Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/394 E. 2021/26 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/394 Esas
KARAR NO:2021/26

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/07/2019
KARAR TARİH: 19/01/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından … numaralı … Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalanan sigortalı … …. Ltd. Şti., gönderici …. A.Ş.’ne ait Su borusu cinsi emtiaların nakliyesi için fiili nakliyeci … ile anlaştıklarını, emtiaların nakliyesi esnasında sürücü hatası nedeniyle, su boruları …- … bağlantı yolunda yola düştüğünü ve hasara uğradığını, emtiaların nakliye işlemi davalı …’nin sorumluluğunda gerçekleştirildiğini, fatura ve yapılan tespitler gereğince sovtaj durumu da dikkate alınarak 15.793,75 TL (asıl alacak) sigortalı zararı, sigortalı adına emtiaların göndericisi …. A.Ş.’ye ödenmek suretiyle müvekkil şirket tarafından tazmin edildiğini, TTK ve poliçe hükümleri ile banka ödeme dekontu halefiyet kuralları, sigortalı ve göndericinin ibraname temlik talebi gereğince TBK ilgili hükümleri temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan müvekkilin TTK ve ilgili konvansiyon hükümleri ile davalıya rücu hakkı doğduğunu, davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü … Esas ayılı dosyası ile 16.05.2018 tarihinde icra takibi başlattıklarını, davalı …’nin 31.05.2018 tarihinde yalnızca borca itiraz ettiğini, davalının borca itiraz dilekçesi taraflarına tebliğ olmadığını ve itiraz dilekçesinde yetki itirazı bulunmadığını, davalıya müracaatta bulunduklarını, akabinde arabuluculuk görüşmesi yapıldığını, ancak sonuç alınamadığını belirterek müvekkilinin davalıdan olan 16.498,30 TL alacağına ilişkin …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile, takibin devamına, ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, % 20 den az olmayan oranda icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle ikametgahının … … olduğunu, yetkili mahkemenin davalının ikametgahı mahkemesi olacağından … Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek Mahkemenin yetkisine itiraz ettiğini, yetkisizlik kararı verilmesini,
Davaya konu bedelin kendisinden talep edilebilmesinin mümkün olmadığını, zararın kendisinin kusuru sonucu gerçekleşmediğini, davacı tarafın, dava dışı … sanayi A.ş.’ye sigortalısı … adına ödeme yapmış ise de, yapmış olduğu ödemenin yersiz bir ödeme olduğunu, hasar gördüğü iddia edilen emtiaların nakliye aracına yüklenmesi konusunda kendisinin bir müdahale hak ve yetkisinin olmadığını, emtiaların yolculuk esnasında zarar görmeyecek şekilde yükleme işi, yük sahibinin yaptığı bir iş olup, onun sorumluluğunda olduğunu belirterek davacının açmış olduğu haksız davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile davanın reddini talep ettikleri anlaşıldı.
Alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacının ödediği hasar bedelini davalı fiili taşıyıcının hukuki sorumluluğunu üstlenmesi sebebiyle rücu hakkı bulunmayacağı, davalının ödediği tazminat miktarının 15.428,75-TL. olduğu, bu miktara takip tarihinden itibaren %9,75 faiz işletildiğinde işlemiş faizin 697,82.-TL olacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlık, taşıma sigortasından kaynaklı olarak sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini yolunda başlatılan icra takibi sebebiyle açılan itirazın iptaline ilişkindir.
Dava dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça, davalı aleyhine, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, 16.05.2018 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 25.05.2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, 31.05.2018 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve ferilerine itiraz edildiği, 17.07.2019 tarihinde de Yasal 1 yıllık süresi içerisinde iş bu davanın Mahkememizde açıldığı anlaşılmaktadır.
Yargılama aşamasında taraf teşkili sağlanarak, taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve dosyamız bilirkişiye tevdii edilerek 26.11.2020 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar cevap dilekçesiyle birlikte davalı tarafça Mahkememizin yetkisine ilişkin itirazda bulunulmuş ise de itirazın iptali davası olarak açılan bu davada, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmediği, icra takibinin yapıldığı yerdeki Mahkememizin de davada yetkili olması sebebiyle davalı tarafın yargılamada yaptığı yetki itirazının reddiyle birlikte uyuşmazlığın esasına geçilmiş, 26.11.2020 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, dava dışı … Şti’nin karayolu ile nakliyesini yapmak istediği emtianın, davacı … şirketince sigortalandığı, sözkonusu emtianın davalı tarafça nakliyesi sırasında hasara uğradığı, bu sebeple davacıcı sigorta şirketince dava dışı … Şti’ye yapılan ödemelerin rücuen tahsili yolunda uyuşmazlığa konu icra takibinin başlatıldığı, davacı ile dava dışı … Şti arasında tanzim olunan … poliçe numaralı sigorta poliçesinin 6. Maddesine göre araç sahibi veya sürücüsünün veya sigortalının bizzat istihdam ettiği şöförlerin, kast, hile, alkol, uyuşturucu madde alması, ehliyetsiz, yetersiz ehliyetle araç kullanması, bu araçların münhasıran bakımsızlıktan kaynaklanan teknik arızalardan veya hırsızlıktan dolayı emtianın zarara uğraması halinde sigortalıya hasar tutarının ödeneceği, bu hallerin dışında meydana gelecek hasar veya ziya olayında ise sigortacının, kiralık araç sahibine veya sürücüsüne rücu etmeyeceğinin poliçede yoruma yer bırakmayacak şekilde açıkça düzenlendiği, somut olayda davalı araç sürücüsünün, bu kapsamda bir fiilinin olduğunun, davacı … şirketince ispatlanamadığı anlaşılmakla davacının davasının reddiyle birlikte davalı tarafın talebi olmamakla birlikte davacı tarafın salt kötüniyetle icra takibi başlattığı sonucuna varılamadığından, davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmeyerek neticede aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 59,30-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 199,26-TL harçtan fazla alınan 139,96‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde, kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
19/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır