Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/602 E. 2023/93 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/602 Esas
KARAR NO : 2023/93

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/12/2019
KARAR TARİHİ : 14/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 09/08/2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki tescilsiz motosikletiyle … Mahallesi … sokakta … Mahallesi istikametine seyir halinde iken … sokak kavşağına geldiği esnada aracının ön kısımlarıyla … sokakta …Bulvar İstikametine seyir halinde olan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sağ ön çamurluk kısımlarına kavşak üzerinde çarpması neticesi çift taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana gelmiş olduğunu, meydana gelen trafik kazası neticesinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin sakat kalacak şekilde yaralanmış olduğunu, işbu trafik kazasından sonra Kaza Tespit Tutanağı düzenlenmiş olduğunu ve … plakalı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK’ nın 57/1-e maddesine göre olan kuralı ihlal ettiğini, tescilsiz motosiklet sürücüsü …’ın aynı kanunun 52/1- a kuralını ihlal ettiğinin tespit edildiğini, meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin … Bölge Devlet Hastanesi’ne kaldırılmış olduğunu, müvekkilinin kazaya bağlı olarak vücudunda çeşitli kırıklar meydana gelmiş olup BTM ile giderilemeyecek şekilde yaralanmış olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin Basit Tıbbi Müdahale İle Giderilemez Ve Hayati Tehlikesi Mevcut şekilde yaralanmış olup vücuttaki kemik kırıklarının hayati fonksiyonlarını etkileyecek şekilde sakat kalmış olduğunu, müvekkilinde kaza nedeniyle meydana gelen maluliyet oranının yargılama esnasında alınacak Adli Tıp Kurulu Raporu tespit edilebileceğini, müvekkilinin yaralanmasına ve sakat kalmasına sebebiyet veren … plakalı aracın, kazanın meydana geldiği 09/08/2019 tarihinde davalı Mapfre Sigorta bünyesinde Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası ile sigortalı bulunduğunu, 2918 Sayılı KTK” nın 91 vd. maddeleri gereği hukuki sorumluluğu üstlenen olarak davalı … Sigorta’nın meydana gelen kaza nedeniyle …. ile giderilemez ve hayati tehlike geçirecek derecede yaralanan ve sakat kalan müvekkilinin yargılama esnasında ortaya çıkacak ve poliçe limitleri dâhilindeki zararından faizi ve karşı taraf vekâlet ücreti ile birlikte sorumlu olduğunu, müvekkilinin zararının tazmini adına poliçe limiti dâhilindeki maddi tazminatın ödenmesi için davalı sigorta şirketine 26/09/2019 tarihinde başvuru yapılmış olduğunu, başvuruya davalı tarafından cevap verilmiş olduğunu ve müvekkilinin hastaneye sevk edilerek sürekli sağlık kurulu raporu talep edilmiş olduğunu, davalı şirkete başvuru ile birlikte ellerindeki mevcut bütün evrakların gönderildiğini, ayrıca talep edilen sağlık kurulu raporunun ise bu aşamada temin edilemediği için sigorta şirketi ile uzlaşı sağlanamamış olduğunu ve işbu davayı açma zorunluluğu doğmuş olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla; şimdilik talep etmiş oldukları 100-TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının (50-TL geçici, 50-TL sürekli iş göremezlik) toplanacak delillere göre uzman aktüer bilirkişisine hesaplattırılarak harcı tamamlandıktan sonra ve temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini, müvekkilinin kazaya bağlı maluliyetinin tespiti için … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Başkanlığı’na sevkini, ayrıca ve öncelikli olarak tensiple birlikte müvekkilinin sosyal ve ekonomik durum araştırmasının yapılmasını, SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak söz konusu kaza nedeni ile müvekkiline rücuya tabi herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığı hususunun bildirilmesinin istenmesini, … Bölge Devlet Hastanesi’ne yazı yazılarak müvekkilinin maluliyetinin tespiti için müvekkiline ait CD, Grafi, MR, Epikriz, Röntgen kayıtlarının tümünün istenmesini, … Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak davaya konu kaza ile ilgili soruşturma açılıp açılmadığının sorulmasını eğer soruşturma açıldı ise soruşturma dosyanın istenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu sebebiyle, davanın usulden reddi gerektiğin, davacı tarafça dava öncesi müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından, kanunda öngörülen başvuru şartının gerçekleşmediğini, başvuru şartının yerine getirilmiş kabul edilebilmesi için, Zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında belirtilen belgelerin tamamının sigorta şirketine ibraz edilmesi ve ödeme için öngörülen sürenin dolmuş olması gerekmekte olduğunu, somut olayda davacı tarafın, dava yoluna gitmeden önce müvekkili şirkete başvurup gerekli belgeleri ibraz etmemekle, kanunda belirtilen başvuru şartını yerine getirmemiş olup bu suretle dava ikame etme hakkı bulunmadığını, davacı tarafından müvekkili şirkete 26/09/2019 tarihinde başvuru yapılmış olduğunu ve şirket tarafından sağlık kurulu raporunun tamamlanması için talepte bulunulmuş olduğunu, bu itibarla dava şartı yerine getirilmeden açılan huzurdaki davanın öncelikle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğin, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın, müvekkili şirkete, 01/10/2018-01/10/2019 tarihleri arasında … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, ölüm/daimi sakatlık halinde kişi başına azami 360.000-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmelerinin bu miktarın mutlak surette ödeneceği ve davayı kabul anlamında olmadığını, manevi tazminatın poliçe teminatlarına dahil olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, zira Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. Maddesine göre trafik sigortaları, aynı kanunun 85. maddesine göre işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapıldığıın, dolayısıyla sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluğun da olmayacağını, meydana gelen kazada Mapfre Poliçeli … plakalı araç ile tescilsiz aracın karıştığı kazada … poliçeli araç sürücüsünün K.T.K M/ 57/1-C göre asli kusur, diğer araç sürücüsüne K.T.K M/ 52/1-A göre tali kusur atfedilmiş olduğunu, kaza tespit tutanağında sigortalı araç sürücüsüne atfedilen asli kusura itiraz etmekle birlikte sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmemesi için elinden geleni yapmış olduğunu, tescilsiz araç sürücüsünün K.T.K M/52 1- A maddesi ihlal edildiği için kavşağa yaklaşırken aracın hızını azaltmadığı sebebiyle sigortalı araç sürücüsünün kazaya karışmasına sebebiyet vermiş olduğunu, görülmekte olan davada dava konusu kazada müvekkili şirkete sigortalı aracın kusur oranının tespiti için dosyanın varsa savcılık/ceza dosyası evraklarının da temini ile Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek kusur raporu alınması gerektiğini, kaza esnasında davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığı konusunun araştırılması gerekmekte olduğunu, davacının kaza anında hatır için taşındığından lehine hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacı yana SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı veya gelir bağlanıp bağlanmadığının tespiti için ilgili SGK il müdürlüğü’ne müzekkere yazılması gerektiğini, ZMSS Genel Şartlarına göre “geçici iş göremezlik zararı” ile “geçici bakıcı giderleri” poliçe teminatı kapsamında olmadığını, kaldı ki davacı yanın çocuk olduğu için geçici işgöremezlik zararı olduğundan bahsedilemeyeceğini, davacı yanın kalıcı maluliyeti söz konusu ise; davacı yanın maluliyetinin “özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğe” göre tespit edilmesi gerektiğini, huzurdaki davada, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve eki olan TRH 2010 tablosu uygulanması gerektiğini, sürekli sakatlık tazminatı belirlenirken; vergilendirilmiş gelir yoksa asgari ücretin baz alınması gerektiğini, davacı yanın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz talebinin haksız olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; müvekkili şirket aleyhine açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
… CBS … nolu soruşturma dosyası, trafik kayıtları, hastane kayıtları, kaza raporları, sağlık raporları, sigorta kayıtları, hasar dosyası ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54.maddesinde düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı, yolcu olarak bulunduğu, dava dışı … sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklet ile dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında, 09/08/2019 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası neticesinde yaralandığını, bedensel zarara uğradığını, kazaya karışan … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketince ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle bedensel zarar miktarının tespiti ile maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan 17/02/2021 tarihli kusur raporunda; “…
1) Sürücü …’ın %80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu,
2) Sürücü …’ın %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 10/06/2021 tarihli maluliyet raporunda; “… oğlu, 16/03/2003 doğumlu …’un 09/08/2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(32a……….1)A %5 E cetveline göre %3.3 (yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 01/11/2021 tarihli maluliyet raporunda; “…
Mevcut belgelere göre Özhan oğlu, 16/03/2003 doğumlu, …’un 09/08/2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının;
1.20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
3.Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp İkinci Üst Kurulu tarafından hazırlanan 19/12/2022 tarihli Genel Kurul raporunda; “…
… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
… oğlu, 2003 doğumlu, …’un 09/08/2019 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının;
A-) 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 XII(32a……….1)A %5
E cetveline göre %3.3 (yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
B-) 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla;
Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
C-) Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği,
D-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
E-) Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Batman Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılan yazı ile davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması neticesinde bildirilen, 17/01/2020 tarihli cevapta, davacıya ödeme bilgisine rastlanmadığının bildirildiği görülmüştür.
Dosya kapsamı, düzenlenen kusur, maluliyet bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görüldüğünden, davalı sigortanın, ölüm/sakatlık için kişi başı teminat limitinin 360.000-TL. olarak belirlendiği, kazaya karışan, … plakalı aracın dava dışı sürücünün kazanın oluşumunda %80 oranında kusurlu olduğu ve davalı sigortanın meydana gelen zarardan dava dışı sürücünün kusuru oranında teminat limiti kapsamında sorumluluğu bulunduğu, davacının tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu bu nedenle sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı, davacının kaza nedeni ile dokuz ay geçici iş göremezliğinin bulunduğu, ancak davacının kaza tarihinde 18 yaşından küçük olduğu, davacının yaşı itibariyle kazanç getiren herhangi bir işte çalışma iddiasının olmadığı, bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan da bahsedilemeyeceğinden geçici iş göremezlik zararının oluşmadığı, (Yargıtay 17.HD. 03/11/2020, 2019/6646 E.-2020/6446 K., Yargıtay 17.HD. 17/10/2017 T., 2015/3443 E.-2017/9234 K.) kanaati oluştuğundan, davacının davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 179,90-TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40-TL. harcın mahsubu ile bakiye 135,50-TL. harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 100-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/02/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.