Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/474 E. 2019/1311 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/474 Esas
KARAR NO : 2019/1311

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/08/2019
KARAR TARİHİ : 23/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 07.08.2017 tarihinde sürücü … sevk ve iaderesindeki …plakalı kamyonetin TEM otoyolu Ankara istikametinde seyir halinde iken arıza yapması üzerine duraklama yaptığı esnada aracın arkasından aynı şeritte seyir halinde olan … sevk ve idaresindeki …yabancı plakalı aracın çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin …bahsi geçen kazada … plakalı araçta yolcu konumunda olduğunu, bu kaza sonrasında sigorta şirketine hastane belgeleri sunulduğunu ve…sayılı hasar dosyası açıldığını, ancak tüm belgeler sunulmasına rağmen taraflarına ödeme yapılmadığını, bu kaza sonucunda belinden ve vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandığını, tedavisinin bir kısmını vatandaşı olduğu sürecine ilişkin belgeler yeminli tercüman vasıtasıyla çevrilip dilekçe ekinde sunulduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle, trafik kazasında yolcu konumunda bulunan müvekkilinin kalıcı bedensel zarara uğraması nedenyle, 6100 sayılı yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek (fazlaya ve bilirkişi incelemesi el tespit edilecek bedelin ıslah iel artırılmasına ilişkin hakla saklı kalmak üzere), işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden sigortacı yönünden ilk başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizini, 50.000,00-TL manevi tazminat talepleri için, sigorta şirketi dışındaki davalılar için zincirleme ve müteselsilen olay tarihinden itibaen işleyecek faiziyle birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı …Ş. Vekilinin cevap dilekçesinde özetle; … plakalı araç müvekkili şirketi tarafından 24.05.2017-24.05.2018 tarihli arasında, …numaralı ZMM Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeden doğan sorumluluklarının, sigortalılarının kusuru oranında olmak üzere, poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamında olmamakla birlikte, yapılacak inceleme sonucunda şirketlerinin sorumluluğuna hükmedilmesi durumunda poliçede belirtilen limitin esas alınması gerektiğini, fazlaya ilişkin hak ve taleplerinin saklı kalması kaydıyla, bu taleplerinin kabul görmesi halinde yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi gözetilerek kusur ve tazminat miktarının hesaplanmasını ve hesaplanan tazminattan hatır taşıması indirimi yapılmasını, müvekkili şirketin tazminattan sorumlu olduğu varsayımında uygulanması gereken faizin yasal faiz olmasını, bu aşamada haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı … ve … Tic. Ltd. Şti.’nin davaya cevap vermediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
1)09/12/2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5’inci maddesinden, sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
Madde 5/A-(1) Bu Kanunun 4. maddesinde verdiğinde kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
Yine 7155 sayılı kanunun 22. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3’ncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.” cümlesi ile arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur.
Yine 7155 sayılı kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Kanunun Dördüncü bölümünden sonra gelmek üzere; “Dava şartı olarak Arabuluculuk” başlığıyla eklenen Beşinci Bölüm ve maddeye göre;
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A-(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
2)Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Somut olayda, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneği dava dilekçesinde yer almadığından, davacı vekiline, son tutanağın 1 haftalık kesin süre içinde mahkememize sunulması aksi halde davanın usulden reddedileceği ihtarına karşın, verilen kesin süre içinde son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin sunulmadığı tespit edilmiştir.
Dava dilekçesinde, davacı yanın son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin sunulmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2.maddesi uyarınca, davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40 TL harç dava açılırken peşin alınmadığından, davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Mahkememize hitaben yazılmış, Mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.