Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/363 E. 2022/1071 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :2019/363 Esas
KARAR NO:2022/1071

DAVA:Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/05/2019
KARAR TARİHİ:27/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/01/2018 tarihli süt tedarik sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmenin 5.4 maddesine göre kesilen faturaların 1/4 nü ayın beşine kadar kalanınını da engeç ayın 25 ne kadar ödemesi gerekmekte olduğunu, davalının borcunu sürekli gecikmeli olarak ödediğini, davalıya … 40.Noterliği’nin 14/11/2018 tarih … yevmiye numarası ile ihtar çekildiğini, buna rağmen gecikmiş ödemelerin yapılmamış olduğunu, ödemeler yapılmayınca … 40.Noterliği’nin 07/01/2019 Tarih … Yevmiye numarası ile ihtar çekildiğini Borçlar Kanunu 131/2 maddesi uyarınca gecikmelerden kaynaklı faiz talebinde bulunacaklarının ihtar edildiğini, borçluya gecikmelerden dolayı 28/01/2019 Tarih … Nolu fatura, 28/02/2019 tarih … nolu fatura, 28/02/2019 tarih … nolu gecikme faizi faturalarının kesildiğini ve davalıya gönderilmiş olduğunu, davalı ödemeyince arabuluculuğa başvurulmuş olduğunu ve arabuluculukta da anlaşılamamış olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının edimlerini geç ifasından kaynaklı olarak doğan 182.980-TL faiz alacaklarının dava tarihinden işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu temerrüt faiz alacağına tekrar reeskont faizi işletilmesi talebinin hukuka aykırı olduğunu, bu yönüyle davacının asılsız faize faiz işletilmesi yönündeki talebinin reddi gerektiğini, davacının temerrüt faizi talebinin asılsız olduğundan derhal reddi gerektiğini, 14/11/2018 tarihli ihtarnameden önce davacı tarafından kendisine yapılan ödemeler herhangi bir ihtirazı kayıt öne sürülmeksizin kabul edildiğinden önceki dönemlere ilişkin olarak faiz talep edilebilmesinin mümkün olmadığını, dolayısıyla; 14/11/2018 tarihinden; davacının temerrüt faizi talep etme hakkını saklı tuttuğu aşamadaki bakiye borcu oluşturan faturaların müvekkili şirket tarafında tebliğ tarihleri kontrol edilerek; taraflarca belirlenen 40 günlük muacceliyet süresinin aşılıp aşılmadığı, bir başka deyişle müvekkili şirketin temerrüde düşüp düşmediğinin belirlenmesi gerektiğini, 14/11/2018 tarihi itibariyle müvekkili şirketin, hem davacı tarafından keşide edilen ihtarnameyi hem de yeni bir fatura tebliğ almış olduğunu, hangisinin daha önce tebliğ alındığının tespitinin mümkün olmadığından söz konusu faturanın eklenmesinden önceki bakiye borç miktarı olan 2.409.231,33-TL borcun dikkate alınarak inceleme yapılması gerektiğini, davacının, müvekkili şirkete; 14/11/2018 tarihinde 248.254,16-TL tutarında, 07/11/2018 tarihinde 318.063,95-TL tutarında, 31/10/2018 tarihinde 194.711,31-TL tutarında, 28/10/2018 tarihinde 288.390,48-TL tutarında, 21/10/2018 tarihinde 290.210,11-TL tutarında, 14/10/2018 tarihinde 307.480,04-TL tutarında, 07/10/2018 tarihinde 311.214,67-TL tutarında, 30/09/2018 tarihinde 187.413,48-TL tutarında, 30/09/2018 tarihine 90.926,25-TL tutarında düzenlenmiş ve müvekkili şirkete iletilmiş olduğunu, bu kapsamda davacı tarafından keşide edilen ihtarnamenin tebliğ alındığı 14/11/2018 tarihi itibariyle müvekkili şirketin davacıya olan bakiye borcunun taraflar arasında uzlaşılan ve geçerli olan 40 günlük muacceliyet süresi içerisinde oluştuğundan davacının temerrüt faizi taleplerinin haksız olduğunu, bir başka deyişle, davacının talep tarihi itibariyle, talep ettiği alacağın henüz ödeme vadesinin dolmamış olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları ve sair her türlü itiraz, talep, şikayet ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Taraflar arasında imzalanan 01/01/2018 tarihli Süt Tedarik Sözleşmesi, faturalar, ihtarname, cari hesap, ticari defter ve belgeler ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, sözleşmeden kaynaklanan faiz alacağının tahsiline ilişkindir.
İhtilaf, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden, geç yapılan ödemelere ilişkin, davacının davalıdan faiz alacağını talep edip edemeyeceği, talep edebilecekse, miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, dava dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 30/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “…
5.1-Davacı şirketin Davalı şirketin 2017-2018-2019 yılına ait Ticari defterleri Ticaret kanunun 64 ve 213 sayılı VUK ilgili hükümleri gereğince yasal ve usulünce tutulmuştur.
5.2-Davacının incelenen ticari defterlerinde; Davacının dava konusu ettiği, 28.01.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı ve 28.02.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı faturaların kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, 20.02.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı faturasının ise 320 no.lu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğu ancak bu faturaya karşılık davalı tarafından düzenlenen 20.02.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faiz İadesi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı faturayı kayıtlarına alarak bakiyesini sıfırlamış olduğu görüldüğü,
Neticeten, davacı yan kendi ticari defterlerinde davalı yandan 31.12.2019 tarihi itibariyle borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı bakiyenin sıfır (0) olduğu görülmüştür.
5.3-Davalının incelenen ticari defterlerinde; Davacının dava konusu ettiği, 20.02.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı fatura ve 28.02.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı faturaların davalı tarafı ticari defterlerinde kayıtlı olmakla birlikte davalı tarafından iş bu faturalara karşılık aynı tarihte Gecikme Faiz İadesi açıklamalı iade faturaları keserek hesabın sıfırlanmış olduğu, davacının dava konusu ettiği 28.01.2019 tarihli … no.lu Gecikme Faizi açıklamalı 81.221,53 TL tutarlı faturanın ise davalı kayıtlarında yer almadığı görülmüştür.
5.4-Neticeten, davalı yan kendi ticari defterlerinde davacı yana 31.12.2019 tarihi itibariyle borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı bakiyenin sıfır (0) olduğu görülmüştür
Gerek davacının gerekse davalının incelenen ticari defterlerinde davacı yanın davalı yandan borç/alacağının olmadığı, 31.12.2019 tarihi itibariyle bakiyenin sıfır (0) olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, bilirkişi heyetine Sözleşme Uzmanı Öğretim Üyesi Dr….’ın dahil edilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 01/06/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
1.Ayın birinci ve beşinci günleri arasında tebliğ edilen faturalar bakımından faturanın tebliğ tarihinden itibaren 40 günün geçmesine rağmen borç ödenmediği takdirde avans faizi üzerinden temerrüt faizi yürütülebileceği,
2.Ayın birinci ve beşinci günleri arası dışında tebliğ edilen faturalar bakımından fatura tutarının ¼’ü için tebliği takip eden ayın beşinci günü, kalan kısmı için tebliği takip eden ayın 20. günü geçmesine rağmen borç ödenmediği takdirde avans faizi üzerinden temerrüt faizi işletilebileceği,
3.Davacının bedeli 19.11.2018 tarihinden önce tahsil edilen faturalar bakımından temerrüt faizi alacağının sona erdiği, 19.11.2018 tarihinde ve sonrasında tahsil edilen faturalardaki tutarlar yukarıda belirtilen ödeme sürelerinde ödenmediği takdirde bunlardaki gecikme için temerrüt faizi talep edilebileceği,
4.Davacı yan 19.11.2018 tarihinden sonra düzenlenen ve tahsil edilen faturalara ilişkin yapılan faiz hesaplama tablosuna göre davacının davalı yandan 41.241,38 TL alacaklı olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Bilirkişi Sözleşme Uzmanı Öğretim Üyesi Dr…., 01/06/2022 tarihli ayrık bilirkişi raporunda; “…Ödemelerin vadesi ilk önce gelen faturalardan düşülerek 19.11.2018’den önce düzenlenen fatura ödeme tarihinde ödenmediği ve 19.11.2018’den sonra tahsil edildiği takdirde söz konusu faturaların da dikkate alınması, ayın birinci ve beşinci günleri arasında tebliğ edilen faturalar bakımından ödeme süresinin faturanın tebliğ tarihinden itibaren 40 günün sonunda dolduğu, ayın birinci ve beşinci günleri arası dışında tebliğ edilen faturalar bakımından ise ödeme süresinin fatura tutarının ¼’ü için tebliği takip eden ayın beşinci günü, kalan kısmı için tebliği takip eden ayın 20. günü sona erdiği kanaatinde olduğumdan faiz hesabına çekince koyuyorum…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 17/10/2022 tarihli Bilirkişi ek raporunda; ” …
Davacının bedeli 19.11.2018 tarihinden önce tahsil edilen faturalar bakımından temerrüt faizi alacağının sona erdiği, 19.11.2018 tarihinde ve sonrasında tahsil edilen faturalardaki tutarlar yukarıda belirtilen ödeme sürelerinde ödenmediği takdirde bunlardaki gecikme için temerrüt faizi talep edilebileceği, kanaatine varılmış olup sözleşme yönünden kök rapordaki kanaati değiştirir nitelikte bir veri sunulmadığından bu yöndeki görüş değişmemiştir.
Davacı tarafından yapılan ödemeler cari hesap bazlı olduğu davacı tarafın hangi faturaya istinaden ne kadar ödeme yaptığının belli olmadığı, kök raporumuzda belirtildiği üzere hesaplama bakımından faturanın davalıya tebliğ tarihi dikkate alınmak suretiyle faiz hesabı yapılmış ve davacının 41.241,38 TL faiz alacağının olduğu tespit edilmiş idi.
Davacı yan kök rapora karşı sunmuş olduğu itiraz dilekçesine ise Sözleşmenin 5.4 maddesi uyarınca hesaplamanın bu boyutta yapılmasını talep etmiştir. Neticeten, Mahkemeniz faturanın düzenlendiği gün davalıya tebliğ edildiği ve sözleşmenin 5.4 maddesi uyarınca ödemenin 1/4’ü takip eden ay’ın 5. Günü, kalan kısım ise yine takip eden ay’ın 15 ve 20 günleri arasında yapılacağı yönünde karar vermesi durumunda yukarıdaki faiz hesabında görüleceği üzere davacının davalı yandan 66.066,10 TL işlemiş faiz alacağının bulunacağının…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, 5.4. nolu maddesinin, “Bahçıvan Tedarikçi tarafından madde 5.3 uyarınca düzenlenerek kendisine sunulan faturaların tutarlarını, ilgili faturanın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren kırk (40) gün içinde, Tedarikçi’nin … belirtilen banka hesabına havale/EFT yoluyla, Türk Lirası cinsinden iletilecektir. Ödemenin ¼’ü takip eden ay’ın 5.günü, kalan kısım ise yine takip eden ay’ın 15 ve 20 günleri arasında yapılacaktır.” hükmünü ihtiva ettiği, davacı yanca davalıya … 40.Noterliği’nin 14/11/2018 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmenin yenilenmeyeceğine, … 40.Noterliği’nin 07/01/2019 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile temerrüt faizinden doğan hakları saklı tutularak süresinde ödenmeyen borcun ödenmesine ilişkin ihtarname keşide ettiği görülmüştür.
Faiz asıl alacağa bağlıdır fakat bir kez doğmakla bir yan edim olarak varlık kazanır. Asıl alacak tamamen sona erdiğinde faiz borcu da sona erer (TBK m.131/1,). Faiz alacağı doğduktan sonra, açıkça vazgeçilmedikçe ayrı dava ve takip konusu edilebilir. Somut olayda da, davacı tarafından … 40.Noterliği’nin 07/01/2019 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile temerrüt faizinden doğan hakları saklı tutulmuş olup, faizi talep edebileceği anlaşılmıştır.(Yargıtay HGK.16/05/2018 T., 2017/19-1628 E.- 2018/1098 K.)
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporları hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında sözleşmeden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafından, sözleşme kapsamında davalıya çiğ süt tedarik edildiği ve faturaların davalıya teslim edildiği, buna ilişkin taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın, davalı yanca faturalara ilişkin ödemelerin, sözleşmenin 5.4. maddesine göre yapılıp yapılmadığına ilişkin olduğu, sözleşmenin 5.4.maddesine göre yapılan hesaplamalara göre davacının davalıdan geç ödemeden kaynaklı olarak, 66.066,10-TL. faiz alacağını talep edebileceği kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile 66.066,10-TL.’nın, 29/05/2019 dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile 66.066,10-TL.’nın, 29/05/2019 dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 4.512,97-TL. harçtan peşin alınan 3.124,85-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 1.388,12-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 10.570,58-TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 18.537,09-TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40-TL. başvurma harcı + 3.124,85-TL. peşin harç toplamı olan 3.169,25-TL.’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.000-TL. bilirkişi ücreti + 168,20-TL. tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 3.168,20-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 1.143,89-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL. arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre 476,59-TL.’nin davalıdan, 843,41-TL.’nın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır