Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/598 E. 2021/681 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2019/598 Esas
KARAR NO:2021/681

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/12/2019
KARAR TARİHİ:26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin servis taşımacılığı işi yaptığını, mülkiyeti kendisine ait olan … plaka sayılı … marka otobüsün de bu iş için kullandığı onlarca araçtan biri olduğunu, davalı … şirketi tarafından … poliçe numaralı ZMMS ile sigortalı olan… plaka sayılı aracın trafikte aşırı hızlı şekilde ilerlerken araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve karşı yönde, yol kenarında park halinde bulunan müvekkiline ait araca çarptığını, 12/07/2019 tarihinde meydana gelen bu kaza neticesinde … plaka sayılı aracın ciddi hasar gördüğünü, onarılıp tekrar trafiğe çıkmasının 26 gün sürdüğünü, kazanın oluşmasına sebep olanın davalı tarafndan sigortalı olan… plaka sayılı aracın sürücüsü …’nın kazada %100 kusurlu olduğunu, bunun olay yerinde tutulan kaza tespit tutanağında da belirtildiğini, müvekkiline ait … plaka sayılı aracın kaza öncesinde … A.Ş. Çalışanlarının vardiya servis hizmetlerini çekmekte olduğunu, bu servis hizmetini çekme karşılığında ilgili firmadan KDV hariç günlük olarak 370-TL kazanç sağladığını, kaza sebebiyle aracın tamirde kaldığı 26 gün boyunca bu kazançtan müvekkilinin mahrum kaldığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; kaza nedeniyle müvekkiline ait aracın tamirde kaldığı, çalışmadığı süreye ilişkin kazanç kaybı olarak şimdilik 2.000-TL’nin ve kazaya kadar hasarsız olan ve hasar kaydı bulunmayan müvekkiline ait aracın kaza nedeniyle ikinci el satış değeri azaldığından, araçta oluşan değer kaybı için de şimdilik 2.000-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirkete 13/10/2018-2019 tarihleri arasında … sayılı Trafik Poliçesi ile sigortalı olduğunu, anılan poliçeye göre hasar tarihi itibarı ile maddi hasarlarda araç başına teminat 39.000-TL ile sınırlı ise de 11/7/2017 tarih ve 30121 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Kanunu Yönetmeliği değişikliğine göre sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarı hiçbir surette maddi teminat limitinin %15’ini aşamayacağını, 12/07/2019 tarihli kaza nedeni ile müvekkili şirkete yapılmış başvuruya istinaden 11201902273 nolu hasar dosyasının açıldığını, açılan hasar dosyası kapsamında davacıya 9.000-TL maddi hasar tazminatı ödendiğini,
davacının aracının 194.843 kilometrede olduğu görülerek Sigorta Genel Şartlarına göre 165.000 km üstü araçlarda değer kaybı oluşmayacağından talebinin reddedildiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, poliçenin eki mahiyetinde olan ve 14/05/2015 tarih ve … sayılı Resmi Gazete ile tebliğ edilen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nda hangi hallerde değer kaybı isteminin Teminat Dışında kaldığının açıkça belirtildiğini, teminat dışı hallerden biri söz konusu ise talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte değer kaybı istemi ile talep edilen miktarların fahiş olduğunu, zira yine Genel Şartların ekinde değer kaybı hesabının eksper tarafından hangi kriterlere göre belirlenmesi gerektiğinin de ifade edilmiş olup; tazminat hesabının buna göre yapılması gerektiğini, tramerden aracın hasar kaydının sorulması gerektiğini, geçmiş hasar kaydı bulunan araçlarda değer kaybı oluşmayacağını, başvurucunun araç mahrumiyet-gün kaybı ile ilgili talebinin Zorunlu Mali Trafik Sigortası genel şartlarında teminat dışı hallerden sayıldığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, gün kaybının dayanağının belli olmadığını, aracın kullanım amacı belirtilmediğinden mesnetsiz talebin reddinin gerektiğini, mahrumiyet zararının aracın kullanış amacına göre belirlenmesi gerektiğini, bu zarar belirlenirken, aracın hangi amaçla kullanıldığını, hangi güzergahlar arasında kullanıldığını, araç kullanılırken yakılacak olan yakıt, OGS/HGS gibi zorunlu giderlerin hesaba katılması gerektiğini, başvurucunun uğradığı zarara ilişkin delil sunamadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; teminat dışında kalan istemin reddini, fahiş istemin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kayıtları, fatura ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, araçta meydana gelen değer kaybı ve uğranılan kâr kaybı zarar tazminatının tahsili davasıdır.
Davacı, dava dışı …’nın maliki olduğu, … plakalı araç ile davacının maliki bulunduğu, … plaka sayılı araçlar arasında, 12/07/2019 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde, … plakalı araçta değer kaybı ile birlikte aracın tamirde kaldığı süreye ilişkin kazanç kaybına ilişkin zararın meydana geldiği, … plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … şirketi tarafından ZMMS (Trafik Sigorta Poliçesi) ile sigorta güvencesine alınmış olması nedeniyle, … plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybı ile uğranılan kazanç kaybının tespiti ile şimdilik 2.000-TL. değer kaybı, 2.000-TL. kazanç kaybı tazminatının davalı … şirketinden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ile davacının aracında meydana gelen değer kaybı ve uğranılan kazanç kaybı bedelinin tespiti noktalarında toplanmakta olup, kusur oranı ve tazminat miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … ve … tarafından hazırlanan 03/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, trafik kazası olduğu, meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, söz konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olduğu, söz konusu kazalı aracın onarımının yetkili servis ve tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olmakla birlikte yaklaşık 5 (beş) iş günü süreceği ( Malzeme temin süresi dahil edilmiştir.), dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle kazadan önceki kazasız 2. El piyasa rayiç değerinin 85.000,00-TL. civarında olduğu,( En az dört firmadan alınan fiyat ortalamasıdır.), Söz konusu aracın Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi kayıtlarına göre Değer Kaybı hesaplamasını olumsuz etkileyecek geçmiş hasar kaydının bulunmadığı, Dava konusu araçta Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli Genel Şartların iptaline yönelik vermiş oldukları iptal kararı gereği, söz konusu aracın kaza tarihi itibariyle kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin yaklaşık 85.000,00 TL civarında olduğu, kazadan sonraki onarılmış hali ile 2. El kazalı araç rayiç değerinin ise yaklaşık 80.000,00 TL civarında olacağından araçtaki Değer Kaybının 85.000,00 TL — 80.000,00 TL = 5.000,00 TL civarında olacağını,
Davaya konu Trafik Kazası Kapsamında; … plaka sayılı araç sürücüsü …’ nın %100 kusur oranı ile asli ve tam kusurlu oldukları, … plaka sayılı aracın park halindeyken meydana gelmiş olması ve kural ihlali yapmamış olması nedeni ile kusursuz olduğu, … plaka sayılı araç sürücüsü Mesut Şanlı’nın kural ihlali yapmamış olması nedeni ile kusursuz olduğunu,Söz konusu aracın onarımda olduğu süre içerisinde kullanılamaması nedeni ile günlük 370,00 TL X 5 iş günü = 1.850,00 TL Kazanç Kaybı oluşacağını,Davalı … şirketi’nin Değer Kaybı olan 5.000.-TL ile sorumlu olduğunu,Davalı … şirketinin dolaylı zarar olan kazanç kaybı’ndan sorumlu olmadığını…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, bilirkişilerin sunduğu 30/03/2021 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …Gelirler Dairesi Başkanlığı tarafından kaza tarihinde dava konusu araca yönelik tespiti yapılan Kasko Değerinin 131.851,00 TL olarak belirtilmiş olduğunu,(…)
Araç Rayiç Değerinin Kasko Değerinin üzerinde olamayacağı, Davalı vekilinin iddiasının aksine Değer Kaybı hesaplamasının Kök Raporda detaylı olarak izah edildiği üzere Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda yapılmış olduğu, Ancak Kök Raporda araç rayiç değerinin sehven maddi hata yapılarak yazılmış olduğu, Yapılan düzeltme ile aracın rayiç değerinin 130.000,00 TL olduğu, Dava konusu aracın kazadan önce Değer Kaybı hesaplamasını olumsuz etkileyecek geçmiş hasar kaydı bulunmadığından aracın kilometresinin yüksek olmasının değer kaybı miktarına etki edeceği ancak aracın hiç değer kaybetmeyeceği anlamına gelmediğini,Söz konusu aracın Değer Kaybı Hesaplamasına esas;Arka Tampon ( Değişim / Boya),Bagaj Kapağı ( Değişim/Boya), Bu kapsamda yapılan düzeltme ile dava konusu araçta Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli Genel Şartların iptaline yönelik vermiş oldukları iptal kararı gereği, söz konusu aracın hasar durumu, hasarın büyüklüğü, aracın kilometresi, hasar geçmişi vb. etkenlerin birlikte değerlendirilmesi ile kaza tarihi itibariyle kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin yaklaşık 130.000,00 TL civarında olduğu, kazadan sonraki onarılmış hali ile 2. El kazalı araç rayiç değerinin ise yaklaşık 125.000,00 TL civarında olacağından araçtaki Değer Kaybının 130.000,00 TL — 125.000,00 TL = 5.000,00 TL civarında olacağını,
Söz konusu kazalı aracın onarımının yetkili servis ve tamir atölyelerinin iş yükü ile doğru orantılı olmakla birlikte yaklaşık 5 (beş)iş günü süreceğini ( Malzeme temin süresi dahil edilmiştir.)…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Davacı, 30/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, 2.000-TL. olan hasar bedeli talebini, 3.000-TL. ıslah ederek 5.000- TL.’na arttırarak, 1.850-TL. kazanç kaybı ile birlikte toplam 6.850-TL.’nın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsilini talep ettiği, ıslah harcını yatırdığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi kök ve ek raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, … plakalı aracın, dava dışı sürücüsünün, kazanın meydana gelmesinde %100 kusur oranı ile sorumlu olduğu, meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıya ait … plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybının 5.000-TL. olduğu, davalı … şirketi tarafından dosyaya sunulan sigorta poliçesi kapsamında, bilirkişiler tarafından hesaplanan ve araçla doğrudan ilişkili ve zarar görenin gerçek zararını ifade eden, değer kaybı zararının nitelik ve miktar olarak sigorta poliçesi teminat limiti dahilinde kaldığı, davalının, sigortalısının/sürücünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde değer kaybına ilişkin maddi zarardan sorumlu olduğu; davacının aracın tamirde kaldığı, çalışmadığı süreye ilişkin kazanç kaybın zarar tazminatının, dolaylı zarar olduğu ve sigorta poliçesi teminat kapsamında bulunmadığı (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 08.02.2016 tarih, 2015/11635 E., 2016/1209 K. sayılı ilamı) ve davalı sigortanın kazanç kaybından sorumluluğu bulunmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile 5.000-TL. değer kaybının, 09/12/2019 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile 5.000-TL. değer kaybının, 09/12/2019 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 341,55-TL harçtan, 68,31-TL peşin harç + 52,25-TL ıslah harcı toplamı olan 120,56-TL.’nin mahsubu ile geriye kalan 220,99-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.000-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40-TL başvurma harcı +68,31-TL peşin harç+ 52,25-TL ıslah harcı toplamı olan 164,96-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.000-TL bilirkişi ücreti +123,80-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 2.123,80-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 1.517-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL Arabuluculuk ücretinin; kabul ve red oranına göre, 942,85-TL’sinin davalı taraftan, bakiye 377,15-TL’nin davacı taraftan alınarak, hazineye irad kaydına,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştikten sonra davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır