Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/789 E. 2019/532 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/789 Esas
KARAR NO : 2019/532
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/09/2018
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Huzurda görülmekte olan dava Kasko Sigorta Şirketinden olan alacak hakkının müvekkiline temlik edilmesi neticesinde ortaya çıktığını, söz konusu alacak hakkını temlik eden tarafın şirket olması ve aracın ticari amaçla kullanılıyor olması karşısında Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğunu, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında kurulan kasko sigorta poliçesine ilişkin sözleşmenin 6502 sayılı TKHK’nın 3. Maddesi anlamında bir tüketici işlemi olduğunun kabulü için öncelikle sigorta ettiren davacının tüketici tanımına uygulaması gerektiğini davacı sigorta ettiren ticaret şirketi olup sigorta ettirilen araç da ticari nitelikte bir araç olduğunu, bu durumda iki tarafın da tacir olduğu ve ticari işletmelerini ilgilendiren davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, davalı şirkete sigortalı …’ın malik ve işleteni, olduğu … plakalı araç 02/06/2018 tarihinde hasarlandığını, … plakalı araç 04/10/2017/2018 vade tarihli … nolu Kasko Poliçesi ile davalıya sigortalı olduğunu, Kasko Sigortacısı, sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimselerin kastı dışında kusurları ile meydana gelen zararlardan sorumlu olduğunu, taraflar arasındaki hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebilecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar arttıracaklarını, fazlaya ilişkin haklarının haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 4.750 TL hasar bedeli ile 250 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 30/07/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, her türlü başvuru yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava açtığı görülmüştür.
Davalı vekilinin verdiği cevap dilekçesi özetle; Davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki menfaati olmadığını, davanın aktif husumetten reddi gerektiğini, husumete yönelik itirazlarının halel gelmemek kaydıyla alacağın temlikinin geçerli olup olmadığının tespiti gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirket temerrüde düşmediğini, başvuru sahibi vekilinin eksper ücreti talebinin reddi gerektiğini, davanın öncelikle husumetten reddini, esasa girilmesi halinde haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep ile cevap verdikleri görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE
Tüm dosya kapsamından davacı tarafca trafik kazasından kaynaklı olarak … plakalı araçta, meydana gelen hasarın aracın Kasko Poliçesi kapsamında, davalı sigorta şirketinden tahsiline yönelik dava açıldığı anlaşılmıştır.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda; davacı vekili, BK.mad.183 vd. maddeleri gereğince alacağın temliki yoluyla temlik aldığı, davalı … A.Ş. ‘nin, 252801644 nolu Kasko Poliçesi ile sigortaladığı ,dava dışı …’ın maliki ve işleteni olduğu, … plakalı hususi kullanım amaçlı otomobilde meydana gelen hasarın bedelini istemektedir.Davalının sorumluluğunun kaynağı davacı ile yaptığı kasko sigorta sözleşmesidir. Taraflar arasındaki bu sözleşme 6502 sayılı TKHK’nın 3. maddesi anlamında bir tüketici işlemidir.
Davacının temlik aldığı alacak bakımından temlik verenin tacir olmaması ve temlik veren ile davalı arasında hususi kullanımdan kaynaklanan kasko poliçesi bulunuyor olması, alacağın temliki ile alacak kasko poliçesinden kaynaklanmış olma niteliğini kaybetmeyip uyuşmazlığın çözümünde kasko poliçesi dahilinde değerlendirme yapılması gerekmesi, ruhsatta tacir veya ticari işletme değil temlik verdiği dava dilekçesi ile beyan olunan dava dışı …’ın sahip olarak görünmesi uyuşmazlığın mutlak ticari dava sayılan davalardan olmaması sebebiyle mahkememiz görevli olmadığından ve tüketici mahkemesi görevli olduğu, görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde, TTK 4. ve 5. Maddesi ve 6502 sayılı yasanın ilgili maddeleri gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Tüketici Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize başvurularak dilekçe verilmesi halinde dosyanın bu davaya bakmakla görevli İSTANBUL NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına
4-Süresi içinde gönderilmesi için başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
5-Ön inceleme aşamasının tamamlanması hususunun görevli mahkemede değerlendirilmesine;
Dair, davacı vekilinin yüzüne, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır
¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.