Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/212 E. 2022/527 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/212 Esas
KARAR NO : 2022/527

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/04/2019 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracıyla şehir merkezinden … takip ederek …. istikametine seyri sırasında …odası önüne geldiğinde aynı istikamette yolun sağından karşıdan karşıya geçmekte olan yaya konumundaki müvekkiline çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin söz konusu trafik kazasından dolayı yaralandığını ve … Devlet Hastanesinde tedavi altına alındığını, yaralanmaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinden sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … şirketinden karşılanması amacıyla 19/07/2019 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu, ödeme yapılabilmesi için tüm evrakların davalı şirkete teslim edildiğini, sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda herhangi bir sonuç alınamadığını belirterek işgücü kaybından doğan 4.500,00-TL daimi maluliyet tazminatının davalı … şirketine başvuru tarihi olan 19/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazında bulunduklarını, davacı tarafından davalıya eksik evrak ile başvuruda bulunduklarından davanın reddini talep ettiklerini, kazaya karışan aracın davalı … şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının poliçe teminatı ve sigortalının kusuru oranında olduğunu, kusur raporunun adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesinden alınmasını talep ettiklerini, maluliyet raporunun çocuklar için özel gereksinim değerlendirilmesi hakkındaki yönetmeliğe uygun olarak alınmasını talep ettiklerini, fait talebinin reddine karar verilmesinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazsından kaynaklı sürekli iş göremezlik maddi zararının tazmini davasıdır.
… 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas,…Karar ve 31/01/2020 tarihli kararı ile “..Somut olayda, dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup trafik kazası netice itibari ile bir haksız fiildir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, dava dosyasına konu trafik kazasının …’te meydana geldiği, davacının yerleşim yerinin ve poliçenin düzenlendiği yerin de …’te olduğu, davalı … şirketinin genel merkezinin …’de bulunduğu ve …’yı yetkili kılacak herhangi bir şubesinin de bulunmadığı anlaşılmakla, genel ve özel yetkili mahkemelerin hiçbirinde açılmamış olan işbu davada, davalının süresinde yapmış olduğu yetki itirazının kabulü ile dava dilekçesinin usulden reddine ve davalı tarafından seçilen İstanbul Mahkemelerinin yetkili mahkeme olduğu..” şeklinde karar verdiği görüldü.
Dosya mahkememize tevzi olduğu, 2020/212 Esas sıra numarasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu görüldü.
Davacının 04/04/2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına ilişkin … devlet Hastanesi kayıtlarının geldiği görülmüştür.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 vd. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğudur. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (KTK) 91/1’inci maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”. Aynı Kanunun 85/1’inci maddesinde; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı belirtilmiş, anılan Kanununun 85’inci maddesinin son fıkrasında maddesinde ise,“ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. İşleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten ve teşebbüs sahibi sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, sorumluluktan kurtulması veya sorumluluğun azaltılması başlıklı 86. maddesi ”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” hükmünü içerir. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşın, meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görendedir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, ZMMS zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edecektir.
TBK 50.maddesi ”Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.” hükmünü içermektedir.
TBK54.maddesinde Bedensel zararlar özellikle, Tedavi giderleri. Kazanç kaybı. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ,Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak sayılmıştır.
Bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, tazminata esas kusur oranı, maluliyet oranı, iyileşme sürelerinin tespiti ve zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Maluliyet oranı tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi hallerden olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği ATK’dan rapor alınmıştır.
01.04.2021 Tarihli ATK ön raporunda belirtilen eksiklerin tamamlanması için davacı … Üniversitesi Rektörlüğü … Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevkedilmiş, muayene ve tetkik evrakları celbedilmiştir.
Mahkememizce alınan ATK raporunda sonuç olarak; ”Mahmut kızı 2011 doğumlu Eye Hac Hasan Hammadi’nin 04.04.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmeliğe göre hali hazır durumu itibarıyla;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği,
3.Kişinin başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği” oy birliği ile mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; 04.04.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davacıya çarpan … plaka sayılı aracın ZMMS sigortacısının davalı olduğu, 04.04.2019 tarihinde tarihinde geçirdiği trafik kazasından dolayı … Devlet Hastanesi kayıtlarına, … Üniversitesi Rektörlüğü … Araştırma ve Uygulama Hastanesi muayene ve tetkik evraklarına göre alınan ATK raporuna göre davacının kalıcı maluliyetinin olmadığı, raporun hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğu, davacının talebinin kalıcı maluliyete ilişkin tazminat talebi olduğu, ATK raporu ile kalıcı maluliyet olmadığının tespit edildiği, hususları dikkate alındığında ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 4.500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.