Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/880 E. 2019/641 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/880 Esas
KARAR NO : 2019/641
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2014
KARAR TARİHİ: 30/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan ticari satımdan kaynaklanan alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 19/11/2014 tarihli verdiği dilekçesi özetle;
Taraflar arasında 2011 yılında akledilen Elektrik Enerjisi Tedarikçi ve Tüketimi Sözleşmesine aykırı ve haksız olarak müvekkilinden tahsil edilmiş sayıp kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli ve diğer haksız olarak alınan tüm bedellerin bilirkişi aracılığıyla tespit edilerek ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari temrrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ve ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile bilirkte davalıdan tahsiline ücreti vekaletin yargılama giderlerlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili 25/05/2015 tarihli verdiği dilekçesi özetle;
Öncelikle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının kısmi dava açmakta hukuki yararının bulunmamakta olduğunu, davacı tarafından kurul kararından kaynaklanan düzenlemenin iptali için öncelikle idari yargıda iptal davası açılmasının gerektiğini, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkilinin dağıtım şirketi değil, perakende satış lisans sahibi bir toptan satış A.Ş olduğunu, müvekkili şirket tarafından … A.Ş ye ödendiğini, sadece müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturalarda değil dağıtım şirketinin faturalarında da bu bedel kalemlerin yer aldığını, bu nedenlerle dava konusu kalemlerle ilgili yasa, yönetmelik hükümlerinin EPDK Kurul kararının Danıştay tarafından iptal edilmesi halinde bir sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilecektir ki bu durumda dahi iptal edilmesi halinde bir sebepsiz zenginleşmeden söz edileceğini, ki bu durumda dahi husumetin tüm dava konusu kalemleri uhdesinde bulunduran … A.Ş’ye yönetilmesi gerektiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Davacı vekilinin 23/05/2017 tarihli dilekçesi ile Mahkememizin 27/03/2017 gün … E…. K. Sayılı davanın reddine dair kararını İstinaf yoluyla ortadan kaldırılarak yeniden yargılamanın yapılması için başvuruda bulunduklarını ve yine İstanbul …Hukuk Dairesi’nin 19/10/2018 tarih ve… E. … K.sayılı ilamı ile Mahkememizin 27/03/2017 tarih … E. …K. Sayılı kararına karşı davacı vekilinin bu yöndeki yapmış olduğu İstinaf talebini kabul ettiği ve işbu sebeple dosyanın Mahkememize iade edildiği anlaşılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava, kesilmiş olan elektrik faturalarındaki kayıp kaçak, perakende satış hizmeti, sayaç okuma, iletim ve dağıtım bedellerinin iadesi isteminden ibarettir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde;
Yargılama sırasında 17/06/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, geçmişe de etkili 6719 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 6446 sayılı Kanunun 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve dava konusu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK’nın Kanundaki yetkileri genişletilerek bu bedeller maliyet kapsamına dahil edilmiştir.
6719 sayılı Kanunun 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19 “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması ve tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması gibi hallerde işin esası hakkında infaz kabiliyeti olan bir hüküm kurulmamaktadır. Yukarıda açıklanan bu yasa değişiklikleri birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan ve halen derdest olan davalar, açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte konusuz kalmıştır. Buna göre dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı yeni yasa nedeni ile konusuz kalan dava hakkında, karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulması gerekmektedir. (Yargıtay 3.HD nin 25.09.2018 tarih ve 2018/5745 E.,2018/9024 K. sayılı ilamı)
Davanın açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/05/2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas-2014/679 K. sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi kararları gereği içtihat durumuna göre davacının dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereği davanın kabul edilmemesi nedeniyle haksız çıkmasına rağmen yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı kuşkusuzdur. ( Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 14.06.2017 gün ve 2016/20808 Esas, 2017/10060 Karar sayılı ve yine aynı Daire’nin 07.06.2017 gün ve …Esas, … Karar sayılı ilamları). Bu durumda; dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle, davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi ve yapmış olduğu diğer yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline (Yargıtay 3.HD nin 25.09.2018 tarih ve 2018/5745 E.,2018/9024 K. sayılı ilamı) karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava konusuz kaldığından, ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 25,20 TL harçtan mahsubu eksik alınan 19,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydı yapılmasına,
3-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi göre belirlenen maktu 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı + 25,20 TL peşin harç + 190,50 TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 240,90 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.