Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/497 E. 2020/492 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/497 Esas
KARAR NO:2020/492

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:23/01/2017
KARAR TARİHİ:01/10/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; davacı müvekkilinin ahşap kapı üretimi işi ile iştigal ettiğini davalı ile müvekkili arasında davalıdan inşa edilecek … Mah. … Sk. No:… … adresindeki …, … Mah. … Sk. No…. … adresindeki … Projesi, … Mah. … çıkmazı Sk. No:… adresindeki … ve … Mah. … Çıkmazı Sk.No:… … adresindeki …isimli Projelerin İç oda kapıları, Çelik Kapıları ve yangın kapılarının müvekkili tarafından imalatının ve montajının yapılması hususunda KAPI İŞLERİ TAŞARONLUK (ESER) Sözleşmesi imzaladıklarını, müvekkili tarafından taraflar arasında imzalanan sözleşme ve ticari ilişki uyarınca muhtelif İç oda kapısı, Çelik kapı, yangın kapılarını ön görülen nitelikte ve eksiksiz olarak zamanında imal ederek davalıya ait inşaatı yapılan binalara montajının yapıldığını, Müvekkilinin davalıya teslim ettiği ve montajını yaptığı ürünler ile ilgili davalı adına 11.04.2016 tarihli 3.935,30 TL bedelli, 05.10.2016 tarihli 148.166,70 TL 02.11.2016 tarihli 154.019,50 TL, 02.12.2016 tarihli 115.232,90 TL bedelli olmak üzere 421.354,40 TL tutarında fatura düzenlediğini, davalı, taraflar arasındaki sözleşme ve ticari ilişki çerçevesinde müvekkili tarafından adına düzenlenen ve yukarıda belirtilen 421.354,40 TL tutarındaki faturalara hiçbir şekilde itiraz etmediğini ve defterlerine işlediğini, bilindiği üzere TTK.nın 21/2 maddesinde¸ bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde fatura içeriği hakkında bir itirazda bulunmamış ise; bu içeriği kabul etmiş sayılır, hükmü bulunduğunu, TTK.nın 21/2. Maddesi gereği tebliğe rağmen itiraz etmeyen ve iade etmeyerek defterlerine borç kaydeden tacir, fatura münderacatını aynen kabul etmiş sayılacağını, faturayı gönderen taraf faturaya dayalı bu alacağının varlığını 6762 sayılı TTK’nın 84 ve 85 madde hükümleri uyarınca ispat etmiş sayılacağını, müvekkilinin bu madde hükmü gereğince alacağının varlığını ispatlamış olduğunu, davalının cari hesap kaydındaki 68.059,98 TL alacağı mahsup edildikten sonra davalının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 353.294,42 TL borçlu olduğunu belirtmekte olduklarının görüldüğünü, davalı tarafça 29.12.2016 tarihinde kargo yolu ile gönderilen 17.12.2016 tarih ve … seri nolu 8.673,14 TL bedelli iade faturası ile ilgili açıklamanın cari hesapta belirtildiğini, davalı hesap mutabakatında iade faturası mahsup edildikten sonra 343.917,69 TL borcunun bulunduğunu, müvekkilinin bütün edimleri yerine getirdiğini, davalının sözleşme ile müvekkiline devrini taahhüt ettiği daireleri müvekkilinin bilgisi dışında üçüncü kişilere devrettiğini ayrıca taraflar arasındaki sözleşmeyi her hangi haklı bir neden bulunmaksızın tek taraflı feshettiğini, sözleşmeye konu işin kalan kısmının üçüncü bir firmaya yaptırdığını, bunu sözlü olarak da ifade ettiğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan haklarının talep hakkını saklı tuttuklarını, davalı Yönetim kurulu başkanının … Cumhuriyet Savcılığınca yürütülen bir soruşturma nedeni ile göz altına alınarak tüm mal varlığına el konulduğunu bu nedenle davalı şirketin müvekkiline olan yükümlülüğünü yerine getiremediğini, davadaki faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili için …İcra Müdürlüğünce … E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, ancak davalının takibe ve borca itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; müvekkili şirket ile karşı taraf arasında KAPI İŞLERİ TAŞARONLUK (ESER) SÖZLEŞMESİ başlıklı sözleşmenin … esasına dayalı olarak imzalandığını, buna göre karşı taraf yüklendiği işleri usulüne uygun olarak imal ve montaj edecek; karşılığında kendisine bağımsız bölüm devir ve teslim edileceği, bu sözleşme uyarınca toplam dört adet şantiyenin tüm kapı ile ilgili detayları sözleşmede yer alan sair işleri yapmayı taahhüt ettiğini,sözleşmede taraflar arasında yükleniciye yani karşı tarafa hiçbir şekilde nakit ödeme yapılmayacağı kati şekilde hüküm altına alındığını, ayrıca işlerin süresinde tamamlanıp tutanakla tesliminin kararlaştırıldığını, karşı tarafın sözleşmede bahsi geçen; … PROJESİ (… daire) … Mah. … sk. No…. … , … PROJESİ (14 daire ikisi dublex) “… sk.No:…, … (“… daire “) “… çıkmazı No:… “ … (… “) … … No:…” Projelerinden üçünün tamamlandığından bahisle 2016 Ekim ayının başında şantiyeyi terk ettiğini, sözleşme gereği yapmış oldukları işlere ilişkin teslim tesellüm tutanağı tanzim edilmeden şantiyeden ayrıldıklarını, şantiyeyi sözleşme gereği yapması gereken işlerin tamamının bitirip teslim etmeden terk eden karşı yan kendisine işlerin tamamlanması ve bitirdiğini iddia ettiği işler için teslim tutanağı tanzim etmesi için şifahen yapılan hiçbir davete iştirak etmediğini, bu arada bitirildiği iddia edilen kapılar karşı yanın gıyabında kontrol edildiğini ve nerede ise tamamının montajının hatalı olduğunu, kullanıldıkça da hatalı işlerin ortaya çıkmaya devam etmekte olduğunu, karşı yanın şantiyeleri terk edip gitmesinden ve sözleşmedeki son şantiye olan … … DAİRELİ … DUBLEX’teki işine hiç başlamayarak sözleşmeyi adeta eylemli olarak feshetmesinden sonra yaptığını iddia ettiği bir kısım işe ilişkin fatura tanzim ettiğini ve ardından müvekkili aleyhine yasal işlem başlatarak fatura bedellerini nakit olarak tahsil etme yoluna gittiğini, davacı tarafından yapılan icra takibine itiraz ettiklerini, taraflar arasında imzalanan … sözleşmesinin ödemeyi düzenleyen 4. Maddesinde; Davacı yanın kesinlikle nakit ödeme talep etmeyeceğinin ve bu yöndeki tüm hak ve taleplerinden peşinen gayrikabili rücu olarak feragat ettiğinin” belirtildiğini, Davacı bu hükmü bertaraf edebilmek için sözleşmenin müvekkili tarafından haksız bir şekilde feshedildiği iddiasını ortaya attığını, ödeme hususu sözleşmede açık ve net bir şekilde ele alınmış ve taraflarca kabul edilmiş olduğunu, müvekkilinin bir inşaat şirketi olduğunu ve ürünlerinin daire olduğunu, bu ürünleri satması kadar normal bir durum olamayacağını müvekkil şirketin ortaklık yapısının değişmiş olduğunu, tek ortaklı bir Anonim şirketi olduğunu, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesini, ihtiyati haciz kararı verilmesi halinde sözleşme gereği verilmesi kararlaştırılan iki adet bağımsız bölüm kadar olabileceğini, şantiyeyi kendilerinin terk ettiğini, haksız olarak sözleşmeyi feshettiğinden dolayı 100.000 USD cezai tazminat ödemesi gerektiğini belirten ihtarnameyi keşide etiklerini, davacının yükümlülüklerini eksiksiz ve zamanında yerine getirmediğini, bu hususların Mahkemece araştırılması gerektiğini, bu iddianın doğruluğunun davacının iddia ettiği alacağın muaccel olup olmadığı ile ortaya çıkacağını, davalının düzenlediği birim fiyatlarda sözleşmede yer alan birim fiyatlar ile müvekkili aleyhine olacak şekilde değiştirildiğini, davacının fatura düzenlemesinin faturada yazılı bedeller toplamı kadar müvekkilinden para alacağı sonucunu doğurmadığını, borcu kabul etmediklerini, dava dosyasında bir hesap mutabakatı bulunmadığını, davalının davacının bağımsız bölümleri 3.bir kişiye devrettiği iddiasının asılsız olduğunu, 10.numaralı daireyi teslim alması için davet edildiğini, ancak davacının amacının bağımsız bölüm almak değil sözleşmeye rağmen nakit tahsilat yapmak olduğu, davacının işini tam yapıp teslim etse idi ancak o zaman nakit tahsil talebi olabileceğini belirterek, davacının sözleşmenin müvekkili tarafından kusurlu bir şekilde feshedildiğini ispat eden kadar nakit talebinde bulunamayacağını, eser sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin yapılıp teslim edildiğini, yüklenicinin kanıtlamak zorunda olduğunu, davacının projelerin üçünü tamamladığından bahisle 2016 yılı Ekim ayı başlarında işlere ilişkin teslim ve tesellüm tutanağı tanzim edilemeden şantiyeyi terk ettiğini, şifahen yapılan hiçbir uyarıya cevap vermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 08.03.2018 tarih ve … E. … K. sayılı karar ile, davanın kısmen kabulü ile, 3.912 TL’nin %10,5 şeklinde avans faizi ile birlikte tahsil edilebilmesi için itirazın iptaline, takibin devamına, 782 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizin bu kararının taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 17/09/2019 tarih ve 2018/1211 E – 2019/1064 K sayılı ilamı ile; “… Taraflar arasında kapı imalatı ve montajı işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık dışıdır. Sözleşmeye göre sözleşmeye konu imalatın tamamlanıp teslim edilmesi halinde davacı yükleniciye 8 ve 10 numaralı bağımsız bölümlerin devredileceği, 8 numaralı bağımsız bölüm için 350.000,00 TL, 10 numaralı bağımsız bölüm için ise 335.000,00 TL değer belirlendiği, yüklenicinin malen ödemeyi kabul ettiği, hiçbir surette nakit ve/veya kambiyo senedi ödemesi talep edemeyeceği, bu hususta iş sahibi aleyhine yasal yollara başvurulamayacağı kabul edilmiştir. Davacı, sözleşme konusu işin tamamlanarak teslim edildiğini ancak sözleşme bedeli olarak kendisine devri gereken 8 ve 10 nolu bağımsız bölümlerin 3.kişilere devredildiğini ileri sürerek iş bedeli alacağının tahsili amacıyla giriştiği icra takibine davalı/borçlu iş sahibinin haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiş; davalı iş sahibi şirket ise, sözleşmeyi doğrulayarak işin tamamlanmadan terk edilmek suretiyle eksik ve ayıplı olarak ifa edildiğini, sözleşmenin 4.maddesine göre davacının bedel talep edemeyeceğini ancak tapu talebinde bulunabileceğini, dava tarihi itibriyle 10 nolu bağımsız bölümün devrine hazır oldukları davacıya ihtaren bildirdiklerini, borçlu olmadıklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Dosya kapsamına göre 8 nolu dairenin 3.kişiye devredildiği ve ancak 10 nolu dairenin hala davalı iş sahibine ait olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 4.maddesine göre davacının 10 nolu bağımsız bölümün tapusunu istemesinde yasal bir engel bulunmadığı halde her ikisi için bedel talebinde bulunmuştur. Sözleşmede iş bedeli olarak bedelleri belirlenen 8 ve 10 nolu bağımsız bölümlerin verileceği bunların bedellerinin de toplamda 685.000,00 TL olduğu anlaşıldığına göre sözleşme götürü usulde imzalanmıştır. Götürü usulde yapılan eser sözleşmelerinde yüklencinin hak ettiği iş bedelinin saptanmasında ya da iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalatın eksik ve kusurları da dikkate alınarak tüm işe oranın belirlenmesi, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin tesbiti ve bulunacak bu tutardan kabul edilen veya yasal delillerle kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanmalıdır. Somut olayda, karara esas alınan bilirkişi raporunda iş bedeli belirtilen yöntem uygulanarak belirlememiş, birim fiyat üzerinden hesaplamalar yapılmıştır.
O halde, yapılan açıklamalara göre hukuka aykırı yöntemle hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar ederek kurulan hüküm hatalı olduğundan mahkeme kararının kaldırılarak yukarıda belirtilen şekilde yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir. … ” gerekçesi ile, Mahkememizin kararı kaldırılmıştır.
Dava İ.İ.K.nın 67. maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
… İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme incelenmiş ve bilirkişi raporları alınmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine; 353.294,42 TL asıl alacak için ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesinde; taraflar arasında iç oda kapıları- çelik kapılar- yangın kapıları imalatının ve montajının yapılmasına ilişkin Kapı İşleri taşeronluk (eser) sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin 3.2. Maddesine göre sözleşme tutarının toplam 769.643,20 TL olduğu, 4. Maddesindeki ödemeler, teminat ve teminatın iadesi maddesine göre, hesaplamanın ardından sözleşme gereği yapılacak işin karşılığı olmak üzere, yükleniciye … Ada, … Parselde … isimli projede yer alan … Blok … Numaralı bağımsız bölüm ile … Ada, … Parselde kaim … Projesinde yer alan 8 numaralı bağımsız bölümün devrinin yapılacağı, … numaralı bağımsız bölüm için 335.000 TL, … numaralı bağımsız bölüm için 350.000 TL değer belirlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesince kaldırılmasında önceki yapılan yargılamada alınan 02/11/2017 tarihli raporda davacının hak ediş tutarının 338.912,15 TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememiz kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesince kaldırılmasından sonra yapılan yargılamada, davacı vekili 10 nolu dairenin de davalı tarafından devredildiğini belirtmesi üzerine, davaya konu sözleşmede yer alan 8 ve 10 nolu dairelerin tapu kayıtları celp edilmiş, yapılan incelenmede; 8891 Ada, 37 Parselde kaim 8 nolu bağımsız bölümün 02/11/2016 tarihinde Hakan Bulduk’a devir edildiği, 4365 Ada, 52 Parselde kaim 10 nolu bağımsız bölümün ise, 09/08/2017 tarihinde Emrullah Polat’a devredildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğrultusunda rapor alınan önceki bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır. Bilirkişiler 17/07/2020 tarihli Ek Raporlarında; 02/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda davacının eksik, ayıp ve hatalı birim fiyatlardan kaynaklı düşümlerinin yapılmasından sonra net hakedişinin 338.912,05 TL olabileceğini, diğer yandan sözleşmenin 3.2.b. Maddesinde sözleşme konusu için toplam bedelinin KDV dahil 769.643,20 TL olduğunu, sözleşmenin 4.1. Maddesinde sözleşme gereği yapılacak işin karşılığının; .. projesinde yer alan A Blok 10 Nolu konutun (335.000 TL bedelli), … Projesinde yer alan 8 Nolu konut (350.000 TL bedelli ) iki konut olacağının kararlaştırıldığını, yine aynı maddede taşınmazlar bedelinin değiştirilmesinin mümkün olmadığının belirtildiğini, Sözleşmenin 4.6. Maddesinde KDV yükümlülüğünün taşerona ait olduğunun belirtildiğini, davacının gerçekleştirdiği işin bedelinin oranının 338.912,05/ 769.643,20 TL= 0,44 olduğunu, bu durumda davacının hakedişinin 0,44 x 685.000 TL= 301.639,45 TL olduğunu belirtmişlerdir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında iç oda kapıları- çelik kapılar- yangın kapıları imalatının ve montajının yapılmasına ilişkin Eser Sözleşmesi bulunduğu, sözleşmenin 3.2. Maddesine göre sözleşme tutarının toplam 769.643,20 TL olduğu, 4. Maddesindeki ödemeler, teminat ve teminatın iadesi maddesine göre hesaplamanın ardından sözleşme gereği yapılacak işin karşılığı olmak üzere yükleniciye … Ada, … Parselde kaim … isimli projede yer alan …Blok … Numaralı bağımsız bölüm ile … Ada, … Parselde kaim … Projesinde yer alan … numaralı bağımsız bölümün devrinin yapılacağı, 10 numaralı bağımsız bölüm için 335.000 TL, … numaralı bağımsız bölüm için 350.000 TL değer belirlendiği, 4.2. Maddesinde yüklenicinin malen ödeme hususunu kabul ettiği, hiçbir surette nakit veya kambiyo senedi kabul etmeyeceğini ve bu hususta işverene yasal yollara başvurmayacağını kabul ve taahhüt ettiği, 4.6. Maddesinde yapılacak ödemelere ilişkin tüm KDV yükümlülüğünün taşerona ait olduğunun belirtildiği, 17/07/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre, davacının eksik, ayıp ve hatalı birim fiyatlardan kaynaklı düşümlerinin yapılmasından sonra net hak edişinin 338.912,05 TL olduğu, davacının gerçekleştirdiği işin bedelinin oranının 338.912,05 / 769.643,20 = 0,44 olduğu, sözleşmeye göre 8 ve 10 nolu taşınmazların değerinin toplamının 685.000 TL olduğu, buna göre 685.000 x 0,44 = 301.639,45 TL davacı alacağının bulunduğu, sözleşmeye göre her ne kadar davacının yapacağı işi karşılığı olarak 8 ve 10 nolu bağımsız bölümlerin davacıya devredileceği belirtilmiş ise de; … Ada, … Parselde kaim … nolu bağımsız bölümün 02/11/2016 tarihinde …’a devir edildiği, … Ada, … Parselde kaim … nolu bağımsız bölümün ise, 09/08/2017 tarihinde …’a devredildiği anlaşıldığından, davacının sözleşme gereği, yaptığı işlerin karşılığını para olarak talep edebileceği, davacının talep edebileceği net hak ediş tutarının 301.639,45 TL olduğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, davaya konu alacağın likit olmadığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
a)Davalının …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 301.639,45 TL asıl alacak için yaptığı itirazın iptaline, bu alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b) Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 20.604,99 TL harçtan peşin alınan 4.266,92 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 16.338,07 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 4.298,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 29.564,76 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın reddedilen kısmına göre belirlenen 7.515,15 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.815 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 3.257,21 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 141,90 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 20,75 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/10/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır