Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/537 E. 2021/219 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO 2019/537 Esas
KARAR NO:2021/219

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:12/11/2019
KARAR TARİHİ:09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında süre gelen ticari ilişkiler kapsamında müvekkilinin davalıya sunduğu organizasyon işlerinden kaynaklanan fatura alacaklarının olduğunu, bu alacaklara ilişkin faturaların … seri numaralı 09/10/2018 tarihli, … seri numaralı 28/09/2018 tarihli, … seri numaralı 15/10/2018 tarihli olduğunu, davalının bu faturalara ilişkin itirazının bulunmadığını, işbu alacaklarının tahsili amacıyla müvekkili tarafından 14/06/2019 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini, davalıdan 59.007,15-TL alacak olduğunu, davalının itirazının akabinde müvekkili tarafından dava şartı olan Arabuluculuk sürecinin başlatıldığını, tüm çabalara rağmen davalı şirket yetkilisinin görüşmelere katılmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; faize, faiz oranlarına, munzam zarara, hesap hatalarına, TBK 100. Maddede yer alan haklara ve fazlaya ilişkin bütün talep haklarının saklı kalmak kaydıyla, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yapmış oldukları icra takibine karşı davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptalini ve takibin devamını, haksız olarak icra takibine itiraz etmiş olan davalı aleyhine takip miktarının en az %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin senelerdir İstanbul’da eğitim öğretim faaliyetlerinde bulunan saygın bir eğitim kurumu olduğunu, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkile yöneltilen işbu davanın reddini, kötü niyetli olduğu açıkça görülen davacının aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi ile vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, faturalar, ihtarname ticari defter ve belgeler, cari hesap ekstresi, BA ve BS formları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, fatura alacağından kaynaklı, asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.007,15-TL. üzerinden ve asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde,takibe, borca, faize ve ferlerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan, fatura alacağına dayalı takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 18/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda, “… davacı yana ait incelenen 2018 yılı ticari defteri ile yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; dava konusu taraflar arasındaki uyuşmazlığın fatura alacağı konusu olup davalı tarafın faturalara itiraz ettiği görülse de 6102 sayılı TTK 21/2; “bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içerisinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” maddesi gereğince somut olayda 8 günlük süre içerisinde davalı taraf faturaya itiraz etmemiştir. Detaylıca verilen davacı taraf 2018 yılı yasal defter ticari münasebet kayıtlarına göre davacı taraf davalı tarafa yukarıda seri numaraları ve tarihleri belirtilen fatura ile toplam 58.168,10-TL tutarın hizmeti verdiğini, davalı tarafından 18.070-TL talep ettiğini ancak incelenen yasal defterlerde davacının davalıdan kaydi olarak 40.098,10-TLtutarında alacaklı olduğu, bu alacağı taraflar arasında akdedilen 29/03/2019 tarihli ödeme protokolünde de belirtildiği görülmüştür. Bu sebeple davacının davalıdan kaydı asıl alacak 40.098,10-TL işlenmiş faizi 835,70-TL olmak üzere toplamda 40.933,80-TL tutarında alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. İİK 67/2 maddesi uyarınca takibin fatura ve cari hesaba dayanması bu kapsamda belirlenebilir ve likit olması sebebiyle ayrıca davacının %20 oranında olmak üzere icra inkar tazminatı talebinde bulunabileceği kanaatine varılmıştır…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; icra dosyası, ihtarname, faturalar, cari hesap ekstresi, faturalar, BA ve BS formları, ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, davalının verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerini inceleme günü sunmadığı, davacının, incelenen defterlerinin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu faturaların davalı yana elektronik ortamda tebliğ edildiği, davalının, tebliğ edilen bir kısım faturaların karşılığını ödediği, ödenmeyen faturalara ilişkin taraflar arasında 29/03/2019 tarihli borç ödeme protokolü imzalandığı, davalı yanca, bağlı bulunduğu Mecidiyeköy Vergi Dairesi’ne Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim (Form Ba) ile de icra takibine konu faturaların beyan edildiğinin bilirkişi raporu ile tespit edildiği, “..davalının vergi dairesine böyle bir bildirim yapmasının, takip dayanağı faturanın içeriğinin benimsendiği ve faturada yazılı malların alındığını gösterdiği, davalının bunun aksini gösterir delil sunmadığı ….”(Yargıtay 19. H.D. 2012/9636 E.- 2012/17068 K), davacının davalıdan takip tarihi itibariyle, bilirkişi tarafından hesaplanan tutar kadar alacaklı olduğu, davalı yanca bu faturaların karşılığını ödendiğinin ispat edilemediği, davalının icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 40.098,10-TL. asıl alacak ve 578,40-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.676,50-TL. üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,5 avans faizi (değişen oranlarda) uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının, red edilen kısım yönünden talep ettiği kötü niyet tazminatının, şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının davasının kısmen kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, 40.098,10-TL. asıl alacak ve 578,40-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.676,50-TL. üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %19,5 avans faizi (değişen oranlarda) uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 8.135,30-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 2.778,61-TL harçtan peşin alınan 712,66-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.065,95-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 6.087,95-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40-TL başvurma harcı + 712,66-TL peşin harç toplamı olan 757,06-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 1.000-TL bilirkişi ücreti + 122,50-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 1.122,50-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 773,73-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davalıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır