Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/664 E. 2021/639 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2019/664 Esas
KARAR NO:2021/639

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/12/2019
KARAR TARİHİ:12/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalıdan olan alacaklarının tahsilini teminen …. İcra Müdürlüğünün … E. Kayıtlı icra takibine davalı tarafından itiraz edilmiş olması nedeniyle itirazın iptali istemiyle iş bu davanın açıldığını, karşı yanca takibe ve borca karşı ileri sürülen itirazların haksız ve dayanaksız olduğunu, davalı yanca takibin yetkisiz icra Müdürlüğünde başlatıldığı belirtilmiş ise de bu beyanın, yasanın aradığı koşullara uygun bir yetki itirazı olarak kabul edilemeyeceğini, zira davalının yetkili icra dairesini göstermediğini, borçlu ile müvekkili arasında akdolunan Bayilik Sözleşmesi ve 11.07.2018 tarihli protokolde; ”Taraflar arasında çıkan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde …tanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.” hükmünün yer aldığını, bu bağlamda İstanbul İcra Daireleri yetkili olduğunu, müvekkili şirketin, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu hükümlerine göre faaliyet göstermekte olup, sahip olduğu geniş bayilik ağı ile yurt genelinde kendi lisanslı ürünlerinin satışını gerçekleştirdiğini, davalının ise müvekkili şirketin münfesih bayisi olduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında 11.07.2018 tarihli protokol imzalandığını ve bu protokol gereğince de bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeler kapsamında davalı şirketin, müvekkili şirketin marka ve amblemleri altında akaryakıt bayiliğini yürüttüğünü, davalının, cari hesaba dayalı ve müvekkili tarafından davalıya sunulan … Hizmeti bedellerine ilişkin fatura borçlarını ödemediğini, bu nedenle de davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, tüm bu hususlar dikkate alındığında, davalı/borçlu tarafından takibe itiraz edilmesi haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı borçlunun haksız itirazı nedeniyle, müvekkili şirket her geçen gün alacağından mahrum kaldığını, bu nedenle İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi uyarınca davalı borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, davalının zaman kazanmaya yönelik olarak yaptığı itirazın iptal edilerek takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebliğ yapıldığı, ancak davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, taraflar arasındaki bayilik ve hizmet sözleşmesi, protokol, ödeme dekontu, fatura, ticari defter ve belgeler ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu raporlar alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, aralarındaki sözleşmeden kaynaklı, 42.473,68-TL asıl alacak, 8.299,54-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 50.773,22-TL. üzerinden ve asıl alacak tutarlarına takip tarihinden itibaren her bir asıl alacak için işleyecek avans ve %24 temerrüt faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, takip konusu alacağın tamamına itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, 49.750,33-TL. üzerinden itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının, davalıdan, sözleşme ve protokolden kaynaklanan damga vergisi ve fatura alacağına dayalı takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, talimat yoluyla Nizip … Asliye Hukuk Mahkemesinden bilirkişiler …’den aldırılan 15/02/2021 tarihli bilirkişi raporu ile, “… Davacı …Ş. tarafından davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” adına yapılan İcra takibinin incelenmesi; Davacı “… Petrolcülük A.Ş.” tarafından davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” adına …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden 06.08.2019 tarihinde 42.473,68 TL asıl alacak, 8.299,54 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 50.773,22 TL üzerinden takibe geçildiğinin tespit edildiğini, Davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” firmasının defter kayıtları üzerinde yapılan incelemelerin; Davalı firmanın dava konusu olayla ilgili döneme ait detayı aşağıda sunulan 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait yevmiye defter kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme ve tespitler neticesinin; davalı firmanın 2018 yılı yevmiye defterinin açılış tasdikinin 16.03.2018 tarihinde yaptırıldığı, defter sayfalarının eksik kalması dolayısıyla 27.11.2018 tarihinde yevmiye defteri ek tasdikinin yaptırıldığı, 2018 ve 2019 yıllarına ait yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, 2020 yılı yevmiye defter kayıtlarının e- defter olarak tutulduğu, T.T.K.’nun 64/3. maddesi hükümlerine göre defter açılış ve kapanış tasdiklerinin aranmadığı, bu yönü itibariyle 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait yevmiye defter kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunun tespit edildiğini, Davacı “… Petrolcülük A.Ş.” ile davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” arasında yapılan protokolün incelenmesi” ‘nin Davacı “… Petrolcülük A.Ş.” ile davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” arasında 11.07.2018 tarihinde 10 maddeden oluşan protokolün imzalandığı sözleşmenin ikinci maddesine göre sözleşmenin 01.11.2021 tarihinde sona ereceğin tespit edildiğini, Davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” firmasıyla davacı “… Petrolcülük A.Ş.” arasında gerçekleşen ticari ilişkinin davalı firmaya ait 2018, 2019 ve 2020 yılları yevmiye defteri ve muavin defter kayıtları üzerinden yapılan inceleme ve tespitlerin; Davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” firmasının yevmiye defteri ve muavin defter kayıtlarında davacı “… Petrolcülük A.Ş.” arasında gerçekleşen ticari ilişkinin 17.07.2018 tarihinde başladığının tespit edildiğini, davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” firması tarafından dava dosyası içerisine sunulan 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait yevmiye defteri ve muavin defter kayıtlarının incelenmesine göre; Davalı firmanın, davacı “… Petrolcülük A.S.” firmasına 06.08.2019 icra takip tarihi ve 30.12.2019 dava tarihi itibariyle 8.821,68 TL borcunun bulunduğunu, bu tutarın davalı firmanın yevmiye defterinde 380. sayfasında 31.12.2019 tarihi itibariyle 1451 nolu yevmiye maddesine kayıtlı olduğunun tespit edildiğini, davalı “… ve Ticaret Ltd. Şti.” firmasının 2020 yılına ait muavin defter kayıtlarına göre ise; Davalı firmanın, davacı firmaya 01.10.2020 tarihi itibariyle 16.178,32 TL borcunun bulunduğu tespit edildiğini … ” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Mahkememizce bilirkişi SMMM … ‘den aldırılan 23/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “….Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, taraf defterinin sahibi lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, Davacı ile davalı arasında 11.07.2018 tarihinde protokol imzalandığını, bu protokolün tazminine ilişkin masrafların (protokolün 7 maddesinde) bayiye ait olduğu, davacının protokolden kaynaklı damga vergisi ve faturadan kaynaklı masraflarının davanın ve icra takibin konusunu oluşturduğunu, davacının, 42.614,24 TL protokolünden kaynaklı damga vergisini 07/2018 döneminde vergi dairesine damga vergisi beyannamesi ile beyan ettiği ve tamamını ödediğini, Davacının 2018 yılı defter ve kayıtlarında 42.614,24 TL damga vergisi, 348,10-TL hizmet faturasının davalı müşteri hesabında kayıtlı olduğunu, davalının müşteri hesabında 488,66 TL mahsuplaştırma kaydının yapıldığını, bu bedelin 42.614,24-TL damga vergisinden mahsuplaştırıldığını,
42.614,24 TL Damga Vergisi -488,66-TL Mahsuplaştırma = 42.125,88 TL kalan damga vergisinin ve fatura bedelinin icra takibine konu olduğunu,
Davacı şirketin davalı firma ile ilgili faturaları ve ödemeleri ve giderlerinin Muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2018-2019 yılı defter kayıtlarına işlediğini, eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm faturalar ve ödemelerden sonra oluşan 31.12.2019 tarihi itibariyle 42.478,63 TL defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı olduğunu, bu alacağın 2020 yılı devrettiği başkaca ödeme olmadığını, Huzurdaki dava toplam; 42.473,88 TL *8.299,54 TL işlemiş faiz alacağına ….İcra Müdürlüğünün…Esas Sayılı Dosyası ile davacı tarafından icra takibi başlatıldığını, alacağı oluşturan 42.125,58 TL damga vergisi alacağına
%19,50 oranında, 348,10 TL fatura alacağına %24 oranında faizi ile birlikte talep ettiğini, davacının defter ve kayıtlarında alacağının 42.473,88-TL olarak tespit edildiğini , davacının alacağının varlığına faizi ile birlikte karar verilmesi halinde taleple bağlılık ilkesi gereği hesaplamanın aşağıdaki şekilde yapıldığını, Damga vergisinin ödeme tarihinden itibaren icra takip tarihine kadar faiz hesabının, ayrıca fatura alacağı için talep edilen faiz hesabının aşağıdaki şekilde olduğunu,
ANAPARA 42.473,88 TL
DAMGA VERGİSİNE İŞLEMİŞ FAİZ 7.849,40 TL
FATURAYA İŞLEMİŞ FAİZ 21,12 TL
TOPLAM 50.344,40 TL için itirazın iptali ile takibin devamının gerektiğini, icra takip tarihinden sonra asıl alacak için talep edilen damga vergisi alacağı için %19,50 faiz oranının, fatura alacağı için %24 faiz oranının yerindeliğinin Mahkememizin takdirinde olduğunu …”, sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Davalı şirket yetkilisinin ve davacı vekilinin itirazları üzerine aynı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi 06/06/2021 tarihli ek raporunun sonuç kısmında; ” … Dava döneminin 2019 ve öncesi olduğu,23.02.2021 Tarihli yazmış olduğu ilirkişi kök raporunda incelenen ve kesinleşen defter ve kayıtlardaki hesap döneminin 2018-2019 yılı olduğu izah edildiğini, 2020 yılı yevmiye ve kebir defterinin kapanış tarihinin 30.04.2021 tarihine kadar süresinin olması sebebinin kesinleşmeyen ve mühürlenmeyen 2020 yılı davacı elektronik defter ve belgeleri kök raporda incelemeye konu edilmediğini, 2020 yılı davacının kesinleşen ve elektronik olarak mühürlenen defter ve kayıtlarının incelendiği, 1200102005 — … Petrol İnş. San. Tic. Ltd. Şti’ni davalı müşteri hesabına iki adet alacak tarafında kaydedilen 8.821,60-TL ve 25.000-TL ödemenin olduğu, bu hesabın 30.303,90-TL davalının davacıdan alacaklı gözüktüğünü, 2020 yılı davacının kesinleşen ve elektronik olarak mühürlenen defter ve kayıtlarının incelendiği, dava konusu alacağın şüpheli ticari alacaklar hesabına aktarıldığı 128 Şüpheli Ticari Alacaklar … … LTD. ŞTİ ‘nin 42.476,88-TL davacının, davalıdan alacaklı gözüktüğünü, Davacının 42.614,24 TL protokolünden kaynaklı damga vergisinin vergi dairesine damga vergisi beyannamesi ile beyan ettiği ve tamamını ödediği verginin, davalı defter ve kayıtlarını inceleyen bilirkişinin ekinde sunduğu yardımcı muavin defter dökümünde gözükmediğini, bilirkişi raporunun sonuç kısmında davacının davalıdan 01.10.2020 tarihi itibariyle 16.178,32 TL alacaklı gözüktüğünü tespit ettiğini, şöyleki ekinde sunulan 2020 yılı yardımcı muavin defter dökümünde 25.000 TL ödemenin davalı kayıtlarında yanlış tarafa kayıt atıldığını, yani muasebenin teknik hatası yapıldığının anlaşıldığını, bu sebepten hesap ALACAK bakiyesi vermesi gerekirken 16.178,32 TL borç bakiyesi verdiğini, 25.000 TL doğru tarafa yazıldığında, dava konusu alacak hariç davacı ile davalının takip ettikleri hesapların örtüştüğünü, Davacının defter ve kayıtlarında Müşteri … ile Şüpheli Ticari Alacaklar Hesabının birbirlerinde mahsuplaştırıldığında davacının kalan alacağının aşağıdaki şekilde olduğunu;
31.12.2020 tarih itibari ile kesinleşen defter ve kayıtlarda tespit edilen alacakların,
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR … ANAPARA 42.473,88 TL
DAMGA VERGİSİNE İŞLEMİŞ FAİZ 7.849,40 TL
FATURAYA İŞLEMİŞ FAİZ 21,12 TL
TOPLAM 50.344,40 TL
DAVACI DEFTER VE KAYITLARINDA MÜŞTERİ HESABINDA KAYITLI DAVALI ALACAĞI (ÖDEME) 30.303,90 TL
KALAN ALACAK 20.040,50 TL
Olarak hesaplandığını …” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; icra dosyası, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler, protokol, ödeme dekontu, fatura, tarafların ticari defterler ve belgeleri, tüm dosya kapsamına göre alınan, 06/06/2021 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, tarafların, incelenen ticari defter ve kayıtlarının, usulüne uygun tutulduğu,taraflar arasında bayilik sözleşmesi ve 11/07/2018 tarihli protokol imzalandığı, protokolün 7. maddesi gereği, “..Bu protokolün tanzimine ilişkin masrafların Bayi tarafından karşılanacağının….” imza altına alındığı, sözleşme ve protokolden kaynaklanan damga vergisinin davacı yanca 27/08/2018 tarihinde vergi dairesine ödendiği, taraflar arasında imzalanan sözleşme ve protokol kapsamında,ödenen bu tutarın sorumluluğunun davalıda olduğu, davacının, davalıya ticari ilişkiden kaynaklı olarak alt yapı hizmet bedeli faturası düzenlendiği, davalı şirketin düzenlenen faturaya ilişkin itirazının bulunduğuna dair dosyaya belge sunmadığı, bilirkişi incelemesi ile davacının davalıdan 20.040,50-TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı yanca, 24/06/2021 tarihli dilekçe ile, ”…Bilirkişi raporunda tespit edilen, 20.040,50-TL. üzerinden davanın kabulüne, borcundan mahsup edilen tutar yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini…” talep ettiği, ancak takip öncesinde davalının temerrüde düşürüldüğünün iddia ve ispat edilemediğinden takip öncesi işlemiş faizin davalıdan talep edilemeyeceği, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle, bilirkişi tarafından hesaplanan asıl alacak tutarı üzerinden alacaklı olduğu, davalı tarafın icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının 30.303,90-TL. üzerinden açılan kısmının konusuz kalması nedeniyle bu kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının davasının kısmen kabulü ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından davalının, 11.147,89-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, 348,10-TL. asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %24 temerrüt faizi, 10.799,79-TL. asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,50 avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının 30.303,90-TL. üzerinden açılan kısmının konusuz kalması nedeniyle bu kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-a) Davacının davasının kısmen kabulü ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından davalının, 11.147,89-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazının iptaline, 348,10-TL. asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %24 temerrüt faizi, 10.799,79-TL. asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,50 avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b) Kabul edilen alacağın %20’si olan 2.229,57-TL. icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 761,51-TL harçtan, peşin alınan 595,75-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 165,76-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 6.188,73-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı + 595,75-TL peşin harç toplamı olan 645,35-TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.000-TL bilirkişi ücreti + 969,25-TL tebligat ve müzekkere giderleri + 750-TL talimat bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.719,25-TL yargılama masrafının kabul ve red oranına göre; 2.265,67-TL’sinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kalanın kendi üzerinde bırakılmasına
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre; 1.099,81-TL’sinin davalıdan; bakiye 220,19‬-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansının, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır