Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/293 E. 2019/1247 K. 10.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/293 Esas
KARAR NO: 2019/1247

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 21/10/2013
KARAR TARİHİ: 10/10/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili verdiği dava dilekçesi ile;…’nin 12.05.2007 tarihinde vefat ettiğini, terekenin İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesinin E. … gereği Av. … tarafından yönetildiğini, Müteveffanın … A.Ş.’de (Kısaca …, Sicil No: …) 492.000 hissenin sahibi olduğunu, tereke üzerinde anılan mahkeme tarafından yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda Bilirkişi … tarafından 15.08.2013 tarihinde verilen raporda, …’nın iyi yönetilememesi nedeniyle şirketin 2008, 2009 ve 2012 yıllannda zarara uğradığını, yönetim kurulu üyelerinin bu zararlardan sorumlu olduklarını, zarar miktarının tam bilinememesi nedeniyle HMK.nın 107.maddesi uyarınca yargılama sırasında belirlenecek müteveffanın terekesine isabet eden tazminat miktarına göre fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 100.000 TL.’lik maddi tazminatın kusurlarıyla …A.Ş.’nin 2007 yılından itibaren zarar etmesine sebep olan şirketin yönetim kurulu üyelerinden zarar tarihinden itibaren işleyen reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili verdiği dilekçesi ile; müvekkilinin, muris …’nin 2007 yılında vefat ettiğini, vefatından kısa bir süre önce murisin …’da sahip olduğu hisseleri henüz çocuk yaşta olan ve imam nikahlı eşinden olan üç çocuğuna devrettiğinin anlaşıldığını, imam nikahlı eşin ve çocukların …’da çoğunluk hisseye sahip olduğunu, devir işleminin iptali için dava açıldığı (İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin… E.sayılı dosyası) ve bu mahkemenin adı geçen hisselerin 3. kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verdiğini, kendisinin ailenin en büyük oğlu olması nedeniyle aile için sorunların kamuya aksetmemesi için büyük çaba sarf ettiğini ve 2009 yılına kadar da buna muvaffak olduğunu, murisin hayatta iken de kendinin başkan vekili olarak çalıştığı ve bu dönemlerde şirketin ve ortakların zarara uğramamasının sağlandığını, 2009’a kadar şirketi eski yönetimlerin idare ettiği ve müşteri kaybının olmadığını, 03.06.2009 yılından yapılan genel kurul toplantısından sonra müvekkilinin hiçbir yönetim kurulu toplantısına davet edilmediğini, yönetim kurulunun eski yönetimi tasfiye ederek 15.05.2009 tarihinde yeni bir yönetim (genel müdür, genel müdür yardımcısı) belirlediği, kendisinin tasfiye edildiğini ve bu durumun müşterilere duyurulması üzerine kendisinin ihtarname çektiğini (… Noterliğinin 15.10.2009 tarih ve … nolu ihtarnamesi) bu ihtarnamede kendisinin başkan vekili olmasına karşın yönetim kurulu toplantılarına davet edilmediğini, yönetim kurulu karar defterleri ile toplantı tutanaklarının, fabrika hesaplarının, cari hesabın ve sair kuyudatın kendisine ibrazını istediğini, Yönetim kurulu başkanı …’nin cevabi bir ihtarname gönderdiğini (… Noterliğinin 02.11.2009 tarih ve …yevmiye nolu ihtarname) bu ihtarnamede kendisinin münferiden şirketi temsile yetkili olduğunu belirttiğini, defter ve belge incelemenin usulünün TTK’da gösterildiğini belirttiğini, şirket adına müvekkiline ayn bîr ihtarname keşide edildiğini (…Noterliğinin 18.12.2009 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname) ve bu ihtarnamede müvekkilinin toplantılara katılmadığının beyan edildiğini, Aralık/2009 toplantısının 29.12.2009 tarihinde şirket merkezinde yapılacağı ve şirket adına yapıldığı ileri sürülen tahsilatların şirkete iadesinin istendiğini, bu ihtarnameye müteakip kendilerinin …’ın fabrika binası, eklentileri, donamları ve kayıtlı motorlu araçlarının murisin ölüm tarihi, dava tarihi ve keşif tarihi itibariyle değerlerinin tespitinin istendiği ve yapıldığı (Bursa … Asliye Hukuk Mahkemesinin …Talimat Dosyası), keşfin yapılmasına müteakip …Tekstil adına kendisine gerçek olmayan beyanların yer aldığı bir ihtarnamenin gönderildiğini (…Noterliğinin 10.03.2010 tarih ve…yevmiye nolu ihtarname), buna karşılık kendilerinin de ihtarname keşide ederek (… Noterliğinin 19.03.2010 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname), şirketin gittikçe zarar ettiği ve 2009’dan itibaren bu sürecin hızlandığı, üvey kardeşlerinin şirkete kötü yönettiğini, yönetim kurulu toplantılarına davet edilmemesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan kendisinin sorumlu olmadığını, şirkete kayyım atanmasına ilişkin dava açıldığını, davanın reddedildiğini ancak kararın temyiz edildiğini, şirketin 30.04.2012 tarihli genel kurul kararının iptali için dava açıldığını, şirketin 20.05.2012 tarihli genel kurul kararının iptali için dava açıldığını, …Tekstil’in murisin vefatına kadar olan idaresi ile müvekkili …’nin yönetimden ayrıldığı 2008 hesap yılı sonuna kadar durumun aynı benzer olduğunu, müvekkilinin şirketle irtibatının kesildiği tarihten itibaren her yıl 1.000.000 TL civarında zarar edildiğini ve mevcut yönetim kurulunun şirket faaliyetinin fiilen sona erdirildiğini, makinelerin satıldığını, işçilerin çıkarıldığı ve kiralama arayışlarına girildiğini, bu nedenlerle müvekkilinin şirketin zarar etmesine neden olmadığını, elinden geleni yaptığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar …, …, …, … vekili verdiği dilekçesi ile; bu davanın açılmasına mali müşavir bilirkişinin gerçekle örtüşmeyen ve yetkisini aşarak hazırladığı raporun yol açtığını, mahkemenin bilirkişiden iptal davası açmanın tereke yararına olup olmadığının tespitini istemesine karşın yetkisini aştığını, zararın ortaya çıkmasının gerekçeleri olduğunu, … müşterilerinin ham olarak getirdikleri kumaşlara boya, baskı yada apre işlemini fason alarak uygulayan bir emprime boyahane işletmesi olduğunu, sektörün ve bu çerçevede …Tekstil’in 2003 küresel mali kriz nedeniyle tekstil sektörünün en büyük pazarı olan Avrupa ve Rusya’da ciddi daralmalar olduğunu, Çin etkisi ile zatan yıllardan beri mücadele edildiğini, kendileri dışında Bursa, Manisa, İstanbul ve Gaziantep gibi illerde tekstil firmalarının battığını, …’ın yapısal sorunlarının da bu duruma eklenmesinin firmayı zor durumda bıraktığını, Makine parkurunun baskı ve boyama olmak üzere iki gruptan oluştuğunu, baskı grubunda yer alan iki makinenin… ve… model olduğunu ve bunların enerji tüketimlerinin yeni makineler ile karşılaştırıldığında fevkalade yüksek olduğunu, üretim kalitelerinin düşük olduğunu, boyahane grubunda ise …, …, … model makinelerin bulunduğunu, keza bu makinelerde eneıji, su, boya kullanımının yüksek olduğunu, keza üretim süresinin uzun olduğunu, bu durumların hatalı üretime ve kalitenin düşmesine sebep olduğu ve bu nedenle müşterilerin reklamasyon faturası kestiği ve …’ın bu maliyetleri üstlenmek zorunda kaldığını, …Tekstil ortakları arasındaki miras nedeniyle pek çok dava açıldığını, bu davalardan bir kısmı genel kurul kararlarının iptali, sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararların iptali yada kayyım atanması gibi bu davaların basında yer almaya başlaması nedeniyle müşteriler nezdinde şirketin güvenilirliğinin sorgulanmaya başlandığını, tüm bunlara karşın yönetimin; eski makineler ile ilgili düşük maliyet ve kısa proses için ERP sistemi kurduğunu, geliştirilen yöntemler ile enerji yönünden tasarruf sağlandığını, ancak sermaye yetersizliği nedeniyle bu yöntemin diğer makineler için kullanılamadığını, işçi sayısının azaltıldığını ve mevcut işçiler için gerek danışmanlık firmalarından gerekse sanayi odaları ile diğer kuruluşlardan eğitim aldıklarını, sektördeki iş yapma tarzının değişmesine karşın sermaye yetersizliği nedeniyle …Tekstilin buna ayak uyduramadığını, 2007 yılından beri şirket aktiflerinde kayda değer bir azalma olmadığını, pasifler ile borçlarda artış olduğunu, şirketin zor durumdan çıkması için müvekkil yönetim kurulu üyeleri ile bir kısım ortakların …Tekstil’e faiz ve vade farkı talep etmeksizin borç para verdiklerini, maliyetin altındaki satış iddiası tablolar üzerinden yapılan sığ bir değerlendirme olduğunu ve gerçeğin işletme tekniği ile ilgili olduğunu, müvekkil yönetim kurulu üyelerinin şirketin % 70’ine ortak oldukları ve kendi şirketlerinin zarar etmesini istemelerinin eşyanın tabiatına ters olduğunu, fabrika binasının kiraya verilmesi noktasındaki genel kurul kararının haklılığının mali müşavir tarafından da teyit edildiğini ve bu şekilde ortakların zararının en aza indirilebileceğini, müvekkillerinin …Tekstil’in zarar etmesinde hiçbir kusur, kast ve özensizliğinin olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili verdiği dilekçesi ile; müvekkilinin 2009 yılında yönetim kuruluna üye olarak seçildiğini, bu dönemde küresel krizin yoğun olarak yaşanmasının yanı sıra … Tekstil bünyesinde de geçmişin getirdiği borç yükü, geri teknoloji, şişkin işçi kadrosu, amortisman ömrünü tamamlamış eski bina ve tesisatın olduğunu, kasasında hiçbir nakdin olmadığını, bugüne kadar diğer ortakların hiçbirin denetim hakkı kullanmadığı gibi dava da açmadıklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava şirket yöneticilerine karşı açılmış tazminat davasıdır.
Mahkememizin 07/11/2016 tarih ve … E., …K.sayılı kararı ile; şirket yöneticilerinin şirketi zarara uğrattığı konusunda yeterli delil olmadığı, şirketin daha önce de zararda olduğu ve bununla ilgili davalıların kusurun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının istinaf edilmesi sonucunda; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 04/01/2018 tarih ve 2017/329 E., 2018/2 K.sayılı kararı ile; dosyada tarafların tüm delillerinin toplandığı, yargılamanın usulüne uygun yürütüldüğü, ulaşılan sonucun da dosya içeriğine uygun olduğu ve istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi… Hukuk Dairesi Kararının temyiz edilmesi sonucunda; Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 15/04/2019 tarih ve 2018/1464 E., 2019/2911 K.sayılı kararı ile “…Davacı vekili, dava dışı … A.Ş. yönetim kurulu üyesi olan davalıların kusurlarıyla şirketi sürekli zarar ettirdiklerini ileri sürerek 100.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kendisine verilmesini istemiş, mahkemece de davalıların kasten yada kusurlu davranışlarıyla şirketi zarara uğrattığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 555. maddesine göre şirketin uğradığı zararların tazmini istemiyle açılan davada tazminatın şirkete ödenmesi istenebilir. Şu halde, davanın bu nedenle reddi gerekirken İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp vaki istinaf başvusu üzerine dosyanın gönderildiği Bölge Adliye Mahkemesince HMK 353/1b-2. maddesindeki düzenleme doğrultusunda yeniden esas hakkında bir hüküm kurulması gerekirken istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olması kanuna aykırı bulunmakla, kararın bu yönden bozulması gerektiği…” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulanan Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve Yargıtay bozma ilamı gözönüne alınarak; Davacı, dava dışı…A.Ş. yönetim kurulu üyesi olan davalıların kusurlarıyla şirketi sürekli zarar ettirdiklerini ileri sürerek 100.000 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kendisine verilmesini talep etmiş ise de; 6102 sayılı TTK’nın 555. maddesine göre şirketin uğradığı zararların tazmini istemiyle açılan davada tazminatın şirkete ödenmesi istenmesi gerektiğinden davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 1.663,35 TL nin karar kesinleştiğinde ve istek halında davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 10.750 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 24 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davalı … tarafından yapılan 17 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
8-Davalılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalılara iadesine,
Davalı … vekili Av…., Davalı … vekili Av. … Av. …, Davalı … vekili Av. …’ın yüzlerine karşı; davacı ve diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.