Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/298 E. 2022/961 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/298 Esas
KARAR NO:2022/961

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:12/06/2019
KARAR TARİHİ:29/11/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin … no.lu tesisatın takılı bulunduğu … Mh. … Caddesi No:… …/… adresinde su kuyusu çalıştırdığını, elektrik ödemelerini geciktirmeden otomatik ödeme talimatı ile ödendiğini, abone/hesap numarasının kendi iradesi dışında değiştirilmiş olması sebebiyle otomatik ödeme talimatının devre dışı kalmış olduğunu, değişikliğe ilişkin herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, bu sebeple birkaç faturanın ödenmediğini, Müvekkilin işyerini çalıştırdığı sırada görevliler tarafından elektriğinin kesildiğini, işlerini yapamaz hale geldiğini, davalı kuruma başvurup taksitlendirme işlemi yapıldığını, taksitlerini düzenli öderken elektriğin tekrar kesildiğini, davalının birden fazla kere bu kesme işlemini yaptığını, davalının, elektriğin kesildiği her seferde de davacının kendisinin ücretini ödeyerek temin ettiği elektrik bağlantı kablolarını söküp götürdüklerini, bu kablolarının uzunluğunun 10 m. piyasa değerinin 4.000,00.TL olduğunu, bu durumda maddi zararının doğmuş olduğunu, Faturaları düzenli öderken kendisine kaçak kullanımdan dolayı … no.lu 22.04.2019 son ödeme tarihli 41.110,43.TL tutarında fatura kesildiğini, bu faturada kesilen 11.181,96.TL tutarındaki ceza bedelinin haksız ve fatura üzerinde hesaplanan dağıtım bedeli, enerji fonu, TRT payı ve BTV ücretlerinin usul ve yasaya aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini. Elektrik Piyasası Hizmetleri Yönetmeliğinin m.45/5 “Kaçak elektrik enerjisi üretiminin tespit edilmesinde, ilgili tüzel kişinin tespitini doğru bulgu ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarının ihlal edilmemesi esastır.” hükmü ve endeks değerlerini göz önüne almaksızın tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedelinin haksız olduğunu, kaçak tespit tutanağının tek taraflı düzenlendiğini, davacının imzasını taşımadığını ve kendisine verilmediğini beyan etmiştir. Sonuç ve istem olarak; kaçak elektrik kesme işleminin iptal edilerek tekrar bağlatılmasını, davaya konu … no.lu 22.04.2019 son ödeme tarihli 41.110,43.TL tutarındaki fatura nedeniyle şimdilik 14.000,00.TL borçlu olmadığının tespitini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından her ne kadar ihtiyati tedbir kararı talep edilmiş olsa da tedbir kararının
uygulanması için şart koşulan teminat miktarı HMK 393 madde kapsamında tedbirin verildiği
tarihten itibaren bir haftalık süresi içinde yatırılmamış ve ihtiyati tedbir kararının uygulanması talep edilmemiştir. Bu nedenlerle ihtiyati tedbir kararının uygulanmasının süresi içinde talep edilmemiş olduğunu, kendiliğinden kalkmış olduğunu, verilen ihtiyati tedbir kararıyla sadece davaya konu tutanakla sınırlandırılması gerekirken, ihtiyati tedbir kararının aboneliğin tümü üzerinden kurulmasının, abonelik üzerindeki tüm borçlara hatta oluşacak dönem borçlarına dahi etki ettiğini, verilen ucu açık ve genişletilmiş ihtiyati tedbir kararının, davalının haklarını açıkça ihlal ettiğini beyan ederek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, kaçak elektrik kullanımından kaynaklı fatura nedeniyle kısmi borçlu olunmadığının tespiti talebidir.
Dava sırasında davacının ölümü nedeniyle mirası reddetmeyen mirasçı Netice Babahan tarafından davaya devam edilmiştir.
Dava açıldıktan sonra davacı tarafından dava konusu faturaya ilişkin ödemeler yapıldığı anlaşılmakla davaya istirdat davası olarak devam edilmiştir.
Kaçak elektrik kullanımına ilişkin tutanaklar, faturalar ve ödemeye ilişkin belgeler celbedilmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu faturanın davalı tarafından tanzim ediliği dolaysıyla pasif husumet ehliyetinin olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilaf kaçak elektrik kullanımının olup olmadığı, davacının dava konusu fatura nedeniyle borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarı noktalarında toplanmakta olup, bu hususlarda bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti kök raporunda özet olarak; Davacı … kullanımında olan tesisatta 3 farklı tarihte düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarında 3 farklı sayacın farklı endeks değerleriyle kayıt altına alınmış olduğunun görülmesi sebebiyle, ilgili tesisatta sayaç değişimi yapılmış olabileceği değerlendirilmiştir. Ancak, 02.07.2018 tarihli zabıttan sonra sayaç değişimi yapılmış olabileceği çıkarımında dahi, sonraki iki tespit tarihlerinde sayaç değişimi yapılmış olması olasılığının çok düşük olduğu anlaşılmaktadır. Çünkü hem 04.04.2019 tarihli zabıtla bir sonraki zabıt tarihi olan 15.04.2019 tarihi arasında yalnızca 11 gün olmasına rağmen 15.04.2019 tarihli sayaç endeks değerlerinin 11 günlük sürede yapılacak tüketim miktarının çok üstünde değerde olması bir çelişki doğurmuş, hem de en önemlisi dava konusu 04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına istinaden yapılan kaçak tüketim hesabında … sayacın dosyada olmayan 31.01.2019 tarihindeki endeks değerlerinin kullanıldığı anlaşılmasına rağmen, hemen sonrasında düzenlenen 15.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına istinaden yapılan kaçak tüketim hesabında ise …-… sayacın bir önceki tespit tarihinden daha önceki 19.12.2018 tarihli dosyada bulunmayan endeks değerlerinin kullanıldığının anlaşılması daha da büyük bir çelişki doğurmuştur. 04.04.2019 ve 15.04.2019 tarihli zabıtların ikisinin birden geçerli ve doğru olarak kabul edilmesi, ilgili tesisatta aynı anda ikisi birden kurulu bulunan, ikisi de kayıtlı ancak ikisi birden sözleşmesiz sayacın aynı anda kullanıldığı gibi sıra dışı bir durumun kabulünü gerektirmektedir. Olağan dışı bu durumu açıklayacak dava dosyasında bir bulguya rastlanmadığı için, takdiri sayın mahkemede olmak üzere 15.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespitinin ilgili tesisatta aynı anda ve ikisi de kayıtlı sayacın birlikte kullanıldığını gösterecek, bu durumu ispatlayacak bilgi ve belgelerin sunulması halinde doğru ve geçerli kabul edilebileceği, 04.04.2019 ve 15.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespitlerinin ikisinin birden aynı anda doğru ve geçerli olarak kabul edilmesinin eldeki bulgulara göre mümkün olmadığının açıkça anlaşılmış olması ile birlikte, dava konusu da olan ve bir önceki tespitte imzası bulunan davalı ekipleri tarafından düzenlenen 04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağının ilgili tesisatta kurulu bulunan geçerli olduğu kabul edilen sayaç üzerinden yapılan bir tespit olduğu için geçerli olarak kabul edilerek üzerinde değerlendirme yapılabileceği, Ancak, 04.04.2019 tarihli kacak elektrik tüketimi yapıldığı iddiasıyla düzenlenen tutanakta, davacının dağıtım sistemine, tesisata, ölçü sistemine bir müdahalesinin olduğunu gösteren bir kaydın olmaması, endeks değerleri tüketim hesabında da kullanılan sayaca herhangi bir müdahale olmadığının anlaşılması, sözleşmesiz olduğu söylenen hatta öncesinde elektrik enerjisinin kesildiğini ve sayacın mühürlendiğini gösteren geçmiş tarihli bir bilgi-belgenin olmaması ile birlikte, sunulan bilgi ve belgelerin öne sürülen kaçak elektrik kullanımı iddiasını destekler nitelikte ve içerikte olmadığının anlaşılması sebebiyle, davacının itirazında haklı olduğu ve 04.04.2019 tarihli zaptın kaçak elektrik kullanımı yapıldığı iddiasına dayanak oluşturacak bulgular içermediği, ancak davacının zabıt tarihinde endeks değerleri verilen … sayaç üzerinde yapılan tüketimden sorumlu ve karşılığı olan fatura bedelini ödemekle yükümlü olduğu, Davacı …’ ın itirazlarında haklı olduğu ve eldeki bilgi-belge ve bulgular, 04.04.2019 tarihli tutanakla tespit edilen kaçak elektrik kullanımı yapıldığı iddiasını destekler nitelikte olmadığı için 22.04.2019 son ödeme tarihli faturada belirtilen ceza bedelini ödemekle yükümlü olmadığı, ancak davacının, ilgili tesisatta kurulu geçerli sayaç olduğu kabul edilen … sayaç üzerinde yapıldığı belirtilen tüketim miktarından sorumlu ve karşılığı olan tutarı ödemekle yükümlü olduğu, Fatura hesabında dağıtım bedeli, enerji fonu, TRT payı ve BTV ücretlerinin yasal mevzuatta karşılığı olduğu ve Yargıtay’ın emsal niteliğindeki kararları uyarınca tahakkuk kalemi olarak hesaplamaya dahil edildikleri anlaşıldığı için, davacının bu ücretlerin usul ve yasaya aykırı olarak tahakkuk ettirildiği iddiasının bir karşılığının olmadığı, Yönünde görüş ve kanaate varılmıştır. 04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına istinaden tüketim tahakkuk hesabında tüketim miktarı olarak verilen 39.054 kW/h tüketim miktarının doğru ve geçerli olarak kabul edilebileceği değerlendirilmiş ve bu tüketim miktarı ile tüketimin yapıldığı varsayılan dönem birim fiyatları üzerinden yapılan hesaplama ile 22.04.2019 son ödeme tarihli fatura tutarı 27.915,71-TL olarak hesaplanmıştır. Davaya konu ihtilafın, mali yönden tespit ve değerlendirmelerin yapılabilmesi ile ilgili, davalı … Elektrik Dağ. A.Ş. ‘nin sunmuş olduğu yasal defter onay belgeleri incelenmiş, elektronik olarak tutulan defter-i kebir ve yevmiye defterinin, usulüne uygun ve zamanında beratlarının alındığı, fiziki tutulan envanter defteri noter açılış tasdikinin, zamanında ve usulüne uygun yaptırıldığı anlaşılmıştır. Davalı şirket, davacıya düzenlemiş olduğu tüm faturalar ile bu faturalar karşılığında, davacının ödemiş olduğu tutarları gösteren ve bu bakımdan davacıya ilişkin tüm muhasebe kayıtlarını içeren hesap özeti ibraz etmediği için davalı şirket nezdinde davacının ne tutarda borç/alacağının olduğunun tespiti yapılamamıştır. Bununla birlikte, davalı şirket tarafından gönderilen cevabi yazı ekindeki belgede, İstanbul 26.İcra Dairesi 2019/26359 esas sayılı dosyası ile 28.06.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ilgili tahakkuk için 19.04.2019 tarihinde 7.000,00.TL takip öncesi ödeme yapıldığı, 24.01.2020 tarihinde 49.900,00.TL ödeme yapılarak dosya tahsilat ile kapandığını, usulsüz kullanım sebebiyle İstanbul Anadolu 10.İcra dairesi 2020/6801 esas sayılı dosya için 137.451,70.TL tutarında bakiye kaldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Tarafların bilirkişi raporuna itirazı üzerine bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti ek raporunda özet olarak; Davalı tarafın, söz konusu tesisatta sayacın daha önce mühürlendiği ve elektriğin kesildiği, dolayısıyla tüketicinin hem sayaç üzerindeki elektriği açarak hem de sözleşmesiz olarak elektrik kullanmaya devam ettiği ve bunun Yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olduğuna yönelik kök rapora yaptığı itirazları bulunmakla birlikte, mühürlenmiş bir sayaçta faz ve nötr uçlarının çıkarılarak, sayaç kutusunun fiziksel olarak mühürlenmesi gerektiği, bu durumda elektriğin yeniden bağlanabilmesi için mührün kopartılarak, sayaç girişine fiziksel olarak müdahale edilmesi ve sayaç faz ve nötr uçlarının yeniden bağlanması gerektiği, dolayısıyla Yönetmeliğin ilgili maddeleri uyarınca 06.12.2018 tarihinde sayaç mühürlenmişse, elektrik kullanımına devam edilebilmesi için mührün kopartılarak sayaç girişine fiziksel olarak müdahale edilmesi gerektiği, ancak 04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında sayaç mührünün kopartıldığına dair bir tespitte bulunulmadığı gibi tüketim miktarı hesabında 31.01.2019 tarihinin başlangıç tarihi olarak esas alınarak zaten 06.12.2018 tarihinde elektriğin kesilmediğinin kabul edildiği, dolayısıyla kök raporda da belirtildiği üzere, davacının kaçak elektrik tüketimi tespiti yapılan tesisat üzerinde dağıtım sistemine, sayaca veya ölçü sistemine ne gibi bir müdahalesi olduğuna dair kayıt ta düşülmediği için, 06.12.2018 tarihinde mühürlendiği belirtilen sayaç üzerinde elektriğin belki de hiç kesilmemiş olabileceği, bu sebeple Yönetmeliğin kaçak elektrik kullanımı tespitinin doğru bulgu ve belgelere dayandırılması gerektiği hükmü uyarınca, 04.04.2019 tarihli tespitin kaçak elektrik kullanımı olarak değerlendirilemeyeceği, ancak davacı tarafın tüketimi doğru şekilde kaydeden sayaç üzerindeki tüketimlerden ve karşılığı olarak tahakkuk edecek fatura bedelinden sorumlu olduğu yönünde görüşe varılmaktadır. 04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına istinaden tüketim miktarı hesabında tüketim miktarı olarak verilen 39.054 kW/h tüketim miktarının doğru ve geçerli olarak kabul edilebileceği değerlendirilmiş ve bu tüketim miktarı ile tüketimin yapıldığı varsayılan dönem birim fiyatları üzerinden yapılan hesaplama ile 22.04.2019 son ödeme tarihli fatura tutarı 27.915,71-TL olarak hesaplanmıştır. Davaya konu ihtilafın, mali yönden tespit ve değerlendirmelerin yapılabilmesi ile ilgili, davalı … … Dağ. A.Ş. ‘nin sunmuş olduğu yasal defter onay belgeleri incelenmiş, elektronik olarak tutulan defter-i kebir ve yevmiye defterinin, usulüne uygun ve zamanında beratlarının alındığı, fiziki tutulan envanter defteri noter açılış tasdikinin, zamanında ve usulüne uygun yaptırıldığı anlaşılmıştır. Davalı şirket, davacıya düzenlemiş olduğu tüm faturalar ile bu faturalar karşılığında, davacının ödemiş olduğu tutarları gösteren ve bu bakımdan davacıya ilişkin tüm muhasebe kayıtlarını içeren hesap özeti ibraz etmediği için davalı şirket nezdinde davacının ne tutarda borç/alacağının olduğunun tespiti yapılamamıştır. Bununla birlikte, davalı şirket tarafından gönderilen cevabi yazı ekindeki belgede, İstanbul 26.İcra Dairesi 2019/26359 esas sayılı dosyası ile 28.06.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ilgili tahakkuk için 19.04.2019 tarihinde 7.000,00.TL takip öncesi ödeme yapıldığı, 24.01.2020 tarihinde 49.900,00.TL ödeme yapılarak dosya tahsilat ile kapandığını, usulsüz kullanım sebebiyle İstanbul Anadolu 10.İcra dairesi 2020/6801 esas sayılı dosya için 137.451,70.TL tutarında bakiye kaldığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı, davalının fatura borçları nedeniyle 06.12.2018 tarihinde enerjisinin kesilerek hizmetin durdurulduğunu, görevli tedarik şirketi tarafından 21.02.2019 tarihinde sözleşmesinin sonlandırıldığını, davalının elektriği 06.12.2018 tarihinde kesilip mühürlendikten sonra davacının mührü bozarak yeniden elektrik kullandığı buna ilişkin tutanak tutulduğu ve kaçak kullanım faturasının düzenlendiği iddia edilmiş, davacı ise kaçak kullanım olmadığını beyan etmiştir. Dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli görülmüştür.04.04.2019 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında sayaç mührünün kopartıldığına, sayaca ne şekilde müdahale edildiğine dair bir tespitin olmadığı, dava konusu faturada tüketim miktarı hesabında 31.01.2019 tarihinin baz alındığı, sayacın tüketimi doğru şekilde kaydettiği aksine bir iddianın da olmadığı,04.04.2019 tarihli tutanağın usulüne uygun olarak düzenlenmediği, dolayısıyla buna dayanak olarak düzenlenen kaçak elektrik faturasının yerinde olmadığı, tüketim miktarına göre faturada olması gereken borcun 27.915,71-TL olduğu, … … Dağıtım A.Ş. tarafından mahkememiz müzekkeresine verilen cevapta dava konusu faturaya ilişkin olarak 24.01.2020 tarihinde 41.100,43 tl tahsilat yapıldığının bildirildiği buna göre davacıdan 13.194,72 TL fazla tahsilat yapıldığı ve iadesi gerektiği anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulü ile, 13.194,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, 13.194,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 901,33-TL harçtan peşin alınan 239,09-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 662,24-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin, davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 805,28-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40-TL başvurma harcı + 239,09-TL peşin harç toplamı olan 283,49-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.400,00-TL bilirkişi ücreti + 222,00-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 1.622,00-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 94,24 (1.528,57-TL) oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 119,90-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 5,76 (6,90-TL) oranında davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.