Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/190 E. 2022/135 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/190 Esas
KARAR NO :2022/135

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/03/2020
KARAR TARİHİ:01/03/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın 31/01/2007 tarihinde davalının … acentesinde müşteri hizmetleri sorumlusu olarak işe başladığını, daha sonra … Emniyet acenta sonra da … acenta da müşteri hizmetleri görevlisi olarak çalıştığını, 2010 yılına kadar davalı şirketin ismi ile faaliyet gösteren tüm acenteler davalı şirkete ait iken davalı şirket 2010 yılında acentelerini o şubelerde anlaşma yaptığı şube çalışanına vergi açılışı yaptırarak acentelerinin bu kişilere devrettiğini, işlem her ne kadar acente devri olarak görünse de esasında bu işlemlerin muvazaalı işlemler olduğunu, acentelerdeki tüm eşyalar da davalı şirkete ait olup davalı şirket acenteler ile alt kiracı sözleşmesi düzenlendiğini, yapılan işin niteliği gereği müvekkili …’nun acente olduğu dönemde davalının davacıdan alacağının bulunmadığını, müvekkili … ile davalı arasındaki acentelik ilişkisi hizmet sözleşmesi 23/01/2015 tarihinde son bulduğunu, davalının davacılardan hiçbir alacağının bulunmadığını, müvekkili tarafından verilen 50.000 TL bedelli 2.teminat senedinin davalı tarafından icra takibine konulduğun ve tahsil edildiğini, davaya konu bono teminat senedi olup davacıların davalıya borcunun bulunmadığını, davaya konu teminat senedinin işçilik alacaklarından kaynaklı icra takibi yapıldığının söylendiğini, davalıya işçilik alacakları nedeniyle dava açan …’ın müvekkilinin eşi olması nedeniyle dava konusu teminat bonosu davalı tarafından icra takibine konulduğunu, müvekkili …’nun davalı şirketin çalışanı iken 2010 yılında acente müvekkiline devir edildiğini, her ne kadar müvekkili ile davalı arasında acentelik ilişkisi görünse dahi esasında müvekkili ile aralarındaki ilişki hizmet sözleşmesi olduğunu, 2013/2014 yılından sonra elektronik alışverişin artması e kargo işlerinin karlı bir alan haline gelmesinden sonra acente davalı şirket tarafından müvekkilinden geri alındığını, müvekkilinin alacakları, hak edişlerinin ödenmediğini, müvekkilleri tarafından verilen teminat senetleri de davalı tarafından icra takibine konul edildiğini belirterek davanın kabulüne, icra takibinin iptaline, alacağın % 20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacılardan … arasında imzalanmış olan 01/06/2010 tarihli acentelik sözleşmesi, acentelik sözleşmesi ek protokolü, cari hesap sözleşmesi niteliğindeki ek protokol ve alt kira sözleşmeleri ile müvekkiline ait … şubesi acente olarak devredildiğini, davacı ile müvekkili arasındaki acentelik sözleşmesi sona erince davacı icra takibine konu senedi verdiğini, senedin vadesinde ödenmediği için müvekkili yasal hakkını kullanmak suretiyle senedi icra takibine koyduğunu, senedin teminat senedi olmadığını, acentelik sözleşmesinin imzalanma tarihi 01/06/2021 iken senedin düzenleme tarihi 12/03/2018 olduğunu, senetlerin düzenleme tarihinin sözleşmenin düzenleme tarihi ile ilgisinin bulunmadığını, icra takibine konut senet tüm unsurları ile kambiyo senedine haiz şartları taşımakta olduğunu, davacıların yaptığı tüm itirazların haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini, davacılar aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 12.02.2018 tanzim tarihli, 12.03.2018 vade tarihli 42.500,00 TL’lik bono ile kambiyo takibi yapıldığı görülmüştür.
Davacı … ile davalı arasında imzalanan 01.06.2010 tarihinde imzalanan acentelik sözleşmesi incelendiğinde; 39.maddede … kargoya 42.500,00 TL tutarlı ve işbu sözleşmenin ilk takvim yılının son günü vadeli bir senet verileceğinin, bononun bir şahsi kefaleti içereceğinin, vade sonunda senedin icraya konulmasını gerektirir bir durum olmaması halinde yeni teminat bonosu verilerek eskisinin iade edileceğinin, … Kargonun alacağını tahsil edememesi halinde bononun icraya konulabileceğinden bahsedildiği, yeni bononun yeni sözleşme takvim yılının son günü ödemeli olacağının kararlaştırıldığı, 26/b maddesinde devir tarihine kadar olan işçilik alacaklarından … kargonun devir tarihinden sonraki işçilik alacaklarından Acentenin sorumlu olacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Dosyada mevcut ….İş Mahkemesinin … esas ve … Karar sayılı ilamı ile ”Dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı gibi 26/01/2015 tarihinde davalı firmanın acente olan …’ndan acenteliğini kaldırarak iş yerini devraldığı, sonrasında davacı ile çalışmama kararı ile davacının iş akdini feshettiği, fiilen davacının çıkarılmasından sonra sürece etkisi olmayan devamsızlık tutanaklarının düzenlendiği, son iş verenin davalı firma olmasının yanında , önceki süreçte de … ile davalı firma arasında alt-asıl iş veren ilişkisinin bulunduğu bu nedenle davacının işçilik haklarından davalı firmanın sorumluluğunun bulunduğu belirtilerek 56.029,64 TL işçilik alacağının faizi ile birlikte davalı … … A.Ş.’den tahsile dava dışı Adem Yılmaza verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Dava dışı … tarafından ….İş Mahkemesi ilamının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi yapıldığı davalı … … A.Ş.’nin dosyaya 13.02.2018 tarihinde 87.300,00 TL ödediği görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilaf takip konusu senedin teminat senedi olup olmadığı ve davalının takip nedeniyle davacılardan alacağı olup olmadığı noktalarında toplanmakta olup tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan 21/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı ve davalı tarafın dosya ekinde bulunan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içinde yaptırıldığı, defter kayıtlarının dayanağı belgelerle uyumlu olduğundan 6102 sayılı T.T.K 64-65-66 maddelerine göre sahibi lehine kesin delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı ile davalı şirket arasında Acentelik sözleşmesinin mevcut olduğu, davalının, davacıdan devir tarihinden sonraki döneme ait işçilik hakları ile ilgili yaptığı ödemelere karşı 72.979,37TL tutarında alacaklı olduğu, davalının, davacıdan işçilik hakları ile ilgiti yaptığı ödemelere karşı alacaklı olduğundan dolayı davalının elinde bulundurduğu senedini, davacı aleyhine icra takibine koymasının yerinde olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 06/08/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 2.2941,57 TL alacaklı olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan 02/02/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davalının, ….İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyada da görüleceği üzere dava konusu olan alacağın,Kök raporda İcra takip tarihi olarak 22.01.2020 tarihi olarak belirtilmiş olmasına rağmen Ek raporda sehven cari hesap ekstresinde de yer alan 13.05.2015 tarihinin esas alındığı belirlenmiştir. ….İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyadan tanzim edilen senet tarihine göre de alacak ve borç durumunun çıkarılması hususunda yapılan incelemelerde, Kök raporda da belirtildiği üzere İcra dosyasında takibe konulan olan 42.500,00 TL. lık senedin düzenleme tarihinin 12.02.2018 ödeme tarihinin ise 12.03.2018 olduğu,dolayısıyla davalının acentenin devir tarihinden sonra işçi alacağından kaynaklı icra takibin yapıldığının belirlendiği, Şöyle ki; -Kök raporun ekinde yer alan(Ek:4-6sayfa) 01.01.2013-13.05.2015 tarihleri arasındaki cari hesap ekstresinde de görüleceği üzere,davalı şirketin 13.05.2015 tarihi itibariyle davacının arasındaki acentelik-hizmet sözleşmesinin sona erdiğini, dolayısıyla düzenlenen ve takibe konu olan senedin cari hesap işlemlerinde yer almadığı, kök raporunda da belirtildiği üzere,13.05.2015 tarihi itibariyle cih işlemlerinden davalının davacıdan 2.291,57 TL. tutarında alacaklı olduğu ve bu tutarın da davacı tarafından verilen 50.000,00 TL. bedelli bonodan, 2.500,00 TL. olarak Davalı tarafından 16.06.2015 tarihinde açılan haciz işlemine istinaden …. İcra Müdürlüğünün ödeme emri ile 23.05.2016 taçihinde davacının icra dairesine 3.339,34 TL olarak yatırıldığı), dolayısıyla, acentenin … Kargo A.Ş.’ne devir tarihi olan 10.02.2015 tarihi itibariyle işlemlerinden doğan herhangi bir borç ve alacak tutarlarının olmadığı, ancak davalının davacıdan devir tarihinden sonraki döneme ait işçilik hakları ile ilgili yaptığı ödemelere karşılık 72.979,37 TL.alacaklı olduğununa dair dava dosyasındaki kök raporun ekinde yer alan (EK:5-3 sayfa)01.08.2018-05.04.2021 tarihli tedarikçi ekstresinde yer aldığı, ….İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyadan tanzim edilen senedin davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının incelenmesinde; İcra dosyasında takibe konulan 42.500,00 TL. lık senedin, düzenleme tarihinin 12.02.2018 ödeme tarihinin ise 12.03.2018 olduğu ve ticari defter kayıtlarında yer almadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; takip konusu senet üzerinde teminat senedi ibaresinin olmadığı, her ne kadar sözleşmede 42.500,00 TL’lik senet verileceği belirtilmiş ise de vade tarihinin takvim yılın son günü olacağının kararlaştırıldığı, vade tarihinin boş olarak verileceğinin kararlaştırılmadığı, senedin ise vade tarihinin 12.03.2018 tarihi olduğu, yine keşide tarihinin 12.02.2018 tarihi olduğu, davalı şirket defterlerinde senedin kayıtlı olmadığı dolaysıyla sözleşme kapsamında verilen teminat senedi olduğunun ispat edilemediği, davalının işçilik alacaklarından dolayı davacı … ile imzaladığı acentelik sözleşmesi 26/b maddesi kapsamında alacağının olduğu gerek bilirkişi raporundan gerek ….İş Mahkemesi ilamından gerekse ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından anlaşıldığı, davalı tarafından da senedin işçilik alacakları için verildiğinin beyan edildiği, bilirkişi tarafından yapılan inceleme davalının işçilik alacaklarından dolayı 72.979,37 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği hususları hep birlikte değerlendirildiğinde davacıların davasını ispat edemediği sonucuna varılarak davacıların davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 968,11-TL harçtan fazlaca alınan 887,41-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 5.100-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacıların yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 700,00-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davacılardan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,

Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/03/2022

Katip …

Hakim …