Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/540 E. 2020/554 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/540 Esas
KARAR NO : 2020/554

DAVA : İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2019
KARAR TARİHİ : 13/10/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin davalı şirketten alacağı olan 16.690,51 TL nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, davalıya gönderilen ödeme emrinin 02/07/2019 tarihinde tebliğ olduğunu, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, borçlu vekilince icra dairesine sunulan itiraz dilekçesinde yetkiye itiraz edilmişse de yetkili icra dairesi gösterilmemiş olduğundan borçlu vekilinin yetki itirazının geçersiz olduğunu, davalı şirketin müvekkilinden mal alımında bulunduğunu, müvekkilinin ödenmeyen faturadan kalan bakiye 16.690,51 TL nin ödenmemesi üzerine alacağını cebri icra yoluyla talep etmek zorunda kaldığını beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
Dava İ.İ.K.nun 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 16.690,51-TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı, itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı ile davalı arasında aralarındaki ticari ilişkiye ilişkin bir sözleşmeye dava dosyası ve eklerinde rastlanılmadığı, dava dosyası, taraf ticari defteri ve delil niteliği dosyaya sunulu evraklar, tarafımızca yapılan incelemeler neticesinde davacının davalıdan 28/06/2019 takip tarihi itibariyle 16.690,51 TL alacaklı olduğu, takip talebinin de 16.690,51 TL ile birbirini teyit ettiği, davacı tarafından davalı adına düzenlenen irsaliyeli faturalarda da son bakiyelerin yazılı olduğu 24/04/2019 tarih … nolu fatura üzerinde de son bakiye olarak 16.690,51 TL rakamının var olduğu, dava dosyasında mevcut olan 2019 yılında davacı tarafından düzenlenen irsaliyeli faturalar üzerinde teslim alan kısımlarında isim ve imzalar var olduğundan malların davalı tarafından teslim alındığının kabul edilmesinin gerekmekte olduğu, faturalar üzerinde son bakiyelerinde yazılı olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık, cari hesap – faturadan kaynaklı alacağın tahsili yolunda başlatılan icra takibinde, icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dava dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça, davalı aleyhine, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, 27.06.2019 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 02.07.2019 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilip 09.07.2019 havale tarihli itiraz dilekçesi ile birlikte yetkiye, borca, ferilere itiraz edildiği, 13.11.2019 tarihinde de Yasal 1 yıllık süresi içerisinde Mahkememizdeki iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Yargılama aşamasında taraf teşkili sağlanarak, taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve dosyamız bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli 01.06.2020 tarihli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davalı-borçlu tarafça icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmekle birlikte yetkili icra müdürlüğünün açıkça belirtilmemiş olması sebebiyle yetki itirazının usulüne uygun olmadığı anlaşılmış, davacıya ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulup sahibi lehine delil niteliğinde olduğu, takibe konu alacak için düzenlenen faturaların irsaliyeli olarak düzenlenip ilgili emtiayı teslim alan kişilere ait imzaların olduğu, davalı tarafça bu yolda bir itirazın olmadığı, davacı tarafça düzenlenen faturalara karşı davalı tarafça itiraz edilmediği, alacak konusunda davalı tarafın önceden temerrüde düşürülmediği, bilirkişi raporunda tespit edilen alacak tutarı üzerinden icra takibinin devamıyla birlikte, tarafların tacir olması sebebiyle ticari faiz istenebileceği sonucuna varılmış, ayrıca likit bir alacağa kötüniyetle itiraz edildiğinden, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek neticede aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KABULÜNE
1-Davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında, davalı- borçlunun yaptığı itirazların İPTALİNE, icra takibinin; 16.690,51-TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ticari faiz işletilerek icra takibinin devamına,
2-Alacak tutarının %20’si üzerinden hesaplanan 3.338,10-TL icra inkar tazminatının, davalı-borçludan alınarak davacı-alacaklıya verilmesine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 1.140,12-TL harçtan, peşin alınan 201,59-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 938,53-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf lehine A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 3.400,00TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı + 201,59-TL peşin harç + 1.800,00-TL bilirkişi ücreti + 92,50-TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 2.138,49‬-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
7- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde, kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
13/10/2020

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır