muhteviyatında bu onarımların yapılmış olduğuna dair bilgi, belge doküman ve fatura bulunmadığı,
-Ayrıca işçilik adı altında belirtilen hususlara hangi parçaların dahil edilmiş olduğunun anlaşılamadığı,
-Dosya muhteviyatına sunulmuş olan 3 adet fotoğraftan dava konusu araçtaki gerçek zarar tespitinin yapılmasının mümkün olmadığı
-Ayrıca sigorta bilgi ve gözetim merkezi kayıtlarında söz konusu araçtaki hasar miktarının 12.050,00 TL olarak gözükmesine rağmen Ekspertiz raporunun dosyaya sunulmamış olduğu,
-Sn. Mahkeme tarafından davacı vekilinin dilekçesinde belirtmiş olduğu hasarlı parçaların kabulü durumunda dava konusu araçta kaza tarihi itibariyle 10.231,96 TL hasar meydana gelmiş olduğu
-Dava konusu aracın 9 adet geçmiş hasar kaydının bulunduğu,
-Bu hasara yönelik Ekspertiz Raporlarının dosya muhteviyatında bulunmadığı,
-Bu nedenle geçmiş hasarlarda aracın arka tarafında hasar meydana getirecek kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği,
-Ayrıca dava konusu aracın km bilgisinin dosya muhteviyatında bulunmadığı için genel şartlara göre parça bazında değer kaybı bilgisinin dosya muhteviyatında bulunmadığı, (Menfi)
-Nihai takdiri Sn. Mahkemede olmak üzere Yargıtay’ın istikrar bulmuş olan kararları ile Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli iptal kararı doğrultusunda aracın modeli, markası özellikleri, hasarı yapılan onarım işlemleri kilometresi olay tarihindeki yaşı davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonra ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararın belirlenmesi, kazarına göre ise; aracın km bilgisi bulunmadığı için rayiç değer tespitinin yapılmadığından bu nedenle değer kaybı hesaplamasının da yapılamayacağı, (menfi)
-Dava konusu aracın onarımının servis ve tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olarak yaklaşık 10 iş günü süreceği (malzeme temin süresi dahil edilmiştir.)
-Dava konusu aracın onarımda olduğu süre zarfında kullanılmamış olması nedeniyle Kazanç Kaybı/araçtan yoksun kalma tazminatının oluşacağı
-Söz konusu aracın 2. El ikame araç bedelinin yaklaşık 600,00 TL olacağı,
-Bu kapsamda Kazanç Kaybının 600,00 TL*10=6.000,00 TL olacağı,
-Davaya konusu Trafik Kazası Kapsamında;
-… plaka sayılı araç sürücüsü …’ın Asli ve tam kusurlu olduğu,
-Dava konusu kazanın … plaka sayılı aracın arkadan çarpması şeklinde meydana gelmiş olması nedeni ile … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğu,
-Davaya konusu trafik kazası kapsamında;
-Davalı sigorta şirketinin 12.050,00 TL ödeme yaptığı ve bakiye teminat limitinin 23.950,00-TL olduğu,
-Davalı sigorta şirketinin araç hasarı ile emtia zararından poliçe teminat limiti ile sorumlu olacağı,
-Davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinin ödeme tarihi olan 31.08.2018 olarak kabul edileceği,
-Davalı işleten ve sürücünün davacının uğradığı zararlardan kaza tarihi olan 20.04.2018 tarihinden itibaren faiz sorumluluğu bulunacağı,
-Davacının emtia zararını ödediği belgelenmesi gerektiği…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
… Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen, 07/01/2021 tarihli cevabi yazı ile, davaya konu “……. plaka sayılı aracın 21/10/2015 tarihinde … adına kayıt edildiği ve tescil kaydının halen aynı şahıs adına devam ettiğinin…” bildirildiği görüldü.
İhbar Olunan … Sigorta A.Ş.’nin dosyaya sunduğu, davaya konu … plakalı araca ait poliçe incelendiğinde, sigorta başlangıç ve bitim tarihleri 31/10/2017-31/10/2018 tarihleri olan poliçenin dava dışı … adına düzenlendiği görüldü.
Davalı sigorta şirketi tarafından, dosyaya sunulan dekont ile … plakalı aracın maliki dava dışı …’e 31/08/2018 tarihinde davaya konu araç hasarına ilişkin tazminat ödemesi yapıldığı anlaşıldı.
Davacı vekiline, davaya konu … plakalı aracın aracın hak sahipliğine ilişkin belgenin sunulması için verilen kesin süre içerisinde, 06/04/2021 tarihli dilekçe ekinde, “10/10/2016 tarihinde … adına kayıtlı … çekici ve … dorseyi taksitle ayda 2.000-TL. 37 ay olmak suretiyle …’a sattım. Senetler bitene kadar araçların satışı adıma devam edecektir, senetler bitince satışını …’a vereceğim.” yazılı, dava dışı … ve davacı … ile imzalanmış olan bila tarihli belge sunduğu, başkaca bir belge sunmadığı görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğu, … plakalı aracın sürücüsü davalı …’ın, kazanın meydana gelmesinde %100 oranında asli ve tam kusuru ile sorumlu olduğu, davalı işletenin, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin de meydana gelen zarardan, davalı sürücünün kusuru oranında teminat limiti kapsamında sorumluluğu bulunduğu, ancak davaya konu … plakalı sayılı aracın malikinin … olduğu, davacının … plakalı aracın maliki ve işleteni olduğunu ispat edemediği, araçta ve emtialarda meydana gelen hasar, değer kaybı ve kâr kaybı ve manevi tazminat taleplerini davalılardan talep edemeyeceği, bir an için talep edilebileceği düşünülse bile, aracın ve emtiaların hasarına ve değer kaybına ilişkin belge, bilgi ve diğer evrakların dosyaya sunulmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı kanaati oluştuğundan karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 80,70-TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 187,86-TL. harç + 99-TL. tamamlama harcının toplamı olan 286,86-TL. harçtan fazla alınan 206,16-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Uluslarası Nakl. Ve Gümrükleme Ltd Şti ve davalı … … Şirketi’ne verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalılar/vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır