Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/445 E. 2022/74 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/445 Esas
KARAR NO:2022/74

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/08/2019
KARAR TARİHİ:09/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan davaların yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA DAVA DİLEKÇESİNDE : Davacı vekilinin 16.09.2020 tarihli dilekçesinde özetle; dosyada mübrez deliller ve birleşen davaya ait yeni bilirkişi raporu ile müvekkili şirketin haklılığı ve davalı tarafa borçlu olmadığının kanıtlandığını, bilirkişi raporunda, bilirkişinin tespit ettiği üzere, davalı şirket sözleşmesel yükümlülüklerini tam anlamıyla yerine getirmeyip,sözleşmeye aykırı davranarak eksik ifada bulunduğunu. Bilirkişi raporunda; “Davalı tarafından işin tam ve gereği gibi zamanında teslim edildiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı gibi, işin gecikmesinin ayıplı ve eksik bırakılmasının davacının davranışından kaynaklandığına ilişkin de somut bir delil sunamamıştır.” tespiti ile yaptıkları tüm iddia ve savunmalarının gerçeği kanıtladığını. Zira, müvekkili şirketin üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen, davalı şirketin sözleşmesel yükümlülüğü olan edimlerini tam ve eksiksiz bir şekilde yerine getirmemekle beraber işin teslim tarihi olanı 10.09.2018 tarihinde işi bitiremediğini, şantiyeye karkas sistemi, kontra plakalar ve parkelerin getirildiğini, ancak parkelerin uygulanabilmesi için gerekli olan tutkal ve cila malzemeleri getirilmemiş olup, parke döşemesine sistre ve cila yapılmadığını, müvekkili şirket ile davalı şirket taplam 340,00 m2 iş için 36.388,84 Euro üzerinden anlaştığını, ödeme günü Türk Lirasına çevrileceğine kararlaştırıldığını, Müvekkili şirket tarafından davalı şirkete toplam 166.452,79 TL. ödeme yapıldığını, Bilirkişi raporunda, tarafların ticari defter ve belgelerinin tetkini tamamladığını ve müvekkili şirketin, davalı Şirketten 2019 yılı itibariyle 166.452,79 TL. alacaklı olduğunu tespit ettiğini, bilirkişi tarafından, “Tarafların 2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği defterlerin açılış tarihlerini zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222. maddesi uyarınca sahibi fehine delil vasfına haiz olduğu” tespit edildiğini, taraflar arasındaki çari besap uyuşmazlığının davalının düzenlemiş olduğu 28.09.2018 tarih, A-… numaralı 227.288,23 TL. tutarındaki faturadan kaycaklandığını, teknik bilirkişi tarafından hesap edilen, yapılan işten hak edilmiş malzeme işçilik bedelinin toplam 128.792,11 TL.olduğunu. davalı işverenin nakit ödeme miktar ve 2 adet çek ile ödenen miktar toplamı 166.452,79 TL. olduğu dikkate alındığında, Davalı/Birleşen davada Davaçı … San. Tic. Ltd. Şti.’nin davacıya ödeyeceği miktarın 37,660,68 TL. olarak hesaplandığı ve bu durumda karşı davada davacı BVT’nin alacak talebinin yerinde olmayacağı sonuç ve kanaatine varıldığını, bilirkişi raporunda eksik işin ikmal bedeli tespit edilmemişse de, eksik iş müvekkili şirket tarafından KDV hariç 30,.000,00TL.’ye ikmal edildiğini, eksik işin KDV dahil 35.400,00 TL.’ye tamamlatıldığını gösterir fatura ve faturaların ödendiğine ilişkin dekontlar 21.10.2019 tarihli cevaba cevap dilekçeleri ekinde Sayın Mahkemeye sunulduğunu, Dolaysıyla müvekkili şirketin tüm zararı reelde KDV hariç ödenen bedellerden hak edilmeyen iade tutarı olan 37.660,38 TL. ile yapılmayan eksik işin ikmal bedeli 30.000,00 TL.’nin toplamından oluşan 67.660,38 TL. KDV olduğunu, müvekkili şirketin zarara uğramış olduğu sabit olup, bu sebeple de müvekkili şirketin zararlarının davalı şirket tarafından tazmin edilmesi gerektiğini, bilirkişi raporu doğrultusunda karar oluşturularak, eksik işlerin ikmali nedeniyle müvekkili şirket tarafından ödenen KDV hariç 30.000,00 TL.’ninde alacaklarına eklenmesini, 67.660,38 TL. KDV alacakları ile birlikte davanın kabulü ile sözleşmeye aykırılık nedeniyle müvekkili şirketin alacağının 26.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, müvekkili şirket tarafından işin tamamlarmaması nedeniyle yeni bir şirkete işi gördürmek zarururiyetiyle ödenen KDV hariç 30,000,00 TL. alacaklarının tespiti amacıyla ek Tapor alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişki kapsamında davalının müvekkiline 60.835,44-TL cari hesap borcunun bulunduğunu ve ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili tarafından …. İcra Dairesinin …Esas sayılı icra dosyasından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, yapılan itirazın hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davalı tarafça müvekkili aleyhine İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/445 Esas sayılı dosyasından tazminat davası açıldığını, bahsi geçen dosyadaki taleplerin işbu dava ile aynı konuya ait olduğunu belirterek davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ve davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği 06/10/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davacı tarafın fazlaya ilişkin alacak hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ibaresi ile bir kısmi dava ikame edemeyeceğini, iş bu davanın ne bir kısmi dava ne belirsiz alacak davası olduğunu, dava değerinin ve talebinin açık ve net bir şekilde açıklanmasının kanuni bir zorunluluk olduğunu, iş bu nedenle davacı tarafından kısmi dava ikame edilmesi HMK bakımından mümkün olmadığını. Davacı tarafa süre verilerek talep kısmını açıklamasını ve eksik harcın tamamlatılmasını talep ettiklerini, yasaların emredici hükmü gereği davacı dava dilekçesindeki iddia ve beyanlarını ispat ile mükellef olup, delillerini sunması gerektiği halde, dava dilekçesi ekinde davaya konu somut olayı ispatlayan yeterli belge ve evrakların sunulmadığını, davacının bundan sonra delil listesini sunmasına da muvafakatlarının olmadığını, esasa ilişkin cevaplarında; davacı yanın gerek dava dilekçesinde, gerekse sunmuş olduğu beyanlarda davaya konu edilen İş Teklifinde belirtilen edimlere uyulmaması nedeniyle müvekkili şirketin kendisini zarara uğrattığını belirterek, borçlu olduğunu iddia ettiğini, taraflar arasında imzalanan… Projesi kapsamında 24.07.2018 tarihli lamine parke zemin kaplama teklifinin imza altına alındığını. Yine teklif kapsamında proje ile ilgili çizimlerin müvekkili tarafına iletildiğini, anlaşma gereği ödemenin bir bölümü nakit, geri kalanı 30-60-90 vadeli çekler ile ödenmesinin kararlaştırıldığını, 27.07.2018 tarihinde nakit kısmı (16.730,04 € — 94.452,79 TL) müvekkili hesabına yatırıldığını, 30 ve 60 gün vadeli çekler ise (72.000,00 TL) 01.08.2018 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, 90 gün vadeli çekin parke malzemesi şantiyeye geldiğinde BVT tarafına teslim edileceği belirtilmiş olup, taraflar arasındaki imzalı teklife ve anlaşmaya aykırı işlemin davacı tarafından gerçekleştirildiğini, ancak, davacı tarafın sözleşmesel yükümlülüklerine uymadığını ve eksik ifada bulunduğunu, müvekkili tarafından önce … şilte, kauçuk, lata olan karkaslı alt yapı kurulacak, üzerine kontra plaka yapılacak, bunun üzerine de parkelerin döşeneceğini, son olarak da boyama ve cila işlemi yapılıp işin teslim edilmesi planlandığını, bu iş planı kapsamında 13.08.2018 tarihinde lataları ve kauçukların müvekkili şirketin şantiyeye teslim ettiğini, öncelikle şilte malzemesinin yere serilmesi planlanmış olmakla beraber, sözleşme 2 kat polietilen şilte olarak düzenlendiğini, Teknik gereklilik bunu gerektirdiğinde bu husus davacı tarafa müvekkili şirket tarafından bildirildiğini, fakat daha sonra …, şartnameye uygun olması için … şilte yapılmasını istemiş olup, malzemesini de kendisi tedarik ettiğini, sonrasında davacı taraf, verilen çizimlerde görünmeyen işlerin de müvekkili tarafından yapılmasının istendiğini, ekstre olarak davacı tarafından çıkartılan marangozluk işleri, karkası betona sabitleme, köprü üstü lataları, kablo delikleri açılması, şantiyeye elektrik verilmemesi vb. sebeplerden ötürü işin teslim süresinin uzamaya başladığını, … tarafına müvekkili şirket tarafındarı bu isteklerinin iş programını aksattığı yazılı ve sözlü olarak bildirilmiş olmasına rağmen, müvekkili şirket müşterisi ile problem yaşamak adına bu işleri de üstlenmek durumunda kaldığını, yine davacı tarafından, sözde kurumsal bir yapıda bulunmaları gerekçe gösterilerek, müvekkili şirketi gereksiz evrak prosedürleri ile uğraştırmış olup, şantiye bölgesine SGK’lı işçilerin hepsini almamış, kendisine göre güvenlik eğitimi vs. vererek sürecin uzamasına neden olduğunu. Tüm bu olumsuz davacı işlem ve isteklerine rağmen, karkas işleminin bitirildiği, 27.09.2018 tarihinde ekstre istenilen latalar (kanal üstü kulanılan) tamamlanmış olup parkelerin gönderildiğini, akabinde müvekkili şirket tarafından davacı tarafından teslim edilmeyen son çekin talep edildiğini, ancak, davacı tarafça son çekin ödemesi yapılmadığını. Müvekkili şirketin bunun üzerine o ana kadar yapılan işleri (karkas sevk ve montajı+ kontra plaka sevk ve montajı + parkelerin sevki’ nin faturalandırdığını, sözleşmede karkas m2 olarak hesaplanmış ise de, teknik olarak doğrusunun metretül olması nedeniyle düzenlenen faturada metretül olarak hesaplandığını, yani birimi 340 olarak değil, 1200 olarak faturalandırıldığını, yapılan ödeme: 166.452,79 TL., ilk fatura bedeli (yapılan işlemler): 227.290,68 TL. İlk faturadan kalan: 227.290,68 TL – 166.452,79 TL— 60.837,89 TI. Faturalandırmadıkları (yapılmayan) işlemler: 340 x 4,5 € – 1.530,00 € *#KDV— 1.805,40 € tutkal bedeli; 340 x 5 €—1.700,00 € * KDV—2006 € parke montajı, boya ve cila işlemleri, sonuçta 60.837,89 TL.* 3.811,40 € ödemelerinin bulunduğunu, 227.290,68 TL. bedelli faturaları işin tamamına değil, şu ana kadar yapılan kısma ait fatura olup, sözleşmede geçen 15 € * KDV’ lik uygulama fiyatı; parke montajının henüz yapılmamış, cila ve boya işlemlerinin gerçekleşmemesi sebebiyle faturaya 10 € olarak yansıtıldığını. Ayrıca tutkal bedeli oları 4,5 € * KDV bedeli de yine faturaya yansıtılmadığını, davacı tarafça eksik işlerin ikmali için başka bir yerle çalışıldığı, işin yapıldığı iddia edilerek buna dayanak olarak 35.000,00 TL. tutarında Akar Parke şeklinde bir şahıs firması tarafından düzenlenen fatura dosyaya sunulmuş olup, gerek fatura içeriğinde cins olarak detaylı teknik açıklama yazmadığı gibi birim miktarı dahi yazılmadığı, teslim alan-teslim eden kısımlarının boş olduğu, bu faturanın dava konusu ile ilgili olmadığı açık olup, içeriğinin taraflarınca kabul edilmediğini, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen, müvekkili şirkete tebliğ bite edilmeyen, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … D. İş sayılı delil tespit dosyasından alınan tarihsiz bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, tek taraflı düzenlenen raporun hükme esas alınamayacağı gibi delil olarak da kullanılamayacağını, müvekkili şirketin kendi kayıtlarında mevcut 60.835,44 TL. cari hesap alacağının tahsili için …. İcra Müdürlüğü’ nün …E. sayılı takip dosyası üzerinden davacı aleyhine icra takibi ikame etmiş olup, davacı tarafından itiraz üzerine taraflarından …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … E. sayılı dosyası üzerinden dava ikame edildiği, 09.09.2019 tarihli karar ile iş bu itirazın iptali davası mevcut dava dosyası ile birleştirildiğini, müvekkili şirket tarafından sözleşmeye aykırı işlem yapılmamış, tam tersi davacının sözleşmede belirtilen vadede ödeme göndermesi talep edilmiş olup, ödeme yapılmaması üzerine ve davacının sözleşme hükümlerine uymaması nedeniyle müvekkili tarafından projenin tamamlanamadığını. İşin başında ödemenin yapılacağı beklentisiyle işe girişen davalı müvekkilinin basiretli bir tacirden beklenmeyecek hal ve eylemlerde bulunan davacı tarafça maddi zarara sokulduğunu, itirazlarının değerlendirilmesine ve davanın usulden reddine, davacı tarafça ispat edilemeyen iş bu haksız ve dayanaksız davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Asıl dava, sözleşmeye aykırılık nedenine dayalı açılan tazminat davası, birleşen dava ise, cari hesap alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mali Müşavir, Borçlar Hukukçusu ve Mimar bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 31/08/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı şirketin 2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin 2018-2019 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre Davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. ‘den 166.452,79 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerine göre Davacı … San, Tic. Ltd. Şti. “den 60.835,44 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap uyuşmazlığının Davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin düzenlemiş olduğu 28.09.2018 tarih A-… numaralı 227.288,23 Tutarındaki faturadan kavnaklandığı, teknik bilirkişi tarafından hesap edilen, yapılan işten hakkedilmiş malzeme işçilik bedelinin toplam 128.792,11 TL olduğu, davalı işverenin nakit ödeme miktarı ile 2 adet çek ile ödenen miktar toplamı 166.452,79 olduğu dikkate alındığında, davalı/ Birleşen davada Davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin davacıya ödeyeceği miktarın 37.660,68 TL olarak hesaplandığı, bu durumda karşı davada davacı BVT”’nin alacak talebinin yerinde olmayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mali Müşavir, Borçlar Hukukçusu ve Mimar bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 18/11/2020 tarihli bilirkişi EK raporuna göre; Yapılan itirazların değerlendirilmesi sonucunda kök rapordaki görüşleri muhafaza ettiklerini, teknik bilirkişi tarafından hesap edilen, yapılan işteri hakkedilmiş malzeme işçilik bedelinin toplam 128.792,11 TL olduğu, davalı işverenin nakit ödeme miktarı ile 2 adet çek ile ödenen miktar toplamı 166.452,79 olduğu, dikkate alındığında, davalı/ Birleşeti davada Davacı … San, Ve Tic. Ltd. Şti’nin davacıya ödeyeceği miktarın 37.660,68 TL olarak hesaplandığı, bu durumda karşı davada davacı BVT’nin alacak talebinin yerinde olmayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında 24.07.2018 tarihli konusu lamine parke zemin kaplama teklifi olan sözleşme imzalandığı, asıl davada davacının eksik ifa sebebiyle uğradığı zararın tazminini talep ettiği, birleşen davada davacının sözleşme kapsamında bakiye borcun ödenmesini talep ettiği, tarafların sözleşme kapsamında ifa ettiği edimlerin neler olduğu ve miktarının hesabı için bilirkişi heyetinden rapor alındığı, alınan rapor ile asıl davada davacının davalıya yaptığı işe karşılık fazla ödeme yaptığının anlaşıldığı, davalının eksik ifada bulunduğu, davalının hakettiği malzeme işçilik bedelinin 128.792,11 TL olduğu, davacının ise 166.452,79 TL ödediği gözetildiğinde davalının davacı işverene iade etmesi gereken tutarın 37.660,78 TL olduğu, asıl davada davacı işveren tarafından her ne kadar eksik işlerin ikmali nedeniyle başkasına ödenen tutar da talep edilse de davacıya iadesine hükmedilen 37.660,78 TL’nin davacının işi başkasına yaptırdığına ilişkin dosyaya sunulan 35.400 TL’den daha fazla olduğu, davacının başkasına yaptırma bedelini değil başkasına daha pahalıya yaptırsaydı aradaki farkı isteyebileceği ancak davacının davalı ile anlaştığı tutardan daha az bir tutara eksik işleri yaptırdığı gözetilerek davalıdan fazla ödeme yaptığı kısım yönünden alacaklı olduğu kanaatiyle asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, birleşen davada davacı yüklenicinin eksik ifada bulunduğu, davalının davacıya yaptığı işe karşılık fazla ödeme yaptığı anlaşıldığından davacı yüklenicinin davalıdan isteyebileceği bir alacağı olmadığı gözetilerek birleşen davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın kısmen kabulü ile, 10.000 TL.nin 06/08/2019 dava tarihinden, 27.660,68 TL.nin 23/02/2021 ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Birleşen davanın reddine,
ASIL DAVADA:
3-Alınması gereken 2.572,60 TL harcın peşin harç ve ıslah harcından mahsubu ile bakiye 1.166,02 TL. harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.649,10 -TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.611,43 TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 170,78-TL peşin harç ve 1.235,80 TL. ıslah harcının toplamı olan 1.450,98-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 3.175,85-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.452,14-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre 603,57 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, geriye kalan 716,43-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
BİRLEŞEN DAVADA:
9-Davacı tarafça yatırılan peşin harcın alınması gereken 80,70 TL’den mahsubu ile artan 654,04 TL. harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
10-Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince taktir olunan 8.708,61 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin davcıdan alınarak hazineye irad kaydına,
13-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2022

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*