Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/301 E. 2020/907 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2020/301 Esas
KARAR NO :2020/907

DAVA:3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:02/07/2020
KARAR TARİHİ:29/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tekstil işleri ile iştigal ettiğini, davalı tarafça, dava dışı borçlular … ve …. Ltd. Şti. hakkında …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıdan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, takip dolayısıyla 04/03/2020 tarihinden …. İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyasından müvekkilinin ticaret sicilinde kayıtla adresine hacze gelindiğini, cebri icra tehdidi altında bulunan müvekkili borcu olmamasına rağmen masraflarla birlikte toplamda 28.047,60-TL belirtilen banka hesabına ihtirazi kayıtla yatırdığını, müvekkilinin hiçbir dönemde, davalı ile ya da borçlu tarafla hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin olmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, öncelikle cebri icra tehdidi altında ödenen paranın davalıya ödenmemesi noktasında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, takibe konu çek dolayısıyla müvekkilinin davalıya borçlu olmadığıın tespitini, cebri icra tehdidi altında ödenen paranın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan istirdadını, haksız icra işlemleri davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın aktif husumet ehliyetinin olmadığını, davacının talebinin muhatabı alacaklı müvekkili olmadığını, icra dosyasına ödenilen paranın müvekkilinden değil, borcu ödenerek pasifinden kurulan hukuken de sebepsiz zenginleşen borçludan talep edilmesi gerektiğini, haciz tutanağında belirtilen adres borçlu …’ün hali hazırda yetkilisi ve kusurcu olduğu …. Ltd. Şti.’nin ticaret sicil gazetesi ve ito kaydında yer alan güncel adresi olduğunu, mahalde lehine istihkak iddia edilen davacı şirket ile borçluya ait firma çalışanlarının aynı kişiler olduğunu, davacı şirketin kuruluş tarihi incelendiğinde neredeyse borcun doğum tarihi ile aynı zamana tekabül ettiğinin görüldüğünü, her ne kadar davacı tarafından borçluya ait şirketin mahalde yaklaşık 1 yıl önce ayrıldığı beyanı hususu haciz tutanaklarına geçirildiiğni, ancak işbu beyanlar neticesinde yaptıkları araştırmalar sonucunda ne ticaret sicil gazetesinde ne de diğer resmi platformlara ticari terke ilişkin ya da adres değişikliğine ilişkin herhangi bir ilan bulunamadığını, işbu durum haciz için gidilen adreste hala faaliyette devam edildiğinin gösterdiğini, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddi gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının ödediği paranın istirdatını ancak borçludan isteyebileceğini, pasifinden kurtulan borçlunun sebepsiz zenginleştiği gözetilerek davanın husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, esasa ilişkin beyanları doğrultusunda borçlu ile birlikte hareket ederek müvekkili alacakılya zarar verme kastı içinde olan üçüncü şahıs davacının açmış oldğu iş bu davanın esastan reddini, davacının haksız ve şartları oluşmamuş olan tedbir talebinin reddini, kötü niyetli davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkumiyetini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, ….İcra Dairesinin … Tal. sayılı dosyası, ….İcra Hukuk Mah…. E. sayılı dosyası, … BAM 6.HD.. 2019/2688 E. sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, kira sözleşmesi, ödeme dekontu, ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, dava dışı borçlular aleyhine ….İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasından başlatılan takipte, ….İcra Dairesinin … Tal. sayılı dosyasından, dava dışı borçluların borcu nedeniyle, davacı şirkete ait işyerinde 04/03/2020 tarihinde yapılan muhafaza haczinde, takip konusu borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi nedeniyle, davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile 28.047,60-TL. ödeme tutarının, ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalı alacaklıdan istirdatına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası celp edilip incelenmiş, alacaklısının mahkememiz davalısı …, borçlularının dava dışı ….Şti. ve … olduğu, toplam, 31.658,21-TL. üzerinden ilamsız takibe geçildiği, dava dışı borçluların mallarının haciz için, ….İcra Dairesinin … Tal. sayılı dosyasına, haciz talimatı gönderildiği, mahkememiz davacısının işyerinde 27/06/2019 tarihinde haciz işlemi yapıldığı, davacının istihkak iddiasında bulunduğu, ….İcra Hukuk Mah. 11/07/2019 tarih ve … E.-… K. sayılı kararı ile, “…İİK.99. madde uyarınca alacaklıya istihkak davası açmak üzere İcra Müdürlüğünce süre verilmesine …” karar verildiği, kararın, … BAM 6.HD.18/12/2019 tarih ve 2019/2688 E.-2019/2745 K. sayılı kararı ile kesin olarak kaldırılarak, “… İİK.97/1. Maddesi gereğince, 3.kişiye 7 gün içerisinde istihkak davası açması için süre verilmesi gerektiğine…” karar verildiği, 04/03/2020 tarihinde yapılan muhafaza haczinde de 28.047,60-TL. nin ödendiğinin tutanak altına alındığı görüldü.
İİK 72/7 madde, “….Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir…” hükmü gereği, istirdat/geri alma davasında, davacı, borçlu olmadığı parayı cebri icra tehdidi altında ödemiş olan borçlu, davalı ise alacaklıdır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf her ne kadar, icra takibindeki haciz baskısıyla üçüncü kişi olarak ödediği toplam 28.047,60-TL.’nin geri verilmesi/istirdatı için iş bu davayı açmış ise de, davacının, takip borçlusu olmadığı icra takip dosyasında, üçüncü kişi olarak ödediği parayı geri istediği, İİK 72/7 maddeye göre, icra dosyasında takibe itiraz etmeyen veya itirazı kaldırılan ve bu yüzden borçlu olmadığı bir parayı ödeyen borçlunun, paranın geri alınması için istirdat davası dava açabileceği, davacı üçüncü kişinin, TBK’nın 195. maddesine göre, “ borçlunun borcunu ödeyen üçüncü kişinin, borçlu ile borcun nakli sözleşmesi yapmış gibi kabul edilerek”, iş bu ödemeden dolayı bu madde hükmü gereğince , icra takip borçlusu olan dava dışı takip borçlularına rücu etme hakkının bulunduğu, davacı tarafından, icra takibine konu olan borcun, üçüncü kişi sıfatı ile davalı alacaklıya ödenmiş olması sebebiyle, davalı alacaklıya geri alma/istirdat davası açamayacağı anlaşıldığından davacının, davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının aktif husumet nedeniyle reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 54,40-TL harç dava açılırken peşince alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır