Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/214 E. 2020/825 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/214 Esas
KARAR NO:2020/825

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:08/05/2019
KARAR TARİHİ:08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ticari saikle, … imei numaralı … GB telefonu, 02.03.2018 tarihli fatura ile … … Day. Tük. Malz. Tic. Ltd. Şti. firmasından l,750,00-TL’ye satın aldığını, müvekkili şirketin söz konusu telefonu 03.03.2018 tarihinde … numaralı fatura ile … … isimli yerine 1.830,00-TL bedelle satıldığını, akabinde dava dışı …’in telefonu nihai tüketici olan dava dışı …’e sattığını, dava konusu cep telefonunun, dava dışı … isimli nihai tüketici olan dava dışı şahsın kullanımında iken arızalandığını ve arızanın giderilmesi amacı ile dava dışı … tarafından yetkili servise gönderildiğini, yetkili servisin cep telefonundaki arızayı gideremediğinden, dava dışı … tarafından … İlçe Tüketici Hakem heyetine para iadesi için başvurduğunu, … Tüketici Hakem Heyeti’nin tüketicinin talebini kabul ederek, … karar numaralı ve 25.05.2018 tarihli karan ile son satıcı dava dışı …’in 1.950,00-TL olan satış bedelinin nihai tüketiciye ödenmesine karar verdiğini, dava dışı … tarafından satış bedelinin tüketiciye 20.06.2018 tarihinde iade edildiğini ve dava dışı … tarafından müvekkili firmaya 09.07.2018 tarihinde düzenlenen iade faturası ile 1.830,00-TL …’e ödediğini, müvekkili şirketin telefonu satmış olduğu tacir dava dışı … … Day. Tük. Malz. Tic. Ltd. Şti. firması kapanmış olduğundan, müvekkiline söz konusu firmadan ödemeyi rücuen tahsil etme imkanı ortadan kalktığını, dolayısıyla üretici firma konumunda olan davalı şirkete başvurmak durumunda kaldıklarını, ancak davalı tarafın, yapılan başvuruya rağmen müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını,bunun üzerine müvekkilinin, davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı tarafın icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, tüketici dava dışı …’e üretici ve ithalatçı firma tarafından ayıplı mal satıldığını, söz konusu telefonun garanti süresi içinde kullanıcı tarafından yetkili servise gönderildiğini ve bir sonuç alınamadığını, … İlçe Tüketici Hakem Heyeti kararına dayanılarak bu durumun açıkça ortada olduğunu, söz konusu telefonun orijinal paket içinde satıldığını, satıcının ambalajı açıp muayene etme yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkilinin TBK. madde 227/1’deki seçimlik hakkını kullanarak Tüketici Hakem heyetine başvurduğunu, dava dışı …’e iade bedeli olarak ödemiş olduğu bedeli üretici firma davalı firmaya rücu etme hakkına haiz olduğunu, ayrıca, TKHK’nun 4. madddesi 3. fıkrasının “İmalatçı-üretici, satıcı, bayii, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur.” hükmü karşısında üretici firma olan davalının, müvekkili şirket ile müteselsil sorumlu olduklarım belirterek, açıklanan nedenlerle haksız itirazın iptaline ve icra takibinin devamına İİK. 67/2 maddesi uyarınca %20’den aşağı olmamak üzere davah tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin …’da kurulu olan kendisine ait iki adet mağazası ve internet kanalı vasıtası ile … markalı ürünlerin ve yan ürünlerin satış ve pazarlaması ile 12.06.2013 tarihinden beri ithalatını yaptıklarını, müvekkili şirketin yukarıda anılan satış kanalları eliyle satışa sunduğu ürünlerin tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuat dahil ve bununla sınırlı olmamak üzere tüm ilgili kanuni düzenlemeler dahilinde kendisine atfedilen yükümlülükleri bilmekte olduğunu ve eksiksiz yerine getirmek hususunda azami özen ile çabayı gösterdiklerini, davacının ayıplı cihazı müvekkili şirketten değil, müvekkili şirketin veya dolaylı olarak ticari ilişki içinde olmadıkları bir firma olan dava dışı …’den satın aldıklarını, söz konusu satın alma işleminin davacının beyanları ile de sabit olduğunu ve satış faturasının davacı tarafından dava dilekçeleri ekinde sunulduğunu, 6093 sayılı TBK. taşınır satışına ilişkin 209 ve devamı maddelerinde karşılıklı hal ve yükümlülüklerin alıcı ve satıcı taraflar arasında düzenlendiğini, bu bağlamda satıcı ve alıcılar arasında yapılmış ticari satım işlemine ilişkin “sözleşmeden dönme” ve sonuçlarını düzenleyen 229 ve devamı maddelerinin de yalnızca davacı ile dava dışı … arasında hüküm bulacağını, yukarıdaki açıklamalarına ilaveten TTK hükümlerinde ticari işlemler dolayısı ile devam edecek olan … sicil numaralı dava dışı …’in, davacının beyanlarının aksine 24.06.2019 tarihi itibarı ile aktif olduğunu, bu nedenle söz konusu davanın müvekkili şirkete değil dava dışı … firmasına yönlendirilmesi gerektiğini, satıcı firma dava dışı …’in ticari hayata devam edip etmemesinden bağımsız olarak söz konusu uyuşmazlık bakımından … markalı cihazların üreticisi olmayan müvekkili şirket ile davacı arasında müteselsil sorumluluk bulunmadığını, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda davacının rücuen tazminat talebinde haklı olmadığını, müvekkili şirketin uyuşmazlık kapsamında başlatılmış olan icra talebine yapmış olduğu itirazın hukuka uygun ve yerinde olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, Tüketici Hakem Heyeti Kararı, iade faturası ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, 1.750-TL. asıl alacak üzerinden ve asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, takibe itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan, alacağına dayalı takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Ancak alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi SMMM … ve Sözleşme Uzmanı … tarafından hazırlanan 12/06/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; “…davacının takibe ve huzurdaki davaya konu ettiği alacak iddiasının haksız olduğu, davacının davalıdan herhangi bir alacağının tespit edilemediği, davalının takibe vaki itirazının yerinde olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.

Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunmadığı, davalının davaya konu telefonu davalıdan değil dava dışı … Day.Tük.Malz.Tic.Ltd. Şti. firmasından satın aldığı, davalının ithalatçı konumda olduğu, davacının davalıdan herhangi bir alacağının mevcut olmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacının davasının REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54,40-TL harçtan, peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 10,00-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye gereğince taktir olunan 1.750,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320-TL arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan tutarın yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda,miktara göre kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.