Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/503 E. 2019/1312 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/503 Esas
KARAR NO: 2019/1312

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ: 12/01/2018
KARAR TARİHİ: 23/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacının dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinden … ile davalılardan…A.Ş. (… Yapı) arasında akdedilen Satış Vaadi Sözleşmesiyle … Projesi kapsamında 216.000 $ dolar bedelle 24 numaralı ve “69,91 brüt metrekareli Rezidans nitelikli bağımsız bölümün” müvekkile satılacağının kararlaştırıldığını, İ-Tower Bomonti Projesinin tamamlanmasını müteakip söz konusu proje Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinden davalılardan … A.Ş ile aralarında hukuki ve organik bağ olan diğer davalı …tarafından davacı müvekkile 05/08/2013 tarihinde Rezidans nitelikli iş yerinin devri gerçekleştirildiğini,
Aynı şekilde diğer davacı müvekkillerinden, … ile davalılardan…A.Ş. (… Yapı) arasında akdedilen … Noterliği’nin 18/04/2011 tarih ve … Yevmiye Nolu düzenleme şeklinde Satış Vaadi Sözleşmesiyle… Projesi kapsamında 216.000$ dolar bedelle 23 numaralı ve “61 brüt metre kareli Rezidans nitelikli bağımsız bölümün” müvekkile satılacağı kararlaştırıldığını,… Projesinin tamamlanmasını müteakip söz konusu proje ve Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesinde davalılardan … A.Ş ile aralarında hukuki ve organik bağ olan diğer davalı …tarafından davacı müvekkile 13/08/2013 tarihinde Rezidans nitelikli iş yerinin devri gerçekleştirildiğini,
Davacı müvekkilleri satın aldıkları bağımsız bölümleri ofis (iş yeri) olarak kullanmak amacıyla satın aldıklarını, müvekkilleri söz konusu taşınmazları satın almayı proje aşamasında karar verdiklerini, davalı şirketler tarafından müvekkilerine sunulan işyerine dair katalog planında, 60,91 m2 ve 61 m2 yazdığını , gerçekte ise teslimi yapılan taşınmazın bu metre karelerin altında olduğunu, Müvekkillerinin m2 hesabından eksik çıkan alan için müvekkilinin maddi zararının tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün olmadığından, tahkikat sırasında davacı müvekkillerin belirsiz maddi zararlarının-alacaklarının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda taleplerinin arttırılmak üzere, şimdilik Müvekkillerine ayrı ayrı 10.000,00-TL maddi zararının dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillerine ayrı ayrı verilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı …vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacıların, diğer davalı …firmasından düzenleme şeklinde Noter Satış Vaadi Sözleşmesi ile satın almış olduğu bağımsız bölümleri, ofis olarak satın almış olduğunu, satış vaadi sözleşmesinde tapu senedinin üzerinde söz konusu bağımsız bölümlerin iddia edildiği şeklide ofis/işyeri olduğunu gösteren bilginin bulunmadığını, tapu senedinde taşınmazın niteliği residans olarak gösterilmiş olduğunu, davanın görev itirazlarının kabulü ile görevli ve yetkili İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiğini, davacıların, davaya konu taşınmazların tapusunu 05.08.2013 ve 13.08.2013 tarihlerinde müvekkili davalı …Ş.’den devralmış olduğunu, devraldıktan yaklaşık 5 yıl sonra davayı ikame ettiklerini, davaya konu taşınmazların fiili teslim tarihini diğer davalı ile davacılarda bilmekte olup bu tarihin daha önceki bir tarih olduğunun karine olduğunu, davacıların 4077 sayılı kanunda yazılı 30 günlük hak düşürücü sürede, iddia etmiş oldukları ayıbı bildirmedikleri/ve veya dava açmadıkları, bu nedenle davanın hak düşürücü/ süre zamanaşımı nedeni ile usulden reddi gerektiğini,davanın … bakımından husumetten reddini, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın esastan reddini, yargılama masrafları ve ücreti vekâletin davacılar üzerinde bırakılmasını, her türlü haklarının saklı kalması kaydı ile karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı …A.Ş. Vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dosyaya sunulan satış vaadi sözleşmesinde de rezidans niteliğindeki dava konusu bağımsız bölümleri konut olarak kullanmak üzere sözleşmeye girdiğini, davacılarca dosyaya ibraz edilen tapu senedi başlıklı belgelerde “Bağımsız Bölümün Niteliği” kısmındaki “Rezidans” ibaresinden de anlaşıldığını, davacılarca dosyaya sunulan faturalarda sözleşme konusu bağımsız bölümlerin satımlarına %1 KDV uygulandığının görüldüğünü, bahsi geçen yerlerin işyeri değil konut olarak inşa edilip satıldığını, davacılar dava dilekçesinin hiçbir yerinde tacir olduklarını ve dava konusu sözleşmelerin kendilerinin ticari işletmelerini ilgilendiren ticari iş olduğunu ileri sürmemekte olduğunu, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla, uyuşmazlığa bakmakla görevli Mahkeme Tüketici Mahkemeleri olduğundan Mahkemenin görevsizliğini, davacıların davalarının tefrikini, ayıp ihbar süresi geçmiş olduğundan davanın esastan reddini, ayıpli ifa olmadığından davanın esastan reddini, vekalet ücreti de dahil olmak üzere her türlü yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin, 25/12/2018 tarih … Esas …Karar sayılı kararı ile “…Bu kapsamda davacılar tacir olmadıkları gibi, …Projesi kapsamında satıma konu taşınmazları, işyeri/ofis olarak aldıklarına dair herhangi bir belge dosyaya sunmamışlar ve satıma konu taşınmazları kişisel yararlanma dışında aldıkları hususunu kanıtlayamamışlardır. Bu nedenle davacıların satıma konu taşınmazları tüketici sıfatı ile satın aldıkları tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, mahkememizin görevsizliğine, Mahkememiz görevsiz olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde başvurulduğunda dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesine…” şeklinde karar verildiği görüldü.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 03/10/2019 tarih 2019/2136 Esas ve 2019/2021 Karar sayılı ilamı ile “…Somut uyuşmazlıkta; tüm dosya kapsamına göre davacılar, davaya konu taşınmazları mesleki ve ticari amaçla satın aldıklarından, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici olmadıkları, taraflar arasında tüketici ilişkisi de bulunmadığından, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Hal böyle olunca dava konusu olayda tacir olmayan davacıların açtığı bu davada genel mahkemelerin görevli olduğu ticaret mahkemesinin görevli olmadığı anlaşılmıştır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevli olmayan Tüketici Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, davacıların istinaf başvurularının reddine, davalı … AŞ’nin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1/a/3 maddesine göre İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/12/2018 tarihli, … Esas, …Karar sayılı kararının kaldırılmasına, dosyanın gerekçede belirtilen sebeplerle görevsizlik kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine,…” dair kesin olarak verilen karar gereği, mahkememizin görevsizliğine, mahkememiz görevsiz olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde başvurulduğunda dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair dosya üzerinde aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmakla görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Süresi içinde gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.