Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/60 E. 2019/294 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/60 Esas
KARAR NO : 2019/294
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 27/02/2019
KARAR TARİHİ: 28/02/2019
Mahkememize açılan davanın dosya üzerinde yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davalı şirketin, müvekkilleri … şirketi ile …’un borçları kapsamında … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı dosyası ile takip baştarak müvekkili … şirketine ait
işyerindeki bir makine ile üçüncü kişilere ait diğer makinelerin haczedildiğini, haciz esnasında istihkak iddası ileri sürüldüğünü ve İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile istihkak davası açıldığını, ancak elindeki siparişleri yetiştiremezse zor durumda kalacak olan müvekkili ile davalı arasında 11.06.2018 tarihinde protokol imzalandığını, bu protokol kapsamında toplam 10 adet ve toplam 1.000.000 TL bedelli bonoların davalıya verildiğini, müvekkilinin kendileri ile hiçbir ilgisi olmamasına rağmen sırf ticari hayatını sürdürebilmek adına ve yargılama sürecinin uzayabilme ihtimaline karşı bu protokolü imza ettiğini, müvekkili … şirketi tarafından açılan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı iflas erteleme davası kapsamında ihtiyati tedbir kararının bulunduğunu, bundan haberdar olan davalının müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, takibin kötü niyetli olduğunu ve menfi tespit davasının zorunlu arabuluculuğa tabi bir dava olmadığını belirterek müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK’nın 138.maddesine göre Mahkemeler öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinde karar verir.
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A-1 maddesinde; bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu hükmü getirilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davanın bir alacağın veya tazminatın ödenmesi talepli bir dava olmayıp, davacıların borçlu olmadığının tespiti davası olduğunu bu nedenle davanın arabuluculuk dava şartına tabi olmadığını beyan etmiş ve arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açmış ise de; Davanın niteliğine ve taleplerin kapsamına göre para alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine karşı açılmış ve takibi sonuçsuz bırakmaya yönelik bu davada TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu, bu nedenle dava şartının bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-TTK’nın 5/A-1, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile artan 1.663,35 TL nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinden davacılara iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır