Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/206 E. 2019/719 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/206 Esas
KARAR NO : 2019/719
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/05/2019
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket sigortalısı olan …poliçe numaralı iş yerim paket sigorta poliçesi ile sigortalı … ŞTİ.’nın kiracı sıfatıyla kullanımında olan… adresinde bulunan ve mülkiyeti … ve …’a ait iş yerine 14/07/2017 tarihinde sızan suların sirayet etmesi nedeniyle maddi hasar meydana geldiğini, … Sigorta Ekp. Hiz. Tarafından hazırlanan 21/08/2017 tarihli rapora göre söz konusu hasar için 10.102,98 TL tazminat tatarı ödeme yapıldığını, rücu mektubuna rağmen ödenmeyen borç nedeniyle İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından borca itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, bu nedenle icra takibine yapılan itirazın iptalini, takibin devamını , takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücu alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine davalıların yapmış olduğu itirazın iptali isteminden ibarettir.
Rücu alacağına dair davalar Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde tarif edilmektedir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir.
Öte yandan, TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı … şirketi, sigortalısının iş yerinde meydana gelen zarardan iş yerini sigortalıya kiralayan iş yeri maliklerinin sorumlu olduğunu iddia ederek sigortalısına ödediği bedeli davalı kiralayan maliklerden talep etmektedir. Davalıların sorumluluğunun kaynağı kiraya veren bina malikinin sorumluğundan kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlık, kira ilişkisinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin olup, davacının sigortalısı ile davalılar arasında kira ilişkisinin bulunmasına ve 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a bendinde kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümleneceğinin öngörülmüş olmasına göre (Aynı mahiyette Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 05/07/2017 gün, 2014/22257 E-2017/7210 K, 06/04/2017 gün, 2014/18714 E-2017/3710 K.sayılı ilamları) Mahkememiz görevsiz olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya bakma görev ve yetkisinin İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olması sebebiyle Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE; mahkememiz görevsiz olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal süresi içerisinde başvurulduğunda dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nın 323 ve 331/2. maddeleri gereğince davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmesi halinde harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına, görevsizlik kararından sonra davaya görevli ve yetkili mahkemede devam edilmez ise talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden bu hususların tespitine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.