Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/14 E. 2021/44 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/14 Esas
KARAR NO:2021/44

DAVA:Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/02/2018
KARAR TARİHİ:26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; dava dışı …’nun 15/10/1996-30/09/2004 tarihleri arasında davalı şirket nezdinde muhabir olarak çalıştığını, şahsın iş sözleşmesinin davalı şirketten, müvekkili şirkete devri hususunda 01/10/2004 tarihli mutabakat protokolü ile anlaşıldığını ve bu tarihten itibaren müvekkili şirket nezdinde editör olarak işe girişinin yapıldığını, dava dışı …’nun 13/02/2017 tarihli ihtarname ile emekliliğe hak kazandığından bahisle iş akdini feshettiğini bildirmesinin akabinde müvekkili şirket tarafından şahsa kıdem tazminatı ve bakiye yıllık izin ücreti alacağının toplam 859.295,60-TL ödendiğini, davalı şirketin mutabakat protokolünde sorumlu olduğu 265.751,39-TL’yi müvekkili şirkete ödemesini talep ettiğini, müvekkili şirketin, tutarın 9.633,67-TL olduğunu iddia ederek ödeme yaptığını beyan ederek, davanın kabulü ile, davalı tarafından kesik ödenen 265.751,39-TL’ye temerrüt tarihi olan 20/03/2017 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek banka faizi işletilerek tespit edilen tutarın müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davanın görev yönünden reddini talep ettiği, davacının, dava dışı … 673.364,26-TL kıdem tazminatı ve 185.931,34-TL yıllık izin ücretinin ödendiğini ve bunun 265.751,39-TL’lik bölümünün müvekkili tarafından ödenmesi talebini içeren 14/03/2017 tarihli ihtarnamesinin ardından hesaplamanın kabul edilmediği ve talep edilen rakamın kriterlerinin ve belgelerin gönderilmesi için davacı ile yazışmalar yapıldığını, gönderilen belgeler, hukuk düzenlemeler ışığında değerlendirilerek müvekkilinin çalıştığı süre ve devir esnasındaki ücret seviyesi ile sınırlı olarak 9.633,67-TL ödeme yapıldığı ve yargılama sonunda davacının herhangi bir alacağı çıktığı takdirde bu yapılan ödemenin gözönünde bulundurularak mahsubunun talep edildiğini beyanla, Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olması nedeniyle davanın görev yönünden reddine, haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 23/10/2018 tarih ve … E. – … K. sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiği, dosyanın mahkememize geldiği ve 2019/14 Esas’ına kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
01/10/2004 tarihli taraflar arası Mutabakat Protokolü, dava dışı işçinin ücret bordroları,SGK kayıtları, iş yeri ve çalışma kayıtları, ihtarname, e-posta yazışmaları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, dava dışı …’ün iş sözleşmesinin, davalı şirketten davacı şirkete devri hususunda, taraflar arasında imzalanan 01/10/2004 tarihli Mutabakat Protokolü kapsamında, dava dışı işçinin iş akdinin sonlanması neticesinde, işçiye ödenen kıdem tazminatının, işçinin davalı yanında çalıştığı dönemden doğan ve davalının sorumluluğunu gerektiren kısmın davalıdan tahsiline ilişkin alacak davasıdır
İhtilaf, taraflar arasında imzalanan 01/10/2004 tarihli Mutabakat Protokolü kapsamında, dava dışı işçiye ödenen tazminata ilişkin olarak, davalının sorumluluğu ve bu sorumluluğun, işçinin devir esnasında aldığı ücret ile sınırlı olup olmadığı, davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için ve davaya konu belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Hesap Uzmanı … tarafından hazırlanan 28/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; “…Delillerin takdiri ve değerlendirmesi Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacı tarafından talep edilen tutarın, davalı tarafından ödenmiş olduğu ve bakiye bir alacak tutarı bulunmadığı…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.

Davacı vekilinin itirazları doğrultusunda, aynı bilirkişiden alınan 16/11/2020 tarihli ek raporda; “…Davacı tarafın iddiası, kendilerince ödenen son ücret üzerinden davalıda geçen çalışma süresi ile sorumlu olduğu yönündedir. Kök raporda açıklanan hususlar çerçevesinde dava dışı işçinin son işvereni tarafından giydirilmiş brüt ücret üzerinden tazminattan sorumlu tutulması Basın İş Kanunu hükümleri çerçevesinde mümkün değildir. Gerek Basın İş Kanunu’nda ve gerekse Türk Borçlar Kanunu’nda sözleşmenin devrinden önceki haklar bakımından yapılacak hesaplamalarda esas alınacak ölçütlerin ne olduğuna değinilmemiştir. Bu nedenle de çalışma yaşamının gerekleri ve yine bir özel kanun olan İş Kanunu’ndaki devre ilişkin hükümlerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle devir tarihindeki koşullara göre hesaplama yapılmıştır. Tüm bu açıklamalara göre kök rapordaki hesaplamamız muteberdir.
Ancak Sayın Mahkemece davacı tarafın iddiasına yönelik bir değerlendirme yapılması gerektiği kanaatine varılması halinde bu kez iki ayrı seçenek yönünden değerlendirme yapılacaktır. Birincisi kök raporda da ifade edildiği üzere Basın iş Kanunu’nda giydirilmiş brüt ücret kavramı düzenlenmediğinden, çıplak brüt ücret üzerinden değerlendirme yapılması şeklinde olacaktır. İkinci ise davacı tarafın itirazının karşılanması bakımından kıdem tazminatına esas alınan giydirilmiş brüt ücret tutarı üzerinden hesaplama yapılması şeklinde olacaktır. Nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye aittir…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde 01/10/2004 tarihli Mutabakat Protokolü, dava dışı işçinin ücret bordroları, SGK kayıtları, iş yeri ve çalışma kayıtları, ihtarname, e-posta yazışmaları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamına göre alınan ek ve kök bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında imzalanan mutabakat protokolü kapsamında, dava dışı işçinin iş sözleşmesinin, davalı şirketten davacı şirkete devredildiği, işçinin davacı şirket nezdinde çalışırken hizmet sözleşmesinin sonlandırıldığı ve dava dışı işçinin hak kazandığı kıdem tazminatının davacı yanca işçiye ödendiği, davalının, dava dışı işçiye ödenen kıdem tazminatından, dava dışı işçinin kendi nezdinde çalıştığı süre ile iş yeri devrine ilişkin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 6. Maddesi gereğince, yürürlükte bulunan 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14/2. Maddesinin, yerleşmiş Yargıtay içtihatları gereği kıyasen uygulanması suretiyle, dava dışı işçinin devir tarihindeki ücreti üzerinden sınırlı olmak üzere sorumluluğu bulunduğu, (Yargıtay 9.HD., 04/03/2011 tarih,2009/7084 E.-2011/6085 K., Yargıtay 9. HD.,04/04/2011 tarih, 2009/10242 E.- 2011/10048 K. sayılı kararları) davalının bu sorumluluk kapsamında dava tarihinden önce, bilirkişi tarafından hesaplanan tazminatı davacı yana ödediği ve davalı tarafından başkaca ödenmesi gereken bakiye kıdem tazminatı bulunmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 4.538,37-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 4.479,07-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan yürürlükte bulunan …Ü.T’ye gereğince taktir olunan 27.052,60-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davalı tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın, karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır